Katalog

Nr. 46 / 2006 17 NOVEMBER 2006 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr. Mustafa Kemal zamanı yalnızca ülkesi yararına kullandı Saati hep bağımsızlığa ve çağdaşlığa doğru işledi Sonsuzluğa giderken de ‘Saat kaç’ diye sordu Yaşadığımız bunalımlı günlerde soruyoruz: Şimdi ‘saat kaç?’ Özlemle anıyoruz Büyük Önder Atatürk, ölümünün 68. yıldönümünde tüm yurtta ve dış temsilciliklerde törenler ve etkinliklerle anıldı. Ankara’daki ilk tören sabah Anıtkabir’de düzenlendi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in başkanlığındaki devlet erkânı, saat 09.05’te Büyük Önder’in mozolesine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu. Aynı anda tüm yurtta sirenler çaldı, bayraklar yarıya indi ve saygı duruşunda bulunuldu. Unutturulmak isteniyor Cumhurbaşkanı Sezer, mesajında Türk ulusunun, çağdaş Türkiye’nin kurucusu Atatürk’ü unutmayacağını vurguladı. Genelkurmay Başkanı Büyükanıt, Atatürkçülüğün unutturularak laikliğin içinin boşaltılmaya çalışıldığını kaydetti. Baykal, AKP döneminde Atatürk Türkiye’sinin olmazsa olmazları olan laiklik ve ulusal birliğe yönelik tehdit ve tehlikelerin belirgin bir şekilde ortaya çıktığını belirtti. Haberi 18. Sayfada Karaoğlan’a sevgi seli DOĞAN’IN SÖZLÜĞÜ Laikliğe dinsizlik tanımı AKP’li Silivri Belediyesi tarafından da dağıtılan “Büyük Türkçe Sözlük”ün, siyasi görüşlere göre hazırlanarak “propaganda” amaçlı kullanılmasına uzmanlardan da tepki yağıyor. ALİ AÇAR “Laiklik” kavramının karşılığını “dinsizlik”, “Atatürkçülük”ün karşılığını “laik” olarak vermekle dolaylı olarak “Atatürkçülüğü dinsizlik olarak tanımlayan” ve bir dönem tartışmalara neden olan eski Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyesi Dr. Mehmet Doğan’ın yazdığı, Pınar Yayınları tarafından basılan Büyük Türkçe Sözlük, hiçbir düzeltme yapılmadan dağıtılmaya ve satılmaya devam ediyor. Doğan’ın sözlüğü ile genç beyinlere Atatürkçülüğün dinsizlik olduğu aşılanıyor. Sözlük, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilköğretim okullarına önerilen 100 Temel Eser arasında yer almıştı. Doğan’ın yazdığı sözlükte dikkat çeken kelimeler arasında, devrim “Mevcut sistemi zorla değiştirmek”, devrimcilik ise “İşi gücü yıkmak olan, anarşist, komünist” olarak tanımlanıyor. Kitapta komünizmin karşılığı ahlaksızlık ve dinsizlik olarak veriliyor. Doğan, şeriat kelimesinin tanımını “Allah’ın kulları için koyduğu din” olarak ifade ediyor. Silivri Belediyesi tarafından da dağıtılan “Büyük Türkçe Sözlük” siyasi görüşlere göre hazırlandığı gerekçesiyle tepki çekiyor. Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel, kişi ve kurumların sözlük yazabileceğini, bunun ise bilim verilerinin akışının, kazanımlarının ve kullanımlarının saptırılmadan yazılmasıyla ortaya çıkacağını söyledi. “Ulus, laiklik, Atatürk” gibi konularda değerlerden ödün verilmeden çalışmaların yapılmasının gerektiğini belirterek Doğan’ın bakış açısını eleştiren Özel, “siyasi görüş ve yaşanan güne göre yapılan çalışmaların, çok tehlikeli ve bilimsellikten uzak” olduğunu söyledi. Rahşan Ecevit eşini son yolculuğunda yalnız bırakmadı Rahşan Ecevit, 60 yıllık eşini son yolculuğunda da yalnız bırakmadı. Cenaze aracını tutarak yaklaşık 7 kilometre yürüdü. Tutumuyla herkesin gözlerini yaşartan Rahşan Ecevit, arabaya binmesi yönündeki ısrarlara ‘‘Hayır binmeyeceğim. Madem bu kadar kişi geldi, ben de sonuna kadar yürüyeceğim’’ diye karşılık verdi. Ecevit, Cumhurbaşkanı Sezer’in eşi Semra Sezer’in, ‘‘Üşüdünüz ve yoruldunuz, biraz dinlenin’’ önerisini de geri çevirdi. Haberi 18. Sayfada Dönüş isteğinde azalma eğilimi 1999 yılından beri Türkiye Araştırmalar Merkezi Vakfı’nca (TAM) Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyaletinde yaşayan Türk göçmenlerin yaşam koşullarını ortaya koymak üzere her yıl gerçekleştirilen çok konulu anketlerin yedincisine göre göçmenler arasında Almanya’ya bağlılık oranı düşüyor. Araştırma son iki yılda Fransa’da genç göçmenlerin çıkardığı olayların tedirginliğini yaşayan Almanlara bir anlamda yanıt veriyor. Haberi 8. Sayfada Müziği ışığı ve hızı resmetmek Çalışmalarını Köln’deki atölyesinde sürdüren Gönül ŞenMenzel, 1981 yılında sevimsiz koşullarda adeta kendini attığı Almanya’da, çeyrek yüzyılı geride bıraktı. Yoğun bir çalışma temposuna sahip olduğunu kendisini tanıyanların da vurguladığı ve bunun sonuçlarını yapıtlarıyla sergileyen Gönül ŞenMenzel’e göre, böyle bir yol, yaşamını resme adayanlar için hem kaçınılmaz hem de olağan. OSMAN ÇUTSAY’ın haberi 12. Sayfada