02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

8 Prof. Dr. Nadim MACİT Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ağımsızlık esasını devletin ve siyasetin temeline yerleştiren Cumhuriyetin kurucu aklı ihanet ve ifsat nitelemelerini hak eden bütün dış müdahalelere kapısını kapattı. Uzun bir mücadeleden sonra antlaşma masasına oturan Türkiye bu amacını hukuki alana taşıdı. Lozan’da "egemen devletlerin dil, din ve ırk üzerinden geliştirdikleri ve dayattıkları" azınlık tanımını ve şartını kabul etmedi. Türk delegesi şu tezi ileri sürdü: Müslüman olmayanların dışında azınlık yoktur. Ülkemizde Müslümanların çeşitli unsurları arasında ne teorik ne de pratikte her hangi bir ayrım söz konusu değildir. (Seha L. Meray, Lozan Barış Konferansı: Tutanaklar Belgeler, 1/154, 175, İst. 1970) Türkiye bu bakış açısıyla, sahte kimlik inşa etme peşinde olan misyonların uluslararası hukuka taşıdıkları bütün azınlıklar deyimi üzerinden giydirmek istedikleri parçalayıcı stratejinin işletilmesini önledi. Bütün azınlıklar deyimi üzerinden yapılmak istenen antlaşmaya sonuna kadar direndi ve kendi tezini kabul ettirdi. Egemen devletlerin ileriye dönük hedefinin TürkKürt, AleviSünni ayrışması üzerinden Türkiye’yi parçalamak olduğu ve uzun süreden beri kiliselerin ve misyonların bu amacı gerçekleştirmek için zemin oluşturdukları reddi mümkün olmayan bir gerçekti(r). ABD güdümlü, teostratejinin tarihsel durağı… C S TRATEJİ misyonundan vazgeçtiğini gösteren hiçbir işaret yoktur. Kaldı ki fesat ve hain nitelemeleri, bu topraklar istilaya uğradığı esnada egemen güçlerle işbirliği yapan bir kurum için kullanılmıştır. Açıktır ki bu kararlı tutum "din yoluyla politik hedefleri gerçekleştirme stratejisini" akamete uğratmıştır. Daha sonra yeniden aynı ifsat ve ihaneti yaşamamak için FenerRum Patrikhanesi’nin faaliyetleri dini konularla sınırlı tutulmuş ve bir müftülük gibi İlçe kaymakamlığına bağlanmıştır. FenerRum Patrikhanesi eksenli misyon hareketi Cumhuriyetin tavrı karşısında geri çekildi. Fakat arkaplanda yer alan güçler yeni bir ortam oluşturmak için faaliyetlerine devam ettiler. Nitekim 5 Mart 1925 tarihinde Cumhurbaşkanlığına gönderilen "gayet mahrem" damgalı bir yazıda "Patriklik meselesinin çözümünün bir zaman meselesi olduğu ve İngiltere hükümetinin doğu vilayetlerinde isyanın yayılmasına çalıştığı" (Dahiliye Vekâleti Em. Umumiye Md. I. Şube Belge No: 11962745) belirtilmektedir. Bu belge dinietnik politik stratejinin eşzamanlı işleyişini açıkça ortaya koyar. Doğu vilayetlerinde etnik isyanın genişlemesini sağlamaya çalışan, aynı zamanda Patrikhane meselesini kullanan İngiltere’nin asıl amacı; Musul’dur. Yani Petrol kaynaklarıdır. Nitekim uzun süredir misyon örgütlerinin inşa ettiği etnik ayrımcı hareket devreye sokulmuş, Musul’da Türk hâkimiyeti son bulmuştur. Mübadele meselesinde yine Patrikhane meselesi kullanılmıştır. (Cumhurbaşkanlığı Arşivi ADF IV6, 54, 3033) Berlin Elçiliğinden 10 Şubat 1925’de gönderilen telgrafnamede mübadele meselesinde yaşanan gerilimin nedeni ortaya konmaktadır: 5 Şubat’ta Alman Reisi Cumhur’un resmi akşam yemeğinde başpapazın ülkemizden çıkarılması meselesini Yunan sefiri gündeme getirdi. Yunan sefiri Patrikliğin İstanbul’dan çıkarıldığını ileri sürdü. Cevabımız şu oldu: Türkiye hükümeti patriklik makamının İstanbul’da kalması aleyhinde bu güne kadar hiçbir girişimde bulunmamıştır. Türkiye mübadele komisyonunun kararı ile Patrik IV . Konstantinos’un İstanbul’dan çıkarılmasını mesele etmiştir. Cevabımız şu olmuştur: Bu husus, Yunanistan tarafından patrikliğin makamına ve Hıristiyanlığa bir saldırı mahiyetinde algılanmış ve amaçlı olarak çarpıtılmıştır. Avrupa’nın dini hislerini kendi özel amaçları ve Türkiye aleyhindeki siyaseti için kullanmıştır. Türkiye ne dini siyaset takip eder ne de memleketinde dini siyaset takip ettirir… Bütün mesele Patrik Konstantinos’un şahsı ile ilgilidir… Yunan elçisi, bu durumda patrik seçilecek üç metropolit kalıyor, deyince; Türkiye hükümeti patrik seçilecek metropolitlerin sayısı ile meşgul değildir. Bu tartışma ortamında bulunan diğer ülke sefirlerinin durumuna bakılırsa siyasi zeminlerde Yunan tezinin B Patrikhane’nin bölgesel rolü Ortodoks Fener Rum Patrikhanesi, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Türkiye açısından bir sorun odağı olma özelliğini taşıyor. Türkiye Lozan görüşmeleri sırasında patrikliğin Yunanistan’a gitmesini istedi. Bu yaklaşım Atatürk’ün çeşitli demeçlerinde açıkça ifadesini buluyor Milliye, 20 Ocak 1923) Görüldüğü üzere FenerRum Patrikhanesi fesat ve hıyanet ocağı, tehlikeli örgüt gibi vasıflarla tanımlanmıştır. 1453’ten bu yana özel bir strateji izleyen ve şartlar müsait olduğunda her türlü faaliyetin içine giren bu kurumun tarihi ve dinipolitik ‘HIYANET OCAĞI’ Osmanlı Devleti’nin çöküşünde ve Milli Mücadele hareketinde dış güçlerle işbirliği yapan ve çeşitli örgütlerle bizzat devlet aleyhine çalışan FenerRum Patrikhanesi’nin yurt dışına çıkarılmak istendiği bilinmektedir. Lozan Konferansı’nın ilk dönem görüşmelerinin yapıldığı sırada 25 Aralık 1922’de Atatürk, Le Journal Gazetesi Muhabiri Paul Herriot’ya Çankaya’da verdiği demeçte Patrikhane ile ilgili olarak şöyle der: Azınlıklara gelince bu konuda mübadele görüşünü ileri sürmüştük. Diğer devletlerin temsilcileri de bu konuda bizim fikrimizi izlemişler ve onaylamışlardı. Ama bir fesat ve hıyanet ocağı olan ve memleketimizde nifak tohumları eken, uyuşmazlıklar yaratan, Hıristiyan hemşerilerimizin huzur ve refahı için de uğursuzluğa ve felakete sebep olan Rum Patrikhanesi’ni artık topraklarımızda bırakamayız. Bu tehlikeli teşkilatı memleketimizde muhafazaya bizi mecbur etmek için ne gibi vesile ve sebepler gösterilebilir? Türkiye’nin Rum Patrikhanesi için arazi üzerinde bir sığınılacak yer göstermeye ne mecburiyeti var? Bu fesat ocağının hakiki yeri Yunanistan değil midir? Büyük Millet Meclisi tarafından idare edilmekte olan yeni Türkiye, Bâbıâli’nin idaresi altındaki eski Osmanlı İmparatorluğu değildir. Yeni Türkiye şeref, haysiyet, kudret ve kuvvetini müdrik ve hukukunu muhafaza için mevcudiyetini tehlikeye atmaya hazır ve amadedir. (Hâkimiyeti Papa’nın Türkiye gezisinden...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle