17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 Turgut A. KARABEKİR [email protected] Avrasya, Latin Amerika, Ortadoğu ve AB’nin yönelimi iyi değerlendirilmeli… C S TRATEJİ sırtını çevirmiş olacağını izleyeceğiz. Anglosakson kökenleri nedeniyle İngiltere uzun zaman sadık kalmaya çalışsa da, ABD, AB’yi de partner olarak kaybetmiş olacak. ABD’nin Ortadoğu’daki kaçınılmaz olarak belirlediği açgözlü girişimi diğer ülkeler için bardağı taşıran damla oldu. Gerçek gayelerinin saklanması artık mümkün değil. Kendi yarattığı radikal İslam, onu yıpratacak. Askeri güç ile kazanamayacağı bir savaşla karşı karşıya. Ekonomik nedenlerle uzun zaman Ortadoğu’da kalmak zorunda. Yegane kalabileceği yer de Kuzey Irak’ta oluşturduğu, henüz bağımsızlığı açıklanmamış olan Kürt bölgesi. Gözü ise iç sorunlarıyla şaşırtılmış bir Ilımlı İslam Türkiye’nin doğusunu bu bölgeye katmakta. ABD’nin bunu gerçekleştirebilmesi Türkiye’nin tutumuna bağlı. Fakat artık hiçbir zaman Arap yarımadasını kontrol edemeyecek. Dostu İsrail ise yeni ilişkiler yaratmak zorunda. BD kuruluşundan beri istediği gibi hareket etti, askeri güç, teknoloji ve endüstri alanlarında liderliği ele geçirdi, SSCB’nin yıkılışından sonra da dünyanın tek büyük gücü olarak 20. yüzyılı bitirdi. 21. yüzyıl ise tamamen başka bir yönde gelişiyor. ABD’nin şımarık bir çocuğa dönüşmesi, gelişmesine yardımcı olduğu demokrasinin bütün kurallarını bile kendi çıkarlarına göre çarpıtması, kendine zararlı oldu. Bazı değerli yorumcuların tahminleri 21. yüzyılın bir Asya yüzyılı olacağıdır. Nisan ayında Vladimir Putin’in ‘Artık tek kutuplu dünya olamaz’ bildirisi, ABD hegemonyasının sonunun başlangıcı sayılır. ? Çin, Asya birliğine doğru hızla ilerliyor, ? Rusya, enerji anahtarıyla Avrupa’yı kontrolüne alıyor, ? Güney ve Orta Amerika ülkeleri, nihayet kefeni yırttı ve ABD’yi dışlayarak bir birliğe yöneliyorlar, ? Hindistan, büyük nüfus ve çalışma gücüyle etkin olabilecek niteliğe doğru koşuyor, ? Afrika henüz sömürülmekte ve sahnede oyuncu değil, ? Ortadoğu, en zor elde edilecek lokma, henüz ne olacağı belli değil, ? Kanada, büyük ülke, kimseye bulaşmadan, büyük güç olmadan, yerini koruyacak, ? Türkiye ve İran’ın geleceği bütün dünyayı etkileyecek. Büyük bir olasılıkla 21. yüzyıl; doğuda Çin, ve belki Hindistan, ortada Rusya/Avrupa, batıda ABD ve Güney Amerika olarak kutuplara ayrılacak. ABD liderliğini kaybetmiş olarak eskiye nazaran yalnız kalacak. A ABD yanlız kalıyor Yeltsin’in ardından Putin ülkesini toparladı, ABD’nin kendi çıkarı için yüksek tuttuğu petrol fiyatları bu ülkeye yaradı. Hindistan’ın nüfusu ve potansiyeli avantaj. Çin, Asya Birliği’ni kuruyor, ABD TÜRKİYE’NİN HATALARI Uzakdoğu’dan dışlandı. Latin Amerika Türkiye jeopolitik oturumu nedeniyle Kanada’dan çok daha stratejik durumda. çoğaldığı bir dünyada hareketli, ABD kısa sürede Ortadoğu’dan Kutupların yapabileceği en büyük HATALAR: ? Yanlış ilişkilerde ve AB/Gümrük ayrılamayacak. Türkiye mevcut Birliği, IMF gibi göbek bağlarında devam etmesi, koşullanmalardan kurtulmalı… ? Komşusu İran’ı dışlaması, milyar nüfuslu pazarı ele geçireceğini sandı. Çin’in bu kadar çabuk ve etkin bir hızla, otokrasiyi muhafaza ederek, emperyalistlerin çarpıttığı kapitalist yöntemleri uygulayarak, kendisine rakip, hatta tehlike olacağını göremedi. Çin, zengin kaynakları olan Hazer bölgesi ülkeleri ve Afrika’da, ABD’nin çok önünde etkinliğini arttırıyor. ABD uzak doğudan dışlanmış sayılır. Putin gibi güçlü bir liderin Yeltsin’in hatalarını düzelterek, kısa bir sürede Rusya’yı tekrar büyük ülkeler arasına sokmayı başarması ve ABD’ye kafa tutabilmesi, yeni bir devrin başladığını gösteriyor. ABD’nin, Çek Cumhuriyeti/Polonya’ya füze yerleşimi gibi çocukça oyunlarına gelmeyeceği ve bu zafiyetleri kullanabileceği görülüyor. ABD’nin çıkarlarını korumak için yükseltilen yakıt fiyatlarının Rusya ekonomisini kalkındırmış olması, ABD’nin kartlarını da yok etti. ABD edindiği üstünlüğü Rusya’da da kaybetti. ABD UZAKDOĞU’DAN DIŞLANDI 20. yüzyılın ikinci yarısında Batı, Çin pazarına göz dikti, ve bütün savunulan insan hakları, teamüller silinerek taviz verme yoluna gidildi. ABD ambargoları kaldırıp, AB’den evvel davranırsa, 1.4 LATİN AMERİKA KOPUYOR ABD’nin yanı başında yıllardır baş edemediği ve sebepsiz yere sefalete sürüklediği Küba’nın ateşi, bacayı sardı ve güneyindeki ülkelere sıçradı. Artık Venezuela’nın Hugo Chavez’inin öncülüğüyle, Morales, Ortega, Correa, Castro gibi liderler, çok etkin olacak ALBA’yı kurdular. Asi topraklar olarak tanınan Güney Amerika üzerinde gelişen birlik, her ne kadar daha bütün komşuları içine almamışsa da, diktatörlerin yönetiminde olsa da, emperyalizmin boyunduruğundan kurtulmaya yönelmeleri bugün büyük bir bağ oluşturuyor. 21. yüzyıl içerisinde bu ülkelerin de gereken devrimi yaparak demokratik bir sosyalizme dönüşmeleri beklenmelidir. Bunun şimdi olamaması, her ülkenin Atatürk benzeri, yüzyılların liderine sahip olamamasıdır. Türk devrimi henüz tekrarlanamamış bir ilk olarak devam ediyor. ABD Orta ve Güney Amerika’dan da dışlanmış sayılır. Her ne kadar ABD’nin birçok yatırımı ve çıkarları Avrupa’ya bağlı ise de, Ortadoğu’daki başarısızlık AB ülkelerini son derece endişelendirdi. Daha şimdiden, ABD ile sürüklenmektense Rusya ve Çin’le çıkarlarını koruyacak anlaşmalar yapıyorlar. Büyük bir olasılıkla yakın zamanda AB’nin Çin ile ilişkilerini Bush arttıracağını ve ABD’ye ? Sadece Batı’ya bakarak, diğer yönlere önem vermemesi, ? Tek kutba bağlanması, ? Türk ülkeler birliğine öncü olmaması, ? Ekonomisini başkalarının çıkarlarına göre yönetmesi, sıcak para tuzağında kalması, Yönetimini başkalarının isteklerine uygun olarak yürütmesidir. Elinde yüzyıllarca bir daha gelmeyecek fırsat var. Bütün kutuplarla iyi ilişkilerini kuracak oturum ve yapıda. Gücünü halkına tanıtacak ve kendi ayakları üstünde durmasını sağlayacak bir yönetime gereksinimi var. Halk uyanıklılığını devam ettirir ve milli iradeyi ayakta tutarsa, bu da yakında gerçekleşecek. Göbekbağlı medya da duyarlı hareket zamanın geçmekte olduğunu, yakında halkın hesap soracağını bilmelidir. Yeni İstiklal Savaşı’ndaki ilk hedefimiz; Laik, demokratik, Atatürk ilkelerine bağlı, hukuka dayanan bir hükümeti başa getirmektir. Seçim maskaralığı sürecinde; ? Sağ duyumuzu kullanarak, gayeye yardım etmeyecek konuları şimdilik gündeme getirmemeliyiz, ? Önemli konularda sessizliğimiz, demokrasiye uymayan yöntemlerin uygulanmasını onayladığımız anlamına gelmez, ? Uyanan Türk aydını, bizi bu günlere düşürmüş olan kişi ve olayları unutmadı, unutmayacak, ? Bir daha da kimsenin kişisel ajandalarını yurdun çıkarlarının önüne almasına göz yummayacak, ? Gerektiğinde milli iradesini kullanacaktır. Demokratik bir yönetim halk tarafından belirlenip, oylanan kişiler tarafından oluşur ve çoğunluğu temsil etmeleri beklenir. Yönetimin iktidarsızlığı veya dışa bağlılığıyla ülkeyi felakete sürüklediği görülürse, halkın iradesine başvurmaktan başka çare kalmaz. Sayın Büyükanıt'ın kitle refleksi çağrısı da böyle bir hatırlatmadır. Dikta değildir, darbe hazırlığı ise hiç değildir. Atatürk nasıl ülkeyi acze düşmüş sultanlardan kurtarmayı, ihtilal yerine, yasal meclis yoluyla gerçekleştirmişse, bu da halkın katkısını sağlamak gayretidir. Tehlike henüz geçmedi. DSP ve Hür Parti milli görevlerini yaptılar, diğerleri ne bekliyorlar?. CHP’de birleşmek tek kurtuluş yolu olarak beliriyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle