17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

10 Ebru H. ŞENGÜL TUSAM Araştırmacı [email protected] Ülke Chavez yandaşları ve karşıtları olarak bölündü… C S TRATEJİ olmaktan çıktı. Birçok ülkeden kanalın lisansının iptal edilmesiyle ilgili açıklamalar yapılıyor. Düzenledikleri protesto gösterileriyle muhalefeti canlandırmaya çalışan RCTV , gerginliği tırmandıracak bir haber verdi ve yayına Meksika’dan devam edeceğini açıkladı. Kablolu yayın ya da internet aracılığıyla bir şekilde izleyicilerine ulaşacaklarını açıklayan televizyon yetkilileri Meksika televizyonlarından ve eski İspanya Devlet Başkanı Jose Maria Aznar’dan da açık destek görüyor. Brezilya Kongresi’nde RCTV kanalının kapatılmasının tekrar gözden geçirilmesini talep eden bir karar çıkarıldı. Bu kararla birlikte Brezilya lideri Lula da Silva, Venezuela'nın bu kararının Güney Amerika Ticaret Birliği (Mercosur) üyeliğini tehdit edebileceğini açıkladı. Nitekim Venezuela’nın bu birliğe girebilmesi için Brezilya Meclisi’nin onayını alması gerekiyor. Her ne kadar Chavez ikili ilişkileri germek istemese de Brezilya’nın tavrının iç işlerine bir müdahale olduğunu söylemekten de geri kalmadı. 2002’de Chavez’e karşı yapılan başarısız darbe girişiminden sorumlu tutulan ABD de var olan kargaşa içinde yerini aldı. Chavez ABD’yi Venezuela’nın içinde bulunduğu durumu kullanarak ‘yumuşak bir darbe planlamakla’ suçladı. 4 Haziran tarihinde Panama’da yapılan 37. Amerikan Devletleri Örgütü’nde (Organization of American States) Amerika Dışişleri Bakanı Condolezza Rice, Chavez’i "iletişim özgürlüğünü yok eden demokrasi dışı uygulamalar yapmakla" suçlayarak RCTV için araştırma teklifi sundu. Bu teklifin ardından Venezuela’dan tepkiler anında geldi. Venezuela Dışişleri Bakanı Nicolas Maduro ABD’nin özgürlükten bahsetmesini eleştirirken "ABD hükümetine Guantanamo üssünde kaç mahkum olduğunu, bu insanların kim olduğunu, herhangi bir mahkemeye çıkarılıp çıkarılmadıklarını" sorarak savunmadan saldırıya geçti. Venezuela Hükümeti, Amerikan kanalı CNN ile Venezuela muhalif kanalı Globovision’un RCTV hakkındaki haberlerinin gerçeği yansıtmadığını ve bu kanallar hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı. Venezuela’da 600’ü aşkın örgüt Venezuela Bolivarcı Cumhuriyet’in arkasında olduklarını gösteren bir bildiriye imza attılar. Bu bildiride RCTV ve Globovision gibi kanalların Chavez karşıtı yayın yaptıklarını ve halkı Chavez karşıtı protestolara teşvik ettiklerini dile getirdiler. ABD Dışişleri Bakanlığına ve Amerikan İstihbarat Merkezine (CIA) bağlı Demokrasi İçin Ulusal Bağış (NED) ve Özgürlük Evi adlı kuruluşların bu kanallara para aktardığını belgelerle açıkladılar. Venezuela son günlerde yeniden kaosun içine sürüklendi. Ancak, bu kaos ortamının yaratılmasında Chavez hükümetinin payı da yadsınamaz. Her ne kadar yasal yollarla lisans iptali yapmış olsalar da, başa geldiği günden beri diktatörlükle suçlanan Chavez muhalefetin eline büyük bir koz verdi. Muhalefet ABD desteğiyle Chavez hükümetinin yıpranması için elinden geleni yapacaktır. Sivil haklarının ellerinden alındığını iddia eden ve en basit eğlence haklarına müdahale edildiğini savunan üniversite öğrencilerinin protestoları 27 Mayıs’tan bu yana sürüyor. Chavez hükümetinin bu protestoları nasıl sonlandıracağı merak konusu. Nisan ayında yapılan bir araştırmada Venezuela halkının yüzde 70’inin RCTV’nin kapatılmasına itiraz etmesi, Chavez’in işini daha da zorlaştıracak gibi enezuela’nın en eski ve en popüler televizyon kanalı olan RCTV, lisansı yenilenmediği için 27 Mayıs 2007’de kapandı. Ülkenin en köklü kanalı RCTV 2002 yılında Venezuella Devlet Başkanı Hugo Chavez’e karşı yapılan başarısız darbe girişimine destek vermekle ve ülkeyi Chavez’e karşı alenen kışkırtmakla suçlanıyor. Kanalın lisansının iptal edilmesi ülkeyi böldü. Şimşekleri her daim üstüne çeken Chavez’in bu kez işi biraz daha zor gibi görünüyor. Her ne kadar lisans iptali kitabına uygun yapılmışsa da muhalefeti susturmak mümkün görünmüyor. Chavez’i ‘diktatör’, ‘otoriter’, ‘kabadayı’ olarak suçlayanlar yeni bir kulp bulmuş gibiler. Chavez ise bu söylemlere pabuç bırakmadı; yaptığının yasal olduğunu ve kanalın lisansının yenilenmeme nedenlerini açıklayan bir doküman yayınladı. Chavez’in bu kanalın lisansını yenilememesi üzerine çeşitli iddialar ortaya atıldı. Chavez’in ‘ifade özgürlüğü’ ve sivil haklara bir müdahalede bulunduğunu savunanların yanı sıra kanalın lisansının yenilenmemesini yasaya uygun bulanlar ve keyfi bir kararın söz konusu olmadığını inananlar da var. Venezuela, Latin Amerika’da hükümete karşı saygısızlığı suç sayan sayılı ülkelerden biri. RCTV kanalının açıkça Chavez karşıtı bir tutumda bulunduğu da bir gerçek. Ancak Venezuela bölünmüş durumda. Chavez destekçileri, Chavez’i katillerle yan yana gösteren bir kanalı kapatmanın doğal olduğunu ve bunun yasal olduğunu düşünürken Chavez karşıtları Chavez’in medyayı ‘tekseslileştirdiği’ yönünde birleşiyorlar. Venezuela’da bugünlerde süregelen olaylar Chavez karşıtlarının ekmeğine yağ sürüyor. RCTV Chavez’e başarısız darbe girişiminde de siyasi bir görev üstlenmişti. Bu görevi ne kadar layığı ile yaptığı tartışılır ama bu günlerde RCTV isteyerek ya da istemeyerek yeniden Chavez karşıtı bir pozisyon yaratıyor. Bunda çok başarılı oldukları bir gerçek. V Venezuela’da medya savaşı Venezuela’da Chavez karşıtı kanalın yayın lisansının süresinin dolmasının ardından kapanması, ülkeyi ikiye böldü. Chavez karşıtı, yanlı yayınlarıyla bilinen kanalın kapatılmasına Venezuelalıların yüzde 70’inin karşı çıktığı savunuluyor. zengin sınıfının desteğini alamadı. RCTV kanalı da bu büyük sermayedarların elindeydi. Chavez’in başa gelmesiyle çıkarları zedelenen sermaye sahipleri RCTV aracılığıyla açıkça Chavez karşıtı yayınlar yapmaya başladı. Aslında televizyon dizileri, çizgi filmler gibi siyasi bir amaç gütmeden yayın yapan bu kanal Chavez karşıtı eylemlerin başlamasıyla medya gücünü kullanarak yanlı haberler yayınladı. Ülkenin 53 yıllık köklü televizyonu olmasının avantajlarını halkı Chavez’e karşı galeyana getirmek için kullandı ve halk kitlesel protestolar düzenlemeye çağrıldı. Tam olarak bir kaos ortamı yaratıldı ve sorumlu olarak Chavez ve onun izlediği politikalar gösterildi. Bu kaosun sonucunda Chavez’e 12 Nisan 2002 yılında darbe yapıldı ve Chavez görevden alındı. Yine de halkın bunu öğrenmesi çok uzun sürmedi ve halkın desteğiyle yaklaşık bir gün sonra Chavez görevine tekrar döndü. Bütün bu olaylar süresince RCTV sokakta Chavez’in yeniden göreve dönmesi için ayaklanan halkı ekranlarda göstermedi. Yayın akışını değiştirmeyen kanal, yanlı haberlerini sürdürdü. Hatta en kritik saatlerde çizgi film ve dizi yayınladı. Bu tavır aslında halkın etkileşim haline gelmesini önlemek için düzenlenmiş planlı bir sansür olarak değerlendirildi. Chavez’in başa gelmesiyle siyasi kimlik kazanan kanalın Chavez karşıtı protestoları yayınlayıp Chavez yanlısı gelişmeleri yayın akışına sokmaması kanalın yanlı olduğu değerlendirmelerini haklı çıkardı. RCTV, artık Venezuela’nın iç meselesi MUHALİF RCTV RCTV’nin Chavez karşıtı bir politika yürütmesinin tabiî ki bir takım nedenleri var. Öncellikle, başkan olduğu günden bu yana her zaman ülkedeki yoksul kesim ve işçilerin desteğini alan Chavez hiçbir zaman ülke geneline yayılamadı. Venezuela nüfusunun yüzde 80’i Chavez’in ilk iktidar döneminde yoksuldu ve Chavez’in antiyoksulluk ve antiyolsuzluk programları halkın sadece yoksul kesimine hitap ediyordu. Zengin kesimin Chavez’in icraatlarından çok da hoşnut olduğu söylenemez. Bunun nedenleri arasında Chavez’in deyimiyle "oligarkların ABD karşıtlığı ile beslenmeleri ve ellerinde bulunan petrol rafinerilerinin kamulaştırılması" en başta geliyor. Kendisini yoksulların kalkınmasına adayan lider haliyle ülkenin Chavez
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle