Katalog

paravan kuruluş vardır. PKK’nin işçiler arasında eleman kazanmak için propaganda faaliyetlerinde bulunmasının yanı sıra, finans kaynakları yaratmak açısından haraç, fuhuş, kumar, uyuşturucu ticareti gibi illegal faaliyetlerden de pay aldığı bilinmektedir. Ülkede kaçak olarak bulunan işçilerin de durumlarından istifade ederek tehditle bu çeşit işlerde çalıştırıldığı iddia edilmektedir. PKK’nin çeşitli alanlardan Almanya’da topladığı paranın 100 milyon Avro’nun üzerinde olduğu da söylenmektedir. PKK’nin 1993 yılında Almanya’da resmen yasaklanmasına rağmen örgütsel çalışmaların paravan kuruluşlarla sürdürülmesi de bizim açımızdan kabul edilemez bir husustur. ? Almanya’da faaliyet gösteren PKK organları ise; Kürdistan Ulusal KongresiBerlin Bürosu, Berlin YDK Temsilciliği, Berlin Kürt Bilim ve Araştırma Enstitüsü, Kürdistan Enformasyon Merkezi/Dış İlişkiler Bürosu, Kürdistan Komitesi (Isku) başta olmak üzere çeşitli sözde kültür kuruluşlarıdır. ? Avusturya’da ise; Avusturya Kürt Dernekleri Federasyonu (FeyKom), Kürdistan Enformasyon Birliği, Kürdistan Gençlik ve Kültür Derneği, Mezopotamya Kültür Merkezi, Viyana Kürdistan Göçmenler Birliği (KomKurd), Kürdistan Gençler Birliği, Kürdistan Aleviler Birliği gibi çeşitli Kürtçü kuruluşlar mevcuttur. ? Yine; Belçika’da da, yukarıda değindiğimiz federasyonlar başta olmak üzere, Kürdistan Gençlik ve Kültür Derneği Mezopotamya Kültür Merkezi, Şafak Kürt Kültür ve Gençlik Derneği, Viyana Kürdistan Göçmenler Birliği (KomKurd), Kürdistan Gençler Birliği gibi çeşitli kuruluşlar faaliyetlerini sürdürmektedirler. ? Terörist yayın organı RojTV’ye kucak açan Danimarka’da ise takriben 20’ye yakın Kürtçü ve PKK destekçisi sivil toplum kuruluşu faaliyettedir. Bunların bir kısmı; Danimarka Kürt Dernekleri Federasyonu (FeyKurd), Danimarka Kürt Kültür Derneği, Hillerod, Kopenhag Kürt Dernekleri, Kürdistan İşçi Derneği, Danimarka Kürdistan Komitesi, Kürt Kızılayı, Kürt Kültür Vakfı/Fonu gibi kuruluşlardır. ? İsveç’te faaliyet gösteren PKK bağlantılı kurumlar ve sivil toplum kuruluşları da; İsveç Kürt Konseyi, Uppsala Kürdistan Dayanışma Derneği, Göteborg ve Stockholm başta çeşitli Kürt Kültür Dernekleri, Halmstad PKK Derneği, Norsboerg PKK Derneği, NybroKalmar PKK Derneği, Kürt İşçiler Derneği, Stockholm Kürt Enstitüsü, Stockholm Kürdistan Merkezi, Stockholm Kürdistan Komitesi gibi 30 civarında kuruluştur. ? Yine dostluklarının sahteliğine çeşitli konularda her vesileyle şahit olduğumuz, Fransa’da 12, Hollanda’da 19, İngiltere’de 12, İtalya’da 6, Norveç’te 6, Romanya’da 5 ve yine her vesileyle Kürtçü harekete destek vermeyi bir varoluş stratejisi haline getiren Yunanistan’da ise 10 kadar Kürtçü ve terör destekçisi dernek ve benzeri kuruluş vardır. ? Batılı ülkelerin himayesindeki bütün bu kuruluşların amacı PKK’ya yardımın yanı sıra yumuşak savaş anlamında da yol almaktır. Temeli olmayan göçebeaşiret kültür ve edebiyatına dayanan Kürtçülük, bu konuda, ortak dil, ortak tarih, ortak edebiyat ve ortak bir sözde Kürt ülküsü yaratmaya çalışmaktadır. Dil konusundaki dağınıklığı aşmak için Kurmançi lehçesine ağırlık verildiği söylenmektedir. Bütün bu çalışmaların arkasında Batılı ülkelerin maddi ve siyasi anlamda destekleri bilinmektedir. Özellikle Yunanistan ve Ermenistan’ın ABD ve Avrupa’daki lobileriyle Kürt lobilerine bu konuda alabildiğine destek verdikleri de Türklük karşısındaki müşterek cephenin amaçları ve tehdit boyutlarını açıklar. C S TRATEJİ 15 emellerini açıkça ortaya koymaktadır. Yunanlı subaylar terör örgütü PKK kamplarında teröristlere eğitim vermişlerdir. Bu desteklerin parasal alanda da çeşitli yöntemlerle, Yunan ve Rumların bakanları, milletvekilleri, çeşitli kademelerdeki askeri ve sivil bürokratları, gazetecileri ve diğer kesimlerince sürdürüldüğü de bilinmektedir. ? PKK terör örgütü faaliyetlerini siyasi alanda sürdürmek amacıyla 12 Nisan 1995 günü yaptığı bir toplantıyla sözde sürgünde Kürt Parlamentosunu Hollanda'nın Lahey şehrinde kurmuştur. ? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yoğun olarak yaşadığı Hollanda’nın, Amsterdam, Rotterdam, Lahey, Arnheim ve Deventer gibi şehirlerde örgüt mensuplarının bu insanlardan zorla para topladığı, bazı işyeri sahiplerini tehditle aylığa bağladığı, para vermeyenlere sürekli olarak baskı yaptığı bilinmektedir. PKK terör örgütü bu ülkedeki faaliyetlerini halen birçok dernekle sürdürmektedir. Bu açıdan Hollanda terör örgütünün önemli bir finansman üssüdür. ? Bulgaristan, İtalya, Rusya, ABD, İngiltere, Fransa, Avusturya, Romanya, İsveç, Danimarka, Norveç gibi ülkelerde bulunan Kürtçü kuruluşların da PKK başta Kürtçü emellerin gerçekleştirilmesi amacıyla çalıştıkları bilinmektedir. PKK’nin bu ülkelerden yılda yaklaşık 200 milyon EURO para elde ettiği ve bu toplanan paraların Türkiye'ye karşı silah alımında ve örgüt ihtiyaçları için kullanıldığı bilinmektedir. Örgütün beş farklı ülkede banka hesabının olduğu ve para trafiğini de ERNK‘in düzenlediği söylenmektedir. PKK’NİN PARA KAYNAKLARI ? Yukarıda değindiğimiz gibi Almanya, PKK’nin para kaynaklarının sağlanması açısından önemli bir ülkedir. ? Ülkemize her vesileyle kötülük edenlerin başında gelen Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi de Türkiye'de işlemiş oldukları terör suçları nedeniyle adli takip ve soruşturmadan kaçarak ülkelerine sığınan teröristlere siyasi sığınma, kamp ortamı, silahlı eğitim, sağlık hizmeti ve barınma imkânı gibi kolaylıklar sağlamaktadır. PKK, Yunanistan'dan ülkemize dönük faaliyetlerinin bir kısmını Atina ve İstanköy'de bulunan ERNK temsilciliği ve Kürdistan Komitesi gibi kuruluşlarca organize etmektedir. ? Güney Kıbrıs Rum kesimi PKK terör örgütü mensuplarının Avrupa ülkelerinden Suriye, İran ve Irak'a geçişlerindeki uğrak yeri olup, örgüt mensuplarına her türlü kolaylığı göstermektedir. Bekaa vadisinde Abdullah Öcalan'la görüşen Rum Milli Muhafız Ordusundan emekli bir komutanın "Kürdistan’ın (!) kurtuluşu Kıbrıs'ın kurtuluşu demektir" şeklindeki ifadesi Rumların Türklük üzerindeki SİLAH KAYNAKLARI Kitleleri korku salarak, yıldırarak, baskı altına alarak amaçları doğrultusunda vahşi eylemlerle siyasi neticeler almak isteyen, özellikle PKKKADEK terör örgütü başta olmak üzere Türkiye’ye yönelik çalışan terör örgütleri güvenlik güçlerimize ve masum insanlarımıza karşı kullandıkları silahların birçoğunu üretim ve denetimsizlikten de istifade ile organize suç şebekelerinden, bir kısmını ise, dolaylı yollardan devletler kontrolündeki Örgütün kullandığı silah ve mühimmat üzerinde yapılan kriminal değerlendirmelerde kaynakları bazı dost ve müttefik ülkeleri gösteriyor. Ele geçirilen mühimmat...