17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C S Türkiye’nin terör sürecini değerlendirdi: konu oldu. Yabancı devletlerin bu tür faaliyetlerini önlemek için içerde polis tedbirleri dışarıda da diplomatik tedbirler almak gerekir. Bir de biliyorsunuz ABD’nin Türkiye’yi ılımlı İslam devleti olarak görme arzusu vardı. Türkiye’yi İslam ülkelerine örnek göstermek istiyordu. İtirazlarımız üzerine Türkiye’den Ilımlı İslam devleti olarak bahsetmekten vazgeçti. Türkiye’nin İslam ülkelerine örnek olması Türkiye’nin İslam devleti haline dönüştürülmesi ile değil, diğerlerinin demokrasi yoluyla demokratikleştirilmesinden geçmelidir. Bence bütün bunlardan daha önemlisi bu meseleyi içerde çözmektir. Bunun için öncelikle laiklikten taviz vererek oy avcılığı yapmak düşüncesini Türk siyasetinden silip atmak, laiklikle ilgili hukuki düzenlemeleri gerektiği gibi uygulamak ve insanlarımıza laikliği ve laikliğe borçlu olduğumuz konuları daha iyi anlatmak gerekir. Bölücü terör boyutu... Son olarak bölücü terörizme işaret etmiştiniz. PKK/KONGRAGEL bölücü terör örgütü maalesef uzun süreden beri varlığını koruyabilmiştir. Yine sorunuzda işaret ettiğiniz gibi dış güçler bölücü PKK/KONGRAGEL terörizmine de destek vermişlerdir. Hatta dış güçlerin en çok bölücü terörizme destek verdiklerini söyleyebilirim. Bu destek bazen terör örgütünü kontrol edecek kadar çok olmuştur. Yani geride bıraktığımız yıllarda terör örgütünün sponsorluğunu yapan devletlerin olduğundan rahatlıkla söz edebilirim. Daha önce de belirttiğim gibi terörizme verilen desteğin uluslararası hukuka aykırı olduğuna hiç şüphe yok. Bir devletin kendi ülkesinde başka devletlere zarar veren terörist faaliyetlere göz yumması, devletlerin kendi ülkelerinde başka devletlere zarar veren faaliyetleri önleme görevi ile bağdaşmaz. ABD’nin işgali altında bulunan Irak’ta koşullar belli olmakla beraber, PKK’nın bu ülkedeki varlığının ilânihâye (sonsuza dek) sürmesini kabullenmek ya da görmezden gelmek mümkün değildir. Sınır geçişleri önlense bile bu durum PKK’nın Türkiye için en azından ileride ortaya çıkabilecek uygun koşullarda terörist tehdit olma potansiyelini korumasına yol açmaktadır. Barzani ve Talabani’nin başlattığı panKürdist hareketler, Türkiye’deki bölücü terörizmin nitelik değiştirmesi için cesaret verici olabilir. Bölücü terörizmin etnik kitle şiddet hareketlerine dönüşmesine fırsat verilmemelidir. Örgüt kitle şiddet hareketlerini başlatabilmek için devleti suçsuz insanları da etkileyecek bastırıcı tedbirler almaya tahrik etmek istemektedir. Bu durum terörizmle mücadelede demokratik hukuk devleti anlayışına uygun tedbirlerin önem ve anlamını ortaya koymaktadır. Yoksa demokrasi ülkenin bölünmesine mahal vermek demek değildir. Siyasi yelpazenin bölücü düşüncenin temsiline açık olması ve üniter devlet yapısının terk edilmesi demokratik bir zorunluluk değildir. Yaşayan uluslararası hukuk, devletlerin bölünmesini değil toprak bütünlüğünü öngörmektedir. Terörizmin tamamen bitirilmesi çok kolay görünmüyor ama asgari düzeye indirilmesi mümkündür. Terörizmi önlemek için uygulanan askeri tedbirler ve polis tedbirleri gerekli tedbirlerin minimumudur. Bölgenin ve daha genelde Türkiye’nin bütün Ortadoğu’da bir cazibe merkezi haline getirilmesi işleri Türkiye lehine çok TRATEJİ 13 ülkenin bölünmesi hayaldir değiştirecektir. Türkiye terör türlerinin hemen hemen hepsini yaşadı, yaşıyor. Dış güdümlü olanı, dinsel, etnik motifli… Türkiye coğrafyasında terör hedeflerine ulaşabildi mi? Ulaşabilir mi? Yani rejim değişir mi, ülke bölünür mü? Evet her türlü terörizmin mağduru olduk, bu doğru. Her türlü terörizmden söz ederken bir hususa değinmek isterim. Dinsel terörizmden söz etmenin doğru olmadığını düşünüyorum. Sağı solu bombalamanın, masum insanları öldürmenin hiçbir dinde yeri yoktur. Dinin teröristler tarafından kendi fiillerini meşrulaştırmak üzere suistimal edildiğini söylemek daha doğru olacaktır. Konuşmamızın başında değindiğim küresel terörizm özellikle batıda İslami terörizm olarak anılmaktadır. Bu son derece yanlıştır. Tarih boyunca, dinsel fanatizmin terörizme başvurduğu ve bunu söylemiyle meşrulaştırmaya çalıştığı görülmüştür. Ne dinsel fanatizm ne de bu fanatizmin terörizme başvurması her hangi bir dine mahsus bir durum değildir. Dünya’nın bütün büyük dinleri terörizme karşı olmasına rağmen, her dinden fanatiklerin gerçekleştirdiği ve kendi dinsel söylemleriyle meşrulaştırmaya çalıştıkları terörizm örnekleri bulmak mümkündür. Bu tür terörizmin en korkunç örneklerinden birisi, Katolik inançlarına karşı gelenleri araştırıp cezalandırmak için kurulan engizisyon mahkemelerinin uygulamalarıyla ortaya çıkmıştır. İsrail Başbakanı İzak Rabin Kasım 1995’de tanrının emrini yerine getirdiğini söyleyen bir Yahudi fanatik tarafından öldürülmüştür. Türkiye coğrafyasında terör hedeflerine ulaşamadı. rejim değişmedi, ülke bölünmedi. Bununla beraber, terörizm nedeniyle büyük kayıplara uğradık. Çok sayıda can kaybettik. Aydınlarımızı, diplomatlarımızı, insanlarımızı katlettiler. Maddi kayıplarımız da büyük oldu. Ülkenin kalkınmasına hizmet edebilecek milyarlarca dolar yok oldu gitti. Türkiye’de rejimin değişmesi ya da ülkenin bölünmesi ham hayaldir. Rejim yerleşmiştir dimdik ayaktadır. İnsanlarımızı bir arada tutan ortak yanlarımız farklılıklarımızdan çok daha güçlüdür. Bununla beraber, tehlikeyi küçümsemeye gelmez, bir az önce anlatmaya çalıştığım büyük kayıplara yol açan sebepler arasında bu küçümseme de var. Ülkenin bütünlüğünün ve rejimin tehlikeye düşmemesi için ortak yanlarımızı ön plana çıkartmalı rehavete kapılmadan mücadele etmeliyiz. Türkiye’de güvenlik sorunları yaratan terörizm türleri arasında küresel terörizmden de söz ettik ‘Türkiye coğrafyasında terör hedeflerine ulaşamadı, rejim değişmedi, ülke bölünmedi. Aydınlarımızı, diplomatlarımızı, insanlarımızı katlettiler. Türkiye’de rejimin değişmesi, ülkenin bölünmesi ham hayaldir. Bununla beraber, tehlikeyi küçümsemeye gelmez. ama Türkiye için yarattığı tehlike üzerinde çok durmadık. Küresel terörizmin iki ayrı stratejisi var, bazen doğrudan ABD’yi bazen de, ABD’nin müttefiklerini hedef alıyor. Biz de İstanbul’da bu tür saldırılara hedef olduk. Gerçekleştirilmeden önlenen saldırılar da var, Sakka’nın teşebbüslerinden söz ediyorum. Küresel terörizmin Türkiye’de başarısı Türkiye’nin dış politikasını değiştirmekse bunu başaramadı. Bununla beraber, küresel terörizmin yarattığı güvenlik sorunları sona ermedi; aksine, coğrafi açıdan kolay ulaşılabilirliği nedeniyle Türkiye’nin tekrar hedef tahtasına konma olasılığı oldukça yüksek. Türkiye’de güvenlik zaafları üzerinden iktidar hesapları ne kadar geçerlidir, ya da başarıya ulaşabilir mi? Din ya da etnik ayrılıklar üzerinden siyaset yapmak, ne dindarlıkla ne de başka bir şeyle açıklanamaz. Bu hesap yanlış hesaptır. Hiç kimseye faydası dokunmaz. Bu tür siyasetin başarısı falan da olmaz. Siyasetçi ülkeyi yönetmeye talip olan kişidir. Bu tür siyaset ortada yönetilecek ülke bırakmaz. Sadece Türkiye’de değil bütün devletlerde güvenlik sağlanmadan hiçbir şey olmaz. Güvenlik sağlanamazsa yatırım da olmaz kalkınma da olmaz. Herkes canından malından emin olmalıdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle