17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 C S Selim SOMÇAĞ Ekonomist ürkiye İstatistik Kurumu (daha önce Devlet İstatistik Enstitüsü) tarafından 2002 yılından itibaren yayınlanan büyüme rakamları son derece tartışmalıdır. Birinci konu, Gayrisafî Millî Hasılada (GSYİH) 20022005 yılları arasında, yani tam 16 dönem boyunca stokların artmış görünmesidir. Bu hesaba göre bu dönemde sanayi tarafından üretilip satılmayan, stoklanan malların miktarı Türk sanayisinin bir yıllık toplam üretimine eşittir. Bunun mantıken ve ampirik (uygulamalı) olarak gerçek olmasının mümkün olmadığını 2003’ten itibaren yayınladığımız çeşitli makalelerde göstermiş bulunuyoruz. (Konunun ayrıntıları Türkiye’nin Ekonomik Krizi adlı kitabımda bulunabilir) TÜİK rakamlarına göre 20022004 arasında yüzde 24 olan toplam GSYİH büyümesi, hayalî olduğunu gösterdiğim stok artışları düşülünce yüzde 11’e gerilemektedir. TRATEJİ Açıklanan rakamların temeli bulunmuyor… Garip bir büyüme T 4.8’den 6.6’ya yükselmiş, yani yüzde 38’lik bir artış göstermiştir ki, bu sıradan bir revizyonun boyutlarını çok aşmaktadır. 2005’in IV . dönem millî geliri açıklanırken II. ve III. dönem rakamları da revize edilmiştir ve ne hikmetse revizyonlar hep büyümeyi yükseltme yönündedir. II. dönem GSYİH büyümesi yüzde 4.2’den yüzde 5.5’e, III. dönem büyümesi de yüzde 7’den yüzde 7.7’ye yükseltilmiştir. Bütün bu revizyonların toplamıyla 2005 yılı ilk üç dönem GSYİH büyümesi yüzde 5.5’ten yüzde 9.5’e yükseltilmiştir. Bu boyutta bir revizyon olağan ve makul değildir. TÜİK’in bu boyuta varan bir üretim revizyonu konusunda MİLLİ GELİR VERİLERİ 2005 yılı GSYİH verilerinde stoklar artmaya devam etmekle birlikte, artışların temposu düşmüş, böylece stok artışları artık büyümeye katkı yapmaz olmuştur. Üç yıl süren hayalî stok artışlarıyla ekonominin büyüyor gösterilmesinin sona ermiş olması şüphesiz ki olumlu. Fakat 2005 millî gelir verilerinde de gariplikler var. Birinci gariplik ilk dönemlere ait verilerin daha sonraki açıklamalarda çok yüksek boyutlarda revize edilmesi. Millî gelir tahminlerinde revizyonlar her zaman olur, fakat bunların belli bir boyutun üzerine çıkmasının şüphe yaratması doğaldır. Mesela 2005’in I. döneminde tarım üretiminin yüzde 2.4 gerilediği açıklanmıştır. Yaklaşık 9 ay sonra, IV. dönem verileri açıklandığında I. dönem tarım üretiminin yüzde 3.1 artışa revize edildiği görülmüştür. Millî gelirdeki tarım üretimi ilçe tarım müdürlüklerince yapılan rekolte tahminlerinden elde edilir. Bu tahminlerin 9 ay sonra 2.4’lük daralmadan 3.1’lik büyümeye revize edilmesi şimdiye kadar görülmemiş bir durumdur ve açıklamaya muhtaçtır. Bu revizyonla beraber aynı dönemdeki sanayi üretimi büyümesinin 5.3’ten 6.6’ya, inşaat sektörü büyümesinin 16.5’ten 20.6’ya revize edilmesi de bu konudaki şüpheleri arttırmaktadır. Ruhsatlardan izlenen inşaat faaliyetindeki artışın beşte birinin gözden kaçırılmış olması mümkün müdür? Hükümetin açıkladığı milli gelir ve büyüme rakamları, büyük tartışmalara neden oldu. TÜİK’in revize ettiği rakamların yönü hep yükse KAMU YATIRIMLARI YENİDEN... lişi gösteriyor. Hesaplama Benzer şekilde, yatırım harcamalarındaki yüksek artışlar da dikkat çekici. Kamu lara göre 200205 arasında olağanüstü yatırımlarının yılın tamamında yüzde 26 arttığı Bunun alt kalemi olan makina ve ki stoklar Türk sanayisinin görülüyor. teçhizat yatırımlarındaki artış oranı yüzde 52. makina ve teçhizat yatırımlarındaki artış bir yıllık üretimine denk. Ay Kamunun oranı III. dönemde yüzde 102, IV. dönemde yüzde gibi olağanüstü yüksek düzeylere ulaşmış. nı hesaplamalara göre Türk 47 Halbuki AKP iktidarında çok hızlı bir özelleştirme yürütüldüğünü, kamuya ait üretici halkının beslenme standar harekatının kuruluşların hemen hepsinin atalet içine özelleştirme veya tasfiyeye dında sıçrama yaşanıyor ve sokulduğunu, yönlendirildiğini biliyoruz. Bu tablo çerçevesinde makina ve teçhizat yatırımlarındaki bu kamu sektörü ciddi yatırım kamunun olağanüstü artışların nereden, hangi tesislerdeki hangi yatırımlardan kaynaklandığı merak lara yönelmiş durumda. konusudur. TÜİK Başkanı Doç. Dr. Ömer DEMİR kamuoyuna ayrıntılı bir açıklama yapması gerekir. 2005 millî gelir verilerindeki gariplikler bundan ibaret değil. Harcamalar yöntemiyle yapılan millî gelir hesabında da ilginç hususlar dikkat çekiyor. Özel tüketimin III. dönemde yüzde 10.4, IV. dönemde yüzde 16.7 artması ilginç. Bu dönem boyunca işsizliğin hep arttığını, reel ücretlerin artmadığını, tarım kesiminde gelirlerin düştüğünü biliyoruz. Özel tüketimin alt kalemlerine bakınca gıda harcamalarının II. dönemde yüzde 9, III. dönemde yüzde 11, IV. dönemde yüzde 9 arttığı görülüyor. Halbuki geçmiş dönemlerde gıda tüketimindeki artışların en fazla yüzde 6’ya ulaştığını, bunun da çok istisnaî olduğunu, gıda harcamalarındaki ortalama yıllık artışın yüzde 1 olarak gerçekleştiğini görüyoruz. Gözlemler 2005 yılını halkın alım gücünün patlama yaptığı bir dönem olarak görmemize imkan vermiyor, bilakis tam tersi söz konusu. Dolayısıyla, yukarıdaki tabloyla da birleşince, gıda harcamalarının 2005’in son üç dönemi boyunca yüzde 10 civarında artmış olduğu iddiasını da şüpheyle karşılamak durumundayız. BÜYÜME İÇİN REVİZYON Sektörel revizyonların biraraya gelmesiyle 2005 I. dönemin GSYİH büyümesi Bütün bu garipliklerin 20022004 döneminin yüzde 11 mertebesindeki GSYİH artışını hayalî stok artışlarıyla yüzde 24’e çıkartan, konu TBMM gündemine getirilince bu stok artışlarının hayalî olabileceğini kabul etmek zorunda kalmasına rağmen yayınlanan verileri revize etmeye yanaşmayan bir TÜİK yönetiminin eseri olması şüpheleri daha da arttırmaktadır. Önümüzdeki yıllarda 2002 yılından itibaren yapılan millî gelir tahminlerinin ciddî ve bilimsel bir revizyona tâbî tutularak önemli ölçüde aşağı çekilmesi kaçınılmaz görünüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle