17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

yönde gelişmeler devam edecektir. Kentsel alanda doğal gaz tüketimi, kentleşme hızına, gecekondudan imarlı yapıya geçişe, modern ev araçlarının kullanılmasına ve çevre duyarlılığına bağlı olarak çok hızla artma eğiliminde olacaktır. Ulaştırma sektöründe ise, petrol ürünleri tüketiminin hızla artması beklenmelidir. Zira, Türkiye’de ekonomik büyümeye, istihdam artışına, kentleşmeye ve kredilendirme kapsamındaki gelişmelere paralel olarak araç mülkiyeti hızla yaygınlaşmaktadır. Otomotiv Sanayicileri Derneği (OSD) Genel ve İstatistik Bülteni 2005/II ye göre 2004 yılı sonu itibariyle ülkemizde 5.4 milyonu binek arabası olmak üzere yaklaşık 7.8 milyon trafiğe kayıtlı araç bulunmaktadır. Taşıt mülkiyetindeki artma süreci, en azından bazı kentlerde yüksek gelirli ailelerde ikinci, üçüncü araç sahibi olma şeklini de almaya başlamıştır. OSD’ye göre, 20012004 dönemimde ülkemizde üretilen taşıtların sayısı 271 binden 824 bine yükselmiştir. Üretimdeki bu hızlı artışa rağmen taşıt araçları ithalatı da yüksek düzeydedir. İthalatın içerisinde petrol tüketimi yüksek SUV’ların payı da yükselmektedir. Diğer taraftan, kentlerarası ve uluslararası kişi ve mal hareketlerindeki hızlı gelişme de kara, deniz ve hava yolu taşımacılığında petrol ürünleri tüketimini arttıracaktır. Ülkemizdeki bioyakıt üretiminin bu artışı önlemesi bir yana hızını bile düşürmesi tartışmalıdır. Zira giderek gıda maddeleri ithalatı büyüyen bir ülke olarak, bioyakıt üretimi ile gıda üretimi arasındaki çıkar dengemizi iyi sorgulamamız gerekecektir. Ulaştırma sektöründeki büyümeye ve gelişmelere paralel olarak Tablo 3 Çeşitli ülkelerin 2000 yılına ait bazı enerji verileri Ülkeler TPES/ GSYİH kWh/ TPES/ GSYİH(PPP) Kişi başına Almanya 0.18 0.17 6,898 İspanya 0.22 0.15 5,868 İtalya 0.16 0.12 5,576 G. Kore 0.35 0.23 7,007 Yunanistan 0.23 0.15 5,064 Bulgaristan 0.36 0.34 3,965 Malezya 0.57 0.25 3,019 Türkiye 0.38 0.16 1,654 TPES: Toplam Birincil Enerji Arzı (ton petrol eşdeğeri). Kaynak: IEA, Energy StatisticsIndicators’dan yararlanılarak düzenlenmiştir. petroldeki dışa bağımlılığımızın giderek artması beklenmelidir. Hybrid araçların sayısındaki artışın ise ihmal edilebilir boyutta olması beklenmelidir. Doğal gazın, konut, elektrik üretimi ve sanayide hem hammadde hem de enerji kaynağı olarak kullanımı daha temiz ve daha verimli bir enerji kaynağı olduğu için hızla büyümesi kaçınılmazdır. Taşkömürü tüketimi ise geniş ölçüde demirçelik sanayinin izleyeceği gelişmeye ve uygulayacağı teknolojiye bağımlı olarak artacaktır. Genel hatları ile değinilen yukarıdaki gelişmeler, ülkemizde enerji tüketiminin hızla artmaya devam edeceğine işaret etmektedir. Bu artışa paralel olarak enerjide dışa bağımlılığın daha da artması söz konusudur. Dışa bağımlılıktaki artışın hızını yavaşlatabilmek ise ulusal enerji kaynaklarına yapılacak akılcı yatırımlar ve yaklaşımlarla mümkün olabilecektir. Bu bağlamda alınması gereken önlemlere de kısaca değinmekte yarar vardır. Tablo 1 den de görüldüğü üzere, hidroelektriğin toplam birincil enerji içindeki payı yüzde 4.8 dir. Ülkemizin hidroelektrik potansiyelinin tamamına yakını kullanılsa bile, kişi başına 4,000 kilogram petrol eşdeğeri ve üzerinde birincil enerji kullanma aşamasına geldiğinde hidrolik enerjinin payının bugünkü yüzde 4.8 düzeyinin altına inmesi beklenmelidir. Ancak hidrolik enerji potansiyelini kullanmayı arttıracak tüm projelerin gecikmeksizin uygulamaya konulması dışa bağımlılık gelişme hızını orta vadede bir nebze düşürebilecektir. Esasen 19712002 döneminde dünya toplam birincil enerji kullanımında hidroliğin payı yüzde 1.8 den ancak yüzde 2.2 ye çıkabilmiştir. Düşük kalorili linyitin enerji kaynağı olarak artan ölçüde kullanılmaya devam etmesi, ülkemizde orta vadede çevre kirliğliği ve tarımsal arazilerin asit yağmurları ile tahrip olmasının faydamaliyet analizlerini ön plana çıkaracaktır. Rüzgar, güneş, jeotermal ve dalgaların enerji potansiyelini harekete geçirmek uzun vadede enerjide dışa bağımlılık artış hızını düşürmeye yardımcı olacak önemli alanlardır. Nükleer enerji de gelecek için önemli bir çeşitlilik Ülkemiz, enerji üretiminde su kaynaklarından yeterince yararlanamıyor aracıdır. Ancak bu enerji yük kaynak gerektirdiği ve yatırımı kaybetme riskinin kaynağının kullanımı farklı boyutta bir dışa bağımlılık yüksek olduğu bilinen bir gerçektir. Bu gerçek ışığında yaratacaktır. ülkemiz özel sektörünün petrol ve doğal gaz aramada Enerjide dışa bağımlılığın hızını düşürmede önemli rol oynamasını beklemek hayaldir. Bu ve hatta azaltmada önemli katkıda budurumda, ülkemizin petrol ve doğal gaz lunacak alanlar ise, yurt içi ve aramalarında önemli bilgi birikimine yurt dışı petrol ve doğal gaz sahip kamu kuruluşlarının yurt içi aramalarına ulusal sermaye aramalarını arttırmakta sayısız ile katkıda bulunmaktır. faydalar vardır. Bu da yeterli Norveç Kuzey Irak’ta değildir. Çin, Hindistan, Japetrol arayabiliyorsa ponya, İtalya, İspanya gibi bir biz neden aramayaçok ülke Kazakistan, Somali, lım? Nijerya gibi ülkelerde petrol ve doğal gaz aramak ve taşıETROL mak için ulusal kamu şirketleARAMA ri aracılığı ile ortaklıklar kuraÇALIŞMALARI gelmektedirler. Türkiye bu yöntemleri denemek ve sermaye riske Ülkemizin petrol ve doetmek durumundadır. ğal gaz aramalarına yeterli düEnerjide dışarıya bağımlılık, arz kezeyde kaynak ayırdığını savunasintileri olasılığına, önlem almayı da bilmek mümkün değildir. Sayın zorunlu kılar. Bu nedenle de dış enerFatih Alpay’ın yaptığı bir çalışZengin linyit kaynaklarımızı ji kaynağının risklilik durumuna göre, maya göre, 19542004 döneçevre faktörü nedeniyle ülkeler "stratejik enerji rezervi"ne yamindeki 50 yıl zarfında ülkeağırlıklı kullanmamız fayda tırım yaparlar. Bu da ancak kamu kumizde açılan arama kuyusu sayerine zarar getirebilir. rumları kanalı ile olur. Türkiye’nin yısı 1,354’tür. Bu, yılda ortalaRüzgar, güneş, jeotermal ve buna da gereksinimi vardır. ma 27 arama kuyusu demektir. dalgaların enerji Petrol, doğal gaz ve diğer enerji kayAçılan 1,354 arama kuyusunnaklarından alınan vergileri bütçenin dan 889’u kamu, 455 i yabancı potansiyelini harekete cari harcamalarını finanse etmek için şirket ve 10 da yerli şirkete aitgeçirmek uzun vadede dışa kullanmak yerine ülkenin bugünkü ve tir. Büyük yabancı petrol şirketbağımlılığı düşürmeye gelecekteki enerji güvenliği için harketleri önemli rezerve sahip sayardımcı olabilir. Türkiye, camak daha akılcı bir politika olacakhalarla daha çok ilgilidir. ÜlkeÇin, Hindistan, İtalya ve tır. mizde petrol yataklarının yaİspanya gibi arama ve bancı büyük şirketleri cezbede(*)Uluğbay, Devlet eski Bakanı ve Başbaortaklık kurma girişimlerini cek yapıda olmadığı ileri sürülkan eski Yardımcısı, Milli Eğitim eski Bamektedir. Diğer taraftan petrol gündemine almalı. kanı ve İmparatorluktan Cumhuriyete Petve doğal gaz aramalarının büropolitik kitabının yazarıdır. C S TRATEJİ 11 P Tablo 4 2002 Türkiye Birincil Enerji Tüketiminin Tüketim Alanları İtibariyle dağılımı (bin TEP) Ülkeler Konut ve Hizmetler Ulaştırma Tarım Elektrik Sanayi Ticari enerji Taşkömürü Linyit Petrol ürün. Doğal Gaz Hidrolik E. Yenilenebilir Gayriticari Toplam Pay % Kaynak: DPT 10,210 460 1,500 3,600 2,850 1,800 6,340 16,550 20 12,405 1 12,400 4 12,405 15 2,400 2,400 2400 3 27,234 998 8,875 3,517 11,682 1,892 12 27,234 33 24,825 8,500 1,610 11,800 2,800 115 24,825 30
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle