Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kurtuluş Savaşı Siyasi İstikrarsızlık isakı Milli’nin ilanını takip eden günlerde Mustafa Kemal Paşa önderliğindeki Heyeti Temsiliye günden güne ne kadar güçleniyor ve milleti temsil gücünü ne kadar artırıyorsa, padişah ve İstanbul hükümetinin zaafları da o kadar belirginleşiyordu. Görev başına gelen bir sadrazam ve kabinesinin kaç ay hükümette kalacağı artık belli değildi; hükümet değişiklikleri birbirini takip ediyor, basiretsiz yöneticilerin zaafları İtilaf Devletleri’nin memlekette diledikleri gibi hareket etmesinin yolunu açıyordu. İstanbul’da olup bitenleri Ankara’dan gün gün takip eden Mustafa Kemal, 22 Ocak günü Harbiye Nazırı Cemal Paşa’dan bir telgraf aldı. Cemal Paşa’nın bildirdiğine göre İngilizler hükümete bir nota vererek Cevat ve Cemal Paşaların görevden çekilmesini talep etmişti. Buna karşılık olarak kabine önce ret cevabı vermiş, ancak yapılan görüşmeler sonucu kabinenin tümüyle istifa etmesindense, bu isteğe boyun eğilmesi uygun bulunmuştu. Bu hesaba göre bundan böyle Harbiye Nezareti’ne Salih Paşa vekâlet edecekti. Cemal Paşa M bu bilgiyi aktardıktan sonra, Mustafa Kemal’den kabineyi güç durumda bırakacak bir harekette bulunulmamasını rica ediyor, aksi halde durumun tahmin edilemeyecek kadar vahim olabileceğini söylüyordu. Mustafa Kemal ise asıl vahim durumun Cemal Paşa’nın görevden çekilmesiyle ortaya çıkacağını düşünüyordu. Heyeti Temsiliye’nin bilgi ve onayı dışında böyle bir harekette bulunulması kabul edilemezdi, Paşa’nın mevkiinin korunması gerekiyordu ve bu konuda gerekli tedbirler alınmalıydı. Cemal Paşa’nın kişisel bir nedenle görevden ayrılmak istemesi anlaşılabilirdi; ancak içinde bulunulan durumda, görevden İngilizlerin notası üzerine çekilmesi çok daha önemli şeyleri temsil ediyordu. Zira doğrudan doğruya devlete bir müdahale ve milletin bağımsızlığının ihlali söz konusuydu. Aynı konuyla ilgili olarak Ali Rıza Paşa’ya yazdığı bir telgrafta da, Mustafa Kemal İngilizlerin bu talebinin devletin bağımsızlığına düpedüz tecavüz anlamına geldiğini belirtiyor ve soruyordu: Bu tecavüz, bir süreden beri memleketimizin bölünÜstte Harbiye Nazırı Cemal Paşa. Altta Mustafa Kemal’in Ankara’daki üçüncü mekânı olan Çankaya’daki Kasapoğlu Köşkü. 114