Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET DERGİ NERMtN BAYÇIN ir türlü rahat yüzü görmeyen tstanbullu, son günlerde çıldırtan bir soı runlakarşıkarşıya. Kuduz...önenlen : insanlık dışı çözüm çoğumuza kuduz kadar tehlıkeli görünüyor. Kuduz vakalan ve sokak hayvanlan konusunda egosantrik dozu yüksek olan tartışmalar yaşanıyor. Serbest Vetenner Hekim Hasan An ile salgın gibi sunulan kuduz sorununu ve önünc geçme yollarını konuştuk. Hayvan haklanna hiç değinmeden... Sokak hayvanlarının yok edilmesiyle kuduz hastalığının önüne geçilmesi mümkünmü? Hayır. Bu mümkün değil. Yetkililerce, Istanbul'da yaklaşık 15 bin sahipsiz hayvan, kediköpek, olduğu belirtiliyor. Diyelim ki hayvanlann tamamına yakınını öldürdünüz. Sokaktaki hayvan popülasyonubıryıliçinde tekrar aynı sayıya ulaşır. tstanbul ya da Türkiye sonu gelmeyen çılgınca bir itlaf olayına mı sahne olacak sürekli? Bakın, bu olayı ikiye ayırmak lazım. Konu, sokak hayvanlany la mücadele etmek mi yoksa kuduz hastahğını yok etmek mi? Eğer kuduz hastalığını yok etmekse yöntemi farkhdır. Öncelikle karşımızdaki düşman vırüstür, sokaktaki potansiyel suçlu gözüyle baktığımız hayvanlar değil. Virüs olmadan hastalık olmaz. Bu virüsün yayılma yollannı kontrol altına almanız gerekıyor. Hayvanlan tek tek kontrol edemezsiniz. Bunun için de bilimsel yöntemlere dayalı programlar uygulanmalıdır. Nasıl programlar? Burada özellikle kuduz hastalığı bakımındançok ıyı ızoleedilmiş lngıltere ve Avustralya önıeğini getirmek istiyorum. Bu ada ülkelerinde 100 y ıldır kuduz vakasına rastlanmıyor.Tüm sıcakkanlı hayvanlar portör yani taşıyıcıdırlar. Kent içinde karşılaşma oranımız yüksek olan diğer sığır, koyun, kuzu, fare,kuş vehattayarasalardacabası.örneğin Meksika'da yaşanan kuduz salgımna yarasalann nedcn olduğu ortaya çıkmıştu. Dolayısıyla bu ülkelerde öncelikle kuduz hastalığının, yani virüsünün yok edilmesi amaçlanıyor. Kuduzla mücadeledeki belli başlı yöntemlerden birisi de, tüm portörleri kuduza karşı bağışık duruma getirebılecek ağızdan aşılama sıstemidir. Aşılar, belli periyotlarla havadan, yani uçaklarla birer pet halinde ormanlara atılıyor. Hayvanlar da bunlan y iyerek bağışıklık kazanıyorlar. Türkiye neden bu yola başvurmuyor? Amacın insanları kuduzdan korumak değil, hayvanlan sokaklardan ızole etmek olduğu ister istemez akla geliyor tabii. Çünkü hayvanlann takibı, aşılanması, kısırlaştınlması, kontrol altına alınması, daha çağdaş yöntemlergeliştirilmesi sistemlı çalışmayı, organizasyonu gerektirir. Bir günah keçisi anyorsunuz. Beceriksizliğinizin, önemsememenızin hesabım kime faturalayacaksınız? En kolay yöntem tabiı kı karşınızdaki savunmasız sokak hayvanlan olacaktır. Hem başıruza dert olan, bir türlü sokaklardan atamadığınız hayvanlardan kurtulmuş olacak hem de kamuoyuna kuduzla sıkı bir şekilde mücadele edıhyor görünüşünü vereceksiniz. Birtaşlaikikuş. Aşılama ya da rehabilite edilme maliyeti çok mu yüksektir? Aksıne öldürmek daha pahalıya geliyor aşılamaya göre. Bir hayvanı biryıl boyunca koruyacak olan kuduz aşısının maliyeti 800 bin liradır. Ama bir hayvanın öldürülmesi, mermisi ya da zehri, cesedın uzaklaştınlması ortalık yerde bırakamazsmız, bir yere götürüp izole etmek, gömmek, kireçlemek zorundasınız, yaklaşık 3.54 milyona çıkıyor hayvan başına Ağızdan uygulanan aşılar da aynı şekilde o kadar pahalı değildır. Şu andakı fiyatını tam olarak bilemıyorum, ama tanesi 350400 bin liraydı kısa bir süre öncesıne kadar. Aön 100 bin tane pet. Hadi bunlann 20 bin tanesi ışe yarasın, o da yeter. Çünkü zaten yaklaşık 20 bin tane vardır ve siz 100 bin petle hastalığı kontrol altına almanın yolunubulursunuzböyleUkle. Kısırlaşbrma tabii daha pahalı. Köpek başına 1015 milyon. Batı ülkelerinde sokak hayvanlarının rehabilitasyonu için nasıl bir yöntem uygulanıyor, hangi kurumlar devreye giriyor? Yine tngiltere'den örnek vermek istiyorum. Yerel yönetimler koordinelı olarak çahşıyorlar. Evcil hayvanlan bir ıstasyonda topluyorlar. 1520günbekletiyorlar. Kısırlaştırma yok. Ancak sahiplendirebü diklerinın her tür sağlık bakım masraflan karşüanıyor. Sahiplendıremedıklennı ıseacıdırama itlaf ediyorlar. Bunarağroenhâlâsokak hayvanı vardır. , „ ,.. < . ,, Peki virüsün kendisi nerede, sokak hayvanı bunu nereden alıyor sizce? Bakın daha önce kuduz vakası yoktu sokaklarda bınlcrce hayvan olmasına rağmcn. Demek ki kuduz virüsü var ve bir şekilde yayılıyor. Belki farelerdenyadabaşkabirhayvandan aldı. Belki de, dıkkat ederseniz kuduz vakalan varoşlarda yani kırsala yakın bölgelerde gözüküyor, oradaki vahşi hayvanlardan almış olabılir. Küçükbakkalköy'ün hemen yani orman. Kent içindeki hayvanlan öldürdük, ama ormandaki çakallan unutuyoruz. Onlar da korunamıyor. Bu vahşi hayvanlardan insanlara, sokak hayvanlanna geçmiş olabilir. Aynca fareler tarafindan bulaşmış bu tur olaylar da var tanhte. tstanbul'da görülen vakalara bakarak kuduz salgını vardır diyebilirmiyiz? , Hayır. Şu ana kadar 12 milyon nüfuslu îstanbul'da 5 tane vaka görülmüşse bu salgın anlamına gelmez. Artı bu 5 vaka farklı yerlerdedır. Salgın hastalık belirli bir alanda yay gın halde görülen, yani popülasyonu etkileyen hastalık anlamına gelir. Kuduza karşı korunmada devlet nasıl bir politika izlemeli ? Devlet, nasıl bir koleraya, vebaya ya da çocuk felcine karşı aşılama kampanyası yapıyorsa kuduza karşı da öyle bir uygulama yapmalıdır. Kuduz hastalığına yakalanmış bir insan ya da hayvan yakın çevresine ve topluma zarar verecekse devlet bunu önlemek zorundadır. Yani tanesi 20 milyon liraya aşı getirip özel hastanelerde yaptırtmak de