Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYF'I DERCİ BERAT GÜNÇIKAN ız artık yeni eve taşındık. IZv duvar kâğıtlı vc geniş. Scnin resmınbüfededuruyor. Evin bacasındakargalaryuvayaplı. Bunun için salonda soba yakmadık Ondan bcnımodama taşındık Sen nasılsın? Not' Hergün arabacılık oynuyoruz. Arkada araba resmi var. Bu arabaya binmck güzeldır. Babacığım,buarabayabındcgcl." "GörülmÜ!)tür"damgalımektup,babanın ya.stığının altındabckledi... Kaç yıl? Saydı çocuk. . Kaç bayram geçti, kaç bahar, kaç ayakkabı eskıdi, kaç gömlek küçüldü saydı. Baba, arabaya binıp gelmedi: "Tutuklandığında 1978'in5Martı'ymış Bcn 25 Mart'tadoğmuijum. Babam, koğuşa gönderılen cşyalannın arasına sıkıştırılan küçükbırnottanöğrenmişdoğumumu..." Çocuk yani Uğur, Bursa'da büyüyecekti, annesi ŞcrcfNur'unyanında Babayanı Kşber Yağmurdereli fotoğraflarda, mektuplann son sayfalarına çi/ilmi^ ellerde izleyecektıoğlununbüyümesinı.Hücredegeçirdiği dokuz yılının tanığı Samsun, Trabzon, Amasya, Adıyaman, Mardın, Diyarbakır, Sinopcezaevlerindeçaycıya,gardıyana,yan hücredekikomşusunaanlattıracaktı: "Nc var oğlumun üzerinde? Gülmüş mü objektifebakarken? Parmaklan... Uzunmu, incemi.. Nasıl?" Uğur anı msayacaktı • "Babamı görmeye gıtmek, bır yerc gezmeyc gitmek gibiydı. Babam bızden başka biryerdeoturuyor,bızdeonuziyaretegidiyoruzdiyordum. Benimiçinbuyolculuklaraçıkmakkeyıfli vesevınçlıydi." > Çocuk sevinçlerine, çocuk alişkanlıklarını ckliyordu Uğur. Başka bir yerın adı "cezaevı"olarakyerleşirkenaklına,büyüyordu: "Cezaevı kavramını, ilkokulabaşlayacağimyıllarda,altıyedıyaî)lanmdaöğrendim. Cezaevikorkunçbıryerdı artık... Sevdiğım bir insan vardı, ama o msanla sınırlı bir şeyler yaijamakzorundakalıyordum." Hîjbcr Yağmurdereli, hücreden çıkarılıp Bursa Cezaevi 'nin koğuşlarından birine konulana kadar baba oğlun tenleri birbirine bayramlarda değebıldi ancak. Bayram demek açık görüş demektı, dokunmak, koklamak, kazağından çekiijtirebilmck, kucağa alınabilmek... "Bursa'yageldıkten sonra herhaftagidiyordumzıyarete. Insanınbabasıylahaflada birgörÜ!?mesı,telörgülerınarkasında..." Anlahlmazdı.Uğur'unaklında, cezaevinın önündeki uzun kuyruklar, tek tek aramalar,kaydedilmeler,açılıpkapanandemirkapılar, düdük seslerı, "bıtti"çığlıkları kaldı... KlşJye mahsus diyalog ! Doğduğunda babası Eşber Yağmurdereli, yirmi günlük mahpustu. 14 yıl sonra buluştular. Bu kez 8. madde izin vermedi. Uğur, bu Babalar Günü'nde, Çankın Cezaevi'ne bisikletle gidecek ve babasına kâğıt, kalem armağan edecek... lyi ki Sumru vardı... O uzak yerlerin, uzak cezaevlerıne ulaşabildiyse, halasi Sumru sayesindeydi. Babasınm 14 yıllık cezaevi sürecınin arkasındaki kadın. Kendisinı görüşlere taşıyan, hcrsürgündekardc^ininarkasısıra koşturan, avukat bulan, bir mahkumun yakını nasıl olmalıysa, öyle olan, yorgunluğun üstünde durmaksızın umut çoğaltan Sumru... Büy üdükçe, babasıy la arasında "kışiye mahsus" diyalog Sumru üzerinden yürütülecekti. Açık görüşlcrde ve sonrasındababaoğulbirkenaraçckilıpfısıldaşacaklardı: Bababiliyormusun,halam yaptı. Bilmezolurmuyum,geçenlerdede söyledı. Onca abartısına rdgmcn sevgi ve vefay ı örtemeyenbudedikoduzamanları,Sumru'ya dcğer.birgülüşolupgeçıverırdı... "... Dedem öykü yazıyor. Babaannem bana lazcrtüfeğialdı,dürbünübilevar. Salıgünü sıncmayagittik. Pazargünüdetiyatroyagıdeceğiz. Her gün yarım saat ders çalışıyo