Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ölümle yaşam arasına sıkışmak 1. Sayfamn devamı hazırlıyordu Kocası Zıdan ve büyük oğlu Salah, ba^kent Cezayir'in banliyölerinden Birkhadem'dekı akrabalannın yanına gitmek üzere az sonra yola çıkacaklardi. Geceyi evdc geçirmeleri can güvenlikleri açısındansakıncalıydı. Mitice 'nin, bu terk edilmış çorak ve kurak köşesinde ölüm "kör bir deve gibi" başı boş dolaşıyordu. Canlanndan olmamak için yetişkın erkekler geceyı başka bır yerde geçirmekzorundaydı. Hunye, "terönstlenn elınc geçer de ağzımdan bir şey kaçınnm" korkusuyla kocası ve oğlunun nereye gittiklcrıni öğrenmeye hiç yanaşmazdı. lç savaş hasta, yaş.lı ve çocuk dinlemezdi. Birden bir sılah sesi karanlığı yırttı. Ses, Huriyc'nin büyük amcasının yaşadığı komşu gecekondudan gelmişti. Huriye ışıklan söndürdü. Salah vc Zidan büyuk somyanın altına gızlendiler. Derken ikınci el silah sesi. Yine sessizlık Baya Yenge'nin sesi gök gürültüsü gibi patladı. "Erkekseniz gerı gelin Benı dc temizleyin. Sizi emziren canavar adına yalvanyorum.Bcniböyle yerde bırakmayın,terkedılmış,çaresız,hayaletgibiyalnız." Cinayet şebekesi (görgü tanıklarına göre kalaşnikoflu, kamuflaj elbiseli veya kot pantolonlu 56 kışı) karanlığın derınliklerinde kayboldular. Arkalarındabıraktıklan yegâne ız kurbanlann kanıydı. Derıja Amca ıpleri kopmuş kukla gıbı yerde yatıyordu. Ağ7ina yakın bir mesafeden sıkılan kurşunla yüzü tanınmayacakhale gelmişti. Dişlerinden bın duvaragömülmüştü. 20 yaşından henüz 3 gün alan oğlu Nebıl daha soluk alıyordu. Ancak göğsü kan içindeydı Karnındanveomuzundanyaralanan Derija'nın erkek kardeşi Muhammcd, tüm gücünü toplayarak konuşabildı. "Şehadet parmağını tuttum... Banaşuitiraftabulundu: 'Tann yok, Allah var'". Polıse habcr vcremıyorlardı, çunkü telefonları yoktu Zatcn telefon olsa ne yazardı Polisnasılsagelmezdı haklıydı daTuzaktan çekinirdi. Komşuları arabayla gelıp Muhammed ve Nebil'i 15 kılometre ötedekı Ayn Naaca askeri hastanesinc götürdü. Genç adam yolda öldü Amca ıse ertesı gün Tanrı'sınakavuştu. ı Ertesı gün aılenın gerıdc kalan fertleri cenaze namazından döndüklennde, kapılarının önünde içişleri bakanlığına bağlı mılıs kuvvetlerininkomutanı ilekarşılaştılar. Komutan çok sıkı bir koruma altındaydı. ölenlerinyakınlanna,Cezayır'ınötekıucundan duyulacak kadar yüksek bır sesle seslendı: ölüm hayatın içinde. Duvarda, mezurdu, yolda, tarlada... Bugün başkentte yaşayanlar ambülans sirenleri, bombalar ve bazuka sesleri arasmda yaşamaya tuhaf şekilde uyum sağlamışlar. Gündüzleri sokaklan dolduran aşm kalabalık, karanlık çökünce birden bire yok oluyor. Herşey ölümle yaşam arasına sıkışıp kalmış... Belki urkudaşı, belki kardeşi...