02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

7 MAYIS 1995. SAY1 476 ROBERTMCNAMARA Barış ödüllü şahin Amerikan özgürlük Madalyası, Albert Elnstein Barış Odülü, Dünya Barışına Olağanüstü Katkı Yapan Kitap "Zeytin Dalı" Ödülü başta olmak üzere çeşitli ödüllerin sahibi. 1916 doğumlu, California ve Harvard Üniversiteleri'nde iş idaresi okumuş. 194043 arasında öğretim üyesi. Sonra Ikinci Dünya Savaşı'na katıldı. 1946'da Ford şirketine girdi. 15 yılda şirketin yönetim kurulu başkanlığına kadar yükseldi. 1961 'de savunma bakanlığına davet edildi. 1968'e kadar bu görevde kaldı. 196881 arasında Dünya Bankası'nda 13 yıl başkanlık yaptı. Hollanda Kraliyet Petrol Şirketi, Bank of America, Corning şirketi ve Washington Post gazetesinde 198190 arasında yönetıcilik yaptı. Son anıları dahil 6 kitap yazdı. 1987'de yazdığı "Felakete Doğru Körlemesine" (Blundering into Disaster) nedenlyle kitap ödülü aldı. ^ dimle de konuşmadım, ailemle de bu konuyu." Ve 30 yıl sessizliğini korudu. Şimdi ise saçları dökük, gözleri sevecen bakan bir ihtiyar. Televizyonlardaki her mülakatında günah çıkartıyor. "Ben ve arkadaşlanm, bizim kuşağın en iyileri, en parlaklarıydık. Neden savaşın sonuçlan hakkında gcrçekçi değerlendirmeler yapamadık? Neden varsayımlanmızıo zaman dadaha sonra da gerçekçi biçimde analiz edemedik?" diye soruyor. Amcrika'nın temel korkusu şuydu: Vietnam eğer komünistlerin eline geçerse, bütün Güneydoğu Asyadageçerdi. Bu, ünlü DominoTeorisi'ydi: "Kennedy eğer yaşasaydı Vietnam 'dançekilirdi.Çekilmesiylededominolar birbiriardındandevrilirdi. Amaçekilmezsede zatendominolarındevrilmesininkaçınılmazolduğunu, bunun önlenemeyeceğini seziyordu." Kennedy suikastı ardından başkanlığı üstlenen Lyndon Johnson, Vietnam Savaşı'nı iyice tırmandırankişi. llan edilmemiş bir savaşı sürdüren kişi. McNamara şöyle değerlendiriyor onu: "Savaş ilanetmeyerek Kongre'nin ve halkındesteğinialmamışoldu. Vietnam'dançekilmevaatleriyle"güvercinleri"oyalarken, Kuzey Vietnam' ı işgal y a da topyekun savaş vaatleriyle 'şahinleri' oyaladı." McNamara, BaşkanJohnson'ındasavaştan hiç ümitli olmadığını görmüş: "21 Haziran 1965 'te Johnson, hem kendisinin hem yönetiminin kadcrini okurgibi konuştu benimle. Ve şöyle dedi: Topraklanmızdan bu kadar uzakta birsavaşı çok uzatamayız." Vietnam Savaşı'nınükleersilahkullanmapahasına bitirme yanlısı askerlerden de söz ediyor McNamara anılarında: "Başkan Johnson'la birlikte şok içindeydik: Ordu komutanlan, nükleer silah kullanmaktan, bununrisklerindenve buriskleriyüklenme gereğinden sözediyorlardı. Bencenekadaraltdüzeydedahiolsabirfelaketten kaçınmamız şarttı." BAŞKENTGUNLERİ Müziğini duyurdu MÜŞERREF HEKİMOĞLU G üldal Göymen turizme gönül veren bir kadın. Yılın yedi ayını Datça'nın ötesinde mavi bir köyde geçiriyor, güzel bir moteli, ünlü mutfağı var. Geçende Çankaya'daki yeni evlerinde bir akşam yemeğinde bu mutfağın özelliklerini sundu dostlarına. Yemek yeni Amman Büyükelçimiz Suha Umar ve eşi onuruna. Başta Dışişleri Bakanı Profesör Erdal Inönü, Büyükelçi Özdem Sanberk, Kültür Bakanlığı Müsteşarı Profesör Emre Kongar da konuklar arasında. Suha Umar çevrecı bir diplomat, Vahşi Doğayı Koruma Derneği'nin başkanı, Amman'a gidince vahşi doğayı kim koruyacak diye soranlar var, çalışmalarını uzaktan da sürdürebilir, kararlı, yürekli bir çevreci Büyükelçi Umar. Cumhurbaşkanı Demirel'in memleketinde yaşanan olaylar da kanıtladı. çevre kedilerle duyan başka dostlarım da var. ömeğin Ankara Üniversitesi Tiyatro Kürsüsü'nden Profesör Sevda Şener, ondokuz yaşındaki kedisi ölünce büyük hüzün duydu, onca birliktelikten sonra bir ayrılık kolay değil elbet. Yeni Malezya Büyükelçimiz Ferhat Ataman ve eşi Ayşe de hüzünlü günler yaşıyor giderayak. Güzel siyam kedlleri Safi çok hasta, sevgiyle, özenle bakıyorlar ama kedilerin de belli bir yaşı var. Kimbilir Saficik Malezya'da ölmek istemiyor belki de. Oran'da bir ağacın altında uyumak istiyor. Ataman çiftlyle uzun yolculuklar yaptı, Moskova'da, New York'ta, Singapur'da, Tokyo'da eşlik etti onlara ama artık yorgun, dinlenmek istiyor! Vaktiyle kuşlar, kediler, köpekler için vakıflar kurulmuş, bir büyükelçimiz Vahşi Doğayı Koruma Derneği'nin başkanı, Hayvanseverler Derneği de çaba gösteriyor, ama hayvanları sevlyor muyuz acaba? Çankaya sokaklarında kurşunlanan köpekler sevgisizliğl sergilemiyor mu? Her şey sevgiden kaynaklanıyor bence, sevgisiz bir toplumda insan sevgisi de yok, hayvan sevgisi de, ağaç da üremez, çiçek de, vahşi doğayı da korumak gerekir giderek... Siyanürlü altın aramaya seyirci kalır yöneticiler! Halkımız tepki gösteriyor ama yanıt var mı? Seksen yıl önce Çanakkale'de ölenlerin yeşil yorganını da yakmadık mı? Gelibolu Yarımadası'nın kelliği kaç yılda yeşerecek bakalım? Ve Mc Namara gidiyor Başkan Johnson'a 19 Mayıs 1967 tarihlı mektubu şöyle:"Amerikan halkı ve dünya kamuoyu.ABD'ye (savaş konusunda)artıkdaha ileri bir adım atmasına izin vermeyeceği bir sınır çizecektir. Dünyanın en büyük süpergücü her hafta 1000 sivili öldürmekte ya da ağır biçimde yaralamaktadır. Bu arada küçük ve geri kalmış birülkeyi dize getirmek için bomba yağdırmaktadır. Ve bunu, çok tartışmalı bir konuda buülkeyiteslimolmayamecburbirakmakiçin yapmaktadır. Bu görüntü hiç hoş değildir. Amerikan halkının ulusal kimliğini hem de Amerika'nın dünya çapındaki imajını çarpıtacak niteliktedir."Bu mektubundan bir süre sonra Başkan Johnson, bakanıilegörüş aynlığıiçindeolduğunu anladı. McNamara işten atılmadan kendisı istifaetti, Dünya Bankası'na başkan oldu. AnıtDuvar 13 Kasım 1982'deaçıldi. Beyaz Saray'ın güneyinden bir çizgi çekin aşağıya doğru. Kongre binasından da batıya doğru bir çizgi çekin. KesiştiğiyerWashingtonAnıtı'nın birazdahaberisinde. Geçmişiyle hesaplaşan bakan Amerikan halkınınennefretettiği savaş olarak bilinen Vietnam Savaşı, başkentin bağrına çekilen bu granit duvarla tarihe mal oldu. Ve savaşın bitişinden tam 20 yıl sonra, savaşin tırmandığıyılların savunma bakanı"Hataettik" diyor. 1961 68 arasında görevdeyken arkaya taranmış düz saçları, gergin yüzü, tel çerçeveli gözlükleriyle bir nefret simgesiydi. lnsanlar yolda gördüklerinde yüzüne tükürüyor, "Katil! Çocukkatili!"diye bağıranlaroluyordu. Birkeresindc,öldürülen Başkan Kennedy'ninduleşi Jacquel ine, bir yemek sırasında, kendini tutamayıp, McNamara'nın önüne dikilip göğsünü yumruklamayabaşlamış,"Ne zaman durduracaksın bu katliamı!" diye bağnrarak. McNamara şöyle hatırlıyortepkisini:"Duygularımıiçime attım. Hiçbir şey söylemedim. Kendi kcn Günah çıkarmaya tepkiler McNamara'nın anılannatepki büyük oldu. Kennedy döneminindevletadamlarınıinceleyen David Halberstam'ın ifadesi ile McNamara'nın "Kendisi,savaşhakkındabilgiüretenyalanmakinesiniicatedenkişidir. Çünkü (savaş hakkında) hatalı birsiyaseti kamuoyuna iyi göstermek zorundaydılar." NewYorkTimes'daAnthonyLewis:"Üzgün olduğunu söylemektegeç kaldı. Başkanın uyguladığı siyasetin yanlışlığını gören bir kişinin sorumluluğu artık başkana değil, ülkesine karşı olmak gerekirdi ."^ Yazımı mutlu bir haberle sona erdiriyorum. Sevginin üreftiği bir mutluluk bu. ömer Üstel evlendi nisanın son günlerinde. Devlet Konservatuvan'ndaki arkadaşlık evliliğe dönüştü. Ayşe Üstel akıllı, yürekli bir genç kız. Dünyaya gülümseyerek bakıyor. Ragıp Buluç'un Atakulesi'ndeki tören salonunda diplomatlar, sanatçılar, bilim ve kültür dünyasından oluşan renklı ve güzel bir kalabalıkla kutlandı nikâh töreni. Ünlü kemancımız Suna Kan'ın oğlu evlenir de dostlar katılmaz mı? Istanbul'dan, Izmir'den, Edremit'ten gelenler de var. Perihan ve Evin Ertür zeytin kıyılarının yeşilliğini de taşıdı sofraya. Ayşe ve ömer Üstel nikâhtan sonra Kıbrıs Adası'na uçtular, ama asıl balayını Altınoluk'ta geçirecekler bence. Suna Kan: Oğlunun mutluluğunu içten kutluyor. Devlet Konser Salonu'nun unutulmaz müdürü Mükerrem Berk, Bern kirlenmesinin kökenine inmekten geri kalmıyor, maçının yengisini Suna Kan'ın evinde kutladı. tepkileri, direnişleri aşıyor. Dernek Sevin Berk'i görenler güzel bir arp konserinın arkadaşlarıyla uyum içinde çalışması da umutlu özlemıni duydu. Tanıklardan blri gelinin bir olay. Profesör Kongar esprili konuşmalarla öğretmeni, öteki de Yeni Zelanda Büyükelçimiz vurguladı Suha Umar'ın özelliğini. Kişisel Halit OUvener, ömer'in sevgili Halit Ağabeyi... özelliğini de vurguladı elbet. Konuşma sanatını şaşırtıcı boyutlara vardınyor kimi zaman. Başka bir ağabey Gürer Aykal da uzaktan Yedi ayını Datça'nın mavi kıyılarında geçiren kutladı bu mutlu olayı. ömer Üstel, Suna Güldal Göymen'in başkenrteki mutfağı da mavi. Kan'ın oğlu, ama çok kişinin sevgilisi. İyi bir Deniz ürünlerinden çok değişik salatalar, ev müziksever, tüm konserleri izler, rnüzik yazılannı sahibesinin özel ürünleri. Ama gecenin renginj keser, dosyalar. Onu annesini izlerken görmeni "Bulut" verdi bence. Evin sevgilisi, dünya isterdim. Çocukluğundan beri dinlediği bir güzeli bir Iran kedisi. Kocaman kuyruğu, mavikeman, se\>giyle, saygıyla yüzü aydınlanarak, beyaz uzun tüyleriyle bir bulut gerçekten. mutlanarak dinliyor her zaman. Gözleri ne renk karar veremedim, ama panltısı Nikâh töreninde de Suna Kan'ı görmenizi çok güzel. isterdim. Keman çalmadı, ama müziğini güzel Kedl sever misiniz? Bilge Karasu kedisiz de, duyurdu.^ kitapsız da yaşanmaz, diyor, yaşama sevincini
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle