Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 TELEVİZYON CUMHURtYET DERGİ Yasemin Yalçın: Binbir suratlı kadın M EHMET SARAÇ B iz onu unutulmaz televizyon tiplemeleriyletanıyoruz. "Leydi Papatya, Beyazı, Cansu Cancan, Alican" onun unutulmazlanndan sadece birkaçı. Şimdi de izleyenlen kahkahalara boğan "Sürahi Hanım"ı var televizyon ekranında. Hani geliniyle sürekii kavga eden, kafası kızmcatelevizyonunukaptığıgibiodasınakapanan Sürahi Hanım. lşte ona "can veren" de sanatçı Yasemin Yalçın. Yasemin Hanım, önce sizi sonra da Sürahi Hanım'ı tanıyalım mı? 1964Fındıkzadedoğumluyum. lstanbulluyum yani. 1982'de Istanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvan 'na girerek tiyatroya ilk adımımı atmış oldum. öncelikle tiyatroyla başladı benim sanat hayatım; önce televizyon gibi görünse de tiyatroyla başladı ve ilk oyunum da "Eski Çamlar Bardak Oldu"dur. Gazanfer ÖzcanGönül Ülkü Tiyatrosu'nda. Oradagençliktiyatrosuadıaltındabuoyunla çıktık, sonra oyıl tiyatro yandı. Çok fazla sergılenemedi oyun; daha sonra Müjdat GezenPerran Kutman 'la birlikte Artiz Mektcbı müzikalindeyeraldım. Zaten Müjdat Hoca'nın öğrencisiydim. Tiyatroya böylebirginşyaptıktan sonra televizyon çalışmalan başladı. Bu arada hep öğrenciyım, ama hep öğrenciyım. HâlâdabirinciikincisınıflardaseyTediyorum şuanda. İlk Leydi Papatya rolü vardı. Fakat o rol çok küçük bir roldü. Yani rol olarak çağrılmadım; biröğrenci, kitapparasını karşılayacaktı. Küçücük şeylcrdi, sonra o rol gitgide büyümeye başladı. Hatta başrollere kadar yükseldi. Yılkaç? Sanınm 8586 olabilir. Daha sonra yine televizyon devametti. Ardından "Beyazı" dediğimiz eski dostlar. Bir kuşak programı içerisinde yer alan bu Beyazı tiplemesi içerisinde ünlendım. Artık oturmaya başladı bu rolüm yavaş yavaş. Ardından yine televizyon çalışması, Bizim Çocuklar, Hüseyin Rahmi'nin Pazartesi Hikâyeleri devam etti; art arda hiç aralıksız devam etti. Televizyondan sonra yine birtiyatro çalışması özlemi başgösterdi. Tek rartiyatroya döndüm. Televizyon, tiyatro, tekrar televizyon; bu hep böyle oldu herhalde? Evet, öyle. Yani ben üçüncü oyunumla, hayatımdakı üçüncü profesyonel oyunumla ve o oyunumdan sonra kendi tiyatramu açtım ve turne tiyatrosu olduğu için Istanbul'a döndükten sonra yerleşik tiyatro olarak devam cttim ve sonunda sağlığım bozulduğu için tiyatro yapamadım. Tekrar televizyon çalışmalan sonunda buraya kadar geldim. Peki bu kadar yoğun bir tempo içinde sosyalhayataneoldu? Sosyal hayat pek ıyi gitmedi. Hep işımizle uğraştık. Belki de bugüne kadar vücudun da bu yıl dur dediği bir şey vardı. Ben çok tehl ike