Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Vfe/s/z, salonsuz, gezgin bir amatörler topluluğu olarak 195Tde kuruldu "Genç Oyuncular"... 1963'e kadar, Erdek Şenlikleri dahil, birçok yeniliğin öncülüğünü yaptı. All Slımen imi Ankara'dan gelmişti, kimi deniz kıyısındaki dinlencesıni kesmişti, biri Fransa'dan öbürü Almanya'dan, yetıştiler randevuya. Kısacası ulkenin ve dunyanın dört bir yanından koşup geldi, 20 kadar orta yaşlı "delikanlı ve genç kız." Bir ağustos pazarında, lstanbul'un Arnavutköy'unün sırtlarında, kimi mühendis, kimi sahneye koyucu, kimi oyuncu, kimi elektronikçi bu insanları bir araya getiren neydi? Onları bir araya getiren olayın önemini, bugün yaşları kırkın altında olanlar bilemez, anımsayamazlar. Oysa olay önemliydi. Şimdinin orta yaşlıları, 30 yıl önce çiçeği burnıında gençler iken, ülkemizin en özgün tiyatro ve kültür hareketlerinden birini gerçekleştirmişler, "Genç Oyuncular"\ kurmuşlar ve altı yıl süreyle amatör has bir tiyatro eyIemi surdurmuşlerdi. Olayın önde gelen kişilerinden birine her zaman her işi ortaklaşa yaptıklarından ve hiçbiri öne çıkmadığından, 30 yıl sonra da konuşmacım, ince çerçeveli gözlüklerinin ardından endişe ile bakarak, "Aman sakın adımıyazma. Bu oriak bir hareketti, kimse öne çıkmazdı. Oyunlarda bile dört kışi oynadığında, 20 kişi selama çıkardı" diyor soruyoruz: Seyircisini arayan bir tiyatro {TlYâTRO F E S T I V İ L İ Otuz yıllık serüvenleriyle "Genç Oyuncular" K • "Neydi sizi harekete geçmeye iten neden, neydi Genç Oyuncular?" • Genç Oyuncular olayını, çağı içinde ele almak gerek. Çünkü o çağ, önemli. Genç oyuncuların I953'e kadar giden bir önCPSİ var. Bu, Türk tiyatro yaşamında bir donemdi ve 1963'lerde bitti. Şimdi bu döneme baktığımızda, ne görüyoruz?.. Türk tiyatrosuna birçok değer kazandırmış olan "Halkevleri Hareketı" ortadan kaldırılmış, bölge tiyatrolarını geliştirme atıhmında bulunan Muhsın Ertuğrul görevinden alınmış, Türkiye'de tiyatro hantallaşmış, köhneleşmiş ve her türlu ciddiyetten uzaklaşmış. fşte bu ortamda, genç bazı insanlar, gerçek tiyatronun artık bunlar tarafından yapılamayacağını, yeni ve soluklu tiyatro hareketini ancak amatörlerin yürütebileceğini ileri sürüyorlardı. Bu arada, Galatasaray ve Kolej'de iki ayrı tiyatro hareketi oluşuyor. Bir yandan da, 1953'de galiba Avni Dillıgil, "Gençlik Tiyatrosu "nu kurdu ve bir Yunan komedisi ile çıkış yaptı. Çok etkili oldu. O sıralarda, Muhsin Bey de "Küçük Sahne"yi kurmuştu. Küçük Sahne çok etkili olmuştu. örneğin Godot'yu orada izlemiştik. Bu hareketler son derecede etkili oldu ve biz genç insanlara, bir kez daha, bir şeyler yapılabileceğini anlattı. Gençlik Tiyatrosu'ndan bir yıl sonra, "Tiyatro Derneği" kuruldu, kuruculaıı arasında Ergun Köknar, Yiğit Okur, Atilla Alpöge ve Beyhan Türel vardı. Orada da bir hareket başladı. Tam o sıralarda Haldun Dormen Amerika'dan geldi. Sonra Atilla Alpöge ile Ergun Köknar, "Bizim yapmak istediğimiz tiyatro bu değil" dediler ve bu hareketten koptular. Teknik Ûniversite'ye geçip, orada "Teknik Üniversite Tiyatrosu"nu kur4dular. Bu arada da birçok gençlik tiyatrosu oluşturuluyordu. Bir süre sonra, Teknik Üniversite Tiyatrosu 'nun kurucuları, tümüyle bağımsız bir tiyatro kurmaya karar verdiler ve 1957'de "Genç Oyuncular" böyle bir ortamda kuruldu. G^.latasaray ve Kolej ağırlıklı bir kuruluş olan Genç Oyuncular'ın kurucuları 13 kişi idi: Sevil Akdoğan, Atilla Alpöge, Ayla Alpöge, Aysel Ataman, Özcan Dalkır, Genco Erkal, Aram Gümüşyan, Arif Erkin, Mardik Hekimoğlu, Çetin lpekkaya, Üstün Kırdar, Ergun Köknar, Beyhan Türel, Erol Ünal ve Aysel önel. *Peki size harekete geçiren neydi? Nasıl bir tiyatro yapmayı öngörUyordunuz? • Burada yalnız Genç Oyuncular'ı değil, o zanvnki amatör tiyatro hareketinin tumünü ele almak gerek. O sıralarda 'köhnemiş', 'çağdaş olmayan' tiyatronun yerine, biz çağdaş ve yeni düşünce ve duyguları çağdaş bir biçimde dile getiren bir tiyatro yapmayı duşünuyorduk. Bunun içinde Genç Oyuncular'ın ayırıcı özellikleri de var. Burada her şeyden önce, bir halk tiyatrosu kavramı var ki, bu çok önemli. Kuruluşundan son gününe kadar, altı yıl içerisinde, Genç Oyuncular, yedisinden yetmişine herkesi tiyatroya çekmek, tiyatronun ulaşamadığı yerdeki insanlara ulaşmak istemişti. Yani bir halk tiyatrosu kavramı vardı. Burada, Jean Vilar'm o sıralarda Franca'da öncülüğünü yaptığı TNP'nin çok etkisi var. Galatasaraylı ve Kolejlilerden oluşan Genç Oyuncular, dünyadaki en yeni tiyatro hareketlerini günü gü Yıl 1958: Kuruluşundan bir yıl sonra, Genç Oyuncular'ın bir tavanarası toplantısı. nüne izler, seminerler yapardı. Genç Oyuncular'ın bir ayırıcı özelliği de, Ionesco, Adamov, Beckett ve Geldherode gibi en yeni tiyatro adamlarını oynamanın yanı sıra, geleneksel' Türk tiyatrosunun kalıplarını araştırmak, ondan yararlanmaktı. Genç Oyuncular; Karagöz, ortaoyunu ve köy oyunlarına büyük ilgi gösterdiler. Ortaoyunları yerinde izlendi. Araştırmalar yapıldı, seminerler düzenlendi, Türk tiyatro geleneğinden yararlanılmaya çalışıldı. Bu alanda bizeAhmet Kutsi Tecer ile Haldun Taner'in çok katkısı oldu. Otuzuncu kuruluş yıhmızda onları özlemle anıyoruz. • Şimdi, "halk tiyatrosu"deyince, 1950'lerden beri \Türkiye'de akla heppopülizm gcliyor. Çünkü "halk" kavramı, hemen popülizmi çağrıştırıyor. Bu durumda, "halk tiyatrosu" kavramını biraz açalım. • Bizim "halk tiyatrosu" kavramımızın, popülizm ile bir ilgisi yoktu. Biz halkı değişmez, hiçbir şey öğrenmez ve onun için en alt düzeyde ortak beğeniler çevresinde birleştirmesi gereken bir topluluk olarak görmedik. Tam tersine, onlara en iyiyi, en yeniyi, en güzeli götürdüğümüz zaman, onlardan olumlıı tepki alacağımıza inandık ve aldık da. Şimdi burada Genç Oyuncular, "Vatandaş Oyunu"nu sergılerken bir örnek vermek isterim. Bizim Erdek Şenlikleri vardı. Bu şenliklerden birinde, Erdek'te halka "Ionesco" oynuyoruz. Oyuna gelenler arasında gündüz kadınlar çoğunluktaydı, gece ise erkekler. llginçtir, erkekler başka yerlere, kadınlar başka yerlere gülüyorlardı. Biz oldukça şaşırdık ve kendi kendimize, "Demek ki"dtdik, "lonesco'ya kadınlar başkayerde, erkekler başka bölumlerinde gülüyorlar. "Oyundan sonra, her zaman âdet olduğu üzere, yine seyirci ile tartıştık. Oyun konusundaki düşüncelerini aldık. Seyirciler oyuna gülmüşlerdi, ama biraz da şaşkındılar. Bu arada söz alan yaşlı bir Erdekli dedi ki: "Çocuklar, oyunu çok beğendik. Çok güldük. Ama tam kavrayamadık. Ama zararyok, sizyinegelin ve bize böyle şeyler getirin. " Sanıyorum bu örnek, bizim "halk tiyatrosu" kavramından ne anladığımızı ortaya koyar ve halka en iyi ve en yeniyi götürdüğünüz zaman nasıl bir kabul göreceğini de gösterir. 0Peki, Genç Oyuncular'ın öbür özelliklerini nasıl sıralayabilirsiniz? • Toplu yaratma ve anonim çalışma da bir başka özelliğimizdi. Takım calışmasına öncelik verir, tiyatroyu elbirliğiyle oluşturmaya çalışır, dikkati kişilere ve kişilerin performansı yerine, toplululuğun performansına cekmeye uğraşırdık. Bir başka özelliğimiz de; özeleştiri, araştırma ve yaptığını acımasızca değerlendirme endişesiydi. Seyirciye saygı, seyirciye hesap verme kaygısı da Genç Oyuncular'ın ilkelerinden biriydi. Oyunlar tam zamanında başlar, her oyunun kaç dakika süreceği önceden ilan edilir, yıllık haber bultenleri çıkarılır, seyircilerle oyundan sonra söyleşi yapılırdı. Bu arada, repertuar tiyatrosu olarak faaliyet gösterilirdi. Bir de, tiyatro araştırmalan merkezi oluşturmuştuk ve lise öğrencilerine tiyatro dersi verilir, çocuklarla tiyatro yapılırdı. Ayrıca kitap basımı da çahşmalarımız arasındaydı. Erdek Şenliği de profesyonelce bir yaklaşımdı. Iki ay önceden kesin program verilir, otellerde ve oyunlarda yer ayırtma kolaylığı sağlanırdı. Erdek'teki açıkhava tiyatromuzu kendimiz inşa ederdik. Ayrıca Erdek Şenliği, sadece tiyatro değildi. Bir sanat olayı olarak tasarlanmıştı. Konserler, belediye radyosundan klasik muzik yayını, şiir ve edebiyat matineleri, karikatür sergileri, resim ve seramik sergileri, sinema gösterileri de yer alırdı Erdek Şenliği'nde. Türk tiyatrosunun 100. yılını "Şair Evlenmesi"nin yazılışının 100. yılını hatırlayarak kutlama şenliği hazırladık ve PTT'nin bu konuda pul basmasını sağladık. [J 12