Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
H A F T A D A N H A F T A Y A Mh e K m l emd e a Ayaküstü Kotarılan BirMisyonunÖyküsü Aldım, sattım doktrıni deniyor ya Özal'ınklne, gerçekten öyle, her şeyı bir hesaba dayandırıyor Gazetecıler ıçın bır fon oluşturuyor Side'de bayram tatılını geçırırken, Japon modelı mayosuyla denızden çıkıp duşa gıderken, kendısını bır gölge gıbı durmadan ızleyen gazetecılere soruyor "Yabancı dil bllıyor musunuz?" "Bilıyoruz " "Genç gazetecllerı özendirmek ıçin böyle bir fondan, yurtdışı bursları ayırtacağım " Aylar sonra ilglll dalrece basın bursları, duyuruları yayımlanıyor Adaylar sarı basın kartlı olacaklar, otuz yaşını aşmayacaklar, uç ana dılden bırını lyı derecede bılecekler Sınav yapılıyor, 3'u Parıs, 7'sı Londra olmak uzere kızlı erkekli on genç kazanıyor ilgılı bakandan sonra, ilglli yetkilının karşısına çıkıyorlar "Seçerken basının dil bilen, genç, bllgilı kaynağını ele alalım dedık Slzler maalesel bırer deney olacaksmız Kusura bakmayın, sızlerı bır pıyon gıbı surüyoruz Sure altı ay, bu çok uzun da, çok kısa da getebılır Sızin çalışmanıza bağlı, gece gundüz dil çaltşm*" Adaylar ocak ayında Avrupa kentlerıne ulaştılar Bunlardan bırı de olayın kıtabını yazan M Hulkı Cevızoğlu ıdl Bunlara ' mısyon" denıyordu Hulkı, gunluk tutmaya başladı Günluğünden kuçük küçük notlar alarak serüvenı sürdürelım • * * Hyde Park Konuşmacı cınsellıkten soz edıyor "Araplar dört kadın alabılırler Sız ingılızlor ıse kedi, köpekle yaşarsınız " "Arap kadınla yatan zevk alır, ingılızle yatan tavana bakar " Söylenenlerın bır sozcuğünden cınayet çıkmaz mı, bızım oralarda? Amadmj8 filmine gidiyoriar "Kral, Mozarf\a bırlıkte pıyano çalıyor Eskiden yönetlciler sanatçılan desteklermış "özal da pıyano çalsal " "Komık olur " Gazınocularla şarkı soylemıyor mu? Bayan özal gelmıştı Ingıltere Başbakanı Thatcher, Dovvnıng Street, 10 (Başbakanlık Konutu'nda) bır yemek vermıştı Bayan Thatcher yemekte uzun bır konuşma yapmıştı "Konuşmayı nasıl buldunuz?" Çok kısa bır yanıt verdı Çok kıbar bır ınsan Zanf bır hanımefendl. Çok begendlm kendılerını, çok takdır ettım " • * * Burscular, Özal'a çok yakın bır kışıye dertlerını anlatıyorlar O da, uğraşacağım dıyor Telefon çalıyor "Yenı gehşmeler oldu Buradakı Basın Danışmam'na söyledım Sızı ingılız gazelelerıne yerleştırecek " "Umut yok gıbı, gerekçelerı de ışsızlığın büyuk boyutta olması deuıl mı?" "Kımse kimseye kara gözu ıçın bakmaz Onlara para vereceğız Sıze karşı sorumlu olacaklar " • ** Bu da bır başka gözlem Yaklaşan polıs sordu. . "Gösterıcı mısınız?" "Hayır, nıçın sordunuz?" "Gösterıcı ıseniz lutfen şu barıkatlann ardına geçın, oradakılere katılın' " Vakıt gece yansını geçıyordu Başbakanlık'ın önundeydık Göstencıler, "Thatcher sen bır aptalsıni " dıye pankartlar taşıyordu Lıbya'yı bombardıman eden uçakların ingıltere'den kalkışını protesto edıyorlardı "Gösterıcı değıl, Turk gazetecısıyız " "öyleyse şu karşıya geçın daha lyı fotoğraf çekebılırsınız" Genç kızlara, oğlanlara, pankçılara, bağırıp çağıranlara kımse karışmıyordu Ne coplayan vardı, ne yerierde sürünen "Darısı başımıza desek mı?" Başka bır gun tura çıkıyorlar Rehber, durmadan anlatıyor "Shakespeare, kendınden sekız yaş buyuk Anne'ı hamıle bırakınca, evlenmek zorunda kalmış " Kulaklanma ınanamadım Ingılızceyı yanlış mı anlamıştım? Otobusten ınınce yenıden sordum "Evet, evlenmeden önce köylu kızını hamıle bırakmış, almak zorunda kalmış Uç çocuğu olmuş " • •* Bu notlar 14 Temmuz'da Parıs'te bıtıyor "Mlsyon" adlı kıtabı okudum Bilmem kı ılgılıler de okudu mu? Herkes ıçın dersler var, alacak olanal D SAİRLERSİİRLER Henüz Ben benı bırakmadım hor.Qz döwce akan Sularına nehrin Ber. kaybetmedim henüz yapabılırlığıml Ben kopmadım henüz bır tuğla daha ekleyebilmenln yucelığinden Ve ben her şeye rağmen ınsan kaldım henüzy Ftrda ELİTEZ Anlatacağım Herşeyl Herhangi Birine Bırdenbıre, nasıl başladığı bilınmez, Herhangi bır yerde, Herhangi bır zaman, Anlatacağım herşeyl, Herhangi bırıne işın kötusu bahar başlarken hep, Hep başlarken ağaçlar çıçek açmaya, İşın kötusu guzel gunlerde hep, Hep güneş parlarken mavılıklerde, Herhangi bırıne, Herhangi bır yerde, Anlatacağım herşeyl, işın kötusu balık tutarken hep, Hep ılık bir meltem eserken denızın ustunde, Dost balıkçılarla konuşurken hep, Işin kötusu luferı çekerken denızden, Hep parlarken gozlerı korkuyla avucumda, Herhangi birine, Herhangi bir yerde, Anlatacağım herşeyı, Bır boğaz vapurunda yaşarken yaşlanmayı, Aklaşırken saçlanm yavaş yavaş, İşın kötusu rakımı yudumlarken hep, Hep garsonlar paltomu tutarken saygıyla, Kaç bahar surecek bilmem olanaksız, Belkı yenıden başlarken, Istanbul'un renklen, Anlatacağım herşeyl, Herhangi bırıne, Herhangi bır yerde, İşın kötusu başlarken akşam saatlerı yenıden, Arabalar, gemıler, ınsanlar, Atarken nabzında koca kentın, Anlatacağım herşeyı, Herhangi birine, Herhangi bır yerde All ÜNER Okurlar soruyor Şıırlerını yayımladığımız bır okur şöyle dıyor mektubunda "O köşeyl neden daha albenill bir duruma etlrmlyorsunuz, şaşıyorum. anıdığım şairler, orada şllr yayımlatmakla prestij yıtireceklerlnl sanıyorlar. Dahası, orada yayımlanan iyi şiirleri yitmiş sayıyorlar." Bırkaç kez yazdık "Şairler.. Şiirler" köşesınin guzellığı burada yayımlanan urunlerın guzellığıyle orantılı Bu köşe herkese açık Yeter kı yazılan şıır olsun Bır başka okurumuz ıse genç şaırlerın ürunlerıne yer vermemızı ısteyerek şöyle dıyor "Blz özelllkle şiir köşenlzi gençlere yönellk ve tam sayfa çıkacak olarak göruyorduk. Ve şairllğini kanıtlamış, yazın dergilerlnde şiir yayımlayabilme olanağına kavuşmuş şalrlere bu köşede yer vermenizi doğru bulmuyorum." Bu duşuncelere de katılamıyoruz Yanılgı şuradan doğuyor Bu köşeyı bır edebıyat dergısı gıbı göruyor okurlar Oysa bır edebıyat dergısının ışlevını görmekten çok uzak bır köşe "Şairler Şıırler " Ozetle bu konuda bır ayrım yapmıyoruz Gençyaşlı, ustaamatör, nasıl olursa olsun, yeter kı yazılan şıır olsun.. D Mayıs Bu Acının Rengi Gece soludu Toprak soludu Acı renk verdl ateş ateş Gece soludu acımasız Toprak soludu sevecen Acının rengı sarı Ve acının sesı sardı dağları Inım ınım ınledı gök kubbe Yureğım bır topuğun peşıne takılı Acının rengı kara Ve acı yapıştı toprağa Necli ÜNAL f Sevgi Dili Dığer canlılardan farklı yaratmış Tanrı ınsanları Asya'da, Avrupa'da, Amerıka'da, Afnka'da Farklı olmaksızın sıyah, beyaz, sarı Aynı dılı konuşuyor insanları Uzatılan bır çıçek Güzel ve gerçek Parlayan gözlerde ıçten bir akış Uzun gelmiş ınsana anlatmak Adına sevgı demış Ebru ACAR İlkyazı toplamaya çıkıyorum mavilere pul pul olmuş bulutlara tutunarak Herşey yenıden başlıyor bır mılyon beş yuz zaman sonra herşey yenıden Özlemekmış dıyorum kanncayı alıp okşuyorum evet efendımı kaldırıp baştan ayağa doğaya bulanıyorum Kavuşmakmış dıyorum otların yellerle salınışına çıçeklenn delışmen kokusuna hele gullerın kanatan dokunuşuna yeşıl yeşıl, serın serın, guneş guneş, goz göze gelıyoruz Sevgllim dudak dudağa Yemın ederım kalkıp gıdıyor butun sözcükler, ardından ayıplar ne sen kalıyorsun ne de ben Yaşıyoruz Mayıs bu, Ilkyazın çağlayanı sevdalı denızlere dokülür Yarından erkencı olmasın ölüm HaMI EYUBOÖLU 21