Katalog

H A F T A N I N K O N U Ö U İlkokul son sınıftaki 30 öğrencl üzerlnde yapılan testlere göre Sınav, 'köşe dönme'nin ilk adımı Anadolu liseleri ve Özel okulların giriş sınavlarına hazırlanan ilkokul beşinci sınıf öğrencisi 17 kızve 13 erkek çocuğu üzerinde kapsamlı bir araştırma uygulayan psikolog Vicdan Yücel, sınav yarışına giren öğrencilerin, "kişilik ve yeteneklerinin dışında hedefler saptadıklarını" söylüyor. Bu hafta konumuz, Anadolu liseleri ve özel okulların giriş sınavlarına hazırlanan öğrenciler. Konuğumuz, Çapa Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden psikolog Vicdan Yücel. 1985 yılında, Profesör Dr. Övat Güray başkanlığında, "Yabancı Dille Eğitim Yapan Okulların Sınavlarına Hazırlanan Öğrencilerin Kazanma Gereksinimi Stresine Reaksiyonları"nı araştıran bir çalışmanın içinde bulunmuş. İstanbul Çapa Emin Ali Yasin İlkokulu'nun son sınıf öğrencileri üstünde yapılan bu çalışmanın sonuçları, Mersin'de toplanan 21. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi'nde açıklanmış. Her zaman olduğu gibi, bu bilimsel araştırma da yeterince değerlendirilmeden unutulup gitmiş. Umur Bugay nedeniyle, bir okulda yapılabilmiş. Denekler, sosyoekonomik bakımdan, orta dilimden sehastalıklara neden olan etkenleri sap çilmiş. 17 kız, 13 erkek. Yabancı dille eğitim Umak, önlem alıcı yollar önennek yapan okulların giriş sınavlarına hazırlanmak amacıyla kurslara devam eden 30 son sınıf öğamacıyla" kurulmuş. Bu amaca ulaşabilmek için, yurdumuzda geniş rencisi. Deneklere 44 soruluk bir anketle biramaca ulaşabilmek için, yurdumuzda geniş likte, Cattell Zekfi ve Rorsehach Kişilik testleri kapsamlı araştırmalara gereksinim duyuldu uygulanmış. Araştırma, iki aşamalı. llki, hağu açık. Boşluğun doldurulabilmesi için pa zırlık eğitiminin birinci bölümünün bittiği (24 rasal olanakların yanı sıra, insan sağhğına, aralık 198425 Ocak 1985), ikincisi giriş ve sebilimsel çalışmalara değer veren bir anlayış ge çenek belgelerinin doldurulduğu, sınav tarihirekiyor. Çapa Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana nin yaklaştığı (620 Mayıs 1985) dönemde Bilim Dah'nın, "ruh sağlığı kapsamı içinde yapılmış. Bu iki aşamalı uygulamada denekyaptığı" bu araştırma da, başlangıçta on il lere farklı sorular yöneltilmiş. Anket soruları kokulda birden düşünulürken, olanaksızlıklar altı bölümden oluşuyor: Öğrenciye ilişkin gemeleri görülüyor. Tiklerin çoğu tırnak yeme, kalem ısırma, parmak emme biçiminde. Annebabaların eğitim düzeyinde ilkokul ağırlık kazanıyor. Babaların dörtte biri yükseköğrenim görmüş olmasına karşın, annelerde yükseköğrenimliye rastlanmıyor. Evlerdeki kişi sayısı 38 arasında değişiyor. Ortalatna sayı dört. Yarıdan fazlasının evinde üç oda var. öğrencilerin okul başarısı, kursların olumsuz etkisiyle beşinci sınıfta düşüyor. Ve giriş sınavlarının sonucunda 90 öğrenciden altısının başarılı olduğu görülüyor. Zekâ testi sonuçları da^ders yüklerinin yanı sıra kurs çalışmalannın yoğunluğu nedeniyle, ikinci aşamada düşüş gösteriyor. Yücel, masasının üstüne koyduğum teyb< doğru eğilerek, "Araştırmada özel olarak uygulamaya çalışılan şey, sınuvı kazanma gereksinimine karşı geliştirilen psikolojik ve psikosomatik arazlardı" diye anlatmaya başladı. Terimlerin yabancısı olduğumdan, ilk sorum kendiliğinden geldi: • Psikosomatik nedir? Yani, psikolojik kökenli bedensel araz^ lar. Çocuğun onulmaz karın ağrıları, başağrıları başlıyor. Buna başarısızlık korkusu diyebilir] miyiz? Elbette, başarısızlık korkusu. Fakat bu, çocuğu aşan bir korku. Çocukta yaşanmadan önce, anne babada, çevrede yaşanmaya başlanıyor. Aile, çocuk daha 9 yaşındayken, ilkokul üçüncü sınıftayken, " N e yapacagım, nasıl yetiştireceğim?" endişesini taşıyor. Bir taraftan öğretmenler, vitaminler, mineraller, takviye kurslar, dopingler. Diğer taraftan da, "Sen ne olursan ol, başarsan da başarmasan da, sen bizim cocugumuzsun" deniyor. Böylece, çocuk çift mesaj karşısında kalıyor. Ve böyle olunca da kendini daha fazla, daha fazla zorluyor. Çünkü, bu artık kendini kanıtlamanın ötesinde, anne baba yada kendini kanıtlamak. Bir de bunlara, "Geçen yıl mezuo ettigim on ögrenciyi Anadolu lisesine soktum" gibi bir öğretmen tavrı eklenince, çocuğun durumu iyice güçleşiyor. H alk Sağlığı Ana Bilim Dalı, "tnsanları hastane kapılarına getirmeden, nel bilgiler; devam ettiği kursun niteliği; özel sorular (gece işemeleri, tikler, yetenekleri soruluyor); sağlık durumu; ebeveyne ilişkin sorular (annebabanın eğitimi, gelir düzeyi..); okul başarısı. Anket sonuçlarına göre, deneklerin hepsi kursların yararına inanıyor. Çoğunluğu, res, mi kursları izliyor. Haftalık toplam kurs saatleri konusunda kesin bir bilgileri yok. Yalnızca, giriş ve çıkış saatlerini biliyorlar. Meslek beklentilerinin, "doktor"da yoğunlaştığı görülüyor. Anne babaların yalnızca yüzde 23'ü meslek seçimini çocuklarına bırakıyor. Deneklerin yüzde 30'unda tik, yüzde 7'sinde konuşma bozukluğu, yüzde 3'ünde gece işe %Diyelim ki çocuk, tüm bu güçlüklerigöğüsledi, yarışı kazandı. Sonunda ne oiuyor? Gerçek bir kazanç mı bu çocuk için, yoksa bunalım sürüyor mu? Şimdi tabii, daha çok çaba çocuğun yabancı dille eğitim yapan bir okula girmesiyle ilgili. Girmekle, sorun çözulmüş olmuyor. Biliyorsunuz, her girişin bir gidişi, bir de çıkışı var. Bazı çalışmalar, çocukların yeteneklerini ve olanaklarını zorlaması sonucu girdikleri okullarda başarılı olamadıklannı gösteriyor. • Bu araştırma sırasında annebabalann görüşlerini aldınız mı? Hayır. Ancak, şöyle bir şansımız oldu. 6