08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Batı'nın buyuk kentlerınde yaşayanlann, hergun yüzlercesıyle karşılaştıkları gratfıtı sanatının örneklerı. uzun zamandır mekan tuttukları bınaların yüzeylerındeki yerlerinı modern sanat muzelerıne taşıyorlar Graffitı gunumuzde bır sanat olarak kabul edıhyor artık Sakın duvarların bos kalacajjmı düşunmeyın Ellerınde sprey boyaları ile dolaşan genç kuşak graffıtıcılerın buna hıç nıyetı yok gıbı (M.I.G.) halka açılacak.. Birkaç yıl ıçinde kaydedilen mesafeyi bir düşUnelim.. Daha 45 yıl önce Brooklyn trenlerinde "sanat icra eden" bir graffiti savaşçısı polis dayağı altında can vermişti. Paris'te bir duvar ressamı Gerard Zlotykamien 1984'te duvar ve kamu yerlerini pislettıği gerekçesiyle mahkeme mahkeme sürunürken, tUm plastik sanat akımları gibi önce tukaka edilen graffiti de sanat tapınaklarının ölümsüzleri arasına mı giriyor? Daha üç yıl önce polisle kovalamaca oynayan Zlotykamien'i geçen ilk bahar, Champs E4yses caddesinde "Espace Pierre Cardin"de düzenlenen genç ressamlar müzayedesinde gördük.. 30'lu yıllardan kalma bir beyaz smokin, arttırmalı satışa çıkarılmıştı. Ancak satışın müstakbel müşteri yararına bir koşulu vardı: Smokini giyecek, müzayedeyi izleyen birkaç yüz kişi önünde Zlotykamien elinde basınçlı boya tübU, bir duvardan başlayıp müşteriyi yok saymak ve üzerindcn atlamak suretiyle "serbest" bir eğri çizecekti. Seyırcinin gözleri önünde "canh" olarak icra edilen bu sanat olayı tamamlanınca smokin ceket müşterınin malı olacaktı.. Canlı sanat olayı koşula uygun olarak gerçekleşti ve ceket şimdi anımsamadığım yüksek fiyata alıcı buldu. Güzelim beyaz ceket, Ustunde Zlotykamien imzalı kalın eğriyle "Espace Pierre Cardin"i terk ettı. Tanık olduğum olay, o zaman nedense beni rahatsız etmiştı. Emek dökUlerek kumaşı dokunmuş, usta bir terzı elinden çıkmış, kuru temizleyicide yeniden akpak edilmiş ceket birkaç dakika içinde giyilemez hale sokuluyor ve bunun adına "sanat" deniyordu.. Gerçekte geç keşfettiğim içın beni Pierre Cardin lokalinde rahatsız eden olay, çok önce insanlan yeterince rahatsız etmişti ve karşımıza "ehlıleşmiş" şekliyle çıkıyordu.. New York, Paris, Londra ve bu kentlerın çevre mahallelerinde, Berlin duvannda ya da tspanya'da Bask Ulkesinde yaygın graffıti, ehlileşerek müze ve galerilere girmekle kalmıyor.. Başka özellikleri de inceleniyor. Meksikah dev duvar ressamlan Diego Rivera ve Siqueiros gibi ustalar, Meksikah Porto Rikolu ve Haitili yoksuk kökenli genç ressamlar aracılığıyla Birleşik Amerika'ya taşınıyor, "toplumsal içerikli" protesto afişleri, duvar resimleri şimdilerde New York sokaklannda görülen ünlü "dev bisiklet"in, göz aldatan sahte pencereli duvarın ya da büyük boyutlu başka duvar resimlerinin öncüleri kabul ediliyor.. Ehlileştığı hatta bu yüzden ölüm fermanını inualadığı değerlendirmelerine karşın, örneğin Paris sokaklannda graffitinin tüm canlılığını koruduğuna tanık olunuyor. özellikle GUzel Sanatlar Okulu'nun bulunduğu LaOrta sınıf Amerikalıların içinden çıkma Keith Haring'in tuvalleri hem hayü yüksek fıyatlara satılıyor hem de Haring graffitici sayılmaya devam ediyor. Alechinsky ve Arap hat sanatından da etkilendiğinı söyleyen Haring, resme dönüşünü, bir süre "tag", "graffiti", "reklam panolarının uzerine başka şeyler çizme" gibi değişik yöntemleri denedikten sonra gerçekleştirdi. New York'ta yaşayan TUrk ressam Dogançay'm da yırtık duvar afışi çizmeden hareketle geçen yıllar içinde nasıl eski yazı (hat) sanatına ulaştığını kendisi ile ilgili yapılan son kitapta izlemek mümkün. Bir ara resimleri tüm Mannattan duvarlarını kaplayan Haring'in şımdi tişörtleri, plastik çantaları vb. "Üçüncü Dünyaya yardım kuruluşlan" yararına Manhattan'daki popshop adlı mağazamn tek Urününü oluşturuyor^Ama aynı zamanda Paris'te açılalı bir yılı geçmeyen büyük bir oyuncakçı mağazasının iç duvannda Haring'in büyük boy bir tuvalini görmek de olası.. Müzelere girebilen diğer graffiticilerden biri olan Kenny SchaıTda sürrealizmın etkileri gözleniyor. Haiti kökenli Brooklynh bir ailenin çocuğu olan JeanMichel Basquiat ise korku, şiddet, savaş, ölüm gibi saplantıları dile getiriyor. "tlkel"liği yüzünden Fransız ressam Jean Dubuffet'yi anımsatan Basquiat tablolarında basınçlı boya tüpü kullanmamakla birlikte çiziş hıa, boya ve şekillerin üst üste binmesi ve düz çizgiler nedeniyle "graffitici özelliğini koruyor" kabul ediliyor. Jean Michel Basquiat'ın savaş, korku, şiddet, ölüm saplantıları ile bu yaz New York'un modern sanat müzesinin alt katında açılan ve büyük ilgi uyandıran "Berlinart" sergisı arasındaki iletişünsel ilişkiyi kim ınkâr edebilir. GünUmüzde Berlinli genç sanatçıların resimleriyle, yeni dünyanın graffitıcılennin aynı saplantıyı duymalanndan daha doğal bir şey olabilir mi ki? D Fransa'da Seıne sokaflındakı bır galerının duvarını susleyen gratfıtılerin tek bır ressamı yok Çeşıtlı zamanlarda çeşıtlı sanatçılar tarafından oluşturulmuş bu örnekler tin mahallesinin St. Garmain Des Pres'ye yakın kesıminde, şablon kullanarak çizilen graffitiler, "paella" gibi ufak el ilanı boyutunda kâğıtlara fotokopi çekerek duvarlara yapıştıran sanatçı tipleri hiçbir zaman eksik olmuyor.. Sorbonne ve Jussıeu gibi üniversite semtleri ve beton yığını banliyöler "el kaldırmadan yazılan" tag türü yazı tiplerini yeğliyor. Pompidou Sanat Merkezi ve "Les Halles" semtinin duvarlan mağaza kepenkleri Paris belediyesinin ve mülk sahiplerinin tüm mücadelesine karşıhk, "vahşi" ve "kaba" yazı türlerinden şablonla ve büyük bir hızla yapılan iriliufaklı, rengârenk şekillerden ve az da olsa siyasal içerikli yazılardan kurtulabilmış değil.. Siyasal içerik deyince, graffiti isteristemez 68 gençlik olayları ve sonrası afiş ve yazı geleneği akla geliyor. 1986 gençlik olaylannın son günlerınde ortaya çıkan "yerde yatan ölü" buluşu da unutulacak gibi değil. Cezayir asıllı öğrenci Malik Ousekine'in ölümünden sonra yapılan büytlk kınama yürüyüşünde, bir genç yere yatıyor, bombalı boya tüpü ile danlı şablon kullanarak Paris sokaklannda gençliğin verdiği şehit anımsatılıyordu. Bu şekil, hem adli tıbbın kullandığı yöntemi hem de Keitb Haring'in ınsanlannı düşündürüyor. TV aracılığıyla tüm dünyaya yayılan "yerde yatan ölü" görüntüsü, siyasal graffiticiliğin belki de son buluşu.. 1981'de şablonla hızlı graffiti çizme geleneğinin kaşifı Blek bu fikre nasıl ulaştığını şöyle anlatıyor: "1981'de Gerard Dumas ile şablon kesmeye basladık. Bask ulkesindeki bir metre kare alanındaki zengin freskler bize ilham kaynagı oldu. Şablonculuk yeni degil, belki tarih oncesinden beri var, ama 1981'de Paris duvarlannda tek bir tane bile yoktu. Otuz saniyede işi bitiriyorsunuz. Halen ybzlerce llsell genç karton keserek sokaklan, duvartan bu graffltilcrie siislüyor." Blek, 1980"lerin başlarında polisin siyasi içerikli yazı peşinde koştuğunu, siyasete bulaşmayan graf 1 iticilere kan^madığını da dile getiriyor ve günümuzde siyasal içerik taşımayan graffitilerin de ukibe uğradıgını ifade ediyor. Gerçi Dubuffet, Alechinsky, Tapies gibi ressamlann, Picasso ve Matisse gibi sanatçıların Afrika sanatından esinlenmesi örneğinde olduğu gibi "graffiti"den esinlendiği biliniyor. Picasso da "Picasso ile Sohbetler" adlı metinde Paris sokaklarındaki graffıtilerden de esinlendiğini anlatmış. Ancak olay esinlenme düzeyinde kaldığı sürece, "major sanat" düzeyine çıkmazdı.. Müze koleksiyonlanna girerek graffıticiler gerçek anlamda "sanatçı" olarak kabul görmuş oluyorlar. fl İi ' I/ ' )A
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle