Katalog

Yetmişli yılların Italyan şarkıcısı Mina: Oğlumun bestelerini söylüyorum Geçirdiği bir hastalık sonucu aşırı derecede şişmanlayan ve fotoğrafçılardan, televizyonculardan, gazetecilerden kaçan Mina'yı anlatan bir kitap, onu çok iyi tanıyan bir uzman tarafından hazırlandı. Aşağıda bu kitaptan özetlenen bazı parçaları sunuyoruz. Işin başında, şarkı söylemek Mina için eğlenceden başka bir şey değildi. "Bana para bile veriyorlar" diyerek şaşkınlığını dile getiriyordu. Belki başka bir kentsoylu ailede, onun bu şarkıcılık hevesi ciddiye alınmaz, hatta kösteklenmeye çalışılırdı. Oysa, onun anababası, kızlarının sesinc ve yetencğine güveniyor, onu destekliyorlardı. Hatta babası, ortaya yavaş yavaş çıkan sevindirici sonuçlara bakarak, onu bir uzmanın ellerine teslim etmek istiyordu. O I zamanlar, gösterı dünyasının bir numarası olan emprezaryo Elio Gigante'nin kızıyla il' gilenmesi babasının tek arzusuydu. O günlerde, Elio Gigante kolunu kırdığı için Torino yakınlarında bir hastanede yatıyordu. Baba kız, Roma'dan uçakla Torino'ya gelerek, onu hastanede ziyaret ettiler. Babası, "Blrkaç giin sonra kızım, Mllano fuannda şarkı söyleyecek, orada görebillrslnlz" dedi. Gigante'nin yanıtı, gayet soğuktu: "Mina'yı tanıyorum, benim tarzıma uymuyor." demekle yetindi. Ertesi gün, 17 yaşındaki Mina, yeniden Gigante'nin karşısına dikildi ve neden onunla ilgilenmek istemediğini açık açık söylemesini istedi. Böylesine içten bir soruya, emprezaryo aynı içtenlikle yanıt vermekten kaçınmadı: "Senin o rock ve yeye sarkılan söylemen hoşuma gitmiyor." Genç kız düşünceli bir edayla babasının yanına döndu. Gigante'nin tümden haksız sayılamayacağını itiraf etti. Babası bu sözleri usta emprezaryoya nakletti. Ve iyi niyet, iyiye işaret sayılarak ortak çalışma başladı. Gigante'nin, gerçekte bu kızla pek de zorlandığı söylenemezdi. Profesyonel olarak her şey yolunda gıdiyordu. Mina "tl cielo in una stanza" (Odanın içerisindekı gökyüzü) plağını doldurduğu zaman ona ttlm Avrupa'nın kapılan açıldı. Gigante, büyük emprezaryo rolünde, Mina'ya beş parça kaydettirmek isteyen bir Alman yayıncı ile anlaştı. Randevu, Viyana'da bir stüdyo için ayarlandı. Yola çıktılar. Mina şarkılan dinledi. Yöneticiler, ona çalışması için 4 gün tanıdılar. Fazla zaman yoktu. Gigante sonradan "Ben korkudan titriyordum" diye açıklamıştı duygularını. "Mina tek kelime Almanca bilmiyordu. An» cesaretini yitirmedi. Kayıt odasına sakince girdi ve şarkıları prova etti. Sadece iki telaffuz hatası yaptı. Teknisyenler, birkaç saat sonra, Mina 5 parçayı da birbiri ardına mükemmel bir şekilde kaydettigi zaman, şaşkınhktan ne yapacaklannı bilemiyorlardı. O anda anladım ki dünyada Mina'dan daha yetenekli bir klmse yoktur. Böyle bir beceri, yetenek, yuzyüda bir kez gelir dunyaya..." Mina altın çağını yaşamaktadır (60'h yılların sonu, 70'li yıllann başı) Hıl Parade'nin zirvesindedir. Bir televizyon programında fİütçU Severine Gazzelloni ile Bach'ın iki numaralı "İki Ses tçin Füg"ünü seslendirirler. Dünyaca ünlü flüt ustası, Mina'nın önünde eğilmekten kendini alamadı. "Gerçek bir kraliçe" dedi sonradan. "Bach'ın en zor parçalanndan birini böylesine duyarlıkla ve kolayca söyleyebilen biri karşısında insan heyecanlanmadan edemiyor." Mina ise bu deneyimle, müzik yaşamında çok büyük bir adım atmıştı... Mina'nın ünü arttıkça başının dertlere girmesi de artar. llk sorun plak yapımcısı David Matalon tarafından yaratılır. Kontrattaki bir boşluktan yararlanan Matalon, Mina'dan 70 milyon liret tazminat istemektedir. Az sonra da 180 milyonluk bir vergi borcu çıkar ortaya. Maliye Bakanı Preti, Mina'ya savaş açmıştır. Aile içinde de huzursuzluklar başlamıştır. Kocası Virgilio Grocco Mina'dan farklı yapıda bir insandır. Giderek daha az birlikte olurlar, ama gene de 11 kasım 1971'de Benedetta doğar. Mina, 1972 yıhnda kocasından ayrılmak için işlemlere başlar. Sinirleri son derece gergindir. Nazardan, kıskançlıktan korkmaya başladığını itiraf eder. "Ben böyle degildlm, insanlarla birlikte olmaya bayılırdım. Şimdi her yerde kendimi bogulur gibi hissediyorum" demeye başlar çevresindekilere. Maestro Mino Canfora, Mina'nın pek çok televizyon yayınında onunla birlikte çalışmış. Mina hakkında görüşlerini hayret ifadesiyle şöyle dile getiriyor: "Mina gerçek yeteneginin farkında değilmiş gibi davranıyor. Onun yerlnde başkası olsa, butiın gece uyumaktansa, yann söyleyecegl şarkılan düşünur. Oysa o, şarkılan içinden geldigi gibi soyluyor, ama son derece de başanlı oluyor. Yanuş anlaşdmasın, onunki kendini begenmişlik degil. O, aslında saatte 300 km. yapabilecek bir otomobilin, 200 km. ile yetinmesine benziyor. Onu, her zaman ölçülu, aşırıya kaçmayan şeyler heyecanlandırıyor. Mina'nın büyukluğu buna baglı belki de." Peki Mina'nın çocukları ile arası nasıldır. Tam bir annedir Mina. GürUltUcU, sevgi dolü, koruyucu bir halyan annesi. Oğlu Massimiliano ile hiçbir sorunu olmamıştır, çünkü Massimiliano ciddi ve mesafeli bir çocuktur. 86 martında Alman fotomodel Ulrlke Sellrath ile Lugano'da evleııen Massimo'nun düğunu, büyük bir gizlilik içinde gerçekleşmiştir. Basına hiçbir fotoğraf yansımamıştır. Massimiliano, müzik eğitimi görmuştür. Pek çok bestesi vardır ve stüdyoda kayıt sırasında annesine yardımcı olur. "Asla, aklıma gelmezdi, oglumun besteleyici şarkılan söyleyeceglm" der Mina. "Onun da müzige yetenegi oldugunu kesfettigimde, onu cesaretlendlrdim. Ama stüdyoda ona, herkese nasıl davranıyorsam, öyle davranınm. Asla bir ayncalık söz konusu degildir." Kızı Benedetta da müzik alanında çalışmak ister. Mina'ya göre, bu son derece doğal. "Eger büyük Rivera'nın bir oglu olsaydı, futbolcu olmaz mıydı?" diyor. Her sonbahar, Mina onu aşırı derecede şişmanlatan hastalığından sonra kapandığı sığınaktan çıkıyor ve bir albüm hazırlıyor. Tam bir yıllık çalışmanın Urünü olan ikl LP'den oluşan bir albüm. Ve plak piyasaya çıktığı gün, ltalyan televizyonunun haberler saatinde, ona özel bir bölüm ayrıhyor. Plak tanıtılıyor, Uzerinde tartışılıyor. Bu, yıllardır değişme Yaşlandıkça değerleniyor. Mina 'mn sesi her zamanki gibi .«cak, ama hastalığı nedeniyle kilosu bir hayli artmış. Kendini göstermiyor, ama dinletiyor. yen bir gelenek ve Italya'da başka hiçbir şarkıcıya tanınmayan bir ayncalık. Lugano'da doldurulan bu plak ve radyonun birınci kanalındaki bir program, Mina'nın dinleyicileri ile tek baglantısı. Onun aldığı karardan dönmesi çok güç gibi. Kendini göster miyor, ama dinletiyor. Konuşmaktansa, şarkı söylemeyi yeğliyor. Sesi her zamanki gibi? Bir kez dinlemek yeterli. Hâlâ 3 oktavın uzerinde bir sesi var. Orkestra şefi Gorni Kramer'e göre, Amerıka'da bile Mina gibi bir ses bulmak olanaksız. 25 yıllık çalışmadan sonra Mina'nın sesi, her zamanki gibi sıcak, daha önce denenmemış tonlara ulaşabilen, derin bir ses. Kendisı de buna hay ret ediyor, "Ben de şarap gıbiymişim" dıyor. Mina yorumlayacağı parçaları, kendi seçiyor. Aranjmanlar için okeyi kendi veriyor. Parçayı bir ke? beğendimi, kulaklıklan takıp, stüdyoya giriyor ve şarkıyı söylüyor. Bir kerede, bir nefeste, plak hazır oluyor. Eğer o gün heyecanlıysa, kendini iyi hissetmiyorsa, denemiyor bile. Kayıt sırasında stüdyoda kimsenin kalmasına izin verilmiyor. Mina'nın en güvendiği teknisyeni ve stüdyo şefi dostu "Bunca yd sonra, hftla Mina'nın her kaydında, onu dinlerken, tüylerim urperir" diyor. ltalyan müziği uzmanı olan Gianni Borgna, Mina hakkında şunları söylüyor: "Kocaman kolları, kocaman elleri, kocaman gögüsleri ile Mina, tipik bir Akdenlz anası. Belki de bu efsanevi kişiligin koruyucu ve sevgi dolu yüzunu buluyoruz onda. Hastalığı yüzünden şişmanladıkça Mina bu mitolojik Üpe daha da yaklaşd." U Derleyen: EREN SOLEY Gerçek bir müzik kraliçesi Mina. 60% 70'Uyıllarda altın çağını yaşayan Mina 'mn bugun dinleyed ile tek bağlantısı yılda bir kez yaptığı plak ve radyonun ikinci kanalındakl bir proıram. 31