22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

tnahane üzerinde duralım. Semahane Semahane, sema edilen yer anlamına geliyor. Mevleviler yalnızca semahanede sema ediyorlar. Gölpınarlı bir semahaneyı şöyle anlatıyor: "Semahane, ceviz tahtalanyla döşenmiş, tahtalann araları tamamiyle bitişik, geniş, dairevi bir yerdir. Tahtalar sema edile edile, adeta cilalı bir hale gclmiştir. Tekkenin ayrı bir yapısı olan semahaneye, 'cumle kapısı' denen dış kapıdan girilir. Bu kapının iç (arafında, sağ yanda paşmaklann, yani papuçların, ayakkapların konmasına mahsus raflar vardır. Sol tarafta, asagıda, ziyaretçilere ayrılan yerin üstunde, pek de geniş olmayan, oııu parmaklıklı bir yere çıkılır. Merdivenle çıkılan bu kısmın cephesi semahaneyc bakar. Burada neyzenler, kudumzenler, ayinhanlar, na'than bulunur. Buraya, musiki aletleri çalanların yeri anlamına 'nuılnphane', yahul kısaca 'mıılrıp' denir. Semahanenin çevresi parmaklıkla aynlmıstır. Burası, orta kısma nispetk hayli dardır. Bu kısıın 'zıivvar', yani ziyaretçiler denen ve kimi seyretmeye, kimi vecit ve hâl elde etmeye gelen, mevleviliği seven, yahut bu yola merak eden, ayine, müzigc duşkun olan kişilere mahsustur. Kilim ve halılarla doşenıniş olan bu kısma cumle kapısındun girildikten sonra sag cihete sapılarak geçilir. Zuvvar çoksa, sol tarafta, mutrıbın altına ve mutrıba bitişik olan yukardaki yere de ziivvar alınır. Erkek ziivvara ayrılan kısmın ııstıınde, kapısı dışarda bulunan ve merdivenlc çıkılan kadın zuvvara ınahsus kısım vardır. Bu kısmın semahaneye bakan cephesi, lavana bitişmiş sık bir kafesle örtülüdur. Semahanenin tam cephesinde, ziivvar kısmında mihrap, cepheye na/aran sağında da minber vardır. Sol tarafta, aynı çatı altında ve semahaneden, lavana yaklaşan bir parmaklıkla ayrılmış bir kısımda, dergâhın ilk şeyhinin ve gelip geçen diğer şeyhlerin tıirbesi vardır. Yatırlann büyük ve yesil ortulerle, değerli ve agır puşidelerle örtülu sandukaları; kimisi istivalı, kimisi istivasız, destarlı sikkeleriyle, dekora ayn bir heybet ve ruhaniyet verir. Turbenin karsı tarafında, çok defa semahanenin sag köşesinde 'mesnevi kürsüsiı' bulunur. Semahaneye, ciımle kapısından geçildikten sonra züvvarın duracakları, oturacakları yeri ayıran ve yüksekliği pek az olan parmaklıgın cephede bulunan ve mihraba karsı olan kapısından girilir. Yapı yan duvariara dayanmakla beraber asıl sema edilecck yeri, orta kubbenin altındadır ve direklere istinad eder. Mihrabın hizasında ve semahanenin tam cephesinde şeyh postu serilidlr." Semahaneyi de böylece tanımladıktan sonra, günumuzde semanın nasıl yapıldığına geçebiliriz. Ama önce kaç türlu sema var, kısaca ona da değinelim, ardından bugun sema nasıl yapılıyor, onu görelim. Tarihsel gelişimi içinde semanın üç türlü yapıldığını görüyoruz: 1. llahi sema, 2. Ruhani sema, 3. Tkbii sema. Bu üçünu de kısaca şöyle açıklamakta yarar var: llahi sema, belli bir aşamaya yükselen velilerin, şeyhlerin tanrısal sırları duyması, görmesi anlamına geliyor. Bu, semanın en yüksek derecesidir. Ruhani sema, tasavvuf yolunda olgunlaşan bir insanın ruh âleminde bütün tanrısal sesleri, sırları kavraması. Bu aşamaya ancak ruh bakımından olgunlaşan kimseler ulaşabilir. Tabii sema ise sazla sözle yapılan ve dinleyenleri, oynayanları derin bir coşkuya götüren semadır. Sema nasıl yapılıyor? Daha önce de belırttik, sema, semahanede yapılır. önce geniş hırkalar giynıiş, başlarında konik silindir biciminde sıkke denilen başlıklar bulunan, yalınayak dervişle', yani semazenler, birer birer gelerek divan ciurur ve şeyhin gelişini beklerler. Şeyh, sırtında hırkası, başında yeşil ve siyah renklı destar sarılı sikkesiyle semahaneye gelir. Namaz küındıktan sonra Mesnevi'den bir ders okunur. Bu ders, orada bulunan dervişler ve ziyaretçiler içindir. Dersten sonra şeyh, kendisine ayrılan makam postuna oturarak dua eder. Bu duadan sonra mutrıb yerindeki dervişlerden biri ayağa kalkıp Divanı Kebir'den bir na't okur. Bunun bitiminde neyzenbaşı, neyle bir taksim yapar ve peşrev çalınmaya başlanır. Ardından şeyh ve semaya katılacak dervişler avuç içlerini yere vurarak ayağa kalkarlar, salat okuyarak ağır adımlarla sema yerini üç kez dolaşırlar. Peşrevden sonra mutnp tarafından Divanı Kebirden alınarak bestelenmiş Ayini Şerif çalınır ve ayinhanlar tarafından okunur. Bu sırada semazenler sırtlarındaki hırkalan bir bir bırakıp şeyhin önünde teker teker niyaz ettikten sonra semaya başlarlar. Semazenlerin sağ avuçlan yukarı, sol avuçlan aşağı doğrudur, gözleri ise genellikle yukarı bakar. Dönmenin etkisiyle tennurelerin bol etekleri yelpaze gibi açılır. Mevlana makamını simgeleyen şeyhin önünde bir süre dinlenilir, sonra yeniden niyaz edi lir. Sema bitince herkes oturur ve hırkalan arkalarına konur. Bu sırada aşır okunur, ardm, dan duacı dede bir dua okuduktan sonra ayağa kalkılır ve şeyh tarafından gülbank çekilir. Ardından dervişler Tanrı adlarından 'Hu"yu koro halinde söyledikten sonra bulunduğu postun üzerinden, hazır bulunanlara selam verir. ve bu selam aşçı dede tarafından yine sesli olarak karşılanır. Şeyh arkasını kapıya dönerek oturduğu posta niyaz eder. Bu niyaza bütun dervişler oturdukları yerden katılırlar. Şeyhin semahaneden çıkmasıyla dervişler de dağılırlar. Elbet bu kadar dar bir yazının sınırları içinde yüzyıllardır süzulüp gelen Mevlana'yı, mevleviliği, onun coşkuyla kendisini açığa vurduğu semayı anlatmak olanaklı değil. Yalnızca çeşitli kaynaklardan derlediğimiz notlarla se W ma üzerine kısa da olsa bir ışık düşürmeye ça w hştık. D " Mevlana Celaleddin Rumi jk r\ryjy\\m6i& Horasan'ın Belh ilinde doğan Mevlana Celaleddin Rumi 14 I Cm\J # yaşında yerleştiği Konya'da 1273 yılında öldü. ilk eğitiminl ür.lü bir bilgtn olan babası Bahaeddin Veled'den aldı Daha sonra medreseye giderek hadıs, fıkıh, tefsir, kelam gibi islami bilimler okudu 1230 yılında babasının ölümü üzerine, onun yerine camide vaaz vermeye başladı. 1231 yılında Seyyıd Burhaneddin Tirmizi ile karşılaşan Mevlana ondan tasavvuf konusunda bılgıler aldı ve yeni bir inanç ve yeni bir düşünce ortamına glrdi. Tirmizi'nin ölümünden sonra bir içe kapanış dönemine giren Mevlana, Şems1 Tebrizi'nin Konya'ya gelişiyle sarsıcı bir değişiklik geçirmiş, hattalarca toplumdan ayrı yaşamış»ve büsbütün tasavvufun etkisine gırmiştir. Mevlana Celaleddin, butün düşünce ve inanışlarını şıirlerinde sergılemiştir. Kışilığini oluşturan ıkı temel öğe vardır. Biri şiirleri, öteki bu şiirlerde dıle getirilen varlık birliği (vahdetı vücud) ve Yeni v Platonculuk'tan kaynaklanan görüşlerldlr. Şiirlerinde sevgiyi ön plana çıkaran Mevlana Celaleddin,. erdem ve iyiliği ve insanlar arasındaki kardeşliği işlemiştir. Kalça stlamını tamamlayan semazen, semaya bafhyor. Mahmud Dede'nln 1599'da yaıdığı Mevlana'nm biyogrnflsi "Menakıbı Savaktb"tan bir mlnyatür. Mevlana anafora kapılmif bir gemiyi kurtanyor. TURİZMDE21 YILLIK GÜVENCE Btr vtcd halidir sema, beden ferahlar, huzura kavuşnı LÜTFEN BROŞÛft İSTEYİNİZ. CLUB DATÇA DAĞ OTELİ •TURİSTİK ULUDAĞ OTELİ • ULUDAG KAR OTEL • BURSA DİLMEN OTEL PerşembePazar 56 000 TL CumaPazar 42 000 TL YILBAŞI REZERVASYONLARIMIZ PerşembePazar 120 000 TL PerşembePazar 52 000 TL CumaPazar 40 000 TL CumartesıPazar 22 000 TL GÜRKAY TURİZM LTD. $Tİ. Tel 155 30 9091 15518 98 DEVAM ETMEKTEDİR. HAFTA ARASI % 50 İNDİRİM GRUPLARA ÖZEL FİYAT VE PROGRAM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle