29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MERVE ERBİLGİÇ‘LE SÖYLEŞİ ‘Çizimlerimde anlam yaratabilmek benim için çok önemli’ Merve Erbilgiç’in illüstrasyonlarıyla Bazı Kuşlar Uçtu kitabında karşılaşmış ve çok sevmiştim. Bu röportaj, kendi illüstrasyon dilini yaratabilmek için bunca uğraşan bir sanatçının yaratı dünyasını benim de daha yakından tanımam için fırsat oldu. BURCU YILMAZ T ekrar kutlarım seni. İspanya’daki Edelvives Yayınevi’nin ilk kez bu yıl düzenlediği Uluslararası İllüstrasyon Ödülleri’nde mansiyon ödülünü “kendine özgü estetik yaklaşımın” nedeniyle kazandın. İllüstrasyona bakış açından, çalışmayı tercih ettiğin yöntemlerden ve karakter yaratırken neleri gözettiğinden söz eder misin? Çok teşekkür ederim. Edelvives Yayınevi bugüne kadar yazar ve çizere birlikte ödül veriyordu. Bu sene ilk defa, yazar ve çizere ayrı ödül verilen yarışma düzenlendi. Jüri, Meksikalı illüstratör David Daniel Álvarez Hernández’in illüstrasyonlarını birincilikle ödüllendirdi ve otuz üç finalistten ikisine özel mansiyon ödülü verdi, biri benim projemdi. İllüstrasyon değil, sanat bilmeye önem veriyorum. Çizerlerin her zaman bir sanatçı olma sorumluluğunu taşıması gerektiğine inanırım. Bir çizer olarak yarattığım eserlerde kendi tarzımı geliştirebilmek için çalışıyorum. Çizimlerimde “düşünce” yani “anlam” yaratabilmek konusu benim için çok önemli. Düşünsel süreçler bazen uzun zaman alabiliyor. Üzerine çalışacağım konuyu önce çok iyi anlamam, bir süre üzerine araştırma yapmam ve derinlemesine düşünmem gerekiyor. Çizimler ve tasarım bu aşamadan sonra gerçekleşiyor. Bir sanatçı olarak bir şeyleri iyi anlamaya ve kendi dilimle iyi anlatmaya emek sarf ediyorum. Bir şeyler çizmeye başladığımda, düşünceler çizdiklerimi yönlendirmeye başlıyor. Sonra düşündüklerimi elime de öğretebilmek için çalışmaya devam ediyorum. El, düşündüklerinizi hemen yerine getiremiyor, öğrenmesi zaman alıyor. Bu yüzden, kitaptaki bir sahneye çalışırken genellikle defalarca çiziyorum. Bazen de illüstrasyonların kendisi beni yönlendiriyor. Bir an geliyor; beklenmedik şekiller, bazen kazalar ortaya çıkıyor ve sonra kendinizi bambaşka yerlerde buluyorsunuz. Karakterleri yaratırken alışılmışın dışına çıkan formlar kullanarak okuru daha önce hiç karşılaşmadığı bir dünya ile baş başa bırakmayı amaçlıyorum. Hem çocuğun bakış açısından hem de kendi bakış açımdan bakarak çizmeyi tercih ediyorum. Kendimi tekrarlamayı sevmediğim için ortaya çıkardığım her kitapta farklı fantezi dünyalarına ait illüstrasyonlarla karşılaşıyorsunuz. Yine de kitaplara baktığınızda “bunu Merve yapmıştır” dedirtebiliyorsam, başarılı olmuşum demektir. Yarattığım illüstrasyonların “ruh dolu”, “etkileyici” ve “kişisel” olması için çaba sarf ediyorum. ÇOCUK SANATIN ETKİSİNE DAHA AÇIK n Metnin ulaşacağı yaş grubunun algısına göre farklı teknikler kullanıyor musun? Her yaş grubundan çocuklar ve aynı zamanda yetişkinler için çiziyorum. Çocuk kitabı olmasının ötesinde, bir sanat kitabı olmasına özen gösteriyorum. Aslında benim tarzımdaki çizerlerin çocuk kitaplarına çiziyor olmasının özel bir nedeni var: Çocuk, çizimlerle karşılaştığı zaman yetişkinlere göre sanatın etkisini çok daha fazla hissediyor. Onu, kafasında yerleşmiş bir kalıba oturtmadan görebiliyor. Henüz bi lim devreye girmemiş olduğu için doğal olarak hayal güçleri çok fazla. Çocuklarda okul öncesi dönem (36 yaş grubu), çocuğun sanatın etkisine en açık olduğu zamandır. Bu yaş grubundaki çocuğa görselleri açısından zengin kitaplar okumak beyin gelişimi açısından çok önemli. n İllüstrasyon anlayışını geliştirirken başka illüstratörlerden nasıl beslendin? Seni etkileyen illüstratörler arasında kimleri sayarsın? Çizimleri yaparken Javier Zabala, Linda Wolfsgruber, Morteza Zahedi, Violeta Lopiz, Sahar Bardaie gibi anlam sanatçısı olmaya ağırlık veren, kişisel çizimleriyle ön plana çıkan çizerlerden etkilendim. Kendi kişisel dilimi bulabilmek için, onların grafik deneyimlerini incelemeye başlamıştım, zamanla kendi tarzımı oturtmayı başardım. DUYGUSAL TON ÇOK ÖNEMLİ n Metnini resimlediğin yazarla nasıl bir ilişki içinde oluyorsun? Kitabın yayıma hazırlanma sürecinde nelerle karşılaştığını anlatır mısın? Projenin hazırlık sürecinde yazarla birlikte ilerlemeyi tercih ederim. Kitabın metni ile illüstrasyonları birbiriyle uyum içinde olmalı. Her kitabın kendine özgü bir ritmi ve anlatım dili var. Bu noktada, kitabın seyirciye vermek istediği “duygusal ton” çok önemli. Yazar nasıl bir duygu vermek istemiş? Çizer bu duyguyu nasıl anlatmış? Metin ve görseller uyum içinde ilerlemeli, birbirini desteklemeli ve güçlendirmeli. Kitapların kapak tasarımlarını kendim yapıyorum. Editoryal işleri de yayıneviyle birlikte çalışıyorum ya da kendim yapıyorum. Yayınevinin çizerden bağımsız müdahaleleri, çizerin söylemek istediklerini izleyiciye yanlış aktarabilir. İyi bir editör ile çalıştığınızda bu iyi bir esin kaynağıdır. n Ödüle değer görülen illüstrasyonlarının yer aldığı kitabından ve kitabı İngilizce yazma nedeninden söz eder misin? İlk kitabım Bazı Kuşlar Uçtu, Esra Ercan Bilgiç tarafından yazıldı, Nesin Yayınevi’nden çıktı. Bu defa kişisel bir proje yapmak istedim. Dünya çapında bir iş çıkarmaya çabalıyordum. Aynı zamanda kendi tarzımın en özgür halini yansıtabilmek ve bunu daha fazla insana gösterebilmek düşüncesindeydim. Sonra, kitabı herkesin anlayacağı bir dilde yazmaya karar verdim. Yaratım süresince çok keyif alarak ilerledim ve sonuçta ortaya iyi bir iş çıktı. Kitap yakında basılacak ve Türkiye’den de internet üzerinden satın alınabilecek. n 10 20 Haziran 2019
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle