22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bektaşîleri kızdıran kitap: Nur Baba “Nur Baba” romanında Bektaşîliği kötü gösteren bazı görüşlerinden dolayı Yakup Kadri Karaosmanoğlu çok eleştirilmiş ve bu eser hakkında “Nur Baba Masalı” isimli bir reddiye kaleme alınmıştı. E debiyatımızın güçlü ve önemli kalemi Yakup Kadri Karaosmanoğlu (18891974),1921’de Akşam gazetesinde Nur Baba isimli bir romanı tefrika yoluyla yayımlamaya başlar. Fakat bu tefrika, aldığı tepkiler ve meydana ge len tartışmalar üzerine yarıda kalır. Bu tartışmaların başında, Bektaşî tarikatına ait “Bektaşî Sırrı” diye adlandırılan bazı ritüellerin romanda açıklanmasının mey Çamlıcalı Nuri Baba kartpostalı. Yakup Kadri’nin “Nur Baba” kitabının eski harfler dana getirdiği olumsuzluklar gelir. Ayrı le basılı hâli. ca romanın yayımlandığı tarihte yaşayan Bektaşîlere göre eserde adı geçen bürokrattır. Millî Mücadele sırasında kişiler, İstanbul’da gerçek bir Bektaşî Alaşehir’de kaymakamlık yapmış, kurtu tekkesinde yaşarlar ve anlatılan olaylar luş için çalışmış bir kişidir. II. Meşrutiyet nedeniyle Bektaşîleri küçük düşürücü sonrasında İstanbul’da basın dünya işler yapan kişiler olarak resmedilmiştir. sında bulunmuş, Tenkit isimli bir eleştiri Romanın yayımlanması sırasında kitaba dergisini ülkemizde ilk kez yayımlamış pek çok Bektaşî ve tekke mensubu tep tır. Nur Baba’nın ilk baskısı yayımlanır ki gösterir. yayımlanmaz çevresindeki Bektaşîlerin Tefrikanın durmasından kısa bir süre tepkisini hisseden Bezmi Nusret Bey, sonra yani 1922’de Yakup Kadri, Nur Baba’yı Akşam Matbaası’ndan kitap olarak çıkarır. Kitabın başına yazdığı “Bir İzah” başlıklı “Bu kitap Akşam gazetesinde tefrika edildiği esnada epeyce işlerin döndüğü, dinî kimliğini kaybetmiş yerler gibi gösteren bu roman Tarikatı Bektaşîye’ye üye pek çok insanı üzmüştür. kılükale (dedikoduya) mucip oldu; bazı kimseleri kızdırdı, bazılarını heyecan ve endişeye düşürdü; bir kısım halkın ise lüzumundan fazla hayret ve tecessüsünü (merakını) tahrik etti” diye başladığı yazısında, tefrika sonrası tartışmalara TEKKENİN TEPKİSİ Bu yıllarda İzmir’de bulunan Bezmi Nusret Kaygusuz (18901961) Girit doğumlu, Girit’te bulunan Kaygusuz Baba Bektaşî dergâhından el almış bir cevap verir. Romanı eleşti renlere karşı Halide Edip ve Ahmet Haşim, Nur Baba’yı edebi açıdan savunan ve öven makaleler kaleme alır. Kara sakallı, güzel sesli, zevk ve şehvet düşkünü bir Bektaşî şeyhi olan Nur Baba; kadınları büyüleyip onların servetlerini ellerin den alan bir şahsiyettir. Bektaşîleri ve Bektaşî tekkelerini yozlaşmış, kötü “Nur Baba Masalı” kapağı “Velinimetim Ahmed Keşfi Beyefendiye” diye imzalı ve ithaflı. Bezmi Nusret ve kitaplarından örnekler. ısrarlara dayanamayıp Yakup Kadri Bey’in eserine otuz iki sayfalık Nur Baba Masalı başlıklı bir tenkit, yani reddiye kitapçığı kaleme alır. Bir Roman Gibi isimli anı kitabında, o günleri “O sırada Yakup Kadri Bey’in Nur Baba isminde bir romanı intişar etti. İzmir ve havalisindeki Bektaşîler, bu eserden şiddetle müteessir oldular. Cevap verilmesi için bana birçokları müracaat etti. Epeyce nazlandım. Olmadı. Ali Rıza Baba kasabadan gönderdiği müessir bir mektupla beni harekete geçirdi. 12 Temmuz 1338’de [12 Temmuz 1922] Nur Baba Masalı adı ile bir risâle yazdım. İhvandan eski sıhhiye baş kâtibi Hasan Bey bunu Ahenk Matbaası’nda bastırdı. 19 Temmuz 1338’de [19 Tem muz 1922] Şark gazetesinde koca bir methiye çıktı. Meğer gazetenin sahibi Halil Zeki Bey de Bektaşî imiş. Birkaç gün içinde kitapçılarda bir nüsha bile kalmadı” diyerek anlatır. Nur Baba Masalı isimli eser, İzmir baskısı bir kitap olup kentin ünlü gazetelerinden Ahenk’in matbasında basılmıştır. On beş kuruş fiyatla piyasaya verilen kitapçığın kapağında “Kitaphanei Sudi’nin İzmir Şubesi” kaydı bulunuyor. Bu, İstanbul’da pek çok kitap basmış ünlü bir yayınevinin İzmir’de şube açtığını gösteren önemli bir belge. Fuat Köprülü de İkdam gazetesinde Yakup Kadri’nin eserini savunan, Nur Baba Masalı’nı eleştiren bir makale kaleme alır. “MÜNKİR ÜFLEMEKLE BU ÇERAĞ SÖNMEZ” Nur Baba Masalı hakkında pek az kaynakta bilgi var. Haziran 1977’de, Atilla Özkırımlı tarafından yayıma hazırlanan Nur Baba romanında (İletişim Yayınları, 268 s.), detaylı ve titiz bir inceleme yapılmış olmasına rağmen bu reddiye hakkında bir bilgi yok. Kitapçık hakkında en önemli ve akademik çalışma Başkent Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Demir tarafından yapılmıştır. “Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Nur Baba’sı İçin Döneminde Bir Reddiye: Nur Baba Masalı” başlıklı makale, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi’nde yayımlanır (Kış, 2016, Sayı: 80). Bütün bu tenkitler ve tartışmalar, her iki kitabın da satışını etkiler, eserler birkaç ay içinde tükenir. Bezmi Nusret Bey’in kitapçığı mahalli bir yerde ve az sayıda basılması sebebiyle gözden kaçar. Yakup Kadri Bey ise bu durum üzerine Mart 1923’te Nur Baba’nın ikinci baskısını (İstanbul Orhaniye Matbaası, 1923, 226 s.) yayımlar ve “İkinci Bir İzah” başlıklı yazının yer aldığı Nur Baba’nın mevcudu birkaç ay zarfında tükenir. Fakat “bu rağbet bir muharrir sıfatile, beni zerre kadar müftehir etmiyor” ve “Meseleyi Bektaşîlik tarafından alanlara artık cevap vermeyeceğim çünkü bunlar benim cinsimden insanlar değildirler” diyerek son noktayı koyar. Bezmi Nusret Bey ise kitapçığında “Şimdiye kadar Nur Baba kabilinden birçok masallar dinledik. Lakin onların sırası çoktan geçti (...) Pir Sultan’ın dediği gibi münkir üflemekle bu çerağ sönmez” diyerek sözlerine son verir. n 18 8 Haziran 2017 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle