03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vitrindekiler Ak Tanrıça / Robert Graves / Çeviren: Çağla Çakın / Kabalcı Yayıncılık / 808 s. Ak Tanrıça, ünlü İngiliz akademiyen ve şair Robert Graves’in folklor, mitoloji, din ve büyüye dair araştırmalarının ve derin okumalarının bir sonucu. Avrupa mitlerinin anlamını, kadın erkek ilişkilerinin polemiklerini, şiirin ve kendi esin kaynağının izini mitolojide süren Graves, bu çalışmasını, “şiirsel mitlerin dilinin tarihsel grameri” olarak tanımlar. Hayatın sadece doğa döngüsünde yaşandığı zamanda şairin ve şiirin, ilhamın ve temanın, bu dolaysız ilişkiden doğarak, belli bir coğrafyanın kültürünü biçimlendirişini ve geçen bunca zamanın içinde de bu kültürün neye dönüştüğünü anlatıyor. Türkiye’de ve Beş Kıt’ada Gençler / Aysel Ekşi / Nobel Tıp Kitabevleri / 518 s. Aysel Ekşi’nin kaleme aldığı kitap iki kısımdan oluşuyor; Birinci kısımda Avrupa, Asya, Amerika, Afrika ve Okyanusya kıtasından 35 ülkedeki gençler yaşam biçimleri, aile ve toplum ilişkileri, eğitim ve kültür özellikleri, cinsel tutum ve eğilimleri, alkol ve madde alışkanlıkları gibi çeşitli açılardan ele alınıyor. İkinci kısımda ise beş kıtada gençlerle ilgili bilgi, bulgu ve araştırmaların yorumlarına ayrılıyor. Şiddet nasıl gelişir, gençler neden başkasına şiddet uygulamış, neden kendini öldürmüş, savaş, deprem, cinsel saldırı uzun dönemde onların kimliğini nasıl etkilemiş, gençler hangi koşullarda cinsel kimlik gelişmesi yaşamış? Psikiyatrist Ekşi, kitabında tedavisinde bulunduğu bazı vakaları da somut örneklerle sunuyor. Ani felaketlerin çocuk ve gençlere etkilerini, Marmara Depreminde bir ekip olarak yaptıkları araştırma verileri ile ortaya koyuyor. Ermeni Soykırımı / Raymond Kévorkian / Çeviren: Ayşen Taşkent Ekmekci / İletişim Yayınları / 1168 s. Osmanlı Ermenilerinin yaşadığı bölgelere, sosyal, ekonomik ve kültürel durumlarına dair ayrıntılı bir döküm ortaya koyan Kévorkian, farklı arşivlerdeki belgelerin ve yayımlanmış araştırmaların yanı sıra, çeşitli yazışma, hatırat, konsolosluk raporu, telgraf, gazete haberi ve tanıklığa dayanarak tehcir güzergâhlarını, kıyımların gerçekleştiği vadilere kadar olayların yaşandığı alanları, katliamların nasıl organize edildiğini tek tek anlatıyor. 1915’te neler olduğunu son derece canlı biçimde gözler önüne seriyor. Anlamın Mantığı / Gilles Deleuze / Çeviren: Hakan Yücefer / Norgunk Yayıncılık / 372 s. Deleuze felsefesinin Türkçedeki yayılımı sürüyor. Ağırlıklı olarak Lewis Carroll’ın yapıtı üzerinden yüzey ve derinlik mefhumlarının tartışıldığı Anlamın Mantığı, Deleuze’ün doktora tezi olarak sunduğu Fark ve Tekrar’la birlikte kendi özgün felsefesini doğrudan ortaya koyduğu en önemli yapıtlarından biri olarak kabul edilir. Yayınlandığında Lacan ve çevresini, özellikle de kitabın yayınından hemen sonra Deleuze’ün birlikte felsefe yapmaya S A Y F A 2 4 n 2 N İ S A N başlayacağı Lacan’ın öğrencisi Félix Guattari’yi derinden etkileyen bu yapıt dönemin psikanaliz tartışmalarına yepyeni boyutlar getirir. Film Teorisi / Siegfried Kracauer / Çeviren: Özge Çelik / Metis Yayınları / 558 s. Kracauer’in Film Teorisi, alanın kanonik metinlerinden biri. 1960’larda yayımlanan kitabın temelleri esasen daha erken bir tarihte, Kracauer’in “film estetiği” üzerine kitabı için aldığı notlarla 1940’larda atılıyor. Film Teorisi yazarın daha önce yayımlanan iki kitabı arasında, “bir çağın tarihsel süreçte tuttuğu yer, o çağın kendisi hakkındaki yargılarından ziyade yalın ve yüzeysel dışavurumlarının analiziyle daha isabetle belirlenebilir” diyen Kitle Süsü’yle “son, nihai şeyleri felsefi veya teolojik sistemler aracılığıyla kavrayabileceğimize inanmadığı için geçici iç görülerle ilgilenen” Tarih: Sondan Bir Önceki Şeyler arasında düşünsel bir köprü kurar. Kitap şu sorunun peşinde: Film deneyimi neye yarar? Avrupa’da İşgal Hareketleri / Kolektif / Çeviren: Ceren Akyos, Duygu Toprak / Tekin Yayınevi / 334 s. Avrupa’da İşgal Hareketleri, kapitalizme alternatif olarak işgale ilişkin doğrudan araştırmacıaktivistler eliyle yazılmış en kapsamlı rehber olma özelliğini taşıyor. Avrupa’nın yüksek işsizlik, enflasyon ve sosyal konut yetersizliğiyle karakterize olan bugünkü krizine karşı işgal, halk açısından hak alıcı bir doğrudan eylem olarak giderek popülerleşiyor. Kentlerin ve gündelik hayatın metalaştırma ablukasına alındığı, düşük gelirli bütün toplumsal kesimlerin kent merkezlerinden sürülme tehdidi altında olduğu ve kentlerde barınmanın her geçen gün daha da zorlaştığı bir uğrakta, Avrupa’da kendi barınma ve yaşam alternatiflerini yaratan işgal örneklerinden alınacak pek çok ders mevcut. İstanbul’da 30 Saatlik Kaos / Gürcan Çilesiz / Belge Yayınları / 216 s. İstanbul, 26 Ağustos 1896’da Ermeni fedailerin Sultan Abdülhamid’e karşı meydan okuyuşuna sahne oldu. Ermeni gençler kentin değişik semtlerinde bombalı saldırılar düzenledi. Yine aynı gün saatler 13.00’ü gösterirken 26 Ermeni fedai Osmanlı Bankası’nın Galata’daki genel müdürlük binasına baskın düzenledi. Baskın haberi duyulur duyulmaz ellerinde tahta ve demir sopalar bulunan gruplar kentte büyük bir Ermeni avı başlattı. 30 saat aralıksız süren olaylar sırasında resmi kayıtlara göre 1015, Avrupalı gözlemcilere göre ise 46 bin Ermeni erkek, kafalarına sopalarla vurularak öldürüldü. Gürcan Çilesiz bu çalışmasında Osmanlı İmparatorluğu’nun başkentinde insanlığın unutulduğu “o anları” kaleme aldı. Sürükleyen Zaman / Alexander Kluge, Gerhard Richter / Çeviren: Tevfik Turan / Everest Yayınları / 132 s. Güncel sanatın ve çağdaş sinemanın yaşayan en büyük isimlerinden; yazar, yönetmen, düşünür Alexander Kluge ve ressam Gerhard Richter, 2009’un 2 0 1 5 yılbaşı gecesi Sils Maria’da, Nietzsche’nin evinin çok yakınındaki Waldhaus Oteli’nde buluştu. 9 Şubat 1932 doğumlu Richter ile 14 Şubat 1932 doğumlu Kluge, birbirleriyle “zaman akrabası” olduklarını belirlediler: Aynı yüzyılı farklı gözlerle ama eşzamanlı bakışlarla görmüşlerdi. Sürükleyen Zaman adlı ortak kitap bu akrabalıktan hareketle ortaya çıktı. Osmanlı Dünyasında İhtida Anlatıları / Tijana Krstic / Çeviren: Ahmet Tunç Şen / Kitap Yayınevi / 302 s. Tarihçi Tijana Krstic’e göre, İslamiyeti kabul edenlerle ilgili hikâyelerin üretilmesi ve yaygınlaşması, 16.17. yüzyıllarda Osmanlı emperyal kimliğinin ve Sünni Müslüman bakış açısının dile getirilmesinde büyük bir önem kazanmıştı. Krstic, Osmanlıların ihtida ve mühtediler karşısındaki tavırlarının geçirdiği evrimi Akdeniz ülkelerindeki dini eğilimlerin, ayrıca Osmanlıların hem Habsburglar hem de Safevilerle rekabetinin çerçevesine oturtuyor, yeni kaynaklarında peşinde koşarak bireyler, cemaatler, yerel ve merkezi yetkililer arasındaki ilişkilerin din değiştirme sürecini nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. Türkiye’de Resim Sanatı / Özkan Eroğlu / Tekhne Yayınları / 298 s. Kitap, 1990’larda ve 2000’lerde plastik sanatlar alanında yoğun şekilde yazan bir sanat tarihçibağımsız eleştirmenin, Türkiye’deki resim sanatının durumunu samimi bir gerçeklikle geçmişten günümüze ortaya koyma çabasını gözler önüne seriyor. Bu çaba, toplumundaki resim sanatı algısının mutlak evrenselliği sorgulayarak hareket etmesi gerektiğinin de önemini dışavuruyor. MerleauPonty / Emre Şan / Say Yayınları / 486 s. MerleauPonty, Çağdaş Fransız felsefesinin temelindeki akımları anlamamız için mükemmel bir örnektir. Filozofa göre bugünün felsefesi ne görkemli klasik rasyonalizm gibi hakiki bir fikri mutlak bir varlıkla çakıştırabilir ne de kendini hakikatin yıkıcısı olacak bir göreceliğe indirgemeyi onaylar. O daha çok, sonluluk ve olgusallık ufkunda, hakikatin öne çıkışını düşünmeyi önerir. Söz konusu girişim varoluşun hakikatinin ve sonluluğunun (ve hatta felsefenin imkânının) kökensel biçimde birbirine düğümlendiği yere yavaş bir çıkıştır. Hazırlanan bu seçkide MerleauPonty’nin düşünce dünyasının fenomenoloji ile ilişkisinin yanında, felsefe dışı alanların sorularını da içine alan eksenini betimlemek hedefleniyor. Viyana’da Aşk / David Vogel / Çeviren: Şahika Tokel / Yapı Kredi Yayınları / 220 s. İbrani edebiyatının önde gelen isimlerinden David Vogel’den ondokuzuncu yüzyılın kuvvetli romantizmi ile yirminci yüzyılın ilk yarısının umutsuz varoluşçuluğunu birbirine bağlayan köprüde, ateşli bir mizaca sahip, gösterişsiz ve doğrudan diliyle heyecan dolu bir psikolojik roman: Viyana’da Aşk. Birinci Dünya Savaşı öncesi, hayatı deneyimleme açlığıyla Viyana’ya gelen on sekiz yaşındaki Michael Rost, yoluna çıkan insanlarla geçici ilişkiler kurar: Fahişeler, devrimciler, yoksullar, subaylar, zengin adamlar... Michael Rost’un sürüklendiği sonsuz çatışmanın odağında, dönemin insan portreleriyle işlenmiş bir resim C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 3 1 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle