Katalog

Vitrindekiler Türkiye Nereye Gidiyor? / Marc Pierini / Çeviren: Esra Atuk / Doğan Kitap / 152 s. 20062011 yılları arasında, beş yılı aşkın bir süre boyunca Avrupa Birliği Türkiye temsilcisi olarak Türkiye’de çalışan Marc Pierini, Türkiye’ye bir yabancının gözünden bakıyor ve kişisel gözlemleri, anıları ve mesleki deneyimlerinden yola çıkarak ilginç saptamalarda bulunuyor. Ekonomik bakımdan sağlıklı, özellikle de kendisiyle barışık bir komşunun, stratejik açıdan AB ve daha genel anlamda Batı’nın çıkarına olacağını, iki zıt eğilim arasında kutuplaşmış bir Türkiye’nin ise Avrupa’nın geri kalanı için yeni sorunlar yaratacağını ileri süren Pierini, bu bağlamda, üyelik müzakerelerinin geniş ölçüde Türkiye’deki reformlar ve modernleşme için de motor işlevi gördüğünü söylüyor. Ancak Türkiye’nin son yıllarda Avrupa Birliği’ne üyelik konusunda eskisi kadar kararlı görünmediğinin de altını çizen Pierini, çalışmasının başlığından da anlaşılacağı gibi tüm kitap boyunca şu sorunun yanıtını bulmaya çalışıyor: “Türkiye Nereye Gidiyor?” Türk Erkeği ve Diğer Mucizeler / Murat Toklucu / İletişim Yayınları / 244 s. “Elbette gazeteler dönemin havasını her zaman doğru yansıtmazlar. Bundan 50 yıl sonra bugünün gazetelerini karıştıran birinin hissedeceklerini bir düşünün. Muhtemelen futbol ve birkaç ufak tefek sıkıntı dışında her şeyin güllük gülistanlık olduğunu sanacaktır. Ama toplumdaki çeşitliliği kısmen de olsa yansıtan, farklı çizgideki birçok gazetenin gerçekten işini yaptığı dönemlerde en azından birkaç gazeteyi karşılaştırmalı okuyup gerçekte ne olup bittiğine dair fikir edinmek mümkündür.” Türk Erkeği ve Diğer Mucizeler, yıllardır süren bir arşiv ve bağlam çalışmasının ürünü olan “Zihinler Altında 20.000 Fersah” serisinin ilk kitabı. Murat Toklucu, yıllara yayılmış silik bağlantıların izini sürerek nevi şahsına münhasır memleket hallerini birbirine bağlayan bir zihniyet haritası çiziyor. Kanuni Devrinde İmparatorluk ve İktidar / Kaya Şahin / Yapı Kredi Yayınları / 316 s. Kaya Şahin, elimizdeki çalışmasında, imparatorluğun bir numaralı bürokratı olan Celalzade Mustafa’nın bakış açısıyla revizyonist bir siyasi tarih anlatısını ve nişancının eserlerinin ayrıntılı bir okumasını bir araya getiriyor. Kitabın ilk kısmı Osmanlı seçkinleri arasındaki dahili çekişmeleri ve uluslarası ortamdaki rekabeti hesaba katarak 16. yüzyıl Osmalı tarihine yönelik yeni bir değerlendirme sunuyor. İkinci kısımda ise yeni imparatorluğun müesseselerinin ve bu müesseselere eşlik eden kültürel ve siyasi söylemin oluşumunu ve taşıdığı işlevi tartışıyor. Franz Kafka Gibi Yalnız / Marthe Robert / Çeviren: Orçun Türkay / Can Yayınları / 290 s. Franz Kafka birçok kültürün, tarihin ve dilin kavşağına konumlanmış bir yazardı; Prag’da doğmuş, o zamanlar Avusturya İmparatorluğu’nun parçası olan ve Çek milliyetçiliğinin geliştiği Bohemyalı bir Yahudi’ydi. Kendini ne Çekçe ifade ediyordu ne de Yidiş, Almancaydı dili. Hayatından da iki seçeneği tamamen dışlamıştı: Avusturyaya, Alman kültürüne ya da Bohemya’ya topyekun bir asimilasyon ve artık babasının bile kurallarınca yaşamadığı, S A Y F A 2 8 n 6 Ş U B A T 2 0 1 4 atalarına ait bir Musevilik anlayışına dönüş. İşte en klasik, en cüretkâr modern sanat bu durumdan ve bu yırtılmadan doğdu. Marthe Robert’in, onun kitaplarında, günlüğünde ve yazışmalarında ipuçlarını verdiği fikirlerden, yaşam biçiminden yola çıkarak Prag’daki konumunu ve duruşunu açıklığa kavuşturma, belirleme çabasıyla kaleme aldığı bu önemli deneme, Kafka’yı anlamak ve anlatmak üzere kaleme alınan temel eserlerden biri, hatta kimi edebiyat eleştirmenlerine göre, hâlâ aşılamamış bir eşik. Televizyonda Gerçeklik Algısı / Ozan Otan / Agora Kitaplığı / 232 s. Ozan Otanı’n kaleme aldığı Televizyonda Gerçeklik Algısı kitabı, hepimizin gündelik hayatlarımızın artık kaçamadığımız bir parçasını oluşturan televizyonun, gerçekliği nasıl kırıp çarpıtarak ve özellikle sunduğu haberlerde yeni bir forma sokarak bize geri iade ettiğini ve bu süreçte görsel kültürle ilişkimizin giderek sorunlu ve çarpıtılmaya yatkın bir niteliğe büründüğünü anlatıyor. Her gün izlenen televizyona, bir başka bakış Otan’dan... Otizm Spektrum Bozuklukları – Tanı ve Takip / Nahit Motavalli Mukaddes / Nobel Tıp Kitabevleri / 196 s. “Bebeklerde otizm tanısı nasıl konulur? Yaş ilerledikçe belirtiler nasıl değişir? Otizmde beyinde ne tür değişimler görülür? Otizmli bireylerin tedavisi ve takibi nasıl yapılmalıdır? Otizmde etkili eğitsel tedavi yöntemleri nelerdir? Otizmlilerde eğitimden neler beklenmelidir? Otizmlilerde ne tür ilaç tedavileri uygulanabilir? Alternatif tedavilerden etkili olanları hangileridir? Otizmlilerde depresyon, dikkat bozukluğu, kaygılar, uyku problemleri, öfke ve cinsellikle ilgili sorunlar nasıl ele alınmalıdır?” Otizm Spektrum Bozuklukları adını taşıyan çalışma, yıkarıdaki sorular ekseninde otizm tanısı, tedavisi ve otizmli bireylere nasıl yaklaşılması gerektiği konularını bilimsel kanıtlara dayanarak ve güncel gelişmeleri dikkate alarak sunuyor. Otizm alanında güvenilir bir rehber elimizdeki çalışma. İonna Kuçuradi Çağın Olayları Arasında / Editörler: Betül Çotuksöken, Gülriz Uygur, Hülya Şimga / Tarihçi Kitabevi Yayınları / 508 s. Alanının başarılı isimleri tarafından hazırlanmış bu armağan kitap, İonna Kuçuradi’yi hemen her yönüyle anlatma amacı taşıyor. Kitabı yayıma hazırlayan editörler; “İoanna Kuçuradi’ye armağan olarak size ulaşan bu yapıtta ana izlek ‘arada olmak’ izleğidir. Arada olmayı işbirliği olarak içselleştiren biz editörler, İoanna Kuçuradi’nin ‘düşünce akrabaları’na, sizlere çok şey borçluyuz. Bu kitap, siz yazarların eseri; sizler İoanna Kuçuradinin çağdaşları; İoanna Kuçuradi ‘çağın olayları arasında’ olduğu kadar, eleştirici, tartışmacı, sorgulayıcı kimliğiyle siz çağdaşlarının da arasında.” diyor. Dershaneler / Derleyenler: Kemal İnal, Nevzat Samet Baykal / Ayrıntı Yayınları / 378 s. Türkiye’de özel dershaneler epeydir eğitimin en büyük sorunlarından biri. Evet, dershaneler bir neden değil, sonuç. Eğitimde niteliği ve eşitliği gözardı eden politikaların bir sonucu. Elimizdeki kitap da bu bağlamda hem dershanelere ilişkin siyasal tartışmanın derinliklerine inip oluşan tutarsızlık ve çelişkileri ele alıyor hem de dershanelerdeki çok önemli bir soruna, yani öğretmen emeği sömürüsüne dikkat çekiyor. Haliyle çalışmanın derdi, pedagojik bir konunun kısır ve tutarsız siyasal tartışmalar içinde kaybolmasının önüne geçip, meseleyi alabildiğine nesnel bir zeminde, akademik boyutta tartışabilmek. Milyonlarca öğrencinin gittiği bu kuruluşların devasa bir sektöre dönüşüp cemaatlerin değirmenine su taşıdığı, halkın bu konuda müthiş çaresiz bırakıldığı, sınav odaklı eğitim sisteminin hiçbir yerde işlemediği açık. Bu kitap, konuya dair yaşanan sessizliği, dönen dolapları ve çaresizliği bozmaya yönelik bir adım niteliğinde. Devlet ve Siyaset Teorisi / Martin Carnoy / Çevirenler: Simten Coşar, Aykut Örküp, Mete Pamir, Mehmet Yetiş / Dipnot Yayınları / 334 s. Bu kitapta ele alınan devlet teorilerinin birçoğu sanayileşmiş ulusdevlete ya da egemen kapitalist ekonomilerle karmaşık bir ilişki içerisinde olan bağımlı ulusdevlete değgindir. Bugünün küreselleşmiş enformasyon ekonomisinde bu teoriler hâlâ geçerlidir, ancak bunların hızla değişen bir bağlama uyarlanmaları gerekmektedir. Bu bağlamda kitabın yanıt aradığı sorulardan bazıları şunlar: Bir araştırma nesnesi olarak Devlet’e nasıl yaklaşılmalı? Devlet’in neliğine ve nasıl işlediğine ilişkin ne gibi tartışmalar var? Toplum ile Devlet’in rolüne yönelik değişik bakış açıları, toplumsal değişimle ilişkili siyasetin hem araç hem de amaç temelinde farklılaşmasına nasıl yol açmaktadır? Sorulardan da anlaşılacağı gibi kitap; içinde yaşadığımız tarihsel gerçekliklerle sıkı sıkıya bağlantılı olmayı sürdürüyor. Toprak Ev / Woody Guthrie / Çeviren: Evrim Öncül / Kolektif Kitap / 218 s. Woody Guthrie, kıt kanaat geçinmeye yetecek kadar para kazanan ve endüstriyel tarıma karşı koyan azimli çiftçilerin, Tikela Ella May’in hikâyesini anlatıyor Toprak Ev’de. Kitabın her sayfası bu çiftçilerin gündelik yaşamlarının incelikleriyle, yazarın bizzat tanıklık ettiği bir sefaletle ve sefaleti çekenlerin içlerindeki güçten doğan asi bir neşeyle doludur. Bunun yanında Toprak Ev, edebi diliyle de dikkat çekiyor. Guthrie’nin yazdığı uzun bir şarkı sözü gibi roman. Tikela Ella May’in sade ve gerçek aşklarını, cinselliklerini, kendi topraklarına kendi elleriyle sıcak, soğuk, rüzgar, yağmur geçirmeyen bir kerpiç ev yapma isteklerini, isyanlarını, insanca bir yaşam hayallerini renkli, ahenkli, mizahi bir dille ve beklenmedik benzetmelerle anlatıyor. Agafya / Ertürk Akşun / Destek Yayınevi / 462 s. 1920’li yıllar. Rusya’da büyük bir devrim olmuş, Avrupa birdenbire kendi derdine düşmüş, Birinci Dünya Savaşı’nı yarıda kesmek zorunda kalmıştır. Devrimden kaçan Rus asilzadeler, dillere destan güzel Rus kadınları, işgal altındaki İstanbul’un yolunu tutmuşlardır. Bir tarafta Anadolu’da amansızca süren ölüm kalım savaşı, bir tarafta İstanbul’un yeni tanıştığı gece hayatı... İstanbul, tarihinde ilk kez kadınlarla ama bambaşka kadınlarla tanışmaya hazırlanmaktadır... Bir tarafta gurbette yaşanan kanlı bir aşkın hikâyesi... Bir tarafta intikamlar, trajediler, aşklar... Ertürk Akşun yeni romanıyla okuycu karşısında. n C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1251