Katalog

K “Kitabistan’ın ‘dinamosu’ Nermin Mollaoğlu için” Tüccaryazar, iletişim ve pazarlamada sınır tanımaz Elif Şafak o “acemi gazeteci üslubuyla” kotardığı son romanında güya Mimar Sinan’ı irdeliyor. Aklıma 2681. maddemdeki alıntı geldi. Ahmet Hakan en fazla “gıcık kaptığı” on kişi arasında, beşinci sırada yer alan Elif Şafak için demişti ki: “O, derinlikten söz ettikçe ben yüzeyselleşmek istiyorum. O, ağlar gibi baktıkça ben gülmek istiyorum. O, eski solcuların ‘Nâzım’ demesi gibi ‘Şems’ dedikçe ben Konya’dan uzaklaşmak istiyorum. O, mana dedikçe ben anlamsızlaşmak istiyorum. O, hep aynı cümlelerle aynı röportajları verdikçe ben sayfaları atlamak istiyorum. O, çok sattıkça ben almak istemiyorum.” Bir ekleme yapabilirsem: “O, Mimar Sinan dedikçe utancımdan ben Usta’nın camilerine bakamıyorum.” itap İçin...130 SELÇUK ALTUN ‘Yaşamak mı okumak mı derseniz, okumayı seçerim’ 3226“TİP’in bilim kurulunda çalıştığımız ve kadrini bilmediğimiz o mutlu günleri hatırlatacağını düşünerek” MehmetAli Aybar, (Leninist Parti Burjuva Modelinde Bir Örgüttür) – Kasım 81 “NaciEmelDeniz Merhabalar Hep” Metin Eloğlu, (Yumuşak ğ) – 3.5.75 (Emel Hanım ilk eşi, Deniz biricik kızıydı. Aynı trafik kazasında ikisi de öldü. Fethi Naci’nin yaşamında derin bir kırılma noktasıdır.) Pelin Batu (Fotoğraf: Şenel Aldı) gidip Lorna’nın yeğeni Kitty ile evlendi. İlk kızının doğduğu yıl Kanadalı Anne ile ilişkiye girmişti. İki yıl sonra Anne, Lorna’nın Laurie Lee’den olma gayrimeşru oğlu Michael ile evlendi. Michael karısına, Lucian’la bir zamanlar eşcinsel ilişkisi olduğunu itiraf etti. Kitty de kızına, halasının eski erkek arkadaşı Laurie Lee ile bir süre birlikte olduğunu itiraf etti. Nihayet Laurie Lee, Lorna’nın bir diğer yeğeni olan Catherine ile evlendi. (Böyle bir ilişki zincirinin vurgulandığı romanın editörü olsam yazarını dövebilirdim.) 3237 Lucian Freud’un ikinci karısı Caroline Blackwood, bir “Lady” ve Guinness biralarının vârislerindendi. Tüm kitaplarını okuduğum ilginç bir yazardı. Kitaplığımdaki “The Stepdaughter”ı, Peter Taylor’a imzalamıştı. Peter Taylor yetkin bir öykü yazarı ve akademisyen, (onu da okumuşumdur) ve son kocası önemli şair Robert Lowell’un arkadaşıydı. Robert Lowell’un New York’ta bir takside kalbi durduğunda, kucağında Caroline’nin Lucian Freud tarafından yapılmış bir portresi vardı ve onu 28 bin sterline almıştı. Roman Abramoviç ise onun son figüratif yapıtlarından birine 17 milyon sterlin saydı. Unutmadan: Freud, karısının bir önceki evliliğinden olan sorunlu kızını da baştan çıkarmayı ihmal etmemişti. (Tamam, tamam konuyu kapatıyorum.) 3238 Bu yıl Orhan Kemal’in de 100. doğum yılıdır. Yazdıklarıyla geçinmeye kalkışmış ve çok sıkıntı çekmişti. Kadim dostu Fikret Otyam’a yazdığı kısa mektupta diyordu ki: İstanbul, 22.3.1961 “Sevgili Fikret, Merhaba! Bayram da geçti. Nicesin? Nicesiniz? Senin 60 lirayı yollayamadım. Halbuki bayramda çok işine yarardı… Bana bak! Benim “Eskici ve Oğulları” burada boktan bir dergide özet olarak yayınlandı. Hepsi ‘358’ sayfa. Hiç kimse farkına bile varmadı. Halbuki en iyi romanım. Orada “Öncü”de yayınlatmak, yahut da daha iyisi “Öncü” veya bir başkasına satmak kabil olamaz mı? Bu takdirde sana da yolu olur, hemen atlar oraya gelirim. Bir iskandil et. Bana bildir. Evcek evine selamlar. Cevap bekliyorum. Gözlerinden öperim.” 3239 Geçmiş Zaman Fıkraları – A. Şinasi Hisar, 1958: “Ahmet Vefik Paşa bir iş için kendisine müracaat eden şişman bir adama öyle hiddetle muamelede bulunmuş ki, yanında olan bir dostu müdahale ile, niçin o adama bu kadar şiddetle muamele ettiğini sormuş. ‘Sen bilmezsin, o şişmanlar ne domuz olur, ne domuz olur! Ben onu kendimden bilirim!’ cevabını vermiş.” 3240 Entegre yetenek Pelin Batu yıl sonunda çıkan “Resim Defteri”ndeki dizelerinde: “isim verirsem sana korkarım var olursun seni düşlemelerini isterim ben oysa” diyordu. Alımlı kitabında, dizelerle resimlerinin gizemli bir düellosu yok değildi. 3241 Küresel Kültürazzi: Ressamların ressamı Rembrandt heceleyerek okuyabilirdi. / En yakın arkadaşları, hatta Shelley bile şair Lord Byron’a “Lordum” diye hitap etmek zorundaydı. / Nikolay Gogol öldüğünde sefalet içindeydi, tek K İ T A P S A Y I 1251 “O sözler ki kalbimizin üstünde dolu bir tabanca gibi ölüp ölesiye taşırız” Attilâ İlhan, (Böyle Bir Sevmek) – Nisan, 77 3229 Fethi Naci Kitaplığı’ndan Danaburnu’nu (Oktay Rifat), Gizli Emir’i (Melih Cevdet Anday), Yazılı İlişkiler’i (Doğan Hızlan) ve Yeni Hayat’ı (Orhan Pamuk) alırken başka amaçlarım yok değildi. Onlar Fethi Naci’nin derkenar notlarıyla doluydu, nice cümlenin altı tuhaf renkli tükenmez kalemlerle çizilmişti. Kiminde sararmış kâğıt parçaları vardı, yazılarının omurgasının çizildiği. Onlar edebiyat tarihimize dipnot bellenip saklanacak. 3230 Fethi Naci rahmetli babamın Erzurum Lisesi’nden sınıf arkadaşıydı. Onunla yakınlaştığımızda yazmayı bırakmıştı, zar zor okuyordu. Bir zamanlar çevresi (y)alaka kaynarken artık tek tük dostu kalmıştı. O çıkarcı güruha her fırsatta lanet okurdu. Aydın Boysan, Fethi Naci, Turhan Günay ve ben, iki/üç ayda bir sırayla Boğaz’da bir balıkçıda veya Çiçek Bar’da toplanırdık. Naci Amcam hastalıktan, yaşlılıktan şikâyet ederse ondan beş yaş büyük olan Aydın Bey sesini yükseltirdi, “Naciii, gençliğinin kıymetini bil!” SAMSUN’a sponsor olsanıza. 3233 İstanbul’da açılacak ve elektrik malzemeleri satacak mağazaya ad önerisi: İSTAMPUL. 3234 LARA FABIAN küresel bir şarkıcı için ne çekici bir ad! (YouTube’dan öneri: Nosekeponer gönderisi ve 3.7 milyon kez dinlenen “Je T’aime.”) 3235 İstanbul Art News’un Aralık, 2013 sayısında Mustafa Taviloğlu ile koleksiyoner kimliğiyle içten bir söyleşi vardı. Onu kestim ve 20.12.1997 tarihinde adıma imzaladığı “Taviloğlu KoleksiyonuResim” başlıklı kitabın içine koydum. Bu vesileyle dev koleksiyonun yapıtları arasında yeniden bir safariye çıktım. Oradan bir tablo seçme hakkım olsaydı hangisinde karar kılardım diyerek güya heyecan katsayımı artırdım. Nazmi Ziya’dan “Kırmızı Yalı” ile Zeki Faik’ten “Karpuzlu Natürmort” arasında kararsız kaldım. Sonra kalkıp kendi Nazmi Ziya ile Zeki Faik’lerimin karşısına dikildim, özür dilercesine. 3227 Ayşe Arman’ın Barbaros Altuğ ile söyleşisinden (02.02.2013): A.A.: Elif Şafak’la alıp veremediğin ne? B.A.: Dünya çapında bir yazarsan, bazı şeylere tenezzül etmemelisin diyorum. A.A.: Ederse etsin sana ne! B.A.: Beni ilgilendiriyor… A.A.: Neden? B.A.: Çünkü okuruna vaat ettiği dünyayla yaptığı şey zıt. Shop and Miles reklamına çıkarsan, “Ben Mevlevi’yim” dememelisin! Dersen de aldığın parayı Mevlana Dergâhı’na bağışlamalısın. Çünkü netice olarak sen bir yazarsın, şarkıcı olsan beni ilgilendirmez. Ama yazardan beklediğimiz, ahlaki bir duruştur. Flaubert, “Ben Madam Bovary’yim” diyordu… A.A.: Elif Şafak “Ben Mevlevi’yim” mi diyor? B.A.: Tweet’lerine bak. “Dünyadan vazgeçtim” diyor. “Kredi kartı kullanmıyorum” diyor, e o zaman Shop and Miles kartının satışına nasıl yardımcı oluyorsun? (Elif Şafak anlık çıkarı paralelinde güçlünün yanındadır. Örneğin, nicedir AKP ve Cemaat ile arası iyidir derler. “Gezi” sürecinde, direnişçilerin küresel sempati kazandığını görüp, “kıvırtan bir tweet” atınca bir bayandan gelen yanıt herkesi güldürmüştü, “Ticari sağa çek!” Ama heyhat o bir hacıyatmaz!) 3228 Geçen yazımda Fethi Naci Kitaplığı’ndan, ona imzalı kitaplar aldığımı belirtmiştim. İlginç bulduğum ithaflar var: “Çok kıvrak tarla Çünkü asıl şiirler bekler bazı yaşları” Behçet Necatigil (Kareler Aklar) – 8.12.1975 S A Y F A 1 0 n 6 3236 Lucian Freud (19222011) yaşarken İngiltere’nin en pahalı ressamıydı. Evet, Sigmund Freud’un torunu ve Museviydi. Nazi belasından kaçarak ailecek İngiltere’ye sığınmışlardı. Yetenekli ve karizmatikti, ka3231 Altmışımdan sonra bu da başıma dınları çeken bir duruşu ve ses tonu vardı. geldi, SIFIR’ın varlığından kuşku duyar olGençliğinde azgın bir biseksüel, duruldum. duğunda bir kadın delisiydi. İki kez evlenmişti, ilk evliliğinden iki kızı vardı. Ayrıca 3232 Küresel marka SAMSUNG’a öneri: beş değişik kadından on iki çocuğu olmuştu ve kayıt dışı kalanların daha çok olduğu söylenirdi. “Breakfast With Lucian” geçen yıl okuduğum en aykırı yaşamöyküsüydü. Şimdi okuyacaklarınıza lütfen iyi odaklanın: Lorna Wishart, Lucian’ın ilk aşkıydı. Ondan dokuz yaş büyüktü, “rahat” bir gazeteciyle evliydi ve şair Laurie Lee’den gayrimeşru bir oğlu vardı. Lorna, Lucian’ı bir başka kadınla Fethi Naci, şair Nevzat Üstün ile Bebek Yıldız Gazinosu’nda Seyakalayınca terk etti. O da vim Tuna’yı dinlerken (25.5. 1970). 2 0 1 4 Ş U B A T C U M H U R İ Y E T