25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OKURLARA ocuk edebiyatımızın tanınmış yazarlarından Nur İçözü, Balkan Savaşı ile başlayan mübadeleyi ele aldığı “Hürriyet/ Bir Sevda Masalı”nda, tarih yazımında “unutulan” cephe gerisindeki ailelerin, özellikle de kadınların üzerine yoğunlaşıyor . Romanın anlatıcısı üçüncü kuşaktan Seyhan, annesinin mektuplarından Balkan Savaşları’nın yol açtığı yıkımın bireylere yansımasını anlamaya çalışırken bu çabasına okuru da davet ediyor. Kitabı Tülin Tankut değerlendirdi. Jale Nejdet Erzen, “Çoğul Estetik”te sanata çok farklı açılardan yaklaşılabileceğini ve bunların hepsinin belli bir hakikat payı taşıyabileceğini savunuyor: Sanata dair ayırt edici niteliğin, heyecan ve tutkunun da, ancak bu “çoğulluk” ile anlam kazanabildiğine işaret ediyor. Şener Öztop inceledi kitabı. Yazarlığın ellinci yılında, gerçeğin yoğunluğunun, sıklığının, dışarıda o daha kurşunlaşan renginin uyarında bir romanla daha buluşturdu okurlarını Necati Tosuner: “Susmak Nasıl da Yoruyor İnsanı!” Bir önceki romanı “Kasırganın Gözü”nün devamı. Hayata, ölüme, doğaya, ve karşılarında sadece bir zerre oluşumuz gerçeğine ithaf edilmiş bir roman. Tosuner’le kitabına dair bir söyleşi gerçekleştirdik. “Grafik Kanon” üç ciltten oluşan devasa bir seçkinin ilki. Bu yılın mayıs ayında ABD’de yayımlandı. Aynı yıl burada basıldığını görmek mucize kabilinden bir şey. 512 sayfada edebiyat ile çizgileri hemhal eden bu cilt sadece bir başlangıç! İlk cilt Gılgamış Destanı ile başlıyor. Yıldızların nasıl oluştuğunu anlatan Kızılderili halk hikâyesi, İlyada ve Odysseia ile devam ediyor. Kitabı Bilge Nuhoğlu değerlendiriyor. Bol kitaplı günler.. Ç P Y Yolda, beni en çok sınırörnekler oyalayacakmış. Onlardan biriyle, Wölfli’nin olanaksız öyküsüyle gereğinden fazla didiştiğimin farkındayım, oysa ötesine berisine sokulmaktan geri durmadım: Başkan Schreber’in bir uçta Freud’u, öbür uçta Calasso’yu sarıp sarmalamış tekinsiz anlatısını sözgelimi, Logos’un infilâk ettiği hiza olarak ziyaretimde soru duvara dayanmıştı: Gerçeklik nedir? Dönüp bakacak olsak, sayısız tanım denemesiyle karşılaşacağımız, bir dolusunu, olmadı birkaçını akla yatkın bulacağımız kesin de, kendimize bir sınır tayin edemediğimiz an sonsuz bir salınım hareketi doğuyor beynimizde, bundan korkmamak elde mi? Hep yapageldiğim gibi, başka duvarlara döndüm yüzümü. Luria’nın, kendisiyle yazışan Oliver Sacks’ı büyüleyen benzersiz deneyimi farklı sınırdurumlar olabileceğini gösterdi bana: Zassitskiy, 1943’te, savaşın amansız günlerinde yaralanmış, başına isabet eden top mermisi parçaları, beyninde, sonuçlarına katlanılması pek güç bir arıza tablosu yaratmıştı: “Dünyası Kopuntularla Uçuşan Adam”ı, tıpkı Veniamin’i kuşattığı “Benzersiz bir Bellek” gibi, öne sürdüğü ve savunduğu “romantik bilim” anlayışının mihenk taşı örneği sayıyordu Luria, tam otuz yıl boyunca, kesintisiz bir işbirliği kotarmışlardı birlikte, bir bakıma yapılamaz olanı yapma inadına kapılmışlardı. Aldığı yaralar katmanlı bir bozuşmaya yol açmıştı Zassitskiy’in beyninin sol cephesinde: Algı mekanizması bütünüyle arızalandığı için hiçbir şeyi olduğu gibi göremiyor, seçemiyor, darmadağın görüntü parçalarını toplayıp birleştiremiyordu kafasındaki ekranda; gövdesini gerçeküstücülerin (örneğin Dali’nin) tablolarında rastladığımız bir parçalanmışlık içinden algılıyor, sağ bacağının omuzunun üstünde durduğunu sanıyor, başı ölçüsüz oranda büyümüş gibi geliyordu, tarifsiz acılar içindeki adama. Belleği de hasara uğramıştı, öte yandan: Defi hacet gereksinmesi duyuyor, buna karşılık anüsünün ne işe yaradığını anımsayamadığı için, gömüldüğü labirentte ilerlemekte alabildiğine zorlanıyordu. ervasız Pertavsız ENİS BATUR Çöp tenekesindeki beyin ıllarım, Daidalos’a mıhlanmış geçti, ona bir daha döneceğimi biliyorum. Kimse içinden çıkamasın diye bir labirent inşa et, sonra içine kapatıl, sanıyorum bile göre kuruluyor yapı. Octopus halimle yaşamöykü yazısının ortasına hamle yaptığımda, bütün düğümlerin çözümü olsa gerek inancına bel bağlamıştım. Luria ve Zassitkiy, çağdaş bilim tarihinin olağanüstü ortak savaşlarından birine omuz omuza gireceklerdi. Böylesine sakatlanmış bir beyin, böylesine sakatlanmış bir ruhtan kolay kolay beklenemeyecek direniş gücüyle nöroloğun sabırlı, inatçı diyaloğunu taşıyan “Dünyası Kopuntularla Uçuşan Adam”, bugüne dek okuduğum en ayrıksı yaşamöykü denemesi. Zassitskiy, Luria’nın baskısıyla, daha çok da görece biçimde iyileşmeyi, acılarını belli ölçüde hafifletmeyi gerçekten istediği için otuz yıl boyunca düşündüklerini, algıladıklarını, hissettiklerini kâğıda dökme uğraşı vermiş. Başlangıçta en ufak yazı biçimini kotarmakta ölçüsüz güçlüklerle baş etmek zorunda kalmış, yavaş yavaş bir tür denetim sağlar olmuş kalemi üzerinde, öldüğünde yazdıklarının toplamı 3 bin sayfayı aşıyormuş. Bugün bize ulaşan metin bir ortakyapım ürünü: Luria, hastasının gözlemlerini işin içine katarak onun dil ve ifade, bellek ve algı, imgeleme ve yargı yetisi düzlemdeki sıkıntılarını sökmeye, çözümlemeye, yorumlamaya davranmış. Nöroloğa göre, bir sistemin nasıl çalıştığını öğrenmenin vazgeçilmez yolu o sistemin nasıl çöktüğünü anlama çabası vermekle geçiyor. Sacks’a yazdığı mektuplardan birinde, “nörolojik roman” anlayışını, statistik verilere dayalı bir bilimsel bakışın yerine birebir kişilik nitelikleri üzerine kurulu bir yaklaşımı geçirmekle oturttuğunu aktarıyor. YAZMA ÇABASI Sahiden de bir roman, bir yaşamöyküsel anlatı mı önümüzdeki? Zassitskiy, belleğindekilerin hiçbir mantıklı sıra takip etmeksizin, kaotik bir düzenin ortasında yüzdüklerini, bu nedenle yazma çabasının varoluşunun yitmiş anlamına yeniden kavuşmaktan hızını aldığını ifade ediyor. O yazıyla bilimsel merceğin buluşmasından doğmuş metnin romanesk katsayısı, kaza geçirmemiş, sistemi arızasız çalışan bir yazarın kurduğu romanesk ya da yaşamöyküsel metninkinden ne dereceye kadar farklı sayılabilir soruyu, dileyen dilediği gibi tartacaktır. Luria ve Zassitkiy (solda), çağdaş bilim tarihinin olağanüstü ortak savaşlarından birine omuz omuza girmişler. TURHAN GÜNAY eposta: turhangunay@cumhuriyet.com.tr cumkitap@cumhuriyet.com.tr Durum, bana, Vüs’at O. Bener’in Kapan’da yazdıklarını çağrıştırdıydı: “Yaşarken tek sığınak mı bellek? Durmadan üst üste yığılanlar tükenmezi. Silinebilenler ne kadar azınlıkta. Eklenebilenler ne kadar uydurma, gerçek dışı. Tümünün yok olduğunu anlayamamak delirtebilir insanı”. Bu paragrafta yazarın yazdıklarını, ayrı ayrı ve birlikte, LuriaZassitskiy ikilisi onaylamayacaklar mıydı? Yoksa, birinin sığınağı ötekinin müebbed hücresi, sonsuz hapishanesi miydi? En ağır hastalıkların, hasarların, giderek delirmenin beynin, içindekilerin dökülmesine engel olmadığı gizemli kafes: Kafatası. Michel Tournier, “Üstad Beyin” başlıklı denemesinde, Valéry’nin “kıvrımlarında gizemi koruyan” tanımını verdiği beyine sokulur ve onun bir dipsiz kuyuya iple sarkıtılan bir lamba gibi o dipsizliği aydınlatabildiğini söyler: “Ete bürünmüş Tin”, denizleri ve adaları gibi henüz alabildiğine bâkir, keşfedilmemiş bir diyardır: Hayat bittiği an söner, sıfırlanır. Tournier, Victor Hugo’dan aktarır: İki devrimi peydahlayan, yirmi kralı kandıran, otuz yıl boyunca Avrupa’yı titreten kurnaz devlet adamı Talleyrand’nın gövdesi ölümünden sonra mumyalanmış, bir hastane çalışanının artık hiçbir işe yaramayacak müthiş beynini, o et parçasını çöpe atışına şair tanık olmuştu. Her şey dediğimiz nedir ki? ? İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç?Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız?Yayın Yönetmeni: Turhan Günay? Sorumlu Müdür: Miyase İlknur?Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı?Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.?İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64?Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL.?Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden/ Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü/ Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya?Reklam Müdürü: Ozan Altaş ?Tel: 0 (212) 251 98 74750 (212) 343 72 74?Yerel süreli yayın?Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1196 17 OCAK 2013 ? SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle