Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
RENKLİ HABERLER ? Nilay YILMAZ Okuma Sağanakları “Çocuk” Fotoğraf Sergisi İstanbul’da yaşayanlar, eğer bir süredir yolunuz Taksim metrosuna düşmediyse, 15 Nisan’da sona eren Okuma Sağanakları “Çocuk” Fotoğraf Sergisi’ni de görememişsinizdir. Kültür Paylaşım Platformu, İstanbul Bilgi Üniversitesi, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı ve Milano Şehir Kütüphanesi işbirliği ile gerçekleşen sergideki fotoğrafları gönüllü üniversite öğrencileri kurgusal veya doğaçlama olarak çekmiş. Ekim ayında Milano’ya da davet edilen sergi görülmeye değer. Eğer Taksim’deki sunumu kaçırdıysanız, aynı sergiyi 23 Nisan8 Mayıs 2012 tarihleri arasında Bağcılar’daki Kadın ve Aile Kültür Sanat Merkezi sergi salonunda yakalayabilirsiniz... (Okuma Sağanakları sergi görsellerini görmek ve Kültür Paylaşım Platformu etkinlikleri hk. ayrıntılı bilgi için Bkz: www.kulturpaylasim.org) Mersin Ziraat Odası İlköğretim Okulu’ndan anlamlı sergi. Mersin Ziraat K İ TA P LA R A R E NK L İ D OK U N UŞ Yurtdışındaki yayıncılarda her edebiyat türü için ayrı editörlerin görev aldığını öteden beri duyardık. Editörlük kavramı son yıllarda bizim dilimize de yerleştiği gibi, kitapların künyelerinde de yer buldu. Sahi, kimdir editör? Yazan yazar, yayıMlayan da yayıncıyken editörlerin işi ne? Sorduk, anlattılar. Konuğumuz, Beyaz Balina Yayınları’nın editörü, Aslı Onat. ? Aytül AKAL ditörlük nereden geldi aklınıza? Bir ideal miydi? Matematikle arası iyi olmayıp Türkçeyi ve kitap okumayı seven çocuklardandım. Öncelikli idealim iyi bir okur olmaktı aslında. Çalışmaya doğrudan kitap editörlüğüyle başlamadım. Basınyayın kökenliyim, uzun süre gazetedergi muhabirliği ve editörlüğü yaptım. Kültürsanat alanında çalıştığım için işim kısmen kitaplarla da bağlantılıydı. Gazetedergi editörlüğüyle kitap editörlüğü bambaşka işler tabii ama medya sektöründe çalışmama kararı alınca, kitaplara olan sevgimden ötürü bu işi yapmak istedim. Dildeki etkinliğinizi nerede kazandınız? Sağlam bir eğitimle çok kitap okumanın faydası diyelim. Bir çocuğun hayatında ilkokul eğitimi çok belirleyici; sevdiklerinizi, sevmediklerinizi o yıllarda şekillendiriyorsunuz. Çocuk kitaplarını, sonraki yıllarda da yetişkin kitaplarını okurken içlerinde hata yakalamayı alışkanlık haline getirmiştim. Sonra bir baktım bu iş, mesleğimin bir parçası oluvermiş. Çevirilerde, kitabın orijinalini de okuyor musunuz? Çeviri kitaplar üzerinde editoryal çalışma yaparken en zorlandığınız konular... Evet, çeviri, kitabın orijinaliyle birebir karşılaştırılarak okunmak durumunda. Doğru anlatımı bulmak, yanlış ya da eksik çevrilen cümleleri yakalamak için bu şart. Çeviri kitaplar üzerinde çalışırken yazarın vermek istediği duyguyu tam olarak aktarabilmenin en zoru olduğunu düşünüyorum. Dil, çevrildiğinde kendinden yitirdiğinden aslına en yakın ifadeyi bulmak, işin en zorlayıcı kısmı. Sizce bir editör her alanda editörlük yapabilir mi? Ya da şiir editörü, öykü editörü gibi ayrımlar mı olmalı? Hatta çeviri editörlüğü ile telif dosya üzerinde çalışmak da çok farklı değil mi? Bir editör, çalıştığı alana göre uzmanlaşmalı diye düşünüyorum. Şiir editörlüğü bambaşka bir yetenek gerektiriyor mesela. Teknik çeviri editörlüğüyle bir roman çevirisinin editörlüğü de görünürde benzer görünmesine karşın bambaşka işler. Bir romanın editörlüğünü hakkıyla yapabilmek için edebiyat üzerine ciddi bir altyapı, bilgi birikimi oluşturmak gerek. 2025 yıllık editörlük yapıp da ben uzmanlaştım tamam oldu havasına girmek yanlış. Okumuyor ve yeni gelişmeleri takip etmiyorsanız, yerinizde sayar durursunuz. İyi bir editör olmanın sizce olmazsa olmaz üç ölçütü... Üşenmeden araştırmak, okumaktan sıkılmamak, yazım ve mantık hatalarına karşı çok dikkatli olmak. Bir kitabın ilgi çekeceğine veya tutmayacağına nasıl karar veriyorsunuz? İlgilendiğimiz kitapları incelerken, ilk 20 ya da 30 sayfada olayın/maceranın hemen başlayıp başlamaması önemli bir kriter. Bazen örneğin 150 sayfalık bir kitapta 60. sayfaya gelirsiniz, girişten gelişmeye hâlâ geçilememiştir. Böyle bir kitap bizim ilgimizi çekmiyorsa okurunkini de çekmez düşüncesiyle hareket ediyoruz. Yayın kurulumuzun bir üyesi bile çekimser kalıyorsa, kitap hakkındaki kararımız pek olumlu olmuyor genelde. İşinizde karşılaştığınız zorluklardan birkaçı... En büyük zorluk, kötü çevrilmiş metinlerle uğraşmak. Yazarın yazdığıyla çevirmenin algısı bambaşka olabiliyor zaman zaman. Bu algı farkı, çevirinin yanlış yorumlanmasına yol açıp sıkıntı yaratıyor. Yabancı dili iyi öğrenmenin birinci koşulu anadili iyi bilmek ama ilkokul sıralarında öğrendiğimiz öznenesnezarfyüklem sıralamasında bile ciddi sorunlarla karşılaşabiliyoruz. (Devrik cümleleri bunun dışında tutuyorum tabii.) Eksik çeviriler de çıkabiliyor karşımıza; dikkat edip özgün metinle karşılaştırmazsanız, birkaç sayfası uçmuş bir kitap çıkarmanız işten bile değil! Ülkemizde editörlük kurumu hangi aşamada? Sizce yeterli mi? Editörlük eğitimine gereken önemin verilmediğini düşünüyorum. Karşılaştırmalı Edebiyat, Mütercim Tercümanlık gibi bölümlerin yanına yayıncılık ve editörlük eğitimi de eklenmeli. Aslında daha üniversiteye gelmeden başlaması lazım bu eğitimin. Örneğin ABD ve Avrupa’da kitap editörü olmak isteyenlerde lise yıllarında okul gazetesinde veya dergisinde çalışmış olma şartı aranıyor. Ayrıca saygın üniversitelerin çoğunda yayıncılık ve editörlük programları mevcut. Türkiye’de eskisine göre daha çok kitap okunuyor olabilir ama en büyük yayınevlerinin çıkardığı kitaplarda bile ciddi hatalarla karşılaşıyoruz. Nicelik artarken nitelik göz ardı ediliyor ne yazık ki. Kendi özel zevkiniz için de okumaya zaman ayırabiliyor musunuz? Çocuk kitapları okumayı çok seviyorum ama kendi yaşımın kitaplarını okumaya eskisi kadar zaman ayıramıyorum. Bunun için ayrıca zaman yaratmaya çalışıyorum. Kimi kitaplarda sinema dili ağırlıklı olabiliyor. Kitabı okurken “Bundan iyi film olur” deyip sonradan sinemaya uyarlandığına tanık olduğunuz kitaplar var mı? Evet, zaten kitapları değerlendirip seçerken de sinematografik öğeler taşıyor olmalarına önem veriyoruz. Bu şekilde seçip yayımladığımız serilerden birkaçı, şu anda sinemaya uyarlanma aşamasında. Siz de yazıyor musunuz? Yazmak istiyorum ama halen proje aşamasındayım. ? Schmidt’in “Kedi Kız Minus”u bugüne kadar İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca, Katalanca, İtalyanca, Norveççe, İsveççe, İzlandaca, Yunanca, İbranice, Japonca ve Türkçeye çevrilmiş. (Film hk. bilgi için http://film.iksv.org/tr/film/418) 9. Uluslararası Çocuk Filmleri Festivali, Konya Garanti Bankası ve TÜRSAK Vakfı işbirliği ile 9 yıldır gerçekleştirilen çocuk filmleri festivalinin açılışı 5 Nisan’da gerçekleşti. Çocuklar, açılışta en iyi kısa animasyon filmi dalında Oscar alan “Bay Morris Lessmore’un Uçan Fantastik Kitapları” isimli filmini izlediler (Filmi izlemek için Bkz: http://www.youtube.com/watch?v=Adzywe9xeIU&feature=youtu.be). Uluslararası festivallerden ödül almış çok sayıda filmin yer aldığı festivalde yedi ülkeden yedi çocuğun yaşamlarını ve ülkelerini anlatan belgesel filmler de gösteriliyor. Kısa film yarışması bu yılki programda da var. Yarışmaya Türkiye, Arjantin, Belçika ve Bangladeş’ten katılan filmleri 615 yaş arası çocuklar çekmiş. Bu filmleri festival programında ayrılan özel bir bölümde izlemek mümkün. Festivale katılan filmleri değerlendiren jürinin çocuklardan oluşması dikkate değer bir ayrıntı. Konya bu yıl sadece çocuk filmleri festivaline değil, 23 Nisan Şenlikleri’ne de ev sahipliği yaptı. E Odası İÖO öğrencileri, Cumhuriyet Kitap dergisindeki Cumhuriyet Çocuklarından Mektuplar köşesine sürekli mektup gönderdiler. Yazdıkları mektuplar için her öğrenciye Cumhuriyet Kitap tarafından kitaplar iletildi. Öğrenciler, bu armağan kitaplardan oluşan bir sergi açtılar. Gülten Dayıoğlu Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Vakfı’nın düzenlediği 2012 yılı Çocuk Romanı Ödülü sahibini buldu. Hüsnan Şeker’in yazdığı Hayalet Köy adlı yapıt ödüle değer bulundu. Ödül, 15 Mayıs 2012’de Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nde düzenlenecek törende verilecek. KİTAPTAN SAHNEYE Kuklacı (Pinokyo), Antalya Devlet Opera ve Balesi Carlo Collodi’nin Pinokyo’sundan uyarlanan “Kuklacı” isimli müzikli çocuk oyunu Antalya’da çocuklarla buluşuyor. Müzikleri Melih Seskır’a, metni Ferdi Merter’e ait olan Kuklacı’nın yönetmeni Melih Öztürk, oyunun dekorlarını Filiz Dinç, kostümlerini ise Aydan Çınar yapmış. Başka bir Pinokyo oyunu ise İstanbul’da, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde sahneleniyor (Rezervasyon için iletişim: 0212 455 39 19) Kırmızı Şemsiye, İstanbul Devlet Tiyatrosu Mavisel Yener ve Aytül Akal’ın “Kırmızı Şemsiye” isimli resimli kitabından Nilay Yılmaz’ın oyunlaştırdığı Kırmızı Şemsiye isimli çocuk oyunu Devlet Tiyatroları’nın İstanbul sahnesi dışında diğer illerindeki sahnelerinde de çocuklarla buluşuyor. Bugün Malatya ve Erzincan turnesine çıkan oyun İstanbul’da Beykoz’da ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı haftası boyunca her gün Küçükçekmece DT sahnesinde gösterimde olacak. Oyun programına ve turne tarihlerine DT’nin aylık program bülteninden ulaşabilirsiniz. http://www.devtiyatro.gov.tr/programlar.html?sehir=10 Pırtlatan Bal, İstanbul Şehir Tiyatroları Aziz Nesin’in “Pırtlatan Bal”ı, yönetmen Haşmet Zeybek tarafından köy seyirlik motiflerle sahneye aktarıldı. (Rezervasyon için iletişim: 0212 526 53 80) ? KİTAPTAN BEYAZPERDEYE Kedi Kız Minus 31. İstanbul Film Festivali’nde Çınar Yayıncılık tarafından yayımlanan “Kedi Kız Minus” isimli yapıtın sinema filmi, “Miyav” ismiyle 31. İstanbul Film Festivali’nde çocuklarla buluştu. Film, 2002 Hollanda En İyi Film ve En İyi Kadın Oyuncu ödüllerini, 2002 Chicago Çocuk Jürisi ve 2005 Ukrayna En İyi Kadın Oyuncu ödüllerini aldı. Minus’un sadece filmi değil, kitabı da Hollanda’nın en sevilen kitapları arasında yer alıyor. Çocuk edebiyatı Nobel Ödülü olarak kabul edilen Andersen Ödülü’nün sahibi olan yazar Annie M. G. Schmidt’in geçen yıl 100. doğum yılı pek çok ülkede kutlanmıştı. 1971 yılında Hollanda Gümüş Kalem Ödülü’ne de değer görülen Annie M. G. Mavisel Yener Ata Cad. Defne Sok. No: 1 D: 1 Balçovaİzmir www.maviselyener.com sihirlidegnekcumhuriyet@gmail.com SAYFA 24 ? 3 MAYIS 2012 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1159