22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

için lecekler ? aşa RENKLER SESLER HARFLER AYTÜL AKAL NİLAY YILMAZ ÇİĞDEM GÜNDEŞ MAVİSEL YENER MUSTAFA DELİOĞLU KİTAPÇI ? M. YENER, A. AKAL, N. YILMAZ, Ç. GÜNDEŞ murcuk’u aramaya çıkarlar. Onu ormanda bir çam ağacının altında oturmuş içini çeke çeke ağlarken bulurler. Tomurcuk, Noel Baba’ya inanmadığını, onun gerçek olmadığını söyler; çünkü ona hediye gelmemiştir. Tam o sırada, geyiklerin çektiği kızağıyla gökyüzünde Noel Baba beliriverir. “Umarım hepiniz hediyelerinizi beğenmişsinizdir. Seneye yine görüşürüz,” der. Demek Tomurcuk’un da bir paketi vardır, ama nerededir? İçinden ne çıkacak acaba… Pon Pon Kuyruk ve Ormandaki Arkadaşları/ Kollektif/ ABC Yayın Grubu/ 2012/ 4+ Pon Pon Kuyruk ve bütün arkadaşları çok iyi zaman geçiriyorlar. Okuyor, yazıyor, toplama bile yapıyorlar. Şekillerle eğlenip şarkı söylüyorlar. Pon Pon Kuyruk da onlara ne denli akıllı olduğunu göstermek istiyor; en iyi yapabildiği şeyi buluyor. Üç boyutlu olan bu kitap okulöncesi yaş grubundaki çocuklar için çok eğlenceli. Çocuklarla Dolu Dizgin/ Aynur Okuyan/ Resimleyen: Cansu Okuyan/ Okuryazar Yay./ 52 s./ 2012/ 4+ Aynur Okuyan, “Çocuklarla Doludizgin” adlı bu kitabını, “Geleceğin bilgeleri için bir kılavuz,” olarak tanımlıyor. İnsanın kendisini ifade etmesinin en iyi yolu olarak sanatın dilini kullanmayı öneren yazar, kültürün aktarımı ve gelişimi için bir katkı olarak hazırlamış bu kitabı. Yalın anlatımı ile algılamayı temel alan bu çalışma çocuklarda arkadaşlık, duyarlılık ve keşfetme merakı uyandırıyor. Çini, resim, heykel, minyatürler, k?ağıt katlama ve ebru sanatı gibi birçok sanatsal alanda çocukların yeteneklerini açığa çıkarmalarına katkı vermeyi amaçlıyor. Çocuklar, kitabı okurken bir yandan da eski uygarlıklara neşeli, renkli bir yolculuk yapacaklar. Masal İçinde Masal/ Gianni Rodari/ Resimleyen: Anna Laura Cantone/ Çeviren: Yelda Gürlek/ Can Çocuk/ 2012/ 218 s./ 8+ Masallar anlatılmış, yazılmış ve okunmuş; olmuş bitmiş mi? Yoo, bitmiş olamaz, belki de bitmemiştir. Bitmemişse, nasıl bir sonu olabilir acaba? Ya da bir masalın birden çok sonu olabilir mi? Belki de olur. Bu kitabı okuduğunuzda, “belki” sözcüğünü de kaldırıp rahatça, “Evet, kesinlikle olur!” diyebilirsiniz… Kitapta, 20 masal var. Her birinin sonunu bir değil iki değil, üç farklı sonla bitirmiş yazar. Hatta masalları bile farklı anlattığı söylenebilir. Okurlar, üç sonla karşılaşınca hangisini seçer acaba? Bunu bilemeyiz ama yazar, kendi tercihlerini en sona saklamış. “Ben kararlı bir şekilde üçüncü sondan yanayım,” ya da “İkinci son, işte o tam bana göre bir son,” diyerek 213218. sayfalarda hangi sonu neden seçtiğini açıklamış. Dileyen mutlu sonu seçer, dileyen haksız olanı. Seçim okurun… 1970’te çocuk edebiyatının en önemli ödülü kabul edilen Andersen Ödülü’nü alan Rodari’nin bu kitabını okurlar, hem eğlenerek okuyacak, hem de yeni yeni sonlar bularak kendi değişikliklerini yapabilecek. Diadem Sihir Dünyaları/ John Peel/ Çeviren: Ayşe Esra Erdoğan/ Beyaz Balina Yayınları/ 192 s./ 2012/ 9+ Score, New York’ta yaşayan bir sokak çocuğu… Helaine, ortaçağ gezegeni Ordin’den acımasız bir savaşçı… Piksel, geleceğin dünyası Calomir’deki Sanal Gerçeklik’te yaşıyor. Tehlikeli büyü dünyasına terk edilen üçlünün hayatta kalması, onları kimin ya da neyin Diadem’in içine çektiğini bulmalarına bağlı. Tek başlarına kalırlarsa bu, sonları olur. Yalnızca bir arada olduk ? ları sürece bir şansları olabilir. Fakat bir sonraki CUMHURİYET KİTAP SAYI 1160 KİTAP GÖLGESİ Ay Tutulması Yazının derin belleğinden beslenen, kendi şarkısını söyleyen bir masal. ? Mavisel YENER ugüne değin çocukyazınında kim bilir kaç kez ay tutulması ve “medcezir” konusu işlenmiş, farklı türler aracılığı ile aktarılmıştır. Sonsuza değin anlatılacaktır da…Bir kez de Pınar Köprücü ve Serkan Aka’nın yorumlaması ile okuyalım ay tutulmasını, gelgit olayını. Metnin, resimlerin ve tasarımın estetiği daha ilk sayfalardan okuru çağırıyor. Kitabı okurken R.Barthes geldi aklıma “ ‘Her şey söylendi’ sözünü, umut kırıcı bir söz olarak tekrarlamamalı, ama bir dayanışma şarkısı olarak söylemeli” diyordu. Ay Tutulması, yazının derin belleğinden beslenen ama kendi şarkısını söyleyen bir masal. Gecenin geceliğini yitirdiği, dipsiz karanlığa gömüldüğü bir gecede Dünya yolunu şaşırıvermiş, Ay’la Güneş’in arasına girivermiş. Dünya’nın gölgesi Ay’a vurmuş, ay görünmez olmuş artık. Ay Tutulması’nın gerçekleştiği böylesi zamanların en evvelindeymişiz. Yatağında uykuya dalmak üzere olan Gün, daha önce duyduğu hiçbir sese benzemeyen bir ses duymuş; sesle birlikte gecenin ışığı azalmaya başlamış. Gün bir de ne görsün, Ay yerini terk etmiş, düşüyormuş. “Bir kedinin, bıyıklarını tıraş ettirmek için berbere gitmesi kadar tuhaf bir durummuş bu.”(s. 8) Ne tuhaf ki, Ay’ın düştüğünü tek fark eden minik Gün’müş. İnsanlar öylesine yorgunmuş B cuklarla ünlerde nı takip n de ha atcoedicu ki, çoktan uykuya dalmışlarmış. Aynı akşam, minik oğlan Gece, uykusundan uyandığında Ay’ın yerinde kocaman bir boşluk görüp telaşlanmış. Ne yapacağını bilememiş. En iyisi Gün’ün yanına gitmekmiş. “Ne de olsa Gün, gün gibi aydınlıkmış. Belki onun yanında korkuları azalırmış.”(s. 14) Gece, kayığına atladığı gibi Gün’ün yaşadığı adaya gitmiş, onu bulmuş. Beraber iskeleye gidip Ay’ın nereye gittiği konusunda konuşmuşlar. En iyisi Ay ışığını aramakmış. Kayığa binip onu bulmak için yola koyulmuşlar. Ay ışığını denizin derinliklerinde gören Gün, kendini maviliklere atıvermiş. Ay, sırılsıklam olmuş, suyun içinde uyukluyormuş. Gün ve Gece bir olup Ay’ı kayığa çekmişler. Gökyüzünde Ay’ın olması gereken yerde kocaman boşluk dururken Ay, Gün ve Gece’nin elindeymiş. “Işıl ışıl ışıldayan Ay’ı kurusun diye bir ağaca astıklarında ağaçtaki kuşlar neye uğradıklarını şaşırmışlar. Ay, sanki ışıktan yapılmış devasa bir kuşmuş.”(s. 26) Gün ve Gece, Ay’ın evine giden yolu bulabilecekler mi? Ay gökteki evini neden terk ettiğini onlara anlatacak mı? Gün ve Gece’nin beraberliği sürebilecek mi? Minicik bir kitapla anlatılmış bu kocaman aşk, sonsuzluğa varabilecek mi? Pınar Köprücü ve Serkan Aka’nın büyüleyici dili içinde yüzerken, gözümüze sokmadan, haberimiz bile olmadan çok büyük bir aşk hikâyesi anlatıldığını fark ediveriyoruz. Çocuk okurun Ay tutulması, gelgit, gecegündüz gibi Güneş sistemi olayları ve ötesi üzerinde düşünmesi kaçınılmaz. Ay Tutulması’nı okurken çok eğlendim; yazarlarının da onu eğlenerek ürettiklerini düşündüm. “Bir balinanın denizin bütün suyunu tek yudumda kafaya dikmesi gibi” yutuverdim masalı. Biçimi, içeriği ve dili ile çocuk üzerinde düşünen, emek harcayan, edebiyatla beslenmiş iki genç yazarın varlığını duyumsatıyor Ay Tutulması. Çocukken yazdığı Pisice Düşler adlı kitabının ardından, uzun süren sessizliğine bürünmüştü Ayşe Pınar Köprücü. Yeniden “ses” vermesi ne güzel. Serkan Aka’nın dilini ve çizgilerini bu kitapla tanıdık; çocuk yazınına katkılarının sürekli olmasını dilerim. Kitaba hak ettiği baskı kalitesini sağlayan İletişim Yayınları ile editör Bahar Siber’i de kutlamak gerek. Ay Tutulması bir takım işi! Haydi, biz de katılalım o takıma, Şaşkın Dünya’yı uyandıralım derin uykusundan.? www.maviselyener.com *Ay Tutulması, Yazanlar: Serkan Aka, Ayşe Pınar Köprücü, Çizen: Serkan Aka, İletişim Yayınları, 36 s., 2012, 5+ Ani Sel (2. kitap)/ Meltem Erinçmen Kânoğlu/ Resimleyen: Rıza Türker/ Bu Yayınevi/ 2012/ 152 s./ 10+ Güneş Gezegeni dizisinin ikinci kitabını merakla bekleyenlere müjde! İkinciyle birlikte üçüncü kitabı “Tohum İzcileri” bile yayımlandı, raflarda okurlarını bekliyor. Fanus içinde yaşayanları bu kez büyük bir felaket beklemektedir. Büyük bir fırtına kopmuştur. Şimşekler, gök gürültüsü ve yıldırım... Annesi Nazlı’yı rahatlatmaya çalışır: “Biliyorsun, fanus hayatında fırtınalar olağandır ve merak etme, her türlü hava şartına göre kurtarma planları vardır,” der. Ancak bu kez durum çok farklıdır ve fanusta yaşayanları çok büyük bir tehlike beklemektedir: Sel! Fanusta yaşayanların tek çaresi kaçmaktır, ancak doğanın kabarıp sel olan öfkesi onlara yetişmek üzeredir. Can ve arkadaşlarına bu kez büyük bir sorumluluk düşmektedir. Heyecana hazırsanız, okumaya başlayın hemen, sel yetişmeden… Deren’in Şarkıları/ Arife Kalender/ Bence Kitap/ 32 s./ 2012/ 6+ Kitapta çocuklar için yazılmış 14 şiir yer alıyor. İşte ilk şiirden dizeler: “Arı vız vızz/biz camlara konarız/biri bize vurursa/iğnemizi sokarız/ severiz çiçekleri/onlardan bal toplarız/alırız kaşık kaşık/ hastalara koşarız/arı vızz vızz/çimenlerin içinde/çıplak ayağınızla/üstüme basmayınız”. Arife Kalender’in 615 yaş çocukları için yazdığı Kuşlar Geçiyor adlı şiir kitabı yine aynı yayınevinden çıktı. Güneşin Anahtarı (1. Kitap)/ Ayşe Yamaç/ Resimleyen: Rıza Türker/ Bu Yayınevi/ 2012/ 118 s./ 10+ Heyecanlı bir bilimkurgu serüveni bekliyor okurları: Gece ile gündüz yer değiştirmiştir. Kimi kez gün ortasında karanlık basıverir. Uykunun en tatlı yerinde ise aydınlık… Bilim adamları doğadaki bu karmaşanın nedenlerini araştıradursun, Barış elinden geleni yapmaya ve bir çözüm yolu bulmaya kararlıdır. Karşısına çıkan uzaylılar, ona çözüm yolunu gösterirler. Şekilden şekle girmesini sağlayan kapsüllerin ve uzaylı Işıklı Kuyruk’un yardımıyla, ozondaki deliği dikmesi gerekmektedir. Ama çözüm için bu da yetmez, Barış, Güneşin Anahtarı’nı bulmak zorundadır. Ancak bu görev çok zordur, çünkü anahtarın peşindeyken, Karabereliler denen kötü robot ırkına da yakalanmaması gerekmektedir. Güneşin Anahtarı, bilimkurgu meraklılarına sürükleyici bir okuma vaat ediyor. Uçan Tay/ Ayşe Yamaç/ Resimleyen: Esra İlter Demirbilek/ Bu Yayınevi/ 2012/ 71 s./ 9+ Kitapta, dört öykü yer alıyor: Beyaz Düşler, Uçan Tay, Gökkuşağına Yolculuk, Uzun Yolculuk… Yazar, araya şiirler de koyduğu öyküleriyle, okurlarını renkli ve şiirsel bir düş yolculuğuna çıkarıyor. Su damlacığı, kar taneleri, kuşlar, tay, kartopu, hepsi konuşabilir, eğer okurlar dinlemeye hazırsa. Sayfaları çevirdikçe, hem eğlenecek, hem de düşünecek okurlar: “İnsanları anlamak/Ne kadar güçmüş meğer/Giyinince bir örnek/Birliğe mi eşdeğer. O zaman ayrı ayrı/Neden isim koyarlar/Farklılığa bir türlü/Neden dayanamazlar.” Su damlacığı haksız sayılmaz, değilmi? Noel Baba/ Yazan ve Resimleyen: Erika Bartos/ Çeviren: Agi Judit Kirişoğlu – Elvan L.Eti/ Yapı Kredi Yayınları/ 2012/ 32 s./ 4+ Uğurböceği Sevecen ile Salyangoz Tomurcuk dizisinin 3. kitabında Tomurcuk, kendisi için gelen armağanı fark etmez ve Noel Baba’nın ona hiçbir şey getirmediğini sanarak üzülür. Sevecen ise kendi armağanını göstermek için Tomurcuk’a uğrar ama, evde bulamaz. Geyikböceği Yemyeşil, Arıcık Baltazar ve Kelebek Peri ile birlikte To şöyle diy rı iyiden linçlendir karşısınd yaşayaca ve sorun bu kitapt hizmet e tapta. Ki ce hiç du kıyor kar cak, Ana bu yana Bilgileri’n derlendiğ masalı ki yer alıyo lamakla zar. Öyle sin mura çük Pren nunda ke ne döner Gül’ü ile luğuyla h oları ı Şemaz’ın uk oyui dışınklarla SAYFA 24 ? 10 MAYIS 2012 CUMH
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle