08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OKURLARA kez bir öykü kitabı geldi: ‘Ben Tek Siz Hepiniz’. Saplantılı, kuşkulu, ürkek bir hale dönüşen yaşantımızın biraz da yansımasını okuyacaksınız kitaptaki öykülerde. Bıçakcı’yla Ben Tek Siz Hepiniz’i konuştuk. Şair Turgay Kantürk’ün toplu şiirleri ‘Peri Çıkmazı’ adıyla kitaplaştı. Bir şairin şiir yolculuğunu tek kitapta gözlemlemek büyük bir keyif. Kantürk’le ‘Peri Çıkmazı’ üzerine söyleştik. Tapınak Şövalyeleri sırlarını “gizli kütüphane” kadar derinde saklamadı. Çünkü içinde İbn Arabî’nin kayıp elyazmaları da bulunan ve Nostradamus gibi pek çok bilim insanının yetişmesini sağlayan bu kütüphaneden daha değerli bir şeyleri yoktu. Kadavra kadar itaatkâr Cizvit rahipleri, Büyük Âlim’in Şövalye Whitfeld’e emanet ettiği sırra ulaşabilecek mi? Bir çift tılsımlı gömlekle korunan “gizli kütüphane”nin son efendisi kim olacak? Osman Balcıgil, ‘Bilginin Efendisi’nde olacakları anlatıyor bize. Balcıgil’le kitabın konuştuk. Turhan Kayaoğlu, kahramanlarını kurgusal karakterlere dönüştürerek hayatlarını romanlaştırıyor ‘Ressam Avni’nin Son Yılı’nda. Kayaoğlu, romanın başkarakteri Ressam Avni üzerinden Avni Arbaş’ın yaşamının son bir yılını anlatıyor okura. Gerçek kişilerden ve hayatlardan yola çıkan yazar, romanına biyografik ve otobiyografik özellikleri de taşıyor. Erkekler arası dostluk, ölüm, yaşlılık, aidiyetyabancılık, milliyetçilikyurtseverlikyurtsuzluk ve aşk kitapta derinlemesine işlenen temalar. Ayrıca yazarın, Avni Arbaş’la yollarının kesiştiği Foça da kitabın bir diğer kahramanı olarak dikkat çekiyor. Bol kitaplı günler... Hakan Bıçakcı’dan bu P B elkıs, Cevat ve Ne İdüğü Belirsizler’i okurken, Escher’in pek ünlü desenini anımsadım: Çizen eli çizen elin çizdiği elin… O döngü, o karşı karşıya sonsuz ayna düzeneğinin içinde, bir eliyle çizdiğini öteki eliyle yazıyor Orçun Türkay, sonra işlem düzenini ters çeviriyor, sonra yeniden. ervasız Pertavsız ENİS BATUR İki yazar için okuma notu rumlar ile dil, sarmal düzen yaratıyor. Bir yanıyla, elbet uzak bir hısımlık ilişkisi, Céline’deki denklemi çağrıştırıyor öyküler. Orçun Türkay’ın hem anlatıcısı, hem portre galerisine doluşan ‘kahraman’ları sözlü dilin olanaklarını kurcalamayı seviyorlar, sunturlu ifadelere yatkınlar. Ama eklemleri kılmak istemiyor yazar, söz gelimi Metin Kaçan’dan tanıdığımız bir topografiye de sokulmayı yeğlemiyor. Bu denge bundan böyle de sürer mi, yoksa bir başka düzleme geçme isteğini mi doğurur, bekleyeceğiz. Öykü yazarı, bir ‘âlem’e götürür okuru; bir cephesine aşina saysa okur kendisini, ötekine yabancı olduğunu görür, kesilen biletin niteliklerine bağlı olarak bir güzergâha çağrılmıştır. Şehir içi ya da şehirlerarası, yeraltında ya da gökyüzünde, her durumda bir uçan halı üstünde. Orçun Türkay, Zavallı’nın açtığı yoldan Ne İdüğü Belirsizler’in diyarına ayrıksı, tuhaf bir haritayı işliyor. Evet: Bir tür “örümcek eğitimi”. * Türk şairleri, yazarlar ikiye ayrılabilir: Yine’yi yeğleyenler (Oktay Rifat, Can Alkor, vb.) ile gene’den yana olanlar (Ataç’tan, Orhan Veli’den Karasu’ya, Nermi Uygur’a, Necatigil’e). Orçun Türkay, üçüncü bir kategori içinde: Hem gene’yi (s. 12, 28, 37, 61), hem yine’yi, (s. 17, 18, 23, 47, 58, 59, 60) kullanıyor. Zavallı’da da böyleydi (bkz. s. 18 versus 22). Bir uzlaşma sağlanamaz mı bu konuda? İmgeyazı işbirliği, kenetlenmesi günümüz yazarının gözde eğilimleri arasında; burada, öykü kurgulama sanatı bağlamında, özgün bir girişim çıkıyor karşımıza. Yazı karakteristiği değişmiyor Türkay’ın, neden değişsin: İyi yazarın bir sesi vardır, onunla yüz yüze gelmesek de duymuş gibi oluruz zaman içinde, bir yapıttan ötekine; bir tür iç sestir bu, aslında, titreşimleri ve tınısı, edası ve tonlamalarıyla bizde bir aşinalık duygusu yaratmaya başlar. Sözlükçe seçimleri, sözce pekiştirmeleri bunu tamamlar; gelir onlara sözdizim özellikleri eklenir. Bu bütünlük, tutarlılık yazarın şahıs haritasıyla ilgili şüphesiz: Bir toplumsal katmanın içinde dolaşıyor Türkay, dibe vurma eşiğinin insanlarının ortasında: Du Orçun Türkay, Zavallı’nın açtığı yoldan Ne İdüğü Belirsizler’in diyarına ayrıksı, tuhaf bir haritayı işliyor. Tuncer Erdem öncelikle bir çizer olarak algılanıyor yanılmıyorsam, öyleyse yanlış: Hem çizer, hem yazar. TURHAN GÜNAY eposta: [email protected] [email protected] Yunus Emre’ye bakalım: O, Gine’yi öneriyor! * Aralarında bir ortaklık bulduğumdan değil, hayır tek önemli ortaklık yazıimge işbirliğine başvurmalarında, Orçun Türkay’ın kitabını okuduktan sonra Tuncer Erdem’e dönme isteği uyandı içimde: Şehrin Ilık Solukları (1996), Hayalifener (2003), Denizlerimizde Rüzgâr (2007) ve Bozkır Kitabı (2008), bana kalırsa hak ettiği ilgiyi doğuramayan güçlü bir çıkış oldu. Türkay, desenleriyle yazısını harmanlasa bile bir öykücü. Tuncer Erdem öncelikle bir çizer olarak algılanıyor yanılmıyorsam, öyleyse yanlış: Hem çizer, hem yazar. Başkalarının şiirleri üzerinde konakladığında çizer kimliği ağır basıyor belki, ama orada da, yaptığı işi “illüstrasyon” olarak görmüyorum ben: Bir tür çeviri işlemi gerçekleştiriyor, diyeceğim, çünkü bir dilden (yazı) ötekine (resim) taşıyor seçtiği şiirleri. Asıl canalıcı geçişliliğe söz gelimi Bozkır Kitabı’nda rastlıyoruz. Tam anlamıyla iki elle gerçekleştirilmiş bir anlatı düzeneği bu: Bir ifade yoluyla ötekisini kılpayı dengede kaynaştırıyor, benzerine pek rastlamadığımız bir bireşim yaratıyor. Uzun, soluklu bir roman çıkamaz mı girdiği yoldan, pekâlâ gelebilir. Yazıimge çiftleşmesinin birden fazla düzlemi, ne kadar sıkı örnek o kadar çeşitlemesi var, günümüz yazınında. Gerçeküstücülerin ilk kolaj çalışmalarından, Aragon’un Paris Köylüsü’nden başlayan bir güzergâh içinde, yazı adamının kalıbına sığamama durumunu doğuran teknik/teknolojik gelişmeler de ivme kazandırdı bu anlayışa. Şüphesiz, edebiyatın “mal” değil “ürün” ortaya koyduğu bir noktadan bakanlar için, Orçun Türkay ya da Tuncer Erdem, ifade derinliği bağlamında yeni kazanımlar getiriyorlar. ? İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç?Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız?Yayın Yönetmeni: Turhan Günay? Sorumlu Müdür: Miyase İlknur?Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı?Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.?İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64?Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL.?Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden/ Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal/ Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya?Tel: 0 (212) 251 98 74750 (212) 343 72 74?Yerel süreli yayın?Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1133 3 KASIM 2011 ? SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle