Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
aynıdır. kta gibi nına aldöner. kendi kadare kendi ar. Girtimsi odaya dikleriodalarnı zen“Daha culuk ha çok” Hayrettin Ökçesiz’den denemeler Yıldız Işığı Hakkı Hayrettin Ökçesiz, Yıldız Işığı Hakkı adlı denemeler seçkisinde “Nerede ayağımızı yere basıyorsak orada yapacak bir şeylerimiz var” diyor ve Descartes’ın düşünme edimiyle özne özdeşliği bağlamında bir adım daha atarak ekliyor: “Düşünmek direnmektir.” Ë Mucize ÖZÜNAL zgürlük, en çok zindanda parıldadığından olmalı, son yıllarda romanlarla yarışır oldu deneme kitapları. Özgür düşünceye, özgürlüğe susamışlığımızdan mutlaka. Korkudan yolsuzluktan yoksulluktan ve de ahlaksızlıktan beslenen düzenlerin diktiği cadı ağaçlarının kurdu da içinden oluyor. O kurt bir kez düşmesin insanın düşüne, düşlemine düşüncesine, Montaigne ne kadar kendi yargılarımı sınamak için deniyorum dese de, insan içinden yükselen bu gizil gücü dışarıya yöneltmekten kendini alamıyor. Giderek bağlantılı düşünce yönsemesiyle düşünceleri özgürce dillendirmek, 1590’ların sonunda Bacon’dan Locke’a, Voltaire’e Spectator’un deneme kronikleriyle Addison’a, Rostand’a Siegfreaid’e, Unamuno, Azorin Ortega’ya ulaşarak Canetti nin Dolambaç’ına Camus’ye oradan Haşim, Ataç, Tanpınar ve Uygur, Günyol kuşağıyla Hayrettin Ökçesiz’e uzanıyor. Beni Yıldız Işığı Hakkı’nı okurlara tanıtmaya iten şey, Müdafaai Hukuk direnişinin doğal hakla bağlantısını bir kez daha anımsatmasıydı. İnsana koşulsuz bir öz değeri yakıştıramayanların, kullukla özdeş firavunların, hak yerine haksızlığı, adalet yerine zulmü, ürkütüp korkutarak dayatmaları. KADİFE HANÇER Denemenin yaşantı olanaklarında etik seçimleri serimleyen romandan ayrıldığı yer de burası olmalı. Bildirimi yazınsal söylemle sunmak. Düşüncenin sapını gülle donatmak. Gene de deneme edebiyatla düşün arasında kıldan ince kılınçtan keskin bir tür. Ökcesiz bu türü hukuk felsefesi merceğinden hakka, adalete, onura ve özgürlüğe yönelterek daha da keskinleştirip parlatıyor. Dayatmacılığı dışlayıp bilgiyi duyarlılıklarımıza kadife bir hançer gibi yaklaştırıyor. Şiirsel bir dil ve denemenin olmazssa olmazı, farklı bağlamlarda karmaşık ilintiler içinden iplik iplik ipekle, sözcük sözcük imgelerle dolu düşlemden düşünceye yol açıyor. Duyumsal itkiyle coşkudan gerçekliğe u gibi bu duğil. Yereğip rir. le anlakoya Ö sarılır. ileri atalarda Akyol mşu Ya arrsilya ete atilin ışı bir rşun üz” la tık asınetle lkın rın okuru olabilseydiniz. O zaman içerde tutuklarınızın kendiniz, siz olduğunuzu anlardınız. Yazılarını okuduktan sonra zamanla soluklaşan çağrışımlarım, bütün bu yazılanları hukukun ve felsefenin temel kavramlarını özgün düşünce bağlamlarında yaşamın sorunlarıyla ilişkilendirerek sunan bu güldesteyle derinlere çekilmiş düşün çekirdeklerim bilincimde öz güce dönüşüyor. İçimdeki gizil gücü duyumsamamanın öz gücüne. “Biz insanız birbirimizin bacağından Hayrettin Ökçesiz asılırız” diye haykıran bir hubakarak söylemde manzume kukçunun edebiyatın doğurgan tuzağına düşmeden, okurunu türü denemeden şiire kanatlannesnel gerçeklikten coşkuya maması olası mı? yönlendirerek şiirsel bir dille Hak bir kutup yıldızı. Bize yapıyor bunu. adalete ulaşmakta yolumuzu gösteren bir yıldız. Bu yüzden Ökcesiz, bu duyarlı söyleyıldızların ışığını görmek hakkımiyle içinden geçtiğimiz barbar mız ihlal edilmemeli. Bize her günlerin gerçekliğini olanca yatürlü önyargı, tabu, boş inanç ve kıcılığıyla ortaya çıkarmış olubaskıdan korkudan uzak, özgüryor. Yargının siyasal erkin giyoce düşünme, düşündüklerimizi tinine dönüştüğü, siyaset süper dillendirme ve bu özgürlüklerin bilgisine marketinde değerlerin haraç mezat edilbilincine ulaşma hakkımız engellenmediği yerde daha da yakıcı irkilişlere dömeli. Oysa sanal parıltılar gözümüzü nüşüyor. Örneklemek için “Özgür Yaralıyor. Sayısız tuzaklarla bilginin bilimin gıç” isimli denemesinden kısacık bir ve insan değerlerinin uzağına atıyor bizi. alıntı yapmak istiyorum: İnsanlıktan uzağa düşmemek için bilgiye “Özgürlük cesaret ister; bilmek, bilgebilince ve de özgürlüğe özgürce düşünlik, gayret ve özveri ister; vicdan ister. meye ihtiyacımız var. Deneme işte tam Sessiz sedasız bir sevgi ister en durusunda bu gereksinimden doğmuş bir türü dan, havamız suyumuz gibi. Özgürlük yazının. adalet ister. Dayanışma ister tüm bunlar Evet denemeler Hayrettin Ökçesiz’le uğruna. Yargıç yasanın kölesi değil efenşiir tadında devam ediyor. disi olmalıdır. Efendisidir zaten. Çünkü ona anlam verendir. Anlam veren hükYıldız Işığı Hakkı/ Hayrettin Ökçemeder. Anlam özgürlük ister.” siz/ Legal Yayınları 287 s. (Erişim için: Ah “Memur Yargıçlar” özgür olmadı0216 346 55 18) ğınız cehennemden çıkış için bu satırla n, dakişileavardınyrılır. atilin resi sanırizin ağımız olabire, orbauram usum den n bir ın meyetre ile da güçr yana k sız gi şık . en zimeropZak olye ro Çevis. 1129 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1129 6 EKİM 2011 SAYFA 19