11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

K “Nasip İyem’in anısına” “Köklü” edebiyat 2576Tomris Uyarengünlüğünödüllerine az 70 kitap başvurur. de (09.12.1975), jüri üyesi bulunduğu Milliyet Roman Yarışması’na 116 başvuru olmasından yakınmıştı. Batı’da bu durumda bir süzgeç mekanizması vardır. Katılanlar bir ön elemeden geçirilip en fazla on adaya indirgenir. Jüri üyelerine on kitabı okuyup, değerlendirmeleri için rahat bir süre tanınır. Ülkemizde, jüri üyelerinden hâlâ 116 roman okumaları istenebilir. Bunun için kendilerine trajikomik uzunlukta bir zaman öngörülecektir. (Pek bir şey okumamak için, bundan iyi bahane olur mu?) Ödül toplantılarında dönen “hatır şikesi” girişimlerinden geçmişte örnekler vermiştim. Bu kez, jürideki tuhaf alt/üst ilişkisine değineceğim. Nice jüride kadim bir üye vardır. O duayen bir yazar, şair hatta akademisyendir. Ya onun adayı ödülü alacaktır, yoksa onun veto ettiği bir adayın, çoğunluğa rağmen, eli boş kalacaktır. Neymiş efendim? “Üstat” kırılırmış. Bunları nereden mi biliyorum? Edebiyat ödüllerinin “içerde” dut yemiş bülbüle dönen üyeleri, “dışarıda” bülbül kesilir de oradan. 2577 Yeri geldikçe yinelerim, “Yaptığınız iyilikler cezasız kalmayacaktır” Kitabistan’a yakışan bir aforizmadır. Bu âlemde az kişi ve kuruluşa iyiliğim dokunmamıştır. Kimselerin yazamadığını yazıp, az bezirgân kılıklının maskesini düşürmemişimdir. (Onların da diş gıcırtılarını duyarım.) Peki, sana ne yaptım ey internet hazretleri? 04.08.2011 tarihli KİTAP İÇİN’in logosu, teknik nedenlerle KİN olarak çıkınca aklıma gelen.) 2578 28.07.2011 tarihli FEKLAVYE’de, kitabı basılmadan 14. baskının avansını çeken gamsız yazar başroldeydi. O Semih Poroy çizgi öyküsü bana, en az on yıllık bir anekdotu anımsattı: YKY’nin bir yazarı, yapıtının yeni baskısı için avans ister. Kitabından ancak 200 adet satıldığı, stokta 800 adet bulunduğu yeni bir baskının henüz söz konusu olmadığını duyunca yayınevini hışımla terk edecektir. Onun bir gazetede köşesi vardır. Derhal YKY aleyhine bir eleştiri karalarken rahmetli Aydın Gün’ün yazdıklarını, Selçuk Altun’a mal eder. Düzmece yazıyı görünce midem kalkmıştı! Çünkü bir ay önce, bu kez projesi YKY tarafından reddedilen bir başka yazar, aynı konuda yazmış ve orada da Aydın Gün yerine Selçuk Altun yâd edilmişti. 2579 Amerikalı yazar ve koleksiyoner Gertrude Stein (18741936) Paris’te yaşarSAYFA 10 6 EKİM 2011 itap çin... CIV SELÇUK ALTUN ‘Öğrenciye ev verenin kanalizasyonunu tıkarım!’ dı. Picasso’nun farkına ilk varanlardandı, dosttular. Picasso’nun 1906’da tamamladığı Stein portresi, New York’taki Metropolitan Müzesi’ndedir. Onu ilk kez gören Stein, “Ama bu bana benzemiyor” diye sızlanınca Picasso, “Zamanı gelince sen ona benzeyeceksin” buyurur. 2580 İstanbul’da açılacak ve ikinciel avantgarde kadın giysileri satacak butiğe ad önerisi: İSTANÇUL. 2581 Juan Gabriel Vazquez’in İngilizcesini (Informers) beğenerek okuduğum romanı, Türkçede GAMMAZCILAR başlığıyla yayımlandı. Sözlüklerde, “Gammazcı” diye bir sözcük yoktur. TDK Sözlüğüne göre, “GAMMAZ: Söz getirip götüren, arkadan çekiştiren, ara bozucu, fitneci…” demektir. (Bu okkalı sözcük yetmez miydi, yoksa atladığım bir kinaye mi var?) 2582 09.08.2011! Yılın belki de yılların sahaf ganimeti! Kült kitap GARİP’in ilk baskısı (1941) Şevket Rado’ya; Orhan Veli, Melih Cevdet Anday ve Oktay Rifat tarafından imzalanmış. Bu üç imzayı bir arada ikinci kez görmek mümkün değildir derler. “Şevketcim, canım, şekerim, evladım, yavrum” Orhan Veli “İki gözüm, biricik Şevketcim Bu kitaptaki (Islık Çalmak) şiirini sana hediye etmek isterdim. Mümkün olmadı. Şimdi bütün şiirleri sana veriyorum.” Melih C. Anday “Ben de!!!!! Ben de!” Oktay Rifat (Kitap artık bende!) 2583 19.07.2011! Açık hava Tiyatrosu’nda Paul Simon’u dinledik. Üstat, erbabına göre yüzyılın pop bestesi, Bridge Over Troubled Water’ı söylemedi. Şaşırdık! (Sanki striptiz izlemeye gitmiştik ve dansöz sutyenini bile çıkarmadan sahneden kaçmıştı.) Müzisyen dostum Mehmet Gür’den öğrendiğime göre şarkıyı, SimonGarfunkel ikilisi varken, Garfunkel söylermiş. Yetmişinci yaşını idrak eden Simon’un besteye nefesi yetmeyebilirmiş. (O zaman benden günah gitti: I’m on your side / When times get rough / And friends just can’t be found / Like a bridge over troubled water / I will lay me down…) 2584 1) 69’u çok seveceksiniz! Biz ikincisiyiz! Ama bizimki 77 santim. Bacaklarınızı çok seviyoruz. Afedersiniz, bizimki yine 77 santim oldu. de iki ay saklandı. / Einstein cep saati taşırdı. / Sosyolog Auguste Comte bir fahişeyle evlenmişti. / Diyojen öldüğünde yüzükoyun gömülmesini ister; çünkü dünya bir zaman sonra, yukardan aşağıya doğru bir dönüş yapacaktır. / “Yapıtlarıma değer veriyorsanız lütfen çalmayınız” yazardı, Nobelist Hermann Hesse’nin yazlığının kapısında. / Konfüçyüs gayrimeşruydu. / Karl Marx, çocuklarına yüksek sesle Shakespeare okurdu. / Hiç kimsenin intihar etmediği ama önemli bir Dostoyevski romanı var mıdır? / Serendipity sözcüğünü ilk kez Horace Walpole 1754’te kullandı. Enis Batur’a göre aynı sözcüğü Türk edebiyatında ilk kez kullanan Selçuk Altun olabilir… 2587 “Nice yazar, belki günün birinde söyleyecek bir şey buluruz diye yazar da yazar.” N.N. Taleb 2588 “Okumayan ama yazmaya özenen bir yapımızın olduğunu düşünüyorum. Oysa yazma okuma edimizden sonra gelen bir eylemdir. Okurluk serüveni yaşamadan, yazı dilinin incelikleri, güzellikleri solunmadan yazılacak bir yazı, ‘sözsel yığışım’ olmaktan öteye geçemez.” Yüzler ve Sözcükler – Emin Özdemir 2589 Tarih Terimleri Sözlüğünden – TDK Yayınları: Keçekülah: Yeniçeri başlığı. Koyun emini: Osmanlılarda İstanbul kentinin ve savaş zamanı ordunun etini sağlamakla yükümlü görevli. Tefe: İçinde yirmi altın yaprak bulunan paket. Gaddare: Ağır ve her iki yanı keskin bir tür kılıç. 2590 İki cümleden uzunsa komik değildir: “Arkadaşlarım hareket halindeki her şeyle seks yapabilir. Benim öyle bir kısıtlamam yoktur.” Emo Philips Kadınlar sevişirken neden mi gözlerini kapar? Çünkü hiçbiri, bir erkeğin tatmin olduğunu görmeye dayanamaz. “Başarılı erkek karısının harcadığından daha fazlasını kazanandır. Başarılı kadın öyle bir koca bulabilendir.” Lana Turner “Armağan ettiği elmasları iade edecek kadar bir erkekten nefret edemedim.” Zsa Zsa Gabor “Mastürbasyonun bir iyi tarafı, onun için süslenmenize gerek olmamasıdır.” Truman Capote 2591 Elif Şafak son romanıyla derhal çok satanlar listesinin başına yerleşti. Her zaman olduğu gibi kitap, edebi değeri yerine “magazin” yönleriyle gündeme oturdu. Önce yazarın kitap kapağındaki ve kitapevlerine yerleştirilen dev afişlerdeki tuhaf fotoğrafı eleştirildi. Bu kez onu bir sürpriz bekliyordu, roman konusunun intihal (çalıntı) olduğu iddia edildi. Reklamda pek sınır tanımayan E.Ş.’nin bu detaylara aldırış ettiğini sanmıyorum. Kitabı değişik yerlerinden karıştırdım. Sanki en sığ romanıydı. Oysa gençlik yapıtlarında edebi bir doku yok değildi. Onlarda da bir yapaylık duyumsardım; benimsemediği bir konuda hocasını etkilemeye çalışan bir öğrenciyi andırdığını düşünürdüm. 2592 Ağustos sıcağından kitap önerileri: Maçahel – Faruk Akbaş, SAY / Hayat Yeşil Umut Mavi – Evgin Atalay, Kırmızı / Sonu Zor, Mustafa Irgat, YKY / Saf ve Düşünceli Romancı – Orhan Pamuk, İletişim / Peri Çıkmazı – Turgay Kantürk, SEL / Ya Seyahat! – Roni Margulies, Notos Kitap / Aynadaki Dişi Şeytan – Horacio Castellanos Moya (Çev. Ayşegül Yurdaçalış), SEL / Pentimento ¥ – Seyhan Erözçelik, Everest… ¥ (1 DENİZ Şimdi Günd Ne ho Halka Taş, n Kalyo Siz bi 2594(18091 Ölüm ne re’dayke haline g önlemle Herald T kentteki yor. Haz ve müze ziyaretç Niceli (k)emi(ri 2595sonu sa bir seçk tümü 40 de gelec tede, Lo Menkul lüm baş yınca içi nelinde (1980 dür yard yenleri a komşu o Bey’in k receyle bir konu Tanıd sivrildikç nat/ede umutlan Nasip İyem, 19212011. (Özel havayolu şirketlerinin reklâmlarından seçmeler okudunuz.) 2) –Bizimki 77 santim değil ama zamanında kalkıyor. (Bir diğer özel havayolu şirket patronunun onlara sözlü yanıtıydı.) 2585 Gümüşsuyu’ndaki Park Otel inşaatı yasal nedenlerle 22 yıl önce durduruldu. O tam 8035 gün, kaşalot ölüsü gibi kentin bir merkezinde bekletildi. Ne denli çirkin bir kütle olduğu Anadolu yakasından daha iyi görülüyordu. Bir yatırım şirketi inşaatı yeniden başlattı. 2012’de İstanbul, bir butik otele daha kavuşacak. Umulmadık zamanlarda inşaattan taşan gürültü semti rahatsız ediyor. Ben tarihi bir konser öncesinde, enstrümanların akort edildiğini varsayarak umutla yutkunuyorum. 2586 Küresel Kültürazzi: Balet Nijinsky’i izledikten sonra, “Korkarım dünyanın en büyük aktörünü gördüm” demişti Sarah Bernhardt. / Picasso ve Diego Rivera’nın gözde aktörleri Charlie Chaplin’di. / Borges’e göre Cennet bir tür kütüphaneydi. / William Faulkner’e göre Mark Twain, Avrupa standartlarında dördüncü sınıf bir yazar bile değildi. / ABD’deki zencilerin başkaldırı önderi, hatip Martin Luther King, hitabet dersinden “orta” dereceyle geçebilmişti. / Şair Nicanor Parra fizik profesörü; yazar Miroslav Holub immunoloji araştırma şefiydi. / Şair Paul Eluard Gestapo’ya izini kaybettirmek için bir tımarhane 2596dacı: AKP ek ödem rasında, onlar da Must KIR 1 İns 2 Ka 3 Ki 4 Tır 5 Ya 6 Yo 7 Da 8 He 9 Al 10 M 11 C 12 T 13 B 14 Y 15 H 16 R 17 D 18 K 19 B 20 G 21 T CUMHURİYET KİTAP SAYI 1129 CUMH
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle