Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
? ise istemeye istemeye imzalamak zorunda kalmıştı. Ancak, Cumhuriyet’in ilanından sonra Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada barış” ilkesi gereğince Türkiye başta Yunanistan olmak üzere bütün komşuları ve İngiltere ile dostluk ilişkileri geliştirecekti. Fakat, İngiltere bir süre daha dostça olmayan tutumunu sürdürecek, Kürt sorununu gündemde tutacak, Musul konusunda diretecek ve Şeyh Sait isyanını kışkırtıp destekleyecekti. Ne var ki bu sorunlar aşıldıktan sonra, İngiltere de değişen dünya koşulları nedeniyle Türkiye ile iyi ilişkiler geliştirmeyi yeğleyecek, hatta Montrö Antlaşması’na giden yolda Türkiye’nin yanında olacaktı. Bu arada İngiliz ticari çıkarları ile Türkiye’nin çıkarlarını da bağdaştırmak gerekiyordu. Elif Uyar, bu gelişmelerle ilgili kaynaklara ve İngiliz arşiv belgelerine ve İngiliz büyükelçilerinin hükümetlerine verdiği raporlara da dayanarak 19291936 döneminde düşmanlıktan belirli bir dostluğa dönüşen Türkİngiliz siyasal ilişkilerini ele alıyor bu kitapta. Seçme Hikâyeler/ Mehmed Rauf/ Özgür Yayınları/ 436 s. Türk edebiyatında “Eylül” romanın yazarı olarak tanınan Mehmed Rauf, sayısı yüz otuzu aşan hikâye yazmıştır. Akademik düzeyde birçok çalışmaya konu olan ancak bu güne kadar yeni harflere aktarılmayan bu hikâyelerden Doç. Dr. Rahim Tarım tarafından titiz bir şekilde seçilen bir kısmı, ilköğretim son sınıftan üniversiteye kadar geniş bir kitle tarafından anlaşılabilecek şekilde yayıma hazırlanmış. Alayı Hümayun/ Editör: Karin Ådahl/ Çeviren: Ali Özdamar/ Kitap Yayınevi/ 342 s. “... At sırtında, altın işlemeli bir kaftan giymiş padişah, kavuğuna siyah balıkçıl tüylerinden iki sorguç takmış, biri alnının üstüne, diğeri sağ tarafına. Padişahla birlikte altın işlemeli kaftanları içinde iki kapıcıbaşı gidiyor. Padişahın bindiği ata baştanbaşa elmaslarla süslü, silme iri inciler dikilmiş görkemli bir örtü atılmış. Padişahın arkasından at sırtında giden içoğlanları üç köşeli başlıklar takmış ve kulaklarının önünden birer zülüf sarkıtmışlar, yalnızca bıyıkları var, hepsi de kırmızı kaftan giymişler. Arkalarından SAYFA 44 çeşit çeşit boru ve davullardan oluşan mehter takımı geliyor...” Claes Rålamb, 1657’de, İsveç Kralı Karl X. Gustaf’ın elçisi olarak İstanbul’a gelmiş, Sultan IV. Mehmed’in alayı hümayununu büyük bir hayranlıkla izlemiş, ayrıntıları günlüğüne böyle kaydetmişti. İstanbul İsveç Araştırma Enstitüsü ile birlikte hazırlanan bu yapıtta, Ralamb’ın yaptırdığı, bu alayı hümayunu ölümsüzleştiren yirmi yağlıboya tabloyla, Osmanlı saray mensuplarının kostümleriyle gösteren 121 suluboya resimden oluşan kıyafetname, rengârenk bir 17. yüzyıl İstanbul manzarası sunuyor. Mübadelenin Öksüz Çocukları/ İskender Özsoy/ Bağlam Yayıncılık/ 334 s. “Mübadelenin Öksüz Çocukları”nda, 30 Ocak 1923 tarihinde Lozan’da Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan mübadele anlaşmasının son tanıklarıyla yapılmış röportajlar yer alıyor. Kitapta, iki ülkeden 61’i birinci kuşak 72 mübadilin anlatımlarına yer veriliyor. Birinci kuşak mübadillerden Ord. Prof. Dr. Sedat Alp ve Prof. Dr. Şükrü Elçin’le içişleri bakanlarından Dr. Ali Tanrıyar’la yapılmış röportajlar da var. Zümrüt Şehir/ Rajiv Chandrasekaran/ Çeviren: Yeşim Tandoğan/ Destek Yayınları/ 350 s. Zümrüt Şehir, Irak’taki Amerikan işgal kuvvetlerinin Bağdat’taki üssü. Yeşil Bölge olarak adlandırılan bu üs, dev palmiyelerle saklanan, muhteşem villalar ve ışıltılı yüzme havuzlarıyla adeta cehennemin içinde bir vaha... İntihar saldırısı endişesiyle garsonlarının bile başka ülkelerden getirtildiği, çoğu Iraklının ise girmesinin kesinlikle yasak olduğu sahte cennetin diğer adı. Az ötede; çığlıklar, katliamlar, açlık ve ırza geçmeler sürerken, Zümrüt Şehir’de Amerika’nın tatlı hayatı devam ediyor. Görkemli alışveriş merkezinin önüne en son model arabalarla park edip, kuru temizleme servisine gecenin kirlilerini bıraktıktan sonra porno film satan mağazaya giren Yeşil Bölge sakinleri, işgal altındaki Irak halkının namusunu akıllarına bile getirmiyorlar. Onlar akşam gidecekleri ve ağzına kadar soğuk bira dolu barlardaki muhabbetin ? KİTAP SAYI 896 CUMHURİYET