Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
cevat çapan Günümüz Bulgar Şiirinde Türk imzaları/ Şiirler/ Çeviren: Ahmet Emin Atasoy Şiir Atlası Cıündüzlcri grandomanım, aksamlarıysa hain, hilekârlık oluyor sabah erken kahvaltım. Şaşıyorlar bugüne dek ben nasıl hâlâ ışteyim ve neden boşanmamakta rsrar ediyor karım. Cehennemden onlar 'gcçti', cennet onların hakkı, Onlar sibi düşünmezsem, sııc, yükii bende kalır. Oysa unutuyorlar kı, dcdikodularda da olsa Baş kahraman sonsuza dek ba^ olmak zonındadır. İ'AS'6 ŞAKA Onlar ^uçlü, onlar ünlü, onlar tanrılar gibi... Oyle olmasalar da, kalbimız öylc bilmiş, onları öyle sayını^. Fenelopeıa, herkes için bir sadakat ornegi Oysa âınâ dâhinin anlattığı gerçek değıl, sadece bir şakaymış. Kötü tanrıların fırtına ve sislcriyle ^^ alıkoyulan adanı kansının bekledigındcn emın degilmiş mcğer. Odysseus bu, ne yapıp eder, şeytanı da aldatıp Itaka'ya zamanında yetiştirdi, gerçekten acele etseydi eğer. Dalgaların köklerinden, Kirpiğinde rüzgârlann sizi neden sevdi£ımı bir gün clbct algılarını Ama beni ORDA bulmak zahnıeline katlanmak var. Yaşam dencn meyhanedc duygularını kıyıın kıyım Cuinahım çok, gün gelende ben hepsini anlatırım, ama konıışumadan önce birazcık sağ olmalıyını. 2001 Ahmet EMİNOV (1944) tKtRCİM Ürperiyor öınrünı benim Kıla bağlı bir kılıçtan. 'Yaşlanmayı beceremeden gidiyor onlar' Bulgar şiiri, yıllarca demokratik ve devrimci çizgisinden asla ödün vermeden, ulusunun en insancıl değerlerini tüm dünyaya kabul ettirmiş güçlü bir şiirdir Sözcüğü onur olarak gören ve onu, ülkesinin egemenliği adına, en zor koşullarda da etkin bir araç gibi kullanmaktan gurur duyan nice şair (Hristo Botev, ceo Milev, Hristo Yasenov, Sergey Rumyantsev, Nikola Vaptsarov, Penyu Penev vb.), bunun bedelini yaşamlarıyla ödemekten bile çekinmediler Bu yüzden de, ne yazık ki, Bulgaristan, "öldürülmüş şairler ülkesi" adıyla anılmaktan kurtulamadı. Toprağı ve toplumuyla bu denli özdeşleşmiş olan Bulgar şiirindeki koklü geleneklerin arasında dünyaya açılma ve insanlıkla kucaklaşma yönsemesi en dikkat çekici özelliklerden biridir. Birçok dunya dillerine çevrilmiş olması, bu şiirin uluslararasındaki saygınlığının açık bir kanıtı olsa gerek. Bulgar şiiri, sadece dışa yönelik çıkışlarında değil, ülke içinde hümanizm ve ilericilik çizgisine sahip çıkma erdemliliği göstermiştir her zaman. Totalitarizmin en baskıcı dönemlerinde bile. Blaga Dimitrova, Radoy Ralin vb dünyaca bilinen şairler, soykırımına uğrayan Türk azınlığı cansiperane bir biçimde savunmuşlar, yapılanları acilen dünya kamuoyuna duyurup, bu nasyonal sosyalist çılgınlığı şikâyet etmişlerdir. ortak insanlık değerlerini her şeyin üzerinde gören Bulgar şiirinin günümüz yaratıcıları arasında bazı Türk adlarımn yer alması ise ayrıca gurur verici bir şey. Aşağıda sadece birkac örnekle tanıtmaya çalıtığımız bu şairler, Türkiye okuyucuları tarafından ya çok az ya da hiç tanımazlarken, Bulgaristandaki ciddi edebiyat çevrelerince ilgiyle izlenmekte ve severek okunmaktadırlar. özgeçmişlerini ayrıntılı olarak veremediğimiz bu şairlerle iigili sadece şunu söylemek bile yeterli olacaktır kanısındayız: Onların yapıtları en iyi Bulgar meslektaşlarının yapıtlarıyla yan yana okunmakta, odüllere deger görülmekte ve eleştiri dünyasında saygıyla anılmaktadır. Ayrıca bu şairlerin Türk şiirini Bulgar okurlarına tanıtmak adına yaptıkları hizmet her türlü övgüyü hak etmiştir. Naci FERHADOV (1940) BAŞ KAHRAMAN Sadece ıleclikoclıılarda ba^ kahramanım Lıen, Bayat suhbetlciLİeystr hnberın şahancsl. Hcılenecek iki ^cy var ıntyhanc pirlerınden: üksüıük tepki demek, tehessum suç iladesi. IYÜLÜ EDEBlYAT Bundan yüz yılı aşkın bir süre önce, Birini elde etmek istiyorsan, onu buyu lemelısın! ı « . . HI 1 * * 1 İzmir'de Katina adında bir genç kız yaşarmış. Bu kız bir erkeği gözüne kestirir ve ne yapar eder, sonunda onu ağına düşürürmüş. Tam dört yaktşıklı ve zengin erkekle evlenmiş. Çünkü Katina onları *büyü"lüyormuş; güzelliğiyle değil ama, otlarla, iksirlerle, dualar ve muskalarla... Izntir Miyiu'iileri, ğeçmiş zamanda, Mara Meimaridi Türklerin, Rumlann, Yahudilerin ve Ermenilerin, zengini yoksulu, kadını erkeği, güzeli çtrkiniyle bir arada yaşadığı İzmir'de, kadınların büyülerle örülü o en mahrem dünyasını masal tadında anlatıyor. BUY SAYFA 30 C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 7 8 9