Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
en içten ve temiz duygulannı sömürerck siyaset yapanlara, harcanan gençlerc doğru uzar giderdi sohbetimiz. Muzaffer Uyguner, devletin en üst görevlcrınde bulunmuş, daha genç yaşlarında Amerika'ya ve Avrupa'ya gitmişti. Devlet çarkının nasıl dönmesi gerektiği konusundaki görüşlerini, tanıdığı siyasileri anlatır, iş yaşamından örnekler verir, demlenmiş deneyimlerini aktanrdı. Aydınların çaresizliğine, Halk Partisi'nin düştiığü duruma üzülürdü. YAZIN DÜNYASI Daha sonra söz, ortak tutkumuz olan yazın dünyasına uğrardı kesinlikle. Bizim için bu dünyanın büyüleyici bir güzelliğı vardı. Yazarların kurduğu, yalnızca okurların içine girebildiği bu özel dünyada, şu bildik yaşantımızın dışında ikincı bir yaşam akar. Bunu ancak yazın severler yaşayabilirler. Birbirlerıyle karşdaşırlar orada. Biz de bu dünyanın içinde dolaşırdık Sevgili Muzaffer Uyguner'le. Bu dünyada neler olmuş, hangi yazarlar ne gibi yapıtlar ortaya çıkarmış, okuduğumuz, okuyamadığımız kitaplar derken zamanın nasıl geçtiğini anlamazdık. Bir bakardık ki köprünün ayaklan görünmüş. Muzaffer Uyguner yazın dünyasına çok ürün vermiş, çalışkan bir insandı. Zaten yapıtlarının sayısına bakmak bile bunu anlamak için yeterli. Kitap çalışmaları dışında, dergilere de yazı verirdi. Bunun için her gün düzenli çalıştığını söylerdi. Ailesine düşkündü ve kendisi dc değerli eşi Meserret Hanım'ın, çocuklannın, tonınlarının sevgisiyle kuşatılmış olduğunu bilirdi. Davranışları, konuşmalan her zaman efendi ve ölçülü olduğu için en gencin den en yaşlısına kadar hepimizin özellikle de bayan yazar ve şairlerin ağabey gibi saygıyla, sevgiyîe ve rahatlıkla yaklaştığı biriydi. Edebiyat taa gençlik yıllarından beri vazgeçilmez tutkusuydu. Yıllar önce şiirlcr yazmış, çevinler yapmış, mesleğine ilişkin yapıtlar da vermişti. Ancak sonraları kendıni araştırmaya adamıştı. Pek çok yazar ve şairin yaşamını, yapıtlarıyla bırlikte incelemişti. Daktilosunun başma oturunca yazdıklarının sanatsal olmasından çok, doğru ve eksiksiz olmasını amaçlıyordu. Dileği, emeğin ve iirünlerin yitıp gitmeden kitaplıklarda yerini almasıydı. Bu amaçla edebiyatımızın birçok değerli yazar ve şairini ve yapıtlarını araştırdı, inceledi. Bunlann sayısı elliden çok. Karacaoğlan'dan ürhan Veli'ye, Memduh Şevket Hsendal'dan Orhan Kemal'e uzanan pek çok kitap yazdı. KİTAPLARA AYRIMSIZ BAKIS Her yazarı, her yapıtı değerlendirmeye çalışıyordu. Kendisine ulaşlırılan tüm kitapları okumayı, tanıtım yazıları yazmayı karşılıksız bir görev olarak üstlenmişti. Hcm de yazarın ünlü olup olmadığı, kcndisini tanıyıp tanımadığı gibi bir ayrım gözetmeden... Kitabı tarafsızca anlatır, ancak beğendiyse neden beğendiğini açıklayan birkaç tümce ekleyerek yapardı bu tanıtımı. Bizler için saygıdeğer bir ağabey, dünyaya gelen tüm kitaplara ayrımsii: kucak açan bir baba gibiydi. Yokluğunu duyumsamamak ve üzülmemek elde değil. Perşembe toplantılarında ve dönüş yolunda onu arıyoruz. Sonsuz gidişınin ardından bir yü daha devrilirken Sevgili Muzaffer Uyguner'i özleyerek saygıyla anıyoruz.a Son yıllartn en başarılı öykücüsünden bir rotnan daha Öyküleriyle tanıdığımız Cemil Kavukçu, ilk romanı Dönüş'ten alh yıl sonra ikinci romanı Suda Bulantk OyunlarJ\a çıkıyor okurun karşısına. Kavukçu, bu romanında üniversite öğrencisi taşralı bir gencin büyük kent yalnızlığını, uyumsuzluğunu, iç dünyasındaki çalkantılan ironik bir dille yansıtıyor. Kendisiyle ve çevresiyle banşı olmayan Tarık'm yabancısı olduğu bir kentte özdeşleşebildiği tek şey, kentin ortasından geçen, kirlenmiş, sularında hiçbir canlının yaşamadığı ve Kırat adını taktığı çaydır. Cinsel bir deneyim yaşamamış olması sorunlarını daha da büyütür. Köhne sinemalarda porno filmler izleyip özgüvenini yitirirken, kafası, kcnti ikiye bölen çay kadar bulanır. Sinema tekniğinden de yararlanan Cemil Kavukçu, şiirsel dili ve çarpıcı anlatımıyla bir okuma şöleni sunuyor okuruna. Cemil Kavukçu SUDA BULANIK OYUNLAR Araştırmacı Gazeteci S A Y G I O Z T U R K t e n Miithiş Bilgi ve Belgelere Dayanan Kitaplar DEVLETİN DERİNLİKLERİNDE 12. BASKI Kitabın önsözünü yazan usta kalem Çölaşan bu kitap için şöyle diyor: bu kitabında çok önemli bir in perde arkasını bulacaksınız. kitap bir dönemi, karanlıklarla, bilinmeyenlerle dolu bir dönemi anlatıyor." CEMİL KAVUKÇU l î MHI MADALYALI MAHKÛM J Bu kitapta Korkut Eken'le ilgili belge ve bilgiler bulacaksınız. Susurluk olayının perde arkası... Korkut Eken'in bugüne kadar hiç kimseyle paylaşmadığı özel bilgiler... A ÜMh Kitaptaki bilgiler, devlet kasalarında duran önemli gizli rapor ve belgelere dayanıyor. Kitap, Ankara Bahçelievler'de 7 TİP'li öğrencinin katledilmesini, belgelere ulaşarak gözler öniine seıiyor. Konur Sokak 27/1 06640 Kı/ılay ANKARA Tel: (0312) 419 38 26 27 • Faks: 417 56 68 Kitaplanyla SAYFA 13 C U M H U R İ Y E T K İ T A P S AY I 7 59