Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
amactm bu değildi. Her iki romanda da savaşa karşı çıkıyorum ben. Savaşların ne denli acımasız ve insanlık dışı olduğunu vurgulamaya, bu yolla savaşları kendi çapımda durdıırmaya çalışıyorum. Bclki gülünç gclecek bu düşünce; ama insanlara savaşın kötülüklerini sürckli anlatmanın yararı tartışılmaz. Sanırım savaşı hemen hemen tüm gerçeği ile aktarmayı başardım bu kitaplarda. Okurlardan gelen mcktuplardan, iletilerden bunu öğrenerek mutlu oluyorum. Öte yandan özellikle son romanım "Yorgun ve YaralT'yı yazarken ikinci amacım da bu ülkenin ne zor koşullarda kazanıldıgını göstermek, bu günleri borçlu olduğumuz atalarımızın nc büyük özverilerde bulıınduklarını vurguIamaktı. Zaman zaman bazı gençlerin "ilk fırsatta kaçıp Avrupa ya da Amerika'ya yerleşeceğim "... " Cîideceğim bu ülkeden... Burada yaşanmaz" ya da "Keşke Amerikalı olsaydım" dediklerini duyup çok üzülüyorum. Bu gençler tarihimizi bilmediklcrindcn böylc konuşuyorlar bence. Bu toprakların ne zor kazanıldığını bilseler sahip çıkarlardı diyc düşünüyorum. îşte bu bilinçlendirmeye ronıanlarımla katkıda bulunmak istiyorıım. Şimdilik genç okurlardan aldığım çok olıımlu tepkiler var. Bu amacımda ne kadar başarılı olduğumu ise zaman gösterecek. Tarihı ronnmlarda tarihe aıt ayrıntılara fazla dalınca roman tadını k.aybetme gibi bir tehlıke var. Aynı tchlıke romana btr görev yüklendığinde de ortaya çıkıyor. Bu konuda ne dü^ünüyorsun? Haklısın. Bu sıkıntıyı ben de yaşıyorıım. Roman tadını kaybetmemek, yazdıklarımı tarih kitabının kuru anlatımına dönüştürmemek için büyük çaba gösteriyorum. Orneğin Çanakkale savaşını çok aynntılı ve uzun olarak anlattım. Bir yandan da okurun ilgisinin dağılmasından, temponun düşmesinden korktum; ama özellikle genç okurlara sorduğumda savaş bölümlerini hiç sıkılmadan ve zevkle okuduklarını söyledilcr. Bu da beni rahatlattı. Tabii bir dönemi anlatmaya kalkışmak zor iş. Hem o dönemin aynntılarını bileceksiniz, hem doğru verilere ulaşıp aktaracaksınız hem de romanın kurgusunu sağlam yapacak, olay akışını, ritmini bozmayacaksınız. I lem gerçeklik duygusunu yaratacak, hem kişjleri iki boyutlıı olmaktan kurtarıp kanlı canlı insanlara dönüştüreceksiniz. Her iki romanda da bu güçlüğü yaşadım. KURCUYU BOZMAMAK İÇİN Kimi eleştirmcnler romanlarmda kahramanlann rub\al dıınımlarına fcizla eg'ılmedigınden söz cttılcr Sen ne söylemek ıstersin? Evet, bazı eleştirmenler benim roman kahramanlarının ruhsal sorunlarına fazla eğilmediğimi yazdılar. Once şunu söylemeliyim, ben bunalım romanları yazmadım, dönem romanları yazdım. Bir dönemın genel görünümünü çiziyorsanız romanın kurgusunu bozmamak, tempoyu diişiirmemek için yan yollara sapmaktan kaçınırsınız. Kişileri betimlerken de birkaç hrça darbesiyle yetinir, gerisini okurun düş gücüne bırakırsınız. Nitekim ben de romanımda kişilerin ruhsal durumlarını ayrıntılarıyla anlatmaktan kaçındım.sadece birkaç ipucu vererek kalanı okurun bulmasını bekledim. Kurguyu bozmamak için böyle yapmaya zorunluydum. O ipuçlarını bulmak ve gerisini getirmekse okurun bilgi ve becerisine kalmış,. onların yaşamlarına dair çoculdarı bile fazla bir şey bilmiyordu. Benim çocukken dedemden ve babaannemden din lediği anılar da kopuk kopuktu. Onlarla ilgili toparlayabildiğim bilgiler toplasanız bir sayfayı bulmaz.Yine de bu bil gi kırıntıları bile onların ne çileler çektiğini, ne büyük özverilerde bulundu ğunu anlatmaya yetiyordu. Onların özet öyküsü bile beni öylesine etkilernişti ki bu romanı yazmayı bir şükran borcu bildim. Bilgilerimin azlığı onların hayatını da yeni baştan kurgulamaya zorunlu bıraktı beni. Ote yandan Yüzbaşı, Kadife, Clülnihal ve diğer kahramanlar tamamcn kurgusal. Romanın gidişine göre gelişen kurgusal kahramanlar. "Yorgun ve Yaralı, gerçekten bu tanıma uyan btr kuşag"ı, o yılları, savaşı, özvertyı, bugünlere gelebilmek için ödcnen bedelt çok güzel anlatıyor Özellikle gençlerımızın okuması gerekıyor Haklısın. Daha önce de belirttiğim gibi bu romanı daha çok gençler için yazdım ben. Onların tarihimizi öğrenmeleri gerek. Ote yandan gelen tepkiler her yaştan okurun severek okuduğunu gösteriyor ki bu da çok mutlu ediyor beni. HALK ROMANI Roman anlayışını biraz açsan Naul romanları sevenin? Kımlerden elkılcndın? Eleştirmen Sadık Aslankara, romanlarımı değerlendirirken "Halk romanı " diye tanımlamış, ve Hüseyin Rah mi Gürpınar, Reşat Nuri Güntekin gibi yazarların izini sürdüğümü söylemi^. Kendisine burada teşekkür ediyorum. Onur duydum. (Jerçekten de benim roman anlayışım tam da bu tanıma uygun. Ben sanat yapmak adına anlaşılmaz olmayı seçenlerden değilim. Çetrefilli bir anlatım ve kılçıklı bir dille sayfalar dolıısu laf salatası yapanlardan da degilim. Ayrıca sanatın bu olmadığına inanıyorum. Amacım her yaştan, her eğitim düzeyinde insan tarafından okunmak... Her insan kitaplarımda kendinden bir parça bulabilsin, yüreğine seslenen bir şeyler çıkarabilsin istiyorıım. Elbette yaş ve eğitim farkı nedeniyle herkesin kitaptan alabildikleri farklıdır. Bence önemli olan okurun kitapla ve yazarla sıcak bir bağ kurabilmesidir. Bunu amaçlıyorum öykii ve ro manlarımda. Bu yüzden olabildigince duru bir dil, sade bir anlatım yeğliyorum. Kimi zaman kısa ciimlelerim yadırganıyor; ama ben bunu bilinçli olarak yapıyorum. Ben de bilirim yarım sayfa siiren tümcclcr kurmayı, siislü ve ağdalı bir dil kullanmayı; ancak benim seçimin sadelikten yana. Açık seçik ve anlaşılır olmaktan yana. Bu sadelik içinde okurun yüreğine ve beynine ulaşabiliyorsam ne mutlu bana. Çabam bu. Elbette çok geniş bir yelpaze oluşturur okuduğum yazarlar. Benim roman anlayışıma uyan ya da uymayan hemen her kitabı okumaya çalı^ıyorum. Her birinden az ya da çok etkilenmiş olabilirim. Bu yüzden isim vermek zor geliyor bana. ILYA ORDİNARYUS PROF. DR. SIEGFRIED LAUFFER Münih Üniversitesi Eski Tarih Bölümü Profesörü " Çok sayıda yayına sahip olan Lauffer, antik çağın sosyal ve ekonomik tarihi üzerinde yoğunlaşmıştır. .Büyük İskender kitabı Avrupa da kendi konusunda basılan en kapsamlı ve en çok satan kitaptır. Bütjülc İölcender SICGrRICD LAUrrCR >âyta:456 Ozel hyat:12.000.uuu.1L MİTOLOJİ SERİMİZİN DİĞER KİTAPLARI GUZEL EFSANELERI II CILTf.llsl.iv S(li\V,:l) CERMEN TANRI VE KAHRAMANLARININ EFSANELERİIICİLT Reiner Tet/ner • TROYA SAVAŞI IVi.ıntreıi Wöhk;ko > ANTİK MIT010JİDE KİM KİMDIR ? • CKJ;II,İİIİ i ınk • INKA, MAVA VE AZTEKLEROE SEMBOLLER Huıku Uvvusu ODYSSEIA • M;tıı1if"i HANNIBAL III CİLT ' OUNYANIN EN UNLU KADIN TANRICALARI P.r.kıJ,, > CENNETTE KİM KİMOİR ? Daha önceleri senı öykülerinden tanıyorduk bu alanda ödüllenn de var Sonra art arda ıkı roman geldi. Bundan sonra nasıl sürecek? Roman yazmak, hele araştırmaya dayalı romanlar yazmak çok zaman alı yor. Bu yüzden öyküye fazla zaman kalmıyor son yıllarda. Yine de öyküyü çok seviyor ve önemsiyorum. Zaman zaman yazıyorum da... Zaten her konıı kendi yazım türünii dc birlikte getiriyor. "Bu ancak öykü ya da roman olabilir" di Roman kahramanlan Yüzbaşı Nejat, Ali, Fatma , Kadıfe ve dığerleri... Bazıla yorsunuz ya da "Bu konıı ancak tiyatro oyunu olabilir" diyorsunuz. Sanırım rının gerçek hayatta karştlıkları var deöykü ve roman diğer yazım türleriyle el ğıl mi? ele sürüp gidecek.. • Kitabın girişindeki ithaf yazısından da anlaşılacağı üzere romanı babaannem Fatma ve dedem Ali'nin yaşamlaYorgun ve Yaralı/Gü'lseren Enrından yola çıkarak yazdım. Aslında gin/Remzi Kitabevi/550 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P • SOCRATESİN KARISI Mıchaie VVPithnı.ııtıı 4 1ya Yayınevi; 150'den fazla seçkin esehyle okuyucuları ile buluşuyor Yayınevi Tel:0.232.462 75 86 462 79 16 Fax:462 32 19 Genel DağıtinrKabiie Dağıtım Tel: 0.232.483 32 99 Fax. 0.232.446 16 39 SAYFA 17 S AY I 7 7 3