Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ihsan Topçu yeni şiirleriyle okur önünde 'Yaşam avuçlarımızth ı ıııi11" f.:.11 ı •m To ~>cıı n u n son kitabı ., oiira^ v birlıktcli^ini u vurguluyor. Söz konıihiı lık insan'iı ,vu\ iuı.ırına iniyor, ya^anıı dcstanla.'>tinvot. şk yoksa aleini.li.' çekiver kuyru&ıııa nugitsin! Ya şiir yoksa!.. Bundan J. JLbüyük lelaket olrnaz sannıın. ( ) zaman Cenıal Süreva'nm haklılığmı bagışlanıalısmız: llani. tanııva "Ustü kalsın" diyen ironık vakınmasını. 'Aşk' ve 'şiir' tüın.çaglarda taıanısız! Sıkıysa gel tanımla. Oyle doğurgan, öyle esnek, övlc girilt... (Lülierı bu arada 'tekil aşk' bencilliğini konumuzıın dışında tutunuz) Ihsan 'Iop^ıı adı "Şiir Okıılu" kavranııyla ycr ctıııis. belleğimde. 7 Mart lW4'te Kocaeli Univer.skesin Şiir Etkınlıklcri Birinıi'ni kurdıığundan bcri, şiiriıı de bir okuhı olması gerektıgini ılıı yıırmuş dosta düşınana. Ozellikle bir üniversileııiıı şiiti sahiplennıesi ne gü zel! O kcntc vakışan insarılar var biliyorunı: Ruşen 1 lakkı, 1. Giiveıı Kaya, NejarGacargibi... VconlarınodağındahalkalaııaııLn'.. "Şiir Olrc'ii" Son vıllanla nkullar. aiölvelcr aldı vt'trüdü. Betül laı ıınaıı'ııı KastomonuM.ı, Zeynep IJzunbav'ın IznıiıÇiğli deki gavıetleıı anıınsanma\ a degır. Yiııe Veysef Çolak'ın kaışıvaka Belı'di\c.si sponsorluguuılj \ Lii'LtLILIL;Îİ ı,alışiııalaı ı cidıii bir dıızeve r.ısmı.ı.ı vutvkien alkışlannıalı. Bu aıada Alı KK.I lııian ın 70 lc ıin lıaşmd.ı kalaru alılıT',1 ">Ş:ır Okıılu" va/.ısını <\.\ rrl.fiı lıir icıncllcnıc (.ılaı.ık olunılamak !vı\kıyor l'u tiır etkırılıklcrle cn azından ııiulikli şiir okunı \ctiijtijiinin altı önenılf (jızılmolı Topçıı ının son kıtabı da ^ıiraşk bir ükLclııiiııı vuıguluvoı: Yaşam Avııçlatı mızda Sonsuzvcrcn Lîııl. Soz konu.su biıiıkiclıkiDsaııııı kııvlıılarıııa iniyor, \a samı dcsıanlaşıırıyor. Yoksa hi(,bir ct kcıı ya^anıı böylesine loz pembe göstc ıemez. rop<;ıı'nıın kııabın ba^ına aldı»ı "îjiir JSIcdirf*"i clc gcı,irnıeve ugraşan ya nıtlardan ikisini poctikama yakın bııldıını: " G ü n e sığmıyan düştiır" (s:d) "Mulıalil bir zaman kusjudur" (s:d) Şiir de aşk da bir larkındalık olmalı ki kiiji onlann ı;izinı.' varana dc^üı epey sı kıntı çekmiştır. "ıssız vc kıpııtısız bir ^üıı gibi kendime ve insana geciktım" (s:10) Topçu, Cîcç Kalnıanın Bövlcsi şiirinin iki dizcsiylc bir özdeşleyim (emnati) eksikliğini dııyıırıır. Sonrasmda baklavı ağzından (,ıkanvcıiı: "ey gııcıın w kavganın kavnağı sığınagıın ol beynimi dı.' yiırcğimı de birlikte env/ir sonra sal bu iıısan vahşeünin üstüne şiir eylemle bıılıışsım" (s: 14) Görünen odur ki şiirsiz insanın duru A YFA 8 ıııu ı<,'ler acısıdır. Bes'ii)leıı\le , vıiıvkleri arasıııdaki kopııı| lerdesorunlarvardıı i'ayla^ı | lıı\\ ını, ıç.tenlıf'i bir kcn.n a bıı.;!: • ıııı^lar, gündclık ı,'ikaıLuı ur+ rıına barbjrlı^ın ozıuı <ılımiijlardır. ^liruı eylemle bu luşması, tümlennıiş insanı one çıkarun larkındalı.üıvkı barışı üstelemesidir. Aına kolay değildir o gize ıılaşiııak. Daba önceki söz dııraklarından, ağrılardan, sızılardaıı; kısaca söz ce hennemindekı bir yığın cendereden geçmek pcrckir. Bir danıla tatlı sııyu aranıak gıbi: "bir ömür boyu denize düşen bir damla tatlı stıyıı mıı aradım yoksa" (s: 17) Kaldı ki arayışın sonu yoktur. Şair, geride bıraktığı izlerin kalıcı olmasını ister. O da 'derin şiirler'lc olanaklıdır. Şair olmayanın anlayacağı bir kaygı değildir bu: "içimizi bıırkuyor derin şiirlerc uîaşamamanın kırılgan kavgısı" (s:17) Topçu, belli ki şairler adına konıışuyor. Aynca '.şiir' onda teınatik bir kaygı. "ikilikleı'inde, "Dörtletneler'inde ncp o var. "Nasıl'lı sorular üretiyor bu alanlarda yaşaına ve şiire özgü. Düşlcdiği "Sonsuzvcrcn G ü r ' ü dar zamanlara sığdıramıyor: "en genİ!} labarotuvarlara goiüıeıek zaınanı nnsıl çoğaltabilirinı bir s.mıyenin onı < ıci(,i bu dueleı ın l>ır kismı . n ı ' Uıınalım Ikilıkleıı" deıniş. ı\e \.\r kı keııdı ılenuesıyle bır sııinnu \"o'r. "l;hr ol.ı^ı yanlışlal I'DMI ıl,ı, ııasıl aıılalabılırinı dogrularıın kadar onemli oldıığunu" (s:21) belirten saptanıa sı ba^kaları için anlaşılmavı, paylaşılmayı bekliyor. Kiınile yınbaltayı taşa vurdıığudaoluvoı: "şiir göziim dağlaıca'dır rahatlıkla dcrim de nasıl haykırabilırım şiir körüm devkı diye" (s:25) Yüzlere vuran şiirsizliğe bakılırsa, ki "kaç şiir okuduysanız sayısının/ııasıl gösterebilirim yüziinüze vıırduğunu" (s:26) diyor Topçu, arayışını daha da ileriye g ö t ü ı ü p , "taşın yüzüne soruyo rum/ağacın yüzüne de/nc kadar yiizdür/insanın ki" (s:28) gibi gencl bir he saplaşmaya giriştiğinde, yüzlerdeki çoraklığın şiirsizlikle eşdeğer olduğunu an lıyor. Hanı, neredeyse, "Yüzıindcki şiir kadar k o n u ş ! " diyecek. Bövle bir çevıe de ne başta söz kirlihği ıafıatsız ediyor onu. Sıısmak, söziin eı denıine bağlı kal mak, belki aşinnıış tluyarlıklarla oyalamaktan daha iyi. "oturup kalksak sözü kirletmeden/sevişip uyusak" (s:31) dizeleriyle anlam karşısıııdu önünü ilikliyor. "Şiiıin Son Fotografı"nda ise X0 sonrasi şairlerindeki benzeşmeyi 'duyaı lık hıı sızlığı'yla açıklıyor. Kim bilir, TOJ> çu'nun atrığı taşlar oylunılu bir ara^tıı maya yo! açtıgmda savları netlık kazan.ı bilir: "sekscn sonrasi ozanların toplu fotoj*raiı önünde bu denli uzun kollar hiç görmedinı ben kimin eli kimin ccbinde anla anlayabilirsen" (s:32) Topçu'nun, "Yangının ve IşıĞın Dilivle"ye aldığı şiirler daha özei, daha lirik. Yangını 'aşk', ışığın da 'şiir' olarak imgelerseniz, bölümün önşiiri sayılan iki dizeyi özümsemcniz kolaylaşır: "gittin çürüdü zaman denize aktı kentın sokakları" ( s : ^ ) Hcmeıı ardından "aynlıkları güzelleş tiren" kıısursuz bir aşk ovküsünü dcrinliğine algılarsanız. Bu ovle biı deriıılık tir kı "senın annen bınım aslında' bo yutuna ulaşır. Bövlete ciıısiyet ayrmıı göz.ftmeksızin her şairin lıır anııe vı'nı".ı taşıdığı varsavımmı güt leııdiriı saiı fuvrine titrediği a;;kı>!.ı "gittin gidelı yazisr'. vayımlanıyor y.a zeteler yeni bir del tndıyuruni kınıseiıın tadnıadıgı dört yöne koşııyonım aynı anda .iyi >' hızla senin anııein lienını aslınd ı" (s:^M İçtenliğc ööntiş Bir şiiri yeııiden vaznıak gibi "sil baştan deyıp " en gıızel günleri »eri getirmc nin telaşındadır. "Trabzon Sevdalannıa sf'vla yaşamın ilk basamaklarına \mr, deliHşek gençliğiııin nıekânlarını dola şır. Psikologlaı, kişinin çocukluğııyla o/ dcşleyimini 'içtenlipe donüş' olarak yo ıuınluyorlar. 1 laklılar bir bakıma. Şair de geçmişin duraklannda soluk alıyoı, dinleniyor. Çocuklugun veyeniyetmeli ğin düşsel zamanı ile ilişkilcri kangrene çcviren çürüycn zamanı yan yana koyıı yor: "Fclck bırakmış bizi haburalara Bir hiç akşarnıncia btınalırken gün Dursun Reis al demiıi Vira uşaklar \ira Bu özleııı bu karanlıklar bitirecek bi zi Zilir katran üzeriıııiz () cennet kıyılara yali yali gidelim Istanbul Boğazf ndan al bi/i Karade niz"(s:45) Siz de benin gibi alıiı ömniııüzde bu kez olsun Trabzon'a guler, uz.ıkiaki \.ıkın dostlarınızla söyle^ir \'e kıviıla (>.\ nita denen vi'i dekı c;ay bahçesındr j'.ünlıaıınıını izfcrseııiz, Topçu'nun şu di/e lerıni daha ivi anlaısııi'z: "Odanıın duv.ırları/liev odapıı:ı .IÜ vaıları Nasıl da üzerınıc gelırdini/. Kendinıi zor atanlını dışaı ı Ganita'da sahıii doverken Karadeni/ Başka dünyalara uçaıdı yüıvğınun ^ı kıntılan" (s:7İ) Topçu, hcle "Çoeukluğımuın Çanı burnu" şiirindc çoeukluğuvla lop.'Ç gibi çevrilir olmııs. "()y Çaınbıuııu Çaıııburnu getir çocukluğumu" derken yanık bir kemençe sesi yayılıyor dızelerin ezgisinden. Aynca kimi yöresel sözcüklcrın şiirekatılması (eleştirilebilir)otanıikliği bir çırpıda çizivor. Yine bu şiir aıasına "Asfalt gözün kör olsun yedin kunısalınıızı" diye bir dize sıkıştırılnıış. ( )la ki Karadeniz Sahil Yolu'yla yajtılan çe\' resel yıkımdaıı söz edilıııek istennıiş. Topçu'nun nostalji yüklü şiirlerinde öyküleme ycr yer şiirin önüne geçiyoı. Benzetmeler de im»e tabanından sıyrıhp şiirden cok öyküye koşuyor. Kısaca son bölümue şiir bıraz esirgenmiş; nostalji büyüsü şiiri kurtarınaya yetnıemiş. Geçmişin büvüsü zamanın küilü san dığında uyuyadıırsun. Yaşam Avuçlarımızda Sonsuzvcrcn (îül'dcki şiirsel bağ lannıa tüm zamanları şiirzamanda bu luşturuyor. Şiire ve aşka merlıaba... • Yasam Avuçlarımızda Sonsuzvcrcn Gül/İhsan Topçu/ Pert>az Yayınlaru'1 Basım, Mayıs 200 i K İ T A P S A YI 7 11 Bir şilri veniden yazmak gibi "sil baştan deyip" en güzel günleri geri getirmenln telasında Ihsan Topçu... C U M H U R İ Y E T