Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Vıtrındekıle Mavi Öğle Sonrası/ Willıam Boyd/ Çeviren • lrem Kutuluk/ Dost Kıtabevi Yayınlan/ 366 s Aşk, siyasi karışıklıklar ve mesleki çekişmelerin iç içe yoğrulduğu bir roman. Los Angeles'ta yepyeni ve başarılı bir kariyer edinme hevesindeki genç mimar Kay Fischer ve onun babası olduğunu iddia eden Salvador Carriscant. Önce Lizbon'a, ardından da tarihsel ve yazgısal bir geri dönüşle Manila'ya kadar giden olaylar zinciri. Swift, Maugham ve Flaubert'le kıyaslandığı bu yeni romanında, William Boyd, okuyucuyu grift ve tekinsiz bir yolculuğa çıkarırken çağdaş romanın en gözüpek biçimsel deneylerinden birine girişmekten de geri durmuyor. Kazakistan ve Ozbekistan Ekonomileri Geçiş ve Biiyüme Stratejileri/ Anar Somuncuo&lu/ Avrasya Stratejik Arastırmalar Merkezi Yayınlan/ 228 s Sovyetler Birliği yıkıldıktan sonra ortaya çıkan yeni bağımsız Türk cumhuriyetleri siyasi sorunlann yanı sıra, ekonomik sorunlarla da uğraşmak durumunda kalmışlardır. Türk cumhuriyetleri bir yandan sosyalist tipi ekonomiden serbest piyasa ekonomisine geçmek ve ağır geçiş dönemini denemeyanılma yoluyla aşmak durumunda kalmışlardır. Diğer taraftan bu cumhuriyetler Sovyetler Birliği'nin az geliştirilmiş bölgeleri oldukları ve tek yanlı ekonomi yapılarına sahip oldukları için ve ayrıca gelecekteki büyümeyi ve refahı temin etmek amacıyla büyüme stratejilerini de belirleme yoluna girmişlerdir. Bu çalışmanın temelini oluşturmak amacıyla geçiş ekonomilerinin teorik altyapısı incelenmiş, ardından Türk cumhuriyetleri arasında farklı geçiş ve büyüme stratejilerini izleyen Kazakistan ve Ozbekistan cumhuriyetlerinin örnekleri ele alınmış ve izledikleri stratejiler incelenmiştir. Ozellikle geçiş ekonomileri literatüründe az değinilmiş bir konu olan geçiş döneminde büyüme stratejileri üzerinde durulmuş ve bu konu Ozbekistan ve Kazakistan örneklerinde analiz edilmiştir. Türk Dış Politikasında Hatay (19181939)/ Dr. Uamıt Pehlivanlı Dr. Yu.su/Sarınay Dr Hüsamettin Yıldınm/ Avrasya Stratejik Arastırmalar Merkezi Yayınlan/ 2 18 v Hatay'ın Türkiye'ye ilhakı süreci, dönemin kritik koşulları düşünüldüğünde Türk diplomasisinin başarı örneğidir. Ikinci Dünya Savaşı öncesinin koşullarını doğru olarak algılama ve buna uygun strateji geliştirme, Misâkı Mifiî sınırları içinde kabul edilen Hayat'ın sınırlarımızın içine dahil edilmesini sağlamıştır. Hatay'ın durumuyla Mondros Mütarekesi'nden itibaren Atatürk ve arkadaşlarının yakından ilgilenmelerine rağmen, uluslararası konjonktürün elverişsiz olması nedeniyle sorunun çözümü gecikmiştir. llhak süreci, 9 Arahk 1936 tarihinde Hatay'ın iktisadi sosyal yapısını içeren bir envanterin rapor haline getirilip hükümete sunulmasıyla başlamıştır. Bu rapora dayandarak başlangıç için bir strateji geliştirilmiştir. Bu aşamayı Milletler Cemiyeti çerçevesinde 1937 anlaşmaları, Hatay'ın statüsü ve anayasanın kabulü takip edecek, ardından seçimlerin ve Hatay Devleti'nin kuruluşu gerçekleşecektir. Genç Türkiye Cumhuriyeti en uygun konjonktürü belirleyerek, ilhak sürecini başarıyla sonuçlandıracaktır. Bu çalışmayı başarılı kılan, Hatay'ın ilhakına ilişkin sürecin başarıyla sonuçlanmasını bir stratejik öngörünün uyarlanması olarak görmesi ve bakışını yoğun arşiv malzemesiyle güçlendirmesidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 639 Küresel Toplum/ Prof Dr Mim Kemâl Öke/ Avrasya Slratejik Arastırmalar Merkezi Yayınlan/ 142 s. Küreselleşmeyi anlamak kadar, anlatmak da zordur. Karmaşık, hatta çelişkili, belki de bizzat kendi dokusunu iptal eden boyutlan olduğu kadar; keskin polemiklere de neden olmaktadır. Kimine göre insanoğlunun yakaladığı her deıde deva sihirli bir açılım; kimine göre ise toplumları yabancılaşmaya, marjinalleşmeye, yeni bir sanal sömürgeciliğe sürükleyen; devletlerin ellerinden servetini, egemenliğini, kimliğini çalan bir illettir!.. Öyle ya da böyle, bizi etkilediğine, daha da etkileyeceğine kesin gözle bakılmaktadır. Eğer, yerkürenin küreselleşmekte olduğunu kabul ediyorsak, o zaman "Küresel Toplum" bu fenomenin insanî yüzünü ortaya çıkarabilmek için kendine ciddi bir vizyon belirlemek, dümene geçmek ve gayret sarf etmek zorundadır. Işte, bu çalışma, bu düşünceden hareketle küreselleşmeyi irdeleyen bir elkitabı olarak düşünüldü. Söz konusu olguyu da öznesini ön plana çıkararak analiz etmeyi uygun buldu. Belki de o yüzden doğacak çocuğun adını "Açık Toplum ve Düşmanlan" klasiğinden hareketle "Küresel Toplum" olarak koyduk. Işte bu kitap, yaklaşım itibarıyla, ideolojik ya da felsefî duruşlardan kaçınmaya titizlik göstererek, küreselleşmeyi, getirdiği avantaj ve sakıncalarıyla birlikte tanıtmaktadır. Yine de yazarın satır aralannda veya anlatımının kimyasında daha yaşanabilir, sürdürülebilir bir dünya için normatif bir mesajın varlığını da hissedebilirsiniz. Bu açıdan, "Küresel Toplum"un piyasa kapitalizmi köktencileri ve antiküreselcilerin hezeyan dolu söylemleri arasında umut bağlanan sanal bir ütopya olup olmadığına siz karar vereceksiniz. Değişen Avrasya/ Haleddin îbrahımli/ Avrasya Stratejik Arastırmalar Merkezi Yayınlan/ 96 i Günümüzde Kafkasya, onu oluşturan ülkelerin aralarında ve kendi bünyelerinde yaşadıkları; ekonomik, sosyal ve kültürel sorunlar itibarıyla daha uzun süre gündemde kalmaya müsait bir yapı arz etmektedir. Çeçenistan ile RF arasındaki bitmeyen savaşın yanı sıra, işgal edilmiş Azerbaycan toprakları ve kaçkınlar meselesi, Ermenistan'ın Gürcistan üzerinde emellerinin olması, nihayet Haydat ideolojisi, Kafkasya'da yaşanan gerginliği çevre ülkelerine taşunaya müsait bir görünüm yansıtmaktadır. Haleddin Ibrahimli'nin "Değişen Avrasya'da Kafkasya" isimli bu kitabı da Kafkasya konusunu ele almaktadır. Ama kitapta, Kafkasya büyük Avrasya coğrafyasının bir parçası olarak görülmekte ve onun meselelerine bu kapsam içerisinde değinilmektedir. Bu bağlamda büyük güçlerin Kafkasya'daki çakışan çıkarları ve Kafkasya ülkelerindeki iç meseleler gibi konulara da yer verilmiştir. Kitap Kafkasya'nın bilinen meselelerinin yanı sıra "Birleşik Azerbaycan", Günümüzde Kafkasya Evi", "Muhaceret Döneminde Kafkasya Evi" gibi meseleleri ele almaktadır. TiirkiyeArnavutluk tlişkileriBüyükelçilik Anıları (19851988)/ Dr. BilâlN. Simsir/ Avrasya Stratejik Arastırmalar Merkezi Yayınlan/ 510 s. Arnavutluk, Soğuk Savaş döneminde önce Sovyetler Birliği'yle, daha sonra da Çin'le işbirliğini denemiş, ancak daha sonra tamamen içine kapanarak, Enver Hoca tarafından izolasyona sürüklenmişti. Emekü Büyükelçi Bilâl N. Şimşir, Arnavutluk'ta Büyükelçi olarak bulunduğu 19851988 yılları arasındaki anılarını anlattığı kitapta, hem söz konusu ülkenin kapalı kapılar ardındaki yapısına ışık tutu yor hem de o yülar arasında TiranaAnkara ilişkilerinde meydana gelen olayları inceliyor. Bilâl N. Şimşir'in kitabı, Arnavutluk'ta mevcut sistemin tıkandığı ve değişimin yavaş yavaş tomurcuklandığı ilginç bir dönemi içeriyor. Çalışma, yazarın Arnavutluk'la ilgili anılarının yanı sıra araştırma notlarını da kapsıyor. Bilâl N. Şimşir'in TürkiyeArnavutluk Ilişkileri kitabı, Arnavutluk'un Soğuk Savaş dönemindcki yapısıyla ilgili önemli bir referans kaynağı olacaktır. Yatsıda Sönmeyen Mum Işığında/ Yavuz Nufel/ Kendi Yayını/ 88 s. Şiirmatik/ Yavuz Nufel/ Kendi Yayını/ 88 s. "îlk şiir kitabım, 'Yatsıda Sönmeyen Mum Işığında' hakkında düşüncelerini ileten gönül dostlarıma, okurlarıma şükranlarrmı sunuyorum. Sizlerden gelen yüzlerce mektup ve fakstan aldığım cesaret olmasaydı, ikinci kitabım 'Şiirmatik'i yayunlama cesaretini bulamazdım. Her yönüyle çok hızlı bir şekilde kirlenen dünyamızda, 'şiir'in de bu kirlenmeden fazlası ile payını aldığını görmek; her duyarlı ve 'şiir'e sevdab insan gibi beni de oldukça üzmekte... Bu sebeple, '...matik'ler kadar olmasa da kelimeleri ve dizeleri mümkün olduğunca şiirmatikledim. 'Şiirmatik' adı altında sizlere sunduğum bu kitapta; halen üzerinde çalışmakta olduğum ve 19602000 yıllarını anlatan 'Gurbetçi Destanı'ndan bölümler, güzel Türkçemizi Türk diline hizmet (!) adına kirletenleri ustalara şikâyetler, bir çocuğun gözüyle 12 Mart Muhtırası, başta '17 Ağustos Marmara Depremi' ve daha evvel yaşadığımız büyük yıkımlar ve bunları farklı bir bakış açısıyla irdeleyerek bende bıraktığı derin izleri resmetmeye çalıştım... Güzellikleri, dostlukları ve gerçek sevdalaruıı her daim sıcak tutmasını bilmiş dost insanlardan gelen bir demet mektupla, tüm sevgi dolu yüreklere merhaba!" diyor Yavuz Nufel. Filistin Şiiri/ Çevirenler: A. Kadir, A. Timuçın, S. Salom/ Evrensel Basım Yaytn/ 192 s. Israil siyonistlerinin, Filistin halkına karşı, öncekilerden daha kanlı bir katliam yürüttüğü günlerde, "şiiri silah yapmış oİan usta şairler"in şiirlerini içeren Filistin Şiiri yeniden yayımlanıyor. Işgale, köleleştirmeye, kitlesel katliamlara karşı yiğitçe direnişin soluğunu taşıyan bu şiirler Filistin halkının in sanlığa bir bildirisi, bir dayanışma çağnsıdır aynı zamanda. Nâzım Hikmet Şiirinde Belirgin TemalarNâzım, Dünya ve Biz/ Haztrlayanlar: Sükran Kurdakul/ Evrensel Bastm Yaytn/ 183 s. Şükran Kurdakul ve Sennur Sezer'in hazırladığı, Nâzım Hikmet'in yüzüncü yaşına armağan olan bu kitapta Nâzım Hikmet'in siirlerinde yer alan belirgin temalar incelenerek, onun işçi sınıfının şairi olduğu gerçeği, bir kez daha açıklıkla ortaya konulmaktadır. Nâzım Hikmet, bütün siirlerinde, anlatımındaki yetkinlik ve yeniliklerin yanı sıra, insan yaşamının ve dünyanın içinde bulunduğu aşk ve cinsellik, ölüm ve yaşam, savaş ve barış, emek ve sömürü, yurtseverlik ve antiemperyalizm, gerçek yurtseverlikle insancıllık ve sosyalizm gibi temel sorunlara, bireyle toplumu iç içe ele alarak değinir. Geçmişten ya da güncel olaylardan yola çıkarak insanhğın yaşadığı acıklı durumu; savaş, yoksulluk ve açlığı, ozellikle çocuklarla yaşlıların bu durumdan etkilenişlerini, neden ve sonuçlarıyla, sosyopolitik açıdan ortaya koyarak olan biteni sos yalist bir görüşle eleştirir. Sosyalizm, Ispanya Iç Savaşı'ndaki yenilgisiyle de, sosyalist ülkelerdeki başarılarıyla da bir bütün olarak bir dünya düzeni olmaya namzettir. Birçok şiirinde sosyalizmin adını anarak sosyalist yaşama biçiminin günümüzde getirdiği ve J SAYFA 21