Katalog

Şürin llkeleri/Sdlâh birsel/Adam Yaymları/293 s. Elimizdeki kitapta çağdaş edebiyatımızın önde gelen şair ve deneme yazarlarından Salâh Birsel'in daha önce ayrı ayrı yayımlanmış üç kitabının bir arada basımını bulacaksınız. "Şiirin llkeleri", ülkemizde şiir sanatının gizlerini açıklayan ilk kitap. Şiirin kuramsal yanı üstünde düşünmek isteyenlerin her zaman yardımına koşacak bir temel başvuru kitabı. Sen Beni Sev, karşılıklı konuşmalardan kurulmuş, iki edebiyat kişisinin "ikili fiskos"ları çevresinde edebiyatın temel sorunlarına, içine alay öğesi de katarak yaklaşımlar getiriyor. Seyirci Sahneye Çıkıyor ise, Salâh Birsel'in çeşitli dönemlerde kendi yapıtları üstüne yaptığı açıklamalardan seçmeleri içeriyor. Yaşatn Zaten Bir Trophy/Akgün Tekin/Dog'an Kitapçıltk/474 a. Kırk yıllık gazeteci, on yıllık yazar ve kendini bildi bileli "gezer" olan Yaşam /.alen Kir Akgün Tekin, Babıâli denilen dünTROPHY yaya adunını, üniversite eğitimi sırasında Türkiye Spor Gazetesi'nde attı. Günaydın, Sabah, Bugün, Meydan ve Gözcü gazetelerinin OGk kuruluşlannı yaşadı, bu gazetelerJEgfli de üst düzey yöneticilikler yaptı. 1 Ayrıca, Hürriyet gazetesinde yazı işlcri müdürlüğü görevinde bulundu. Gazetecilik dışındaki en büyiik hobisi otomobil sporları oldıı. Türkiye'nin uluslararası ralli organizasyonu "Günaydın Türkiye Rallisi"nin kuruculan arasında yer aldı. 1984 yılında, otomobil sporlan oldu. Türkiye'nin ilk ve tek kitabı olan Anılarla Türk Otomobil Sporu'nu yazdı. Akgün Tekin, 13 yıllık Camel Trophy izlenimlerini Yaşam Zaten Bir Trophy adlı kitabında topladı. Halen, Doğan Medya Grubu'na bağlı Gözcü gazetesinde köşe yazarlığı ve yazı işleri yönetmenliği görevini sürdürüyor. Fakir'in Kıyısında/B/r««r Şener/Paptrüs Yaytnlart/294 s. ... "Sekiz yaşında bulduğum akıllı insan gidiyor. îçimden canımı söktü götürüyor! Böyle mi oluyor yaşamak kardeşim? Herkes böyle özlem çeke çeke mi yaşıyor Tombili Kuşum? Sahi şimdi yaşıyor muyum? Onu görmek için kırk yıl bekledim. Mektuplanmı okuyarak kaç yü daha yaşayabilirim? Yine onsuz kaldım. ...Insanların ölümü dilediği an olmalı. Yaşamım boyunca hemen ölmeyi düşündüğüm günler öyle çoktu ki; işte yaşadığım şu anlarda, şuracıkta ölüversem. Çok güzel diye adını duyduğum bu kentte bir nokta bile değilim. Can kardeşim yine eller üstünde, Zincirlikuyu gömütlüğüne gidiyor. Kendini bıraktı, aklımı aldı gidiyor!" diyor Birnur Şener. Mutn Işıklı Ev/Ydmaz Ergül/Beyaz Balina Yaytnlart/U8s. Yılmaz Ergül elimizdeki kitapta, Yıtouu Krjül sevgiyi bilip fakat, bir süre sonra MUM IŞIKLI IV onu unutanlara sesleniyor. "Mum Işıklı Ev'de işlenen konu yalnız "14 Şubat Sevgililer Günü"nde kalmayıp, bir ömür boyu sevgilerini aşk motifleri ile boyayanlara atfedüiyor. Yazara göre; ilk aşkların ömür boyu unutulmadığını, ilerleyen yıllarda hayatın içerisindeki olaylara göre bir süre unutulmuş gibi yansıtıldığını ama, yine ortaya çıktığını "Babaannemin her gece bahçede beklediği hayâl sevgilim nasıl da benzeşiyorlardı. Aklım erdiğinden beri her gece sabırla hayâl aşkını bekleyen babaannem öleli tam 11 yıl olmuştu. Oysa o ölmeden, takvimlerden 16 yıldır beklediğinin hesabını yapardı. Yaşasaydı hayâl sevgilisini bekleyeli 27 yıldır bekliyor olacaktı. Belki babaannem de ona âşıktı da söylemiyordu. Ben, söyleyebiliyor muydum ki? ilk aşkın yaşanmaya başladığı dönemlerde sevdiğinin kendisine olan ilgisini yorumlamak, gözlemlemek yerine, sevdiğinin bir başkası ile ilgili olmasa da varmış gibi kendini inandırarak, kendine yeni rakipler yarattığını, sonra da derdini doğaya ve sessizliğe anîatıp, bir çare beklediğini vurgulayarak, bunun bazen bir gül yaprağı bile olabileceğini şu satırlarda dile getiriyor: Saksılardan birinden, bir gül düştü dibine. Hüzünlü ve buruktu. Günlerdir dal ile olan beraberliğine, sonunda veda etmişti. Dalından kopan gülün yaprakları bu düşüşle dağılmıştı. Özenle, önce dağılan gül yapraklannı yerden topladım, sonra da kopan gülü aldım. Henüz sıcacıktı, kalbi sanki her yaprakta atıyor gibiydi. Hâlâ üzerinde duran bir kaç damla su birikintisi bu vedanın göz yaşları gibiydi. Kağıt mendille bu gözyaşlarını sildim. "Artık yalnız değilsin,"dedim ona...Bir sevginin, bir beraberliğin bitişiydi bu. Bir gül ağacının yas tutmasının nedeni miydiki acaba? Elimdeki gül yaprağı ile, dalında duran diğer güllere yaklaşıp "Başınız sağolsun," dedim. Diğer güllerin ve gonçaların hıçkırıklarını duyar gibiydim. O'na iyi bak," der gibiydiler. Mesaj açıktı: Aşık olduğunuz kişiye, kendisini sevdiğinizi her an hatırlatın ki; siz de yalnız 14 Şubat'ta değil her an hatırlanıp sevilesiniz... aldanma! En karanhk gecede bile yıldızları ara. Yıldızlara bak! Yüreğini ve gözlemlerimi dinle. Kınalı elleriyle örerdi köylü kızları geleceğirnizi. Kesilen fidanları yeniden yaşatacaktır toprak! Öyle çok sevgiler yaşandı, öyle çok yaşamlar adandı ki güzel gelecekîere... Herşeyi eskiten. çürüten, yok eden zamanı da yeneceğiz sevgimizle. Inan! Romancılar Konuşuyor/Mebmet Nuri Yardtm/Kaktüs Yayınlan/296 s. Kültür hayatımızda eserleriyle etkili olmuş, Türk edebiyatında farklı dönemlerde isim yapmış 53 romancı... Modern Türk Romanı'nın filizlendiği Serveti Fünun döneminden bugüne romanımızın geçirdiği merhaleler, konuşmalar eşliğinde burada sunuluyor. Peyami Safa'dan Tanpınar'a, Kemal Tahir'den Selim Ileri'ye... Haklarında uzmanlarıyla konıışulan ve kendileriyle görüşülen romancılarımızın yazı maceraları, iç dünyaları, hasretleri, idealleri ve muhtelif konular hakkındaki, düşünceleri etraflı bir şekilde ele abnıyor elimizdeki kitapta. Yaşanmı; Yazd&r/Mehmet Ali tnan/Düşlem Yaymları/216 s. "Yaşanmış Yazılar"; okurların Biçem, Yeni Biçem, Düşlem vb. dergilerden tanıdığı Mehmet Ali Inan'ın ilk kitabı. Duyarlık ve sevgi yüklü bu denemelerinde tnan; Kırşehir'in Boztepe kasabaGogoUHenri Troyat/Çeviren. Bedia Kösemthal/Mulsından çıkıp, kendini büyük kenttiltngual Yayınlan/488 s. te var edişinin serüvenini anlatı "Avrupah okuyucular, Rus edeor bize... 1970'lerin dağdağalı, kanlı ortamından izbiyatında hep Dostoyevski ve er, 12 Eylül karabasanından yansımalar, yazı yolunTolstoy'u tercih ederler. Oysa da ilk adımlar ve bir avuç aydınlık için çekilen acıRus okuyucusu, bu her iki yazarı lar... Mutluluğu, sicacık bir francalayı paylaşabilgölgede bırakan bir başka yazarı. mekte gören Inan; özellikle son yıllarda yoğunlaşan Gogol'ü beğenir. Gogol gaga butoplumsal yozlaşmaya, çürümüşlüğe ahlaki çöküntürunlu, kuş bakışlı, alaycı, ufak tee karşı duruyor denemelerinde. ikinci bölümündefek bu adam, spontane dehası i "kitap yazuan"nda ise, Mehmet Başaran'dan ile devrinin yazarları arasında asErendiz Atasü'ye, Bertrand Russell'dan Erhan Bela görülmemiş bir mucizedir. ner'e çeşitli yazarların yapıtlarını ele alıyor. Tepeden Tüm etkilerden sıyrılıp okuyucutırnağa 'yalın' kendi özüne ve toplumuna yabancılaşları bir kâbus dünyasında gülme ve ıstıraba boğar. mamış bir aydının denemeleri... Yaşamı, içini kemiren çelişkileri halletmek için korkunç bir savaştır. Mücadeleci yüzü, birbiri üzerine konmuş on maskenin ağırlığı altında ezilmektedir. Amerikan Gizli Belgeleriyle Türkiye'nin Kurtulu; Samimi olmak isteğiyle işkence çeken bir mitomanYtllatt/Orban Duru/Türktye îj Bankast Yayınladır. Cömertlik duygusu içinde yanan bir bencildir, rt/260 s. inziva açlığı rüyası ile gururlu, kendini insanlığa Elimizdeki kitapta, Kurtuluş Sa zorlayan, etrafını saran kadınlara fazilet dersi veren vaşı sürecinde ve Cumhuriyetimibir iktidarsız; dünya nimetlcrine bağlı bir dindardır. zin ilk yülarında Türkiye'de göIşte Gogol bana böyle göründü; onu bu gözle resrev yapmış Amerikan temsilcilerimetmeye çalıştım. Çevremdeki yazarlardan, o dönenin; konsolosların, komiser ve min Rusyasını çok dinledim: kaynayan ve kalabalık yüksek komiserlerin gönderdiklebir Rusya. Elimden geldiğince dostlannı, düşmanlari telgraflar, raporlar ye istihbarat nnı, salonlarını, sayfıyelerini, ipokondriya içinde raporlan yer alıyor. Üç yüzden dolaştığı Alman kaplıca kentlerini, Ölü Canlar'ın fazla mikrofilm rulosunu tarayabirçok bölümünü yazdığı 1836 Paris'ini, ikinci varak oluşturduğu kitabında Orhan tanı saydığı Roma kentini anlattırn. Ve birden anlaDuru, ABD'nin o dönemlerde dım ki, Gogol, eserlerindeki keşiş şahsiyetten başka Türkiye'de olup bitenleri en küçük aynntısına kadar biri değil." diyor Henri Troyat. nasıl izlediğini ortaya koyuyor. Belgelerde de göreceğiniz gibi, Amerikalı temsilciler, Mustafa Kemal ve arkadaşlannın başlattığı harekete önceleri "ayaklanAçık Kapılann Arkası//1 Alper ma" olarak bakıyor, onlardan "asi" diye söz ediyorAkçam/Çtnar Yaymlan/150 s. lar. Ancak sonradan "Milliyetçüer" demeye başlıyor"Bekle sevgilim! Karanlıkları yırlar ve Ankara Hükümetini de "Milliyetçi Hükümet" tacak sevgüer taşıyacağım sana. olarak niteliyorlar. O dönemde olup bitenleri izleyen Seven yüreğimle... BeUe! Umutgörevliler içinde Amiral Bristol, Kurtuluş Savaşı'na lar, mevsimsiz ve zamansızdır olumlu gözle bakan, hiç olmazsa yan tutmayan bir sevgilim! Umutlar sonsuz...Tek kişi olarak beliriyor. Orhan Duru'nun titiz çalışmayçizgili bir kara yazgıymış gibi anla hazırladığı bu belgesel yapıt, Amerikalıların yeni latacaklar sana yaşamı. Dışına çıkurulacak Türk devletinden koparmayı düşündüklekılamayacak bir çember döngüsü ri imtiyazlar ve kendi çıkarlarıyla ilgili planları da gibi... Ve kar, buz yığınları, karanlık soğukları, dudahil olmak üzere, daha pek çok şeyi aydınlatıyor. varları aşılamaz diye tanımlayacaklar. Aldırma! Ve îi E Türkiye'nin Online Kitapçısı ^ www.yenisayfa.com Güvenli Alışveriş, Üyelik Avantajları, Hediye Servisi CUMHURİYET KİTAP SAYI 67» SAYFA 22