Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Atilla Birkiye daha Atilla Birkiye ile romanları ve çok denemeleriyle, "Feridun Andaç, yaşameleştiri yazılarıyla dan yazıya, yazıdan tanıdığımız bir yazar. yasama dö'nük bakışını Ama doksanlı yillarda temellendirdiği denemeart arda yayımlanan lerinde, hayatın ve romanları onun yazının sırlanna doğru romancı yönüne dc bir yolculu&a çtkarıyor, dikkati çckti. tlki sö'zler, yüzter, izler, izlekler, söylemler, kentler, 1993'te yayımlanan an'larla yolculuğun "Aşk Üçlcmesi", Son yansımalannı getiriyor Yemek, Soldan Sağa okuruna.Andaç, okuve Bir Aşk runu can iksiri taşıyan Bilmecesini Nasıl sözlerin yolculuğuna Çözebilirsiniz'den katarken; yaşanılan oluşuyor. Üçlemenin kültürel iklimlerin son kitabı "Bir Aşk yörüngelerinde Bilmecesini Nasıl dolaştırır. Btr masal anÇözebilirsiniz" geçen latıası gibi, okura yedi kapının, yedi ayn yolun günlerde Assos sırrını verircesine yol Yayıncılık'tan çıktı. alır; bir sözden bir söze, Atüla Birkiye ile bu bir yazıdan bir yazıya, üçlemeden ve bir kentten bir kente özellikle üçlemenin ulaşır... Denemelerinde, son kitabından yola yol seyrinin sırdaşı çıkarak romanları ve kılmak istediği okurun romancdık anlayışı kalbine, düş ve düşün hakkında konuştuk. dünyasına seslenir. Doğu'nun Paris'inden Öte yandan ruhsal yapımızla ya da ruhsal vc Batı'nın Paris'ine METİN CELAL kişiliksel yapılarla ço^u zaman yapay olarak uzanan yolculukların oluşturdug'umuz yapılarla aşktan ya kaçıyor ya lk üç romanın aynt zamanda bir üçlemebuluşma noktalan; yadsıyor ya da tüketiyoruz. yı de aluşturuyor. Böyle bir üçleme yazma Feriddüttii Attar'dan Öncclikle sorun bizde. Ama yine de öylesine fikri nasıl oluştu'•>Tabit roman yazma fikdurumlar vardır ki tüm bunlara rağmen ki buDante'ye, Rilke'den Cerı de... na bir aşk titreşimleri diyclim, gerçekten sizi Aslında roman yazmaya başladığım zaman mal Süreya'ya kanatönünc katar götürür. 1 liçbir engel tanımaz. Ne bir üçleme yoktu akhmda. Ama "kahramanlalanan sözlerin anlamları, rı" benzer olan, birbirini izleyen vc aşk temasıgünlük yaşamın barajını ne de sizin yarattığınız sürgünlüg'ün / yapay ruhsal durumu. nı işleyen romanlar düşünüyordıım. Sonra "SolAkışa hem direnemezsiniz, hem de zaten bügezginligHn izleri denedan Sağa"yı yazarken biraz da Paul Auster'dan tün kitaplarımda bunu söylemeye çalışıyorum, etkilenerek bunlan üç kitapta toplamayı düşünmelerine ag'ıyor hep." direnmeyin de... düm. Yani,, romanın kahramanı olan yazar üc y Feridun Andaç'ı "îşık Btraz da romanlann anlattmt üzerinde dura l i Selma'nın öyküsünü ve çevrelerini. R k l i i Rosevgilisi S l ' 01, GünümeAfda Itm dıyorum... Bu bence aynt zamanda romanın ilk yazılanm vaiçeriğinı de belırliyor... Mümkün olduğunca aytopladığı denemeleri ne man yazma düşüncesi aslındasınıftaki iki arkazılmadan beri vardı. Lise son rtntuardan kaçımyorsun, zamam ve mekânı bedeniyle bir kez daha daşımın aşk öyküsünü düşünmüştüm ilk kez. Itrsizlestmyorsun gibigeliyor bana. . Bak yine bir aşk öyküsü. okurla buluşturuyor, Ayrıntılardan kaçınıyorum; çünkü günümüÜstelik o yillarda "yazar olmak" gibi bir düyazın yaşamı ve son zün romanının ya da benim anladığım romanın şünce içindc de değildim. O zatnan sanınm onkitabı konusundaki betimlemelerle pek işı yok. Tematik baknıaya lann öyküsü beni çok ctkilemişti. Zaten oldum çalışıyorum. Duygunun kendisi daha çok ügi düsüncelerini ög'reniyobittim böyle öykülerden etkilenirim. O romanı fendiriyor beni. yazamadım tabii ki. Ancak, senin söylediğin "roruz. 0 KURL A R A romancılıgı üzerine 'Duyguda yoğunlaşma roman anlavısıma uygun' NIl(OallIIRS!M KIK AŞK BILMKI.MM 7 ler vc tabii katıksız cinsellik aLyor. Sanırım öylc. Cinselliğin tüketimi de belki aşktan uzaklaştırıyor. Bunu önccki kuşaklardan daha özgür yaşamalarında da bulabiliriz. Bcdenlerinin arzusu ruhsal gereksinimlerinin önü ne geçebilir. tlişkide kuşkusuz ki cinsellik önemli bir şey. Cinsel ilişki bir erkefii bir kadını doruklara ulaştınr. Ancak buradaki sorun sanınm sürdürebilir olmakta. Tüm güzcl kızlarla yat mak tüm güzel erkeklerle yatmak fikri, doğal olarak aşka yabancı bir ööe. Oysa senin roman kanramanlann cinselliği ancak gerektiîinde düşünüyorlar... Hatta a\k yasantyorsa onuır için cinsellik olmasa da olur gibi uuygular daha önemli. "Cinsellik olmasa olur gibi"ye katılmıyo rum. Cinsel ilişkinin de aşkın geniş büyük dairesi içindc olduğunu düşünüyorum. Yalnızca cinselliği anlatmadım. CinsellıkJe ilgili pek bir şey yok. Bir yandan betimlemelerden kaçtığım için; öte yandan da romanın ve romanlann kurgusundan. îlerde yazabilirim de. Tabii ki duygu çok önemli. Ben çok önemsemiyorum. Duyguda yoğunlaşma, roman anlayışıma da uygun düşüyor. Ayrıntılardan kaçınıyormn ama anlatımcı ul maya da uzak değilsin Neredeyse klasik bakts açtuna yakın bir durusun var gibi. Günümüz Türk romanı ıçtnde kendinı nerede gorüyonun ? Kimlereyakın, kimlere uzakstn? Yüz yülık bir roman çizgisi var önümüzde. Ben Batılı birçok romancı gibi düşünüyorum, ki bu bizim edebiyatımızda yaygın olarak be nimsenen birgörüştür. Romanın tükcnmcdiöini, romanın bir anlatı türü olarak daha çok alanı vcboyutu olduğuna inanıyorum. Bu söylediğün olduöu gibi bir türsel biçim olarak sunulan postmouern romana karşı olduğum anlamına gclir. Kuşkusuz ki Tolstoy gibi roman yazmanın bir anlamı yok günümüzde, ama biçimsel özel liklerin birçoğu kullamlarak yeni şcyler yapılabilir. Bu hatta yapının (kurmacanın) bozulması bi le olabilir. Bu oizi illa postmodern romana götürmcz. Biçimsel özelükleri açısından moderniteyle birlikte gelen roman hâlâ bize tanıdığı ge niş olanaklar var çünkü. Ben Türk romanını ilk dönemini saymaksak, yani modern romanı, I lalit Ziva Uşaklıgil'dcn Selim llcri'yc uzanan bir kanal olarak düşünüyorum. lleri'den sonrakilcrin tartışmasmuı şu sıralarda yapdmasının, tabii ki akımsal bir tartışma olarak, pek yerinde bulmuyorum. Bu kanal düz bir çizgi oluşturmuyor. Yazar lardan çok, tek tek yapıtlar sanınm benim için söz konusu olan. Örneğin Eyliil romanı. Uşak lıgil'in duygu dünyası daha çok, Sabahattin Ali'nin anlatım biçimi beni hep ctkilemiştir. Ama yine de bunlarla çok uzak akrabayım yazın anlanunda. Okııma anlamında değil. Aşkı Memnu'yu kaç kez okuduğumu anımsamıyo rum.l üç kuşkusuz kikendi anlatım sesinıi.ren gimi oluşturmak istiyorum. • Son Yemek / Atilla Birkiye / Afa Yayıncılık / 96 s. Soldan Sağa/ A tilla Birkiye I Afa Yayıncılık / U7\ Batt romancı gibi düşünmek Yazın yaşamımızı yb'nlendiren ustalarımız anılanm yayımlamaya basladılar. Memet Fuat, Mina Urgan, Fethi Naci'den sonra Mehmet H. Do&an da anılannı yayımladı. Devamım yazdığım da bildiğimiz ilginç anılan Muzaffer Buyrukçu degerlendirdi. Bol kitaplı günler!... man yazma fikri" hiç aklımdan çıkmadı. Üçleme içmde bu son roman bence diğerle rtnden farklılaşıyor gibı Bırden fazla asktan, htrden fazla farklı durumdan ve tavırdan söz edıyorsun. . Birinci romanda Yazar'ı vc onun Selma'ya olan marazi tutkusu; ikincisinde fiziki olarak Şelma'dan tızak olan yazarın "dünyası" vardı. Üçüncüsü ise Yazar ile Selma'yı birlikte görüyoruz. Ama bu kez çevreleriylc birlikte varlar. Bir anlamda bu birlıktelik aşklarının doyuma ulaşması, sakinleşmesi. Bu kez çevreleriyle birlikct varlar. TURHAN GÜNAY Imtiyaz Sahlbl: Beıin Nadl o Basan ve Yayan Yenl cün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.S "' Genel Yayın Yönetmeni orhan Erinç o Genel Yayın Koordinatöru. Hikmet Cetinkaya . vazıişlerf Müdürü: Ibrahim Yıldız Sorumlu Mudur Fikret llkız Yayın Yönetmeni Turhan Gunay Crafik Yönetmen: Dilek llkorur Rekiam: Medya c T CUMHURİYET Ben çevremde, üktay Akbal'ın bir hikâyesini anımsayarak söylcrsek "Aşksız lnsanlar" ve ilişkileri şu veya bu şekildc tüketmiş insanlar görüyorum. Doğal olarak Selma ve Yazar'ın çevresi de böyle. Buradaki sorun onlann dııyKU dünyası ya da bu dünyanın zaman zaman çöküşü. Bir anlamda onlann mutsuzlukları ile mutlulukJarı... "Kim karşı koyabilir aşk ırmağtnın dolu dizgın akışına" diyorsutı kitapta . Gündelıkhayal. \ehır hayattmn ilişki düzcyi Aş/• ırma&ının dolu dizgın akışına cngcl degil mu Sorıuç olarak, s enin tincekı cevabınt da gözonüne alırsak aşkır nıag'ı btr yere gelip bayat denılen bara/la karsılaşmıyor mur1 (lündclık yaşamın aşka ilişkin böyle bir ba rajı var. Aıııa barajı biz yaratıyoruz. Birincisi kurdıığumuz Hziki yapıylıı gidcıvk zorlaşan kimileri içın tarklı olabilir gündelik yaşanı çıkı yorortaya. Yergökışjedoluyor, çalışmanın kcn dısi amaçlaşıyor. Iş, iş, iş... SAYİ 496 "Aşhsolnsaniar" Betimlemelere pek gereksinim kalmadı gibi geliyor. Bu roman tarzıyla ilgili bir şey. Kimi zaman kullanılır hiç kuşkusuz ki. Ayrıca günümüzde bizim romancılarımız arasında benim keyifle okuduğum betimlemeleri bir oya işler gibi gibi yapan yazarlar var. Ben böyle bir tarzı bcnimsemiyorum. Bu biraz da her şcyin "görsel" olmasından kaynaklanıyor. Öte yandan lkitıci Dünya Savaşı sonrasındaki Yeni Romancıların tersine, onlar nesnelerin betimlemelerine saplanmışlardı, duygunun kendisine yönelmek istiyorum. Bu belki de kaybolan değerler arasında sayacağımız bir şey olduğu için böyle. Nasıl ki aşlcı genç kuşakiar çok ciJdiye almıyor, duygu da böylesine "sanal oir dünya"da unutuluşun ötcki adı oluyor. Gençkuşak askı cıddıye almıyor dıyorsun. Bu kantya nereden vardın ? Çünkü romanda da böyle bir bakıs açısı, hatta cürnle var. Bir izlenim bu. Üç dört yıl önce özellikle üniversitclerde üst üste konusmalanm oldu. GenellikJc gençlerle iyi bir diyaloğum vardır. Edindiğim düşünce bu. Belki de, şimdiki dünya onları lxiylesincbir duruma itiyor. Daha tüketici görüyorum. Duygıısallıklardan uzak görüyi)ruın. Buna gündelik yaşaının ya da var olan yapının sonııçları olarak da bakabiliriz. Belki de bizim sunıııa biçinıimıze karşı bir tepki. Ama zaman geçiiklt sanınm bıraz yıımuşuyorlar, belki de duruluyoılaı. Belki de maddı deuerler çok önc çıktı... Cîunüınü/.de yiınıiH yaş larmı yaşayanlnr h.ıyata daha rc.ılist bakıyorlar. Belki ck1 çıkarcı dcınek geıvk. Oyle olıınca da aşk gibi ıılvı duyguların yerini birgecelik ilişki UnuüuunötaMadi Bir Aşk Bimecesini Nasıl Çözebilirsiniz/ Attlla Birkiye / Assos Ya\ınları / / îrV \ SAYFA 3 KİTAP