27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

sadece kullanma hakkına sahip olduğum bir değerler hazinesi. Okuru gezgin kılan bır bakı^ıntz var Cönellık ön planda Scslcr, renkler, görün lüler Cözlemevınıze gıren, bellegjnizdc yer cdcn, bilinanıze yanuyan her sey bo yutlanarak/bıçımlenerek okura ulaştyor Özellikle kenthr, mckânlar, resımlrcssam lar, yazarlar, yapıtlar Bu ızlerden yola çıkışımz üzerinac duraltm Evet, okurumu, gerçekten bir dizi geziyc, pasaportsuz yoîculuklara çıkardığım doğrıı! Zaten, ben kendimi mekanik bir fotoğrar makincsi obiektifine benzctiyorum. Söylediğiniz gibi, elimde koşarak dolaştırdığım lcelebek fileme sesler, renkler, görüntülcr, kentler, anılar, yapıtlar ve... çoğu kez de zaman taktlıyor. Insandan, öbür carılılardan, cansız nesnclcrdcn, tüm doğadan ya da yaşamdan yakalayabildiğim birazherşey... Aslı da, bir bakıma öyle değil mi? Onlar varsa, biz yaşıyoruz! Sözgelimi, "Yeryüzü Sessizliği"nde (Umut îçin Scnfoni), insansız cağların hayal edilmesi olanaksız suskunluğunu anlatmaya çalışmıştım. Aslında, yansıtmayı istediğim tablo, darbeler sonrası Türlu ye'sinin sessizliğıydi bir başka açıdan. Denemecınin malzemesı nedır? Ne anlatır, nasıl anlattrya da neanlatmalt, nasıl anlatmalt? Denemecinın malzemesı, yapısal bir esneklik içinde biraz hcr şey sayılabilir: Yaşam, insan, doğa ve zaman. Elbet, "zaman"ın ycrine, burada tarihi ya da "geçmiş"i koyabilirsiniz. Yaşamın ürettikleri, geçmiş ve bııgün! Yeni duyarlıklar, beklenmedik çağrışımlar, zengin imgeler, unutulmuş metinler, ızi sürülen birya da birkaç düsünce vc nicc belirsizlik... Gerçi denemenın dilı kendıne özgu, belki oylumu sınırlı; ama, kapsamı son kertede geniş, diş çevreyı kısıtlayıcı. Bir bakıma doğrudan insanın scrüveni, deneme! Yaşam ve düşün serüveni! Günluk yaşamdan kopmuş, özel bir "zarnan"a oturur deneme. Sonra, küçük anların, ayrıntıların öyküsune dönüşüverir. Sonra çekilen bir toplam çizgisi gibi, tıpkı. Zamanın, düşjerin ya da düşüncenin gerçeklik kazandığı noktada, bir iç konuşmanın o yumuşak, tısıltılı sesiyle, suç ortağımız iç konuşma yani denemenin birden doğuverdiğine tanık oluruz. çoflu kez, kendlml bir köksüz glbl görmekteYlm Hertıangl bir topraktan, herhangl bir cografyadan, herhangl bir mülkiyet duygusundan uzak bir İnsan gıbı Ancak. caglar boyu birlkmlş ortak lan, mlrası yani, tum toplumlann kulturunu kendl maiım, zenglnllglm sayıyorum" dlyor ugur Kökden Herşflydenönctrmkl Resme özel bır ılgınız var Bırçok denememz resim sanatının renkleriyle bezeli. Bunun bır "izabı" olmalı "Renk, her seyden önce renk!" diyebilirim ben de, Verlaine gibi. Resim, karşı konulmaz bir çekiciliği olan, büyüleyici ve gizcmli bir duşler evreni. Her zaman, uzaktan gelmiş bir vabancı kimliğiyle, o heyecan verici, biünmezliklere açılan yüksek kapmın çevresinde dolanıp duruyorum. Resimdc, aynı zamanda geçmiş zamanın canlı bir öyküsü de yok mu? Bu anlamda, resim, insanın anı defteri bir bakıma. Zamana karşı siirdürülen umarsızca direnişin serüvcnini renkkre boyuyor. Resme, deneme türünün yakın bir akrabası gözüylc bakıyorum. lçine renklerin ve tanımlanamaz estetik uyumun, gizemli donmuş bir zamanın sindiği, resim yazılarından oluşma bir deneme derlemesi yayımlamak isterim yakın bir gelecckte. Kağıda dökülmüş, kişiye özel bir "sanal miize"! Peki, \inema? Yazınızın bir kanalı da buraya ulaştyor • Doğru! Yazılarımın içinde aktığı bir kanal da sincmaya açdıyor. Zamanı don durup bize gerı sunan bir başka sanat da, sinema! 1900'e Veda, yetersiz kalsa bile, bir çeşir "sinemaya övgü" dencmeleri saytlabılir. Ancak, yüzyıhn sınırları içinde lcalan keşkin dönemeçleri ele almış kimi rinemli filmlerin aynı zamanda yeniden bir yorumu 1900'e Vcda. Bir çeşit metinler üstüne metinler. Filmler içinde akan CUMHURİYET KİTAP SAYI 480 bir başka film! Üzei bir bakış/arayış anlatısı olarak da nitelendirilebilir. Özgür, kişisel, dolayısıyla özel, ama aynı zamanda geri planda belirli bir siyasal dokunun zamanın rcnginin yansıdıgı doku ürünü denemeler. Kanımca, virmincı yüzyılı daha bir iyi tanımak, anlamak, irdelemek, sonra üa tartışmaya açmak zorundayız. Vaat ettikleriyle, yaydığı umutlar ve yol açtığı diişlurıklığıyla, yüzyıl sonu hasadını karşılaştırmak. Pciris tutkunusunuz. Orada yaşadınız bır süre Yaztntztn kaynapnda bunun varlığtm da konuştuk. 68 dalgasımn gvldiğj yülarda bu kentle yüzleşme, orada yaşama, bır aydın olarak, sizde nasıl bir ctki yaptı? Paris, tstanbul gibi, Roma gibi, Floransa gibi Petersburg gibi, bana sevgili kentlerden biri. Belki, Paris'in XX. yüzyıl Türk siyasal ve toplumsal tarihindeki özel yerinin de bunda belirli bir payı olabilir. Aynı zamanda, yüzyıl başında resme bir dönem başkenthk yapışmın da. Bununla birlikte, ateşle dans eden 6O'lı yıllar içinde, benim için pergelin sivri ucu nedcnlcri nc olursa olsun hep o ışıklı merkezde saplı kal dı. Öbür uç ise, anakaraları, karaları ve denizleri dolaştı. Böyle bir göçebe ruh, benden başka kime yakışır? Geçmışe Açılan Pencere (1996) Paris'lcn görüntülcrgettrir Geçmışi yazmak bugünü anlamak tçtn bır ivmc belki; ama denemecinin çoğunlukla geçmişte dolaşma sının anlamı ne olmalı, sızce? Geçmişe Açılan Pencere, bir üçlünün ilk kitabı. Uzıınca bir sıiredir, MilliyetSanat dergisinde aylık aralıklarla yayımlanan anıdenemelerin kitaplaşmış biçimi. Pencere'nin bi rinci kanadı Paris üstüne, ikinci kanadı Fransa üstüne, üçüncü son kanadıysa öteki ülkelerde geçen zaman üstüne izlenim ve tanıklıklar, anılar... Bu yazılar, tam anlamıyla birer anı olmadığı gibi, birer deneme de değil. O çokkatlı metinlerde üst üstc oturan dokuz Truva kenti gibi geçmiş ve güncel, aslında iç içe. Güncel belki uzakta, sisli, bulanık. Bununla birlikte yaşıyor, var. Dolayısıyla, salt geçmişte gerçekleşmiş birer yolculuk fotoğrafı olarak onlara bakamayız. Başka bir deyişle, Pencere'de "geçmiş"in oynadığı rol, daha çok bugünü aydınlatmaya yönelik; yoksa, anlamaya yönelik değil. Bir başka önemli nedense, az önce söy lediğim gibi, Türkiye'nin her zaman Fransa'ya özellikle de Paris'e karşı duyarlı olıışıı. Burada birkaç canlı tanıklıktan sözetmek isterim: Ali Kemal'in Paris Musahabeleri, Yakup Kadri'nin Bir Sürgün isimli romanı, Yahya Kemal'in Siyasî ve Edebî Hâtıralar'ının kimi bölümleri, Sa mipaşazadc Sezai'nin Paris yazıları (1901'den ltibaren Paris'te Geçen Seneler, Paris Hâtıratından ve Paris'te Yedi Sene, Serveti Fünun dergisi, 1924 ve 1925), sonra Attilâ llhan'ın Abbas Yolcu'su (yolculuk notlan). Denemenin, denemecinin sınırlan var mıdır uzce? Yazarken biç böyle bir duyguya kapıldığınız oldu mu? Denemenin sınırlan olsa bile, bu sınırlann olamayacağı inancını taşıdım nep. Yazarken, kendıme, asla bir sınır I çizmekten yana olmadım. Belki dc, beni denemeye doğru en çok çeken yan bu sınırsızlık oldu. • Umut için Serıfom (19X9) bu yolculugun ("Yazmak bır yolculuk Başını alıp gıdıf, diyorsunuz) bir başka eksenmde uçlanan deneme lennızden oluşuyor Dün e dogru yurürken geleceg'e ince bir çizgi çiziyorsunuz Bu yazılarınızı nkurken böyle bır duyguya kapıldım. Arada bir de dönüp okur, moralde ğerlerımı bulurum bu yazılarda Yakın dıırduklarım, uzak olduklarım uzılart/umut lart sevinçlerıyle gelıp benı bulur Sanırım bu da denemecinin asalişlevini, yani "gerçek"e bakışım, sunuşunu ortaya koyuyor Evet, ne diyecekumz bu yazılarımz, bu etkı kaynaklan için ? Evet, Senroni'de, "yalancıktan sizin olanlardan uzaklaşarak gerçekten sizin olacaklara doğrıı" bir yolculıık çağrısına rastlanır. Onsunu'da vurgulandığı gibi, unutkanlığa ve unutuluşa karşı sevgi tomurcuğu taşıyan hcr dcğcri koruma işlevini üstlenmişti bu denemeler. Ya da, bu yolda atılmış ilk adımlardı. Kafka'nın Prag'ı, ardından Dostoyevski'nin yaşam alanı (Moskova ve Petcrsburg), El Greco'nun sürcün iklimi, Bu sonuncu deneme, özellikle, bedeli tum bir ömür olan külrengi bir sürgün öyküsüdür. Nasıl, Brecht, Nazi yönetimi altında bilginlerin/aydınların durumunu yansıtmak amacıyla Galilei'nin yaşamını ken dine örnek olarak seçtiyse, ben de, bcnzer biçimde 1982 sonu Türkiyesi'nin çehresini vcrmek için Greco'yu örnek seçtim. Barış Derneği Davası'ndan tahliye olunca, bu yazıyı, 1983 Mart'ında bir ay içinde, Trapzon'da kaleme aldım. Aslında Greco, 12 Eylül'ün tüm "iç ve dış sürgünleri"dir. Ya da, doörudan bizzat "ben"! Bir bakıma Üç Paolo da, sürgün üstüne bir başka dış örnekli çeşitleme sayılır. Guernica tablosuyla ressamı nın, sonra ötckiiki"Pablo"nun(Casalsvc Neruda) sürgün yaşamları. "Oran" (Ankara) denemesi de, oyıllardaki Türkiye'nin, yani o kar ve gece halkının korkusundan, tedirginliğinden seçme kesitler sunar. Sürgünü hazırlayan siyah kışın öyküsüdür; susıış dönemınin. Bu arada, ünlü Alman yazarı l'homas Mann da yurdunu terk eaip ABD'de yaşamak zorunda kalmış bir sürgün savaş öncesi ve sırasında Almanya'dan uzaklaşmak zorunda kalanlardan değil miydi? Mektup ve Barış Gözcüsü, işte bu gerçeği işlemektedir. Ancak Senfoni'nin sonuna doğru, zayıf umudun bir kardclen gibi bcyaz soğuk örtüyü çatlatarak başını göğe doğru uzattığı görülebilir. "Ispanyoi Derşi ve "Denız MezarLğı"nda olduğu gibi. Anı Kentler (1992) . Bıraz da kentlerı, denemecinin gezginliğini konuşalım. Anı Kentler, isminin de ivediyle ve yanlışlıkla çağnştırdığı gibi ne bir kentler albümü ne de bir anılar derlemesi. Kentler, aslında, yaşamın "geçmiş zaman"ı demek bir bakıma. Yaşanan zamanın dibe vurmuş ruhu. Her kent, şimdiki zamanın sınırlan içinde başlar ve geçmiş zamanın belirsizliğinde yok olıır. Ancak, böyle bir geçmiş onları sınırlamıyor. Kaldı ki, böylesi bir gerçek yalnız yaşayan bircyler topluluğu için geçerli değü; aynı zamanda uygarlıklar için de doğru. Anı Kentler'in gündeme getirdiği kentlerde, okur, kimi uygarlıkların yaşam ve ölüm serüvenini izlcycbilir. Hititler, Eski Yunan, Endülüs, Moğollar ve Osmanlılar. Buradan, insanlığın tek ve değişmeyen öyküsünü adım adım seçmek zor olmaz. Sonunda, sorulan soru hep aynı: tnsanın umutlu olma hakkı var mı? Aşkabat, Bağdad, Lagos, Zürih, Toledo.Granada, Münih, Frankfurt.Marianbad, Varşova, Atina, Ankara, lstanbul, Amasya ve Paris. Bu kentler, aslında, değişik anakaralann simgesi ve sözcüsü. Bu denemeler bütününde, kültürlerin barış içinde yan ya na birlikteliğinin yollarını araştırmaya çalıştım. Adı konmamış bir ortak yaşam arayışının ne ölçüde gerçek olabileceğini irdeleme yollarını aradım. " Moktup ve Banş Gözcüsü J SAYFA 5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle