Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Berber Aynası /Oktay Akbal/Can Yayınhırı/151 s. 1959 yıhnda "Sait l'aik Hikâye Ar ()kuv Akkıl mağanı"nı kazanan Berber Aynalll.KBlk sı'na, daha öncc çıkan Bulutun AYNASI Rengi adlı kitabındaki öykülcri de ekleyerck Oktay Akbal'ın gcnçlik döneminde yazdıgı iki kitabını bir arada sunuyor Can Yayınları. Sayı sı on dördü bulan öykü kitaplarıy la çaödaş cdebiyatımızın bir bakıma 'klasik' sayılabilecek öykü ustalarından biridir Oktay Akbal. Birçok yabancı dile çevrilen bu öykülcrde 50'Ii yılların bugün artık masallaşan cvrcninc döneceksiniz. Anıların derinliğindc kcndini arayan, bu arayısjar içinde ya kaladıklannı ^iirscl bir anlaluııla okuruna ulaştıran ya zar, okurlarını değişik bir evrene çağırıyor gibidir. Yazıldıkları tarihten bu yana yarım yüzyıla yakın bir zaman geçtiği halde, elimizdeki kitapta yeralan öykülcr, yalınlık, duyarlık, içtenlik, etkilcyicilik bakımından tazeliklerini olduğu gibi korumuşjardır. Eski İstanbul Kiiruen/Rohat Alakom/Avesta Baitn Yaym/2i9s Uç milyona yakın Kürdün yaşadıgı tanmin edilen İstanbul, dünyanın "en büyiik Kürt kenti' olarak kabul cdiliyor. Birçok kültür vc uy garlıgın birarada yaşadığı imparatorluklarm başkenti, Kürtlcrin de "kültür ba^kenti" olmııştur. 19. yıızyılın sonlanndan itibarcn bu şehiı, Kürt entelijensiyasının ve si yasal, kültürel raaliyetlerinin merkezi olnıuştur. Uluslaşma süıeeinin başlarında Kürtler birçok ilki bu şehirdegerçekleşrirdilcr. (')nemli parti vc deıneklerini buıada kuıdular; kıtap, dergı vc gazetelerinı burada çıkardılar. Kiirtler, 1453'ie, "letih"le birliktc Istanbul'a gclmeye başjıynrlar. 19()()'lü vıllarda 30 bin civarında olan Kürt nufusu günümü/dc 3 milyona ulaşırken, yani yüz katına cıkaıkcn İstanbul da cskı konumunu yeniden kazanmaya başlıyor. Pembe Kitap/ Sııllan/ Rcmzi Kıtahcvi/216 s. Yaşadığı duygusal bir travma so nucu hafıza kaybına uğrayan Itır, kimliğini ve gerçcği aramaktadır. Kıbrıs'in romantik atmosferinde, aynı cvi paylaşmak zorunda kaldığı yazar 1 laldun'la karşılaşması ve kcndini tutkulu bir aşkın içinde bulması Itır'ın işini daha da zorlaştıracak, ancak , ne pahasına olursa olsun gerçeği bulma karannı pckiştiriccktir. Ama I laldun, onun geçmişi hatırlamasını pck ister görünmemektedir... "Kurşun Sesi Dııymadan Yaş,amak"ta, Kıbrıs tarihi vc savaşı çevresinde Kıbrıslı bir ailcnin öyküsünü anlatan Sultan, bu kcz farklı bir romanla okuru ile buluşuyor. Sevdayım Tepeden Tırnağa Nazım I likmet'in Aşldarı/ limın Karaca/ Gmdaş Yayınları/272 v Nazım Hikmct'in yaşarriında kadınların büyük vc öncmli ycrinin tanığı çocukluk vc gençlik arkadaşı Vala Nurcttin, s,u saptamayı yapıyor: "Aslında Na/ını ınonogamdı. Biıini severse iyice severse ona saılık kalmak isterdi. Sevemediği siıalarda da, scvilccek birmi daldan dala arardı. Bıınıı bilinçlc mi, içgıidüsuylc mi, can sıkıntısıyla mı yapardı? Daha ziyadc kadınların ayartma çabasına kurban gittiğini, tanıdığım kadınların s()/,lü vc yazılı itiraflarından öğ renmiş bulunuyorum." "Nazım Hikmct'in Aşklan" ünlü şairin Nüzhct, Pirayc, Müncvver, Vcra ilc cvlilik lcrini, Dr. Lcna, Scmilıa Bcrksoy, Dr. Cîalina ve diğer kadınlarla birliktcliklcrini; öncesi, sonrası ve yaşanmışlıklarıyla, sevda yüklü dizelerle sarmalanmı§ olarak bir C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 478 araya gctiriyi)r. Aynca, Nazım 1 likmet'in "dayı kızı" Müncvver Hanım'la ya^adığı aşk yüzündcn çıkan, Adnan Cxmgil'in ve Yalçın Küçük'ün Emin Karaca ilc polcmikleri de kitapta yer alıyor. Göçmenler/'UZ Cl Sekald/Çevıren: Natalı Mcdina/ Ileiışım Yaytnları/222 s W. (I. Sebald "Gocmcnler"de ya kın ve uzak akrabalarının, bazı dostlarının ve onların akrabalarının izini sürerken içinde bulunduğumuz yüzyılın başlangıcından günümüzc uzanan bir süreçtc Avrupa'nm bilincnden farklı, daha c«k insan ilişkilerine odak lanan bir panaronıasını çiziyor. Kitaptaki kahramanların ortak özelliklerı orta sınıftan gelmeleri ve iki büyük savaşın rüzgarlarıyla Almanya'dan vc Doğu Avrupa'dan başka ülkclcrc, özclliklc tngiltcre'ye ve Yeni Dünya'ya goçmcleri. Avrupa'daki siyasal bclirsizliğin etkisiyle yerlerindcn yurtlarından edilen vc yeni vatanlarına uyum sa^lamak, yeniden kök salnıak zorunda bırakılan bu insanların sepya fotoğ railaıdan, bölük pörçük anıların sisleri arasından giderek uzaklaşan nayaletlerı; okuru varoluş sorunu, zamanın göreceliği vc farkında olmadan iz bırakan küçük şcyler hakkında ycnidcn düşünmcyc scvkcdi Batı ve İrtica/Ortnk K/fnp/ Kıiy l nak Yaytnları/ *> )4 \ Aydınlık tlergısi taratından ıliızenlenen "C^umhuriyct'in 75. yılında Batı vc Irtica" Kontcransı'na sunulan bildirilcr "Batı vc Irtica" adıyla kitaplaştırıldı.lZlimizdeki kitapta,Empci"yalizm ijcriat lşbırliği; Tarihten Bugüne tmpeıyalıst Ülkelcr Şcrıarçı ()rgütler Ilişkisi; IMF Dünya Bankası Pakctleri vc Irtica; trticanın Ekonomik Kaynakları; Batı ve "Atgani" Destckli Şeriatçı Tcrörizm; lc Savaş Scnaryoları; Batı'nın "Dcmokrasi Çephcsi"; Şeriatçı Ayrılıkcı Nc olibcral Sol Ittilak; Eğitimde Batı vc Irtica; I'ctullah Gülcn Orgütü ve "llımlı Islam"; Irtica Karşısında Türk Milliyetçiliğinin Konumu ve Ummetçı saptamalar; Batı Destekli lrticaya Karşı Türkiyc'nin Miıcadele Birikimi; Belcdiycler vc trtica; Bat Destekli lrticaya Karşı Mücadelc Dcncylcri konu ba^lıklan altıda çcşitli bildirilcr ycraüyor. Alevi Kimliği/ Editörlcr. Tolsson, li. Özdalga, C Raudvcrc/ Çcvırcnlcr. Bilge Kurt Tnrun, \\ayatı Torun/ l'arth Vakfı Yurt Yayınları/ 276 i Alcvı uyanışı, 1980'lerin sonundan bu yana Türkiyc gündcminin hep ilk sıralarında yer alan bir kavram oldu. Yüzyıllar boyunca kapalı bir cemaat halinde varolan Alcviliğin kamusal alanda göriinürlük kazanmasına, AlcvilikBektaşilik literatürüntlc yaşanan gerçek bir patlama eşlik ctti. tstanbul'daki Isveç Ara^tırma Enstitüsü'nün 25 21 Kasım 1996 tarihlcri arasında düzcnlcdiği "()sıııanlı ve Modern Türkiye Alcvilcrindc Diıı, Kültürel Kimlik vc Top lumsal Orgütlcnmc" ba^Iıklı konferansa sunulan tcbliğlerin dcrlemesinden oluşan climizdeki kitap, Alcvi kimliği ve I İz. Ali odaklı mezhepleri tarihi/ cfsancvı arka plan, tarih inşa sureci, günümuzdcki "ııyanışa" eşlik edcn kcntlcşmcnin gctirdiği yeni söylemler baglamlarında clc alınıyor.Çcşitli Alcvi toplu lııkları, kendilcrini larklı biçimlerdc tanımlanıakta vc kimliklcrinin toplumsal, siyasi ya da dinı yönlerini vurgulamaktadır. 1970'lerden itibarcn yapılan sol vurgu, gittikcc artan oranda, kültürel ve dini gelencgin bilincinc varmaya ve bu gelcnekten övünç duymaya dönüşürken, eskiden Alevileri "Anadolulu köylüler "olarak kabul eden önyargılı görüş değişmek tedir. 1980'li ve 199O'lı yıllarda ayrı bir Alcvi toplumsal ve entelektüel elit tabakası ortaya çıkarken, kimi aydın ve yazarlara göre , Aleviliğin tslamiyet içinde bir gelenek oldugunu vurgulamak önem kazanmıştır; kimileri ise Aleviliği, dini bir tanım çcrçcvesinc oturtmamakta, daha çok alternatif bir yaşam biçimini tenısil eden toplulukların oluşturdugu bir küme olarak ele almak tadır. Bazı kesimler Aleviliğin teolojik kökenlcrinin Şiiliğe dayandıgını vurgularken, bazı grııplar ise tam aksine, yaptıkları dini yorumlan liberal geleneklerle ilişkilendirmcktedir. Elimizdeki kitap Aleviler konusunda yogunlaşmakla birlikte, daha geniij bir bağlamda kimlik sorununu da tartışmayı hcdcflenıekte. 12 Eylül Türkiye'nin M\\aAı/Mch met Ali BirandHıkmet Bıla Rıdvan Akar/Doğan Kıtapçtltk/2H') v "12 Eylül Türkiye'nin Miladı" Türkiye'nin çokpartili yıllarının en ciddi ve en kritik dönemine ışık tutuyor.Eser 1972 yıhnda Deniz Gez miş ve arkadaşlarının darağacında idam edildi^i giinden başlayarak 12 Eylül Askeri Müdahalesi'nc nastl gelindiğint,müdahale ye sonraki gclişmclcri anlatıyor ve 1983'deki Turgut Özal Hükümcti'nin kurulıııasıyla son buluyor. Türkiyc'nin en çalkantüı, en acüı dönemini biitün çıplaklıgıyla gözler önüne seren 12 Eylül bugünü yaşamak, yarını kurmak isteyenlere sesleniyor. DemirkıratBir Demokrasinin Doğuşu/ Mehmet Ali Bırand Can Dündar Bülent Çaplı/Doğan Kitapçıltk/2ÎS.\. "Demirkırat"ilk dcfa, Türkiye'de demokrasiye geçiş adımlarının atıldı^ı 1930'lardan başlayarak, ilk askeri müdahaleye (l%0) kadarki dönemin hikâycsini anlatıyor. Ülkemizin cn tartışmalı döneminin siyasi kavgaları, Dcmokrat Partin'in doguş, yükscliş vc çöküşü , 27 Mayıs hareketinin iç pazarlıkları, rol almış ve tanıklık yapnuş kişilerin anlatımlarıyla kitapta yera lıyor. Karanlıkta Bir Işık/ Attıla Duman/ Belge Yayınları/ 522 s "Eylül ayı sonlarına dogru birden birc şenfeniverir Artvin. Yaz aylarında belirgin bir sekilde tenhala şan kent, köylerden, kasabalardan gelen binlerce ö^rcncıyle dolar ta şar. Insanlar adeta sığmaz olur daracık caddelere, sokaklara. 1 ler köşesinde bir canlılık.bir hareket başlar.artık ögrenciler kenti olmuştur Artvin... Neden öğrenciler kenti, neılen okuma sırala masında cn başlarda yeralmakta, bu halk okumaya, okutmaya neden bu denli düşkün? Engebeli bir yapıya sahip olan Arrvin'in arazisi, Karadenizlcıyısından biraz içeriye girildikçe birden yükselmeye başlar. Birbiri üze rine yığılan dağlar, tepeler, kayalar bölgcnin cfsanevi noktalarından Karçal'ı ve diğer yükseltileri oluşturur lar. I ler yan kırık, her yan bölük pörçük, sanki yeryüzünün bütün tepcleri, dağları, kayaları burada tt)plan mış... Ve bu dağların eteklerine, yamaçlanna.dcre ağızlarına serpilmiş yüzlerce köy, birer karışlık topraklarda ayakta kalabilmenin mücadelesini veren onbinlercc aile..." Attila Duman bu ilk romanında Artvini ve Artvinlileri anlatıyor. Azeri Müziği/Üzt^/'r Haabckov/Çeviren: Tolga Tanyel/Avetta Basın Yayın/1 İS v. Hacıbckov'un "Azarbaycan Halk Müziğinin llkcleri" adlı eseri ilk kcz 1945 yıhnda "Azarbeycan" tar zında eser yaratmak isteyen besteciler için bir kılavuz olarak yayım lanmıştır. Eser, bir taraftan Safiadtlin Urmavi, Abdülkadir Maragayi ve Mir Mahsun Mavvab gibi Doğu lu müzisyenlerin mirasına sahip çıkarken difier taraftan da bu gelcncÎ;in işlencbilcccği genel geçer kuraların ve "Azerbaycan" miiziğine te mel teşkil edecek bir formelizm, müzik biliminin pcşindeclir. Hacıbekov'a göre "basit lirik şarkıların verdi ği keyfin ve makam yapılannın güzclliğinin ardmda yalnızca cstctik değil aynı zamanda inceden inceye uyumlu mantıksal bir sistemin güzelliği gizlidir". • SAYFA 21