25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

r "Bataille'a göre yaşama yetisi, aslında ilksel bir değişimin sonucuydu; yaşama yetisi, kendi sonunu kendi özünde taşıyan, yokoluşla sonuçfanan, ceza nitelieinde olmasıyla Bataille'ın reddettiği, yalnızca anlaşılmaz olma özelliğini kabul ettiği bir tür silinmeyen lekeydi." PİERRE BOUDOT dına karşın yumuşak bir insandı;yalın, gösterişten uzak, alçakgönüllü ve bir o kadar da büyük bir yaratıcıydı. Mütevaziydi. Ince bir yüzü vardı; bakışları kararlı vc ciddiydi. Sükıınetinin ardında, ona bütiin yaratıcılığını veren cncrjiyi hissettirdi; öylc bir enerji ki, Georges Bataüle'ın, ağırbaşlı, pırıltıSJZ ama son dcrece verimli gcçen yaşamı ni belirlcdi... Onun ölümii, başkalannınkinden çok daha fazla, bitip tükenmck bilmeyen bir düşünce tarihini, sürekli ilerleyen ancak bir anda kcsintiyc uğrayan bir yaşama şiirini getirdi akdlara. Yaşama başlauığı Puyde.Domc'un köy ortamından, pck çok şey taşıdı ömrüne: Alt edilmcsi gerekcn zorluklar karşısındaki inatçılığı; çabayla birleşip meyvc veren kararlılığı; harman zamanını doğru belirlemeyi vc eser ortaya çıkar çıkmaz yeni deneylerle ycpyeni bir toprakta ycnidcn işe koyulmayı gcrcktirctı inancı. Kabalık karşısında her zaman büyük bir nefret duydu. Düşüncelerindc, kcndindcn gcçmenin reçetelcrini istcdi Nietzsche'dcn. Georges Bataille: A Çünkü, Bataille için kanıtlanamaz olan, yaşamın ta kendisiydi; /.ckânm dinamiği, dcncyimin ıtici gücü, dilin belirsizliğiydi, Valery "üökmavisi tutkurıu"ydu. Bataille'ın bir kitabının adı tla, "Cîöğün Mavisi", Nietzsche, derinden etkilemişti dü şüncc tarihini; başka bir kitabının adı da "Lc Nietzschcisme"di. Bataille'ın, daha sonraları uzaklaştığı Breton'dan, sonuna kadar ona sadık kalan Lciris'tcn, "Acephalc" dcrgisini birlilctc çıkardıkları Jean Wahl'ı de unutmamak gerckir. "Acephale", hcm ciddi hem de dcrin bir dergiydi; Bataille'ın, gizemli coşkulan ortaya koyma tutkusuna denk düşüyordu. Çocukluğundadinieğitim almayan bu insan çok gcnç yaşlarda anlatılamaz, söylenemcz, akılclışı olana ihtiyaç duydıı. Gcorgcs Bataille'ın "Iç Deney'de anlatukları da buydu: "1 liçbir gözün görmediği îjcylcri ben gördüm." O dcöil dc bir başkası söylcscydi, bu önerme, gülünç bir kcndini bcğcnmi^likten ötcyc gidcmezdi; ancak Bataille'ın doyumsuz ruhunda barındırılığı vc kimi kcz zihninin, yalnızca dcncyimin vcrdiği giiçlc aştığı sınır gercksinimini oldukça iyi vıırguluyordu. Bataille'ın pragnıati/mi biraz Nictzschc'ınkini andırıyordu. Bataille için ıçscllikgizemciliğin bir türüytlü; ancak bu gi/.emcilik sözcüğü o kadar çok harcandı Kİ, Bataille ondan hoşlanmıyor ve içsclliği tcrcih ediyordu. Çünkü içsellik, bir bakıma Bcrgsonculugun ötesini, kendi kaynağına doğru akan ve yalnızca yaşanmi!; olmakla kalmavan zaman dilimini, insan iradesinin üstlendiği dünya ve varlık toplamını anlatıvordu. lşte galiba bu koşullarda Bataille'ın gizemli sezgileri onu aşka sürüldedi. Bataille'a göre, Âzize Teresa'nın hayranltk ılolu yüz ifadesiyle, Yunan inanışında önemli bir yeri olan ve kalabalık meydanlara dikilen fallus arasında bellir bir benzerlik vardı. 0 güne dek hiçbir gözün göremediklert 0, herşevden önce bir ahlakçıvdı alışveriş halinde, sanki bir petekteymiş gibi mütevazi bir diyalcktik içindebir arada barındığı; hcr bir pcteğin kcndini keşrctmc vc ilade ctme imkânı bulduğu son suzbüyüklüğcihtiyaç duyuyordıı. Bütünlüğe karşı duyduğu bu saygıda cömertlik dc vardı; onu, Boris Souvarine'in başlattığı Stalin karşıtı bir harckct olan Dcmok ratik Komünist Dcrrıek'e katılmaya iten cömertlik. Bataille'ın burada aradığı, çağdasjığın gereklerinden biriydi; bütün insanları, kcndilcrini dile getirdiklcri, kolektif örgütlenmeyi tchdit ctmeksizin kendi özgürlüklerini bütün doluluğuyla ortaya çıkarabildikleri birortanıdagörmeihtiyacıydı. "Hiçbirimiz sürekli dcğiliz; anlaşılmaz bir macerada yapayalnız ölen bireylcriz" diyortlu. Bizler, sürekli olmayan varIıldardık; çünkü Bataille'a göre yaşama yetisi, aslında ilksel bir değişimin sonucuydu; yaşama yetisi, kendi sonunu kendi özünde taşıyan, yokoluşla sonuçlanan, ceza niteliğinde olmasıyla Bataille'ın reddettiği, yalnızca anlaşılmaz olma ö/elliğini kabul ettiği bir tür silinmeyen lekeydi. Bat.ıillc, iyi niyetlı, ölçülü, savaş ve ölüm gibi iki nihai macerayı rcddedenbir insan olmayı b<iylc başarıyordu. Dc Sadc Markisi'nin eserlerini yayımlayan |can |acquesPauveıthakkındaaçılan tlavanın tarihini yazmaya girişmesinin nedcni, yüksck bir adalct duygusuna sahip olmasıydı. Bataille insana inanıyordu; Paris top sesleriyle inlcrkcn yazdığı satırları okumak bunu anlamak için yeter dc artar bilc. Bu satırlarda anlatılan, başka hiçbir şeyin yerini tutamayacağı, bir ibadet nesnesi düzeyine çıkardığı insan yaşamı için duyduğu kaygıydı. Düşünsel,hattaderin denebileek hayranlıklarına geıince; bunlar, sevdiği yazarların bir bakıma tensel ve her halükârda siyasal rollerini gözden kaçırmasına yol açmadıhiçbir zaman. Bataille'ın coşkusuyla Nietzsche kasırgası arasındaki benzerliğe daha öncc de değinmiştim. Ne var ki, Bataille'ın Nietzcshe'yi eleştirmektcn gcri kaldığı asla söylenemez. Onun, felsereyi aşkınlık köklerindcn kopardığını ve tclsefenin içkinliğini saltlık sınırına yücelttiğini düşünüyordu. hsanı yoUan çıkapmamak gerek Hcrşesden oııceC ıcorgcs Bataille'ın bir ahlakçı olduğuna inanıyorum. Nietzsche üstüne yazdığı kitapta, bu alandaki dencyimini anlamaya çalışmak gerekir. Kaygılarını olabildiğinceboyutlandınyor, ancak bu kaygıların şiddetini de olabildiğince gizlemcyc çahşıyordu. Oyle sanıyorum ki, vcrmek istediği me sajın bclli nir tehlike, yalnızca kuvvctli ruhların dayanabileceği bir basınç banndırdığını hişsetmeseydi, sanatçı olmaya kalkışırdı. "Ölümün kaygüandırma özelliği taşıması, insanın kaygıya ihtiyaç duyduğunun"belirtisidir." Bataille dürüst bir insan olmasaydı terkedilmişlik duygusundan söz ederdi; ancak, onun isyanmdaki özgünlük, \ Ieidcgger'in tcrsine, insanoğlunun katleri hakkında bu denli kesin önerınelerde bulunmasına cngcl oluyordu. Çünkü Bataille insanları yoldan çıkar mak istemiyordu. Onları açmaza sürüklemedi hiçbir zaman. tşte biz, böyle bir yazarı yitirdik. Başarıyı hiç de kolay kazanmadr, tadına doyamadığımız kaygıları ve yeteneğiyle hafızalardan silinmeyecek. Caillois, Lciris vc başka pek çok yazar, kutsallık alanında yaptıkları sosyolojik arastırmalarda kendilerini yalnız hissedecekler, hiç kuşkusuz. "Critique" dergisi fikirbabasını yitirdi. Filozoflar, sanatçılar, sosyologlar, edebiyatçılar da, düşüncelerindeki derin izlerde varlığını süruürecek değerli bir dostlarından oldular. Okuyuculanm arasında onun kitaplannı okumamış olanlarkaldıysa.hemen okumalarını öneririm. Omuzlarına aldığı bu denli ağır yükü onlara bıraktı ünkü! Onun bütün çabası "daha saydam ıir hale getirerek" dünyayı değiştirmckti! • Bütiinlük arayışı Onun, en çok ihtiyaç duyduğu şey bütünlüktü; kaos ve yaradılışın sürekli bir CUMHURİYET KİTAP SAYI 395 "Bataille'ın doyumsuz ruhunda barındırdığı ve kimi kez zihninin, yalnızca deneyimin verdiği güçle aştığı sınır gereksinimini oldukça iyi vurguluyordu. Bataille'ın pragmatizmi biraz Nietzsche'ınloni andırıyordu. Bataille için içsellik gizemciliğin bir türüydü; ancak bu gizemcilik sözcüğü o kadar çok harcandı ki, Bataille ondan hoşlanmıyor ve içselüği tercfh ediyordu. Çünkü içsellik, bir bakıma Bergsonculuğun ötesini, kendi kaynağına doğru akan ve yalnızca yaşanmış olmakla kalmayan zaman dilimini, insan iradesinin üstlendiği dünya ve varlık toplamını anlatıyordu. lşte galiba bu koşullarda Bataille'ın gizemli sezgileri onu aşka sürükledi." İ Democratie, 19 Temmuz 19H2, Çev: AySegiil Sönmezay SAYFA 7
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle