25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

K İ T A P Tü cl^^Bn H 7 H 8 G Önce aşağıda tanımları verilen 13 A 14 K 15 20 D İ16 C 17 D 18 G 19 sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir F 29 E 30 B 31 G 25 yatay çizgi üzerine gelecek biçim133 F I34 K 35 I 36 J 37 J 38 D 39 J 40 E 41 D 32 Jl de yazın. Sonra çizgilerinaldarın44 I |45 G 46 G 47 E 49 J 50 B 51 B ?2^C daki sayılara göre 42 bu harfleri bulmacadaki aynı sa 53 Aİ54 56 D 57 59 G 60 J 61 I 62 J yllı karelere aktarın. (Kara kareler 63 164 G 167 Q 66 J 69 K 70 G 71 G 72 G iki sözcük arasını gösterir. Bir satı77 179 Jl 80 F 81 J 82 I 83 J nn sonunda kara 73 kare yoksa, bu, sözcüğun alttaki . satırın başına A D | S 0 Y A D | sarktığını gösterir). Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözkımlı Tepe" ve "Çankaya Hesaplaşması" adlı kitapları da olan gazeteci. cüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağlya doğru Sel Yayıncılık'tan çıkan "Yüz'de Yüz" adlı şiir kitabının şairinin adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse, aynı kitaptan bir şiir alıntısı 36 60 23 49 1 39 ortaya çıkacaktır. Ö D Û L L İ k B U L M A C A kJOER MUMCUOĞLU 1 Çingeneler yada sengüzeşti Irfan Bev CUMA KARATAŞ Osman Cemal Kaygılı'dan Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Haşhaş sakızını kapsülden sıyır yarayan ağaç saplı, ağzı dişli demir araç. 53 76 13 55 47 B. Okullarda, kâğıt, mukavva, tahta gibi şeylerle, eli alıştırmak, yaratıcılık, düzenleme ve biçim verme becerisi kazandırmak için yaptınlan işler. 65 50 51 30 4 C. "... saltanat" (saltanat mühürü). 10 9 16 22 52 24 D. kimi bileşcnlerin özelliklede yassılaşabilir dökme dernirlerdeki grafitin küre biçimini almasını sağlayan dönüşüm. 38 17 41 20 19 58 73 75 56 37 68 57 83 81 62 79 2 32 K. "Salih Murat ..." ("Tarihi Riyaziyat", "Malumatı Fenniye" ve "Değişen Dünyanın Sırrl" adlı kitapları da olan, Türk fizikçi). 14 42 6 26 34 54 69 SŞI.sayımn çözümii: A. Yalanların, B. Ispana, C. Lonca, D. Durus, E. 11, F. Rakkasc, G. IAA, H. meleklerin, I. Dağlarea, J. Oğuz Atay, K. Ğ, L. Abbasiler, M. Nardenk. Şiir: Eğlencesiz bir bulmaca Aşağıdan yukarıya sağdan sola Aynı puntolarla erkekler kadınlarla Ankara" E. Öflceli. 66 29 25 48 40 15 F. Al Martino'nun söylediği ünlü şarkı (yalnız ünlü harfleri yazılacak). 33 80 28 G. Malcolm Lowry'nin tanınmış, romanı. 59 72 46 45 21 71 70 8 74 3 43 5 64 î 18 77 67 391. sayımmlan kttap kazananlar: Ankara'dan:Lcy\& Karadeniz, Sema Yarar, Cengiz Sümer, Hüsniye Çelik, îstanhul'dan: lzzetün Cihantimur, Nihal Kızılkan, Nüvit Tenekeci, Ayşegül Kaya, Gülden Kara, llknur Irmak, Zekiye Temiz, tmam Ozcan, izmır'den.Verah Yıldız, Yücelay Sal, Gülbahar Tekin, Konya'dan: Bilal Yeşilöz, F. Birsel Bayrakçı, Denizli'den: Özden Gelgeç, Giresun'dan: Aynur Kabacaoğlu, îzmit'ten: Yeliz Gençtav, Antalya'dan: Turan Ozdemir, Ordu'dan: Zekiye Şener, Sinop'tan: A. Duygu Gülcü, Kütahya'dan: Engin Özkul, Bursa'dan: Murat Sönmcz. H. "... Jack" (Birleşik Krallık bayrağının adı). 12 63 7 11 27 I. "sahi kaç ceset var ki zaten doğru dürüst görüştügümiiz/ bir ... bir edip abi, bir de mayakovski" (küçük Iskender). 82 35 61 78 44 J. "KuDeTa", "Şeytan Üçgeninde Türkiye", "Darbeler Ve Gizli Scrvisler", "Namı 865 Ra debiyat derslerinde, edebiyat tarihimizden söz ederken birkaç satırdan oluşan onunla ilgili genel söylemleri tekrarladım. Romancı, en önemli yapıtı; Çingeneler. HaJk romancısı... gibi genel sözlerdi bunlar. Toplumsal Dönüşüm Yayınları, Osman Cemal Kaygılı'nın romanlarını yayımamaya başladı. tlk olarak da; Çingeneler ve Aygır Fatma. Çingeneler ilginç bir roman. Uginç oldugu kadar da yeni ve çağdaş. Edebiyatımızda çingenelcr konusunda yazılmış roman var mıdır? Doörusu uzun boylu düşünmedim ve araştırmadım. Ama Emir Kusturica'nın Çingeneler Zamanı filmi dışında da başka bir şey anımsamıyorum. Birazcık da Victor Hugo'nn Notre Dame De Paris romanı.... Çocukluğumda köyün dışında, çadırda yaşayan, kadınları duenen, erkekleri düğünlerde çalgı çalan Çingeneler hakkında ne çok söylenti duymuştum. Her türlü olumsuzluk onlardaydı. Ama iyi kavga ettilderi de söylenirdi. Çocuk çalar, hırsızlık yapar, adam öldürürlerdi. Sonra ilk gençliğimde öbür işlerle uğraştıkları söylentileri kulaklarımızda yankılandı. Ama sadece söylentiden ibaret. Çingeneleri bu duygularla okumaya başladım. Roman bir yaz gecesi Topçularda, iki gencin birisi musikiyc meraklı Irfan çingcne çadırlarını akşam uzaktan izlemeleri ile başlar. Beyoğlu'ndaki cğlcncelerin müziği çadırlara kadar gelmektedir. Karmen çalmaya başlar. Bir ara bir çadırdan bir kadın çıkar. Kadın, gece açık havada müzik bitene kadar dinler. Sonra çadırına girer. İki meraklı genç kadının girdiği çadıra kadar sokulurlar. Gizlice içeriyi dinlerler. Bu sırada dışarda müzik dinleyen çingene kadın çocuğuna çinaenece ninni okur. Müzik meraklısı Irfan bu ninniye hayran olur. Romanın kalıramanı Irfan böylece roman boyunca peşinden koşacağı çingene Nazlı ile tanışır. Daha sonra iki arkadaş birkaç kez aynı çadırlara giderler. Bu arada çingene Etem ve Cîülizar'la tanışırlar. Adının Irfan olduöunu ögrendiğimiz müzik meraklısı gcnç sık sık çingene çadırlarını ziyaret eder. Diğeri isc ki bu da romanın anlatıcısı yazardır. Irlan'ın bu ilgisini yadırgar. Onun çingenelere yakın olmasını istemez. Zaten Etem'i de gözü tutmamıştır. Ancak, Irfan arkadaşından ayrılma bcdelinc sık sık çingene çadırlarını ziyaret eder. Bu arada Nazlı adlı çingene kaciına ilgi duyar. Bu ilgi önceleri ondaki çingene türkülcrini notaya geçirmek. Ileri aşamada çingenelerle ilgili bir müzik yapıtı ortaya koymaktır. trfan çadırlara gidip gelmede çingcnelcrlc yakın dost olur. En yakın dostu da Etem'dir. lrfan'ın Nazlı'ya yakınlıöı Etem'in hoşuna gitmez. NazL'yı uzaklara kaçırırlar. Çingenelere göre Nazlı; "Almış başını bir sabah kaçmış çadırdan ün doğarken. C) birazcık bengaldir. Ne vait ki eser akılcığı hep öyle yapar." Romanın bir bölümü; lrfan'ın Nazlı'yı aramasını anlatır. Uzun aramalardan sonra Nazlı'yı bulur, bir ara da yaşlı annesini ikna ederek kadını eve getirir. Biraz delice olan Nazlı, trfan'ın evinde fazla duramaz. Birkaç kez daha da gelse de eve sonuç değişmez. Irfan zamanla Reha adlı bir E l akşamcı ile tanışır. Reha Bey'in sayesinde şehirli çingeneleri (Sulukulelileri) de tanımaya başlar. Sulukuleli Çakır Emine'ye abayı yakar bu kez trfan. O artık Reha Bey'in yanında iyi bir akşamcıdır. Nazlı'yı unutur. Ancak zaman zaman Etem ile göriişür. Unutur görünse de Nazh'dan kopamaz. Emine ile Nazlı arasında amansızca savrulan Irfan sonunda Emine ile evlenmeye karar verir. Ancak, Emine'yi scven Feridun ile aralarındaki tartışma sonunda Irfan onu öldürür. On iki yıl hapiste kalır. Gençken girdiği hapisten orta yaşlı olarak çıkar Irfan. Sonrası mı, keman çalarak dilenir Irfan, yıllar sonra romanın anlatıcısı arkadaşı ile bir kahvede karşılaşır. Onu tanır. Yaşadıklarını bir deftere yazmıştır. O defteri arkadaşına verir. Roman, lrfan'ın bir köşede yalnız başına ölümünü bildirerek sona erer. Çingeneler yıllar öncesinin Lstanbul'unu anlatıyor. öyle bir Istanbul ki, Bakırköy bir çiftlik alanı. Topçular harman yeri, Kadıköy taraflan tamamen ıssız ve çingene yerleri... O günlerin kanına doğa sinmiş lstanbul'unu biz yaşamayanlara sadece hayal ettirıyor, tadımlık bir roman işte. Roman kahramanları ise o günlerin Istanbul'unun akşamcıları (Reha Bey, Irfan), çingeneler (Etem, Nazlı, Gülizar..) Istanbul'un yarım kabadayıları (Tornavida Hasan, Benli Latil, Feridun....) ve o günün lstanbul'ıından sayısız insan suretleri... Romanda öne çıkan birkaç tip var, akşamcı Reha Bey, tıpkı bir aşık gibi masasındakilerin etralından ayrilmasına izin vermeyen, ayrılanları cezalandıran, mirasyedi bir adam. trfan; o da müzik meraklısı bir genç. Çalışmaz, babadan kalma gayrimenkullerle gecinir. Zamanla gayrimenkulleri satarak, eglenceye para yetiştirmeye başlar. Hapisten çıktığında ise yaslı anası ölrnüş, gayrimenkulleri borç karşılığında gitmiş. Son günlerini dılenerek yaşar trfan. Romanda ilginç tiplerden biri de Etem'dir. Roman boyunca yer yer onun kişilik çözümlemeleri üzerinde durulur. Kendini kolay kolay ele vermeyen bir kişiliktir Etem. Çingene, ayı oynatır, eğlence adamıdır. Nazlı ise çingcnelerin deyimi ile 'mangaput' biridir. Yani karasevdalı, yarı deli biridir. Modern müzikten anlayan, sevda peşinde kendini içten yıkan bir kadın tipidir. Roman basit bir olay örgüsüne sahip olmasına karşın, farklı bir kültürün insanlarını anlatması, o günlerin Istanbul'undan fotoğraf lar sergiiemesi ile okuyucuyu peşinden sürüklemektedir. Onun da ötesinde çok kolay okunmasını sağlamaktadır. Bir başka özelliği de çingenelerin dil özelliklerini ae yansıtmaya çalışmasıdır romanın. Kaygılı, çingeneleri diyalekleri ile konuşturur. "Abe delikanlı, sen nc biçim lakırdı edersin! Müzika filan iç bilmez o be! Sen istersen Müzikayı, çalgıyı, alasın onları benden haberi! Benim sesim ondan daha üsteliktir! Ben bilirim ondan kıyak süylemesini, oynamasını!.." "Hayda gelesin hayıra karşı; çıkmayasın bayıra karşı ... Başka avşam te şu çayıra karşı genc koyuluruz lallıca bir muhabbete!.." Ancak bu konusmalar okuyucunun okumasını zorlaştıracak denli değildir. Zaten romanın oldukça yalın bir dili var. İlk baskısı 1938'de yapılan romanı bugiin bile yeni yazılmış bir yapıt gibi ukuyoruz. Dili; çagdaş ve yalın. Cümleler ise kısa ve anlaşılır. Roman; teknik olarak da klasik romanı yer yer zorluyor. Üçüncü kişinin tanıklığıyla anlatılan roman bir süre sonra anı defterleri ile birinci teldle dönüşüyor. Roman sonundayine üçüncü kişinin anlatımı ile sürüyor ve bitiyor. Bu bağlantılar yer yer güclü estetik görünmese de romanda bir kopukluk, eksiklik oluşturmuyor. Romanı tckletmiyor. Toplumsal Dönüşüm Yayınları yeni kuşakların Osman Ccmal Kaygılı'yı tanımasına umarım aracı olur. Darısı DU biçimde sayfaları zorlanmış diğer kitapların başına... • Çingeneler/ Osman Cemal Kaygılt/'4. Baskı/ Toplumsal Dönüşüm Yayınları/ Haziran 1997. SAYFA 19 CUMHURİYET KİTAP SAYI 393
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle