04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

5 nın ayrımına varan Gallimardyayıncvinin sahibi Gaston Gallimard, savaş sırasında romanın hcm birinci, hem ikinci cildini yayımlamayı üstlenir. ikinci ciltte (Çıçek Açmıs Genç Kızların Gölgesinde) benöyküscl anlatıcı delikanlılık döncminc adım atar, Gilbert'c aşık olur, yeni insanlarla tanışır. Büyük tiyatro oyuncusu Berma'yı gördüktcn sonra da güzelliğin gerçekliği ve sanatın anlamı konusunda düşünmeye başlar. Küçük bir kıyı kcntinde, Balbec'dc başka genç kızlarla tanışır: Albertine, Andree ve Gisclc (Albertine, Andrec ve Gilberte adlarının erkekler için kuUanılan bı çimi de vardır). Genç kız ları, özellikle de Albertine'i şehveti çağrıştıran sözcüklerle betimler. Proust'u kendisindcn önce gelen yazarlardan ayıran bir özellii de kahramanlannı bir efada betimleyip, bir yana bırakmamasıdır. Tıpkı gerçek yaşamda olduğu gibi kahramanlar da değişir, evrim geçirir; bir insan bir görüşte değil, zamanla, iiişkilerle anlaşılır. Romancı kahramanlannı dcğişik günlerde, değişik ışık oyunları altında, değişik biçimlerde betimler. Kahramanların değişkenliği hem benöyküsel anlatıcıyı, hem okuru şaşırtır. Çıçek Açmıs Genç Kızların Gölgesinde'de bulunan kahramanlardan Cnarlus, SanitLoup, Bayan Villeparisis'in davranışlarındalci gariplik benöyküsel anlatıcının aklınıkarıştırır. Bu gariplik daha sonraki ciltlerde kahramanların ahlak anlayışları, aşkları ya da züppclikleriyle açıklanacaktır. Çiçck Açmış Genç Kızların Gölgesinde 1919'da yayımianır, ama eleştirmenler bu romana da soğuk bakarlar, hatta alay edip aşağılarlar. Yazarın savaş öncesi basit bir züppc olarak tanınması, savaşa katılmamış olması, kırksekiz ya sında ikinci romanmı yayımlaması söyIentilere neden olur. Tüm bunların sonucu olarak da aynı yıl Goncourt ödülünü biraz zor, dörde karşı altı oyla kazanır. üdülden sonra Proust daha hızlı çalışmaya başlar: Guermante'lann Yaka\ından ve Sodom ve Gomor'un birinci ve ikinci cildi yayımianır. Guermante'lann Yakasından'&a. benöyküsel anlatıcının Paris'in soylu çevrelerinde hızlı yükselişi ve o çevrelerde eskiden tanıdığı insanların uğradığı değişiklik, ycni kahramanlar şiirsel bir dille olduğu kadar keskin bir alaycılıkla anlatılır. Benöyküsel anlatıcı ilk kcz burada ölüm acısını yaşar; büyük bir doğallıkla anlatılan anncannenin yitirilmesiyle romanda ilk kez bir kahraman ölür, ölürken de kahramanın çocukluğunu Charlus, SaintLoup ve Albertine'nin sonradan kıskançlığa neden olacak davranışları züppelik ve eşcinselliklc açıklanacaktır. Okurlar annesinden başka hiçbir kadının sevgisini tatmamış olan Proust'u, eşcinsellik üzerinde çok fazla durduğu için cleştirmişlerdir. Gerçekten de Kayıp Zamanın Izınde'de bir yazar olarak kabul ediliyor, Londra, Ncw York, Roma ve Madrid'de kendisinden büyük bir romancı olarak söz ediliyordu. Andre Breton, François Maurıac, Jean Giraudoux, Paul Morand gibi yeni arayışlar içinde olan genç yazarlar onu örnek alıyor, gazetelcr, dergiler bir imzasını alabilmck için uğraşıyorlardı. Tüm bu olumlu değişiklikler günlük yaşamını etkilememişti. Gcne gece, yatağında cahşıyor, gündüz uyuyor, gece geç saatlerde Ritz Otel'ine yemeğe, arada bir zorunlu olarak, gündüz resim sergilerine gidiyordu. Gene arkadaşlarına uzun mektuplar yazıyor ya da yazdtrıyordu. 1913 ten sonra yardımcısı, sırdaşı Celeste Albaret'nin sevecen ellerine kendisini bırakmış, günlük sıkıntılardan uzakta, sımsıkı kapalı, soğuk odasında yaşamını sürdürüyordu. Müziğe çok düşlcün olan Proust, arada bir evine iyi müzisyenler getirtip, Cesar F:ranck ın, Beetnoven'in Quartur']anm tek başına dinliyordu. 7.8on Proust 21 Kasım 1922'de yorgunluktan bitkin, yararlı olabilecek hiçbir ilacı içmeyerek, buz gibi odasında şömineyi yaktırmayarak, zatürreeden öldü. Ölümünden iki ay sonra NRF Marcel Proust, Özel Sayı'sına başta Andre Gide ve Paul Valery olmak üzerc dönemin pek çok ünlü yazarı katkıda bulundu. Ölümünden sonra Gallimard yayınevi Proust'un yapıtının tamamlanmış olduğunu ve dığer ciltlerin yakında yayımlanacağını duyurdu. Doğru, romanların daktiloyla yazılmış bir örneöi, kcndi el yazısıyla Son' yazısı vardı, ama son sayfa bitmemişti! Pek çok yerde de yanıtlanmamış soru işaretlcri vardı. Ayrıca, Proust her zamanki gibi, metnin tutarhlığı için, gerekli olan düzeltmeleri, değişiklikleri, ekleri yapamamıştı. Yayınevinin sorumlularından Jacques Riviere , kardeşi Robert Proust ve Jean Paulhan inanılmaz zorluklarla karşılaşarak romanları yayına hazırladılar. Tutsak Kız Kayıp Alber kahramanların bir bölümunün eşcınsel olduğu romanın başında bellidır, bir bölümunün de eşcinsel olduğu ya da eşcinselliğe kaydığı yapıtın sonunda ortaya çıkar. Romancı her zaman insanın değişik yüzleri olduğunu, bu tür insanlann kişiliklerinin daha zengin, daha derin, daha karmaşık, daha çelişkili, daha duyarlı olduğunu savunmuştur. 1921 ve 1922'de yayımlanan iki roman da büyük şaşkınlık yarattı. Katolikler Proust'da dinsel bir bilinç olmamasını kıyasıya eleştirdiler; çok dindar bir yazar olan Paul Claudel çok ağır bir makale yazdı; Proust'a benzer cinsel tercihleri olan Andre Gide bile, yazarı eşcinselliği çok kaba, çirkin vc gülünç gösterdiği için kınadı. Kısacası romancı gene kimseyi memnun edememişti. ! Tüm bu olumsuz eleştirilere karşın, çok tartışılan bir yazar olarak, Proust'un önemli yazıları, romanın henüz yayımlanmamış ciltlerinden alınan bölümleri NRF'de çıkıyordu. Artık bir usta, büyük 1923'de ve Kaçak Kız) 1925'te yayımlanabildi. Tutsak Kız'dâ benöyküsel anlatıcı, Albertine'e nasıl aşık oldugunu, kıskançlıktan onu eve nasıl kapattığını anlatır. Kayıp tine (ya da Albertine'de ise Albertine'nin kaçışı, ölümü ve benöyküsel anlatıcının büyük acısı, zaman içinde üzüntüsünün azalması ve iyileşmesinden söz edilir. Yaşamöyküsel, ya da SainteBeuve yöntemiyle inceleme yapan kimi araştırmacılar Albertine'i bir uçak kazasında ölen Agostinelli ilc karşılaştırmışlar, benöyküsel anlatıcının derin acısının anlatımını da yazarın anncsinin ve Agostinelli'nin ölümünden sonra duyduğu büyük üzüntünün bir karışımı oldugunu öne sürmüşlerdir. Proust'da aşk bir tutkudur ve kıskançlıkla açıklanır; Swann'ın Odettc'e, benöyküsel anlatıcının (ve kahramanın) Albertine'e duyduğu aşk aslında bir tutkudan başka bir şey değildir. Yazar, "doğru olmayan şeylcr için, kıskançlıktan neler neler kurarız, sıra gerçeği bulmaya gelince imgelemimize çok az şey düşer" demekteoir. Bulunmus Zaman (1927) romancının okunaksız el yazısıyla yazılmış, birbirinden kopuk, karmakarışık el yazmalarıydı. Merakla beklcnen bu son ciltte, ayrılan, uzaklaşan, birleşen kahramanlar, yaşlanmaları, toplumsal yüksclişleri, sınıf değiştirmelcri, gerçek yüzleri, benöyküsel anlatıcının da sonunda kendini bulması, kendi yeteneğini ayrımsaması anlatılır. Bu cilde başlığını veren sahne Gucrmante'lardaki bir sabah toplantısıdır; yıllarca sonra benöyküsel anlatıcı, gençliğinde tanıdığı pek çok kişinin de bulunduğu bu toplantıya katılır. Once onları tanımaz, ama sonra bu beyaz saçlann, buruşuk yüzlerin bir maske değil, yaşlılığın bclirtisi oldugunu anlayınca, yaşlılığın ve ölümün kendi kapısında da oldugunu anlar. Yedi cilt boyunca benöyküsel anlatıcı yazmaktan, yazmaya başlamaktan, vazgeçmekten söz euer, ama bu son ciltte belleğinin hazinelerini kurtarmayı, ölümünc karşı savaşımı ancak yazarak ve yapıtını zamanın dışına ycrleştirerek başaracağını anlar. Yazacağı kitap belki de bu okuduğumuz, beıki de bir başkasıdır, ama hepımizin "bir tek yazması kaldı" dediği kitabıdır. Proust'un "Kayıp Zamanın Izinde" anabaşlığını taşıyan başyapıtı eleştirmenler, çözümlemeciler için bulunmaz bir kaynak olmuştur. Yazarın nefret ettiği SaniteBeuve yöntemiyle inceleme yapanların yanında, dilbilimsel, göstergebilimsel, ruhbilimsel, toplumbilimsel, izleksel açıdan çalışma yapanlar hiç kuşkusuz yapıtın ne kadar zengin, ne kadar karmaşık oldugunu ortaya koyabilmişlerdir. Ama bu bilimsel araştırmalar bir şeyi, metnin gizemini çözememişlerdir: Yazarın duygunun ve zekânın, alaycılığın ve heyecanın, gözlemin ve öykünmenin, muzipliğin ve ağırbaşlılığın bir kanşımı olarak okıırlarına verdiği bu özel keyif nereden gelmektedir? • * Marcel Proust, Sivann'ın Aşkı, Çcviren: Tahsin Yücel, Varlık Yayınları, Istanbul 1961. ** Marcel Proust, Geçmış Zaman Peşınde, "Swann'ların Semtinden" 1, Çeviren: Yakup Kadri Karaosmanoğlu, MEB Yavınları, Istanbul 1992. *** Marcel Proust, Geçmış Zaman Peşinde, Swann'ların Semtinden" II, Çeviren: Nasuhi Baydar, MEB Yayınları, lstanbul 1992. Kayıp Zamanın lzinde Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde / Marcel Proust / Çeviren • Roza Hakmen / Yapı Kredı Yayınları / 465 s CUMHURİYET KİTAP SAYI 3 7 7 alıp, götürür. Sodom ve Gomor'da SAYFA 6
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle