26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Çağdaş Bir Aşk Masalı Kapak konusunun devamı. badır oğul, peygamberler de öylcdir, krallar da, hele bir de onlar adına buyuranlar!" Sonra cklcr: "Para da zorbadır oğul, 'benim olsun'lar da!" Sonra da has öğüdünü verir: "Beni iyi dinle oğul, hiçbir şey bana, aşk da bunun içinde, kendıni uğrunda alçaltacak kadar önemli görünmüyor! ' Yalnızca bunlar değil Morbenek'e gclen Gülveli'nin torunu Eren'i çarpan düşüncclcr ve ona bu düşüncelere uygun bir yaşam biçimi kurabilmek için çırpınan Morbeneklilerin öğrettikleri. Omeğin, "Kendi hapishanesinden bir türlü çıkamayanlar, başkalarını hapishanelcre tıkmaya devam cderler; başkalarının da hapishanesi olduğunu bilmede fayda vardır." Onemli olan yüzyıÜar sonraya taşınmaktır. Onemli olan yaşam biçiminin yüzyıllar sonraya taşınması ve alınan emanetin gelecek kuşaklara aktarıl'•" masıdır. Bu kaygıyla doldurulan Sarı Defter'in öğrettikferi dününü unutan, töresini yitiren insanlara sevgiyle dolu dcrsler vermektedir. Egemen idcoloiilerin ve egemen çoğunluğun sürekli baskısı altındadır Morbenekli. Morbcnekli kim mi? Romanı okudukça tanıyoruz Morbenekli'yi Köylerine zorla cami yaptınlandır Morbcnekli. Oyununa, türküsüne karışılandır. Hatta yediğine, ıçtiğine. Hep korkutulmuş, nep sindirilmiştir. Kimine göre gurur, kimine göre utançtır ama asıl olarak bir gcrçekliktir ve Morbenekli bu gerçekliği sürdiirmek, diri tutmak istemektedir. Bir kimlik savunusu ve çağdaş bir aşk masalı okumak isteyenlere sevgiyle dolu bir roman sunmuş Yusuf Ziya Bahadınlı. Lidya/ Gözleri Yaprak Yeşili adlı imgelerle, simgelerle, umutlarla dolu bir roman. Günümüze de öyle denk düşüyor ki! • 'Lidya/ Gözleri Yaprak Yeşili ' Lidya/ Gözleri Yaprak Yeşili/ Yusuf Ziya Bahadınlı/ Morbenek Yayınlan/ 1996/ 139 s. man veya hikâyelerinde, işlevi olmadıkça "fantastik yaratım alanrnı pek zorlamıyor. O'nun hikâye ve romanlarında, Anadolu (kırsalkentsel) insanı ile Batı tipi kişilikler arasındaki uçurumun sergilenişini, binbir renkli doğanın eşsiz, kısa ve çarpıcı anlatımını, haksızlıkların yaratıcılarının ve haksızlık yaratışlarınm sorgulanmasını bulursunuz çoğunlukla... Bu anlatımlar sırasında, edebî yönelişini; mitoloji, felscfe, tarihsel ve antropolojiksosyolojik veriler ve ütopya ile zenginleştirdiğini farkedcrsiniz. Yazar, okurun sıkılmaması için elinden gelen her şeyi, kristalize bir roman içinde, estetik yapıyı korumaya büyük özen göstererek, artiştikliğe kapılmadan yapmaktadır... (Ulkemizde kaç yazar, okuru düşünerek yaratmaktadır eserlerini, bir düşünün.)Eserlerin dili, genellikle yalın, fantazilere özenmeyen bir yapıyla sadelik kazanmıştır. Anlatı bölümleri yukanda da değinildiği gibi kısa, sürükleyici ve çarpıcıdır. Bölümler arasındaki kopmalar, geriye dönüşler yazar tarafından okurun dikkatini belirli 'olay, zaman ve mekân'lara çekmek için kurgulanmıştır. Orneğin 'Devekuşu Rosa' romanındaki "Birinci Bölüm Ya da Son Bölüm", "Üçüncü Bölüm Ya da llk Bölüm" tarzı, romanda birbiri içinde eritilmiş, geriye (retrospektif) veya ileriye dönük izlenimci anlatımlar, yukarıdaki düşünceyi belirginleştirip pekiştirmektedir. Yusuf Ziya Bahadınlı hikâye ve romanlarında kent olgusu yanında, kentin getirdiği sorunlar yanında ("Devekuşu Rosa" romanında olduğu gibi), ağırlıklı olarak da köykır ve köylü olgusunu sergileyip sorgulamıştır. Uzun ydlar yaşadığı, enstitülerinde yetiştiği, öğretmenlik yaptığı köyler, O'nun zengin bir gözlem ve deneyim kazanmasına neden olmuştur. Roman ve hikâyelerinin genelde altmekân'ını oluşturan köykır olgularının, köylü realitesinin sorgusu, sosyolojik bir kabainceleme olarak değil, bunun da yardımıyla yazınsal eserin zenginleştirilmesine yöneCUMHURİYET KİTAP SAYI 34 YusufZiya Bahadınlı'dan Ozaürlüau. sevaivi ve mutluluau aravış Yusuf Ziya Bahadınlı hikâye ve romanlarında kent olgusu yanında, kentin getirdiği sorunlar ve, ağırlıklı olarak da köykır ve köylü olgusunu sergileyip sorgulamıştır. Uzun yıllar yaşadığı, enstitülerinde yetiştiği, öğretmenlik yaptığı köyler, O'nun zengin oir gözlem ve deneyim kazanmasına neden olmuştur. Roman ve hikâyelerinin genelde altmekân'ını oluşturan köykır olgularının, köylü realitesinin sorgusu, sosyolojik bir kabainceleme olarak değil, bunun da yardımıyla yazınsal eserin zenginleştirilmesine yönelik olarak yürütülür. Bu eserlerde bir bilim kitabının 'çelik yüzü' değil, estetikyazınsal yapıtların diliçeriküslup zenginliği karşılar sizi... YILMAZ ARSLAN Yayınevi'ni kurdu (1958). Türkiye tşçi Partisi'nden Yozgat milletvekili oldu (19651969). Aydın Su adıyla okul sözlük ve antoloiileri de olan Bahadınlı, asıl adıyla şu kitapları çıkardı: Deyimlerimiz ve Kaynaklan, Türkçe Deyimler Sözlüğü (3.b, 1959), Türkiye'de Eğitim Sorunu ve Sosyalizm (1968), Dört Sosyalist Ülke (1970), Hikâyelerinden bir kısmını Itin Olayım Ağam (1964), Haçça Büyüdü llatiş Oldu (1978), kitaplarında derledi. Dört de roman yayımladı: Güllüceli Kâzım (1965), Güllüce'yi Sel Aldı (1972), Gemileri Yakmak (1976), Geçeneğin Karanlığında(1982)." Bu 'Isimler Sözlüğü'nde yeralan 'üç yanlış'ı düzeltmek durumundayım. "Dört de roman yayımladı" diyerek, romanları arasında gösterilen "Geçeneğin Karanlığı"nda, "Yusuf Ziya Bahadınlı'nın "hikâye" kitabıdır. 'Gemileri Yakmak' ise, 1976'da değil, 1977'de yayımlanmıştır. Doğum yeri ise Bahadınlı değil, "Bahadın Köyü"... Yusuf Ziya Bahadınlı'nın 1986'da yayımlanan Titanik'te Dans, adlı bir nikâye kitabı ve 1985'te yayımlanan Açılın Kapılar, 1991'de Ccm Yayınlan tarafından basılan Dcvekuşu Rosa adlı iki romanı daha vardır. 'Lidya/Gözleri Yaprak Yeşili' romanıyla birlikte, Bahadınlı'nın roman külliyatı altı adete ulaşmış oldu. Bunlar yanında, 'Oyle Bir Aşk' adlı, Say Yayınlan'nca basılmış bir 'Anı Yazıları' bulunuyor... Yusuf Ziya Balıadınlı'nın eserlerinde sonsuz bir özgürlük ve insan sevgisini, sıcaklığını ve mutluluk arayışını ouluruz. Bir yanda insana mutluluğu çok gören zulüm edenler, bir yanda insana ışık taşımayı hedeflemiş, bunun için insana zulüm edenlerle mücadele eden YaratılmışTip'ler... Personajlarını (personâgeıtip) hayatın içinden çekip alan Bahadınlı, ro 1 950'li yıllardan beri Türk Yazını içinde yeralan bir isim Yusuf Ziya Bahadınlı... 1996 şubatında altıncı romanı, onaltıncı kitabı olan "Lidya/Gözleri Yaprak Yeşili"ni yayımladı. Türk Yazın Tarihi'nde yerini aldığı günden bu yana, ToplumcuGerçekçi çizgiden hiç ayrılmadı. Içeriğini, yazınsal güciinü halktan yana olan felsefesiyle zenginleştiren bu estetik çizgiyi izleycrck oluşturdu, yazınsal eserlerini Bahadınlı. Sadri Ertem'lerin, l'ahri Erdinç'lerin, Reşat Enis'lerin, Sabahattin Ali'lerin, Kemal Bilbaşar'lann, Orhan Kemal ve Yaşar Kemal'lerin, şiirde Nâzım Hikmet, Enver Cîökçe, A. Kadir ve Ahmed Arif'lerin, yazın eleştirisi ve estetik alanında Asım Bezirci'lerin derinleştirerek geliştirdiği bu kanal, O'nun da katkılarıyla yaşam buldu bu topraklarda... Behçet Necatigil'in hazırladığı 'Edebiyatımızda Isimler Sözlüğü' adlı tanıtım kaynağında, Y.Ziya Bahadınlı şu satırlarla tanıtıldı: "Günümüz yazarlarından. Dogumu, 1927 Bahadınlı Köyü (Yozgat). Pazaıören (Kayseri) Köy Enstitüsü ve Ankara Ga/.i Eğitim Enstitüsü'nü bitirdi (1950), Türkçe ööretmenliği yaptı (19511953). Meslektcn ayrılarak rlür Bahadınlı'nın yapıUannda Içerik sorunu SAYFA 4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle