Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
K I TA P Ö D Ü L L O Önce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlanndaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktann. (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare yoksa, bu, sözcüğün alttaki satırın başına B U L M A C A LKBIMUMCUOfiLU W Hadi Olca Kitabın ve yazarın dostuydu, Adı gibi sade, yalınkat ve insanca bir yaşam sürdü Hadi Olca. Dünden çok, hep yarını düşünmek, yarını yaşamak istedi. Hadi Bey'i hiç . unutmayacağız. REMZİ İNANÇ notlardan: Kasımpaşa'daki Sovyet Ticaret Ataşeliği, ülkesindelci okurlar ve kuruluşlar ıçin istenen Türkçe yayınları, semtindeki en yakın kitabevinden sağlamak yolunu seçmişti. bu da Hadi Bey'in Gemi Kitabevi'dir. Hadi Bey, kendisine ulaştınlan el kadar sipariş kâğıtlarını toplar, çantasına koyar ve düşerdi yollara.. Özel ve resmi yayınevlerinden, bakanlık ve üniversite yayınlarına dek her kapıyı yoklamak zorundaydı. Bazen yolu bu işler için Ankara'ya düşerdi. Anımsıyorum, Sovyetler'den gelen isteklerde cskiden, ya da yenilerde çıkmış edebiyat ve araştırma ldtapları olduğu gibi, sagcı, hatta düpedüz antikomünist yazarların kitapları da yer ahyordu. Bu siparişleri sağlamak, böylelikîe evine, çocuklarına bir şeyler götürmek kaygısı ve umuduyla çırpınan HadiOlca'nın başına nelcr gelmedi o sıra.. Ne demekti Sovyet Ticaret Ataşeliği'ne girip çıkmak? Verilen gözdağlarına ve açık/gizfi baskılara karşın yılmadı Hadi Bey. Sonuna dek direndi.) Kasımpaşa'dan sonra Nişantaşı'nda açılan Akademi Kitabevi büyük ilgi gördu. Gemi Kitabevi burada Akademi Kitabevi olarak yaşayacaktı artık. Hadi Bey gençliğinden beri ilerici aydınlarla, dönemin tamnmış yazar ve edebiyatçılanyla birlikte olmuştu. Bir ara gazetecilik de yapmıştı, Izmir'de ve Istanbul'da. Kitabevine günden güne artan ilgi, imza günleriyle bir ivme kazandı. Ardından kitabevinin adını taşıyan edebiyat ödüllerini gerçekleştirdi. Her dalın jüri üyeleri alanlarında sevilen, saygı duyulan kişilerdi. Bu ödüller pek çok yetenekli yazarın birayak önce tanınmasına, ünlenmesine yardımcı oldu. Bugün ortayaş çizgisindeki birçok edebiyatçımızın biyogralisinde bu ödülün adı geçmektedir. Akademi Kitabevi nin hemen yakınında, Vakıflar Genel Müdürlü^ü'ne ait binalardan birinin bir dairesini Hadi Olca büro ve depo olarak tutmuş zamanında. Daracık ve basık kitabevinin biraz daha soluk almasını kolaylaştırıyordu bu daire. Hadi Bey'in çok eski arkadaşı Aziz Nesin, kcndi bürosunu kuruncaya dek, bir süre bu dairede kalmış. Vakıflar Bölge Müdürlüğü sırf bu nedenle, daireyi boşaltması icin dava açmıştı Hadi Bey aleyhine. Bu dava nedeniyle sık sık Ankara'ya gelmek zorunda kalıyordu dostumuz. Sonunda ödediği nice Dedellere karşı pes etmişti. Gönlü zengin, eli açık Hadı Bey' bu sürtüşme hayli yormus, yıpratmıştı. Bir sabah uyandığında felçliydi ve bedeni artık eski bedeni değildi. Bu sıkleti çekememişti" vücudu. Hiç hoşlanmadığı, natta nefret ettiği duragan ve miskin bir yaşamı sürükledi uzunca sayılabilecek bir süre. Onu tanıyanlar için örneğin benin için, Hadi Bey'i ziyaret etmek dayanılması oldukça zor bir durumdu. Yine de bağrıma taş basarak gidip dostumu kucakladım. Sonunda geçen yılın ortalarında noktaladı yaşamını, bu yaşama ustası." Adı gibi sade, yalınkat ve insanca bir yaşam sürdü. Dünden çok, hep yannı düsünmek, yarını yaşamak istedi. Doörudur, Dİrçok yaşamlar gibi doğru/yanlış, güzel/güzel olmayan sayısız nişkisi ve fotoörafları oldu. Ama hep kendisi oluyordu sonunda. Hadi Bey'i unutmayacağım.* SAYFA 19 man, bulmaca ADRESİ: daki sözcüklerden yararlanarak tanımların karşılarındaki sözcükleri bulabilirsiniz. (Bulmacadaki karelerin safi iist köşelerindeki harfler, tanımlar dizinindeki harf sırasım göstermektedir). Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşlhğı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru bir şairimizin adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse, aynı şairin bir şjirinden alıntı ortaya çıkacaktır. * Tanımlar ve sözcükleriniz: A. "Bakakalırım giden geminin ardından/ Atamam kendimi denize, dünya güzel/ var, ağlayamam."O.V.Kanık 38 68 5 72 65 7 77 67 53 58 32 70 20 B. "bu adamlar niye bize hep gülüyor ... / hem sarıki insan olmak tek bizim suçumuz mu/ böyle gprdük kitaplardan böyle ya§amaktayız" Sefa Kaplan. 55 75 49 39 36 79 63 C. Telli bir Yunan çalgısı. 13 55 42 47 44 14 D. "... Zamam" (Inci Aral'ın biröykü kitabı). 19 74 52 12 E. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın bir romanı. 3 41 18 17 15 F. Sevgili şair dostumuz Metin Cengiz'in son şiir kitaplarından biri. 73 1 40 K. "... Özer" ("Ben bu kıyıda uyuyan kaplanım, üzdük sizi; artık/ elveda!" diyen şair). 43 78 54 76 22 L. Dudak. 6 30 59 M. "kaldır dağı yerinden/ hiç kalır/ bırakılacak rüya/ ... kaybolacak/ çocuğun ellerinde sjekil alan/ onca hayvan ölecek" Turgay Ozen. ^ 35 11 23 24 48 1 Okuyucularıma not: 1 şubatta ilk sayısı çıkan ve her ay çıkacak olan Dünya Bulmaca Zekâ Oyunları Kitabı'nı ben hazırlıyorum. Değişik bulmacaları görmek isteyen okurlarım, her ay bu kitabı Yaysat bayilerinden edinebilirler. Sii.sayımn çöziimü: A. Evç, B. Reşit, C. Düşünrne Kulesi, D. Ombudsman, E. Gg, F. Ay Ayakta Değildi, G. Nur Bulum, H. Akısı, 1. Lodz, J. Kücük Bahçe, K. Akt, L. Not Metin: "Saüadıfiın yetmez mi Uykulu hoş bir düşte... Çabucak kaç küçük dostum Bak gün doğmadan işte. Varlaine" 66 27 61 50 46 2 80 21 G. Tulyumun simgesi. 31 64 H. Yaşar Mirac, Hüseyin Alemdar, Sunay Akın, Ahmet Özer ve Şenol Yorozlu gibi "delikanh" şair ve ressamlarımızın doğup yetiştiği kent. 16 34 10 9 56 45 25 I. "Deli..." (A. Turan Oflazoğlu'nun bir oyunu). 62 29 8 37 28 4 71 J. Şey, obje. 69 33 26 51 60 Sii.sayıdan idtap kazananlar: htanbul'dan. Niyazi Bayraktar, Necdet Durusel, TimurBir, Ankara dan: Sıdıka Engez, Kadriye Karaçal, Sabahat Çelikcan, Halil Ylldız, Ülkü Durukan, Necmiye Çalışkan, Kezban Atakoğlu, Izmır'den: K. Ilhan Gündüz, Ercan Önder, Ilhan lncel Antalya'dân. Ismail Kalaycı, Haşim Sarısoy, Bartın'dan Orhan Eren, Orhan Keskinsoy, Sinop'tan: Hakkı Atlı, Tekırdağ'datt. Emre Aykoç, Bursa'dan: Özge Özlem Türközü, Çanakkalv'dcn Evin Inanmaz, Uazilli'den; Tahsin Şimşek, U\ak'tan Ömer Kaplan, Burdur'dan: Şeref Eker, Mersin 'den Merve Maraloğlu, 982nin bir ayı, bir günü... Sevgili arkadaşım vc meslektaşım Hadi Olca Zafcr Çarşısı'ndaki o kücücük kitabevinde saat dolduruyor. Araua dışarı çıkjyor, bir iki tur atıp geliyor ve yıne aynı taburede oturuyor. Bazen kapjının önündc dikelıp gclcn geçenleri seyrediyor. Dün gcce bir yerlerde biraz fazla mi lcaçırmıştık? Sabahtan beri çokça çay kahve içtik. Arkasından da sodalar, soğuk sular... Dostumu Istanbul'a götürecek Mavi Tren saat 13'te kalacak. Daha epey zamanı var. OturdujSu taburede, elini belinde bir yerde tutarak, donuk gözlerle zeminin mozaik rcnklerine bakıyor, iyice dalmış. İki gündür birbirimizle anlaşılan o denli çok konuş.muşuz ki, artık söylenecek bir şey kalmamış sanki. tkimiz de suskunuz ve kitabevine, rastlantı, gelen giden de yok. Telefon da çalmıyor yahu! deyip söze girecekken, zırr.. Telefon. înce, kibar, gençten bir hanım sesi. îlkten tanıyamadım. Karşıdaki de anladı ve açıldama gereği duydu bu yüzden: Ağabey, dedi, ben Erendiz. Erendiz Atasü.. Bir şey öfirenmek istiyordum. Akademi Kitabevi nin öykii yanşmasına katılma süresi bugün sona eriyor. Dosyam da hazır, ne yapabilirim? Elimde olmadan giildüm seslice. Erendiz şaşırmış, belki de kızmıştır bu gülmeye. Âma yerimde olsaydı, nerhalde o da benzer bir tepki gösterirdi. Usulca dedim ki: "Akademi Kitabevi'nin sahibi Hadi Bev şu anda burada oturuyor. Bir birbuçuK saate dek Istanbul'a hareket edecek. Böylesine bir rastlantı az bulunur. Lütfen dosyanı acele buraya getir." Ne yazık ki biraz gecikecekti Erendiz, çünkü öykülerin fotokopisi henüz yapılmamıştı. Neyse, Erendiz Atasü, yarışmaya katılmak üzere hazırladığı öykü dosyasını kılpayıyla aetirebildi. Getirdi ya, içimde bir korku, Bir kuşku da uç verdi. Hadi Bey bu okkalı dosyayı bir yerlerde yitirirse? Çünkü dostumun mahmurluğu henüz üstündeydi. Erendiz Hanım'la tanışıp el sıkıştılar. Bir görevi üstlenmiş gibi söz verdi Hadi Bey: ''Olur, ben yarın bu dosyayı kurula veririm." Aradan bir zaman geçti. Bir gün Vedat Türkali Ankara'ya geldifiinde bana uğradı. "Yahu" dedi, "senin îladi Bey'le göndcrdiğin Erendiz Atasü'nün öykü dosyası vardı ya, bir arkadaşla birinciüği paylaştı. Yazarına haber verebilirsin.", Vedat Bey Akademi Kitabevi Edebiyat Ödülleri'nde iüri üyesiydi. Erendiz'e hemen ulaştım ve birlikte sevindik. (Bu dosya 1982 Akademi Kitabevi Öykü Ödülü'nü aldı ve 1983'te kitaplaştı: Kadınlar da Vardır.) Hadi Olca'yı yaklaşık otuz yıl öncesinden tanıdım. Istanbul'da Kasımpaşa'da, şimdilerin ekmek satış kulubesi kadar daracak bir mekânda Gemi Kitabevi 'ni işletiyordu. De^erli vc özverili eşi Nuran Hanım'la birlikte burada büyük çaba, büyük direnmc gösterdiler. (O döncmle ilgili CUMHURİYET L KİTAP SAYI 3 1 3