23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

r caların yuvasını bozuyor. Ben bunu "Kanncalar filleri yenebilir" diye tşçi Partisi'nin radyo konuşmalarında da anlattım. Sosyalizmin modern temalarını kattım masala. Ama kitabı masal teknigiyle yazdım. Tamamcn masal, benim masalıtn. Masal üslubu var, ama masal unsurları yok. Sözlü cdcbiyatın etkisinde kalmayan hiçbir yazar yoktur demek istiyorum. Büyük bir hazine bu. Faydalanmamak mümkiin degil. Üstelik sürekli yeniden yaratılan bir şeydir sözlü edebiyat. Bugiin de yararlanacağız, yann da. Ondan kurtuluş yok. Peki bu yararlanma aynı zamanda bir dönüştürmeye yol açmıyor mu? Bazı motifleri sözlü gelenekten alıp değiştirmiyor musun? Nâzıın'ın yaptığı gibi. Kcrem ile Aüı'dan yararlanıyor ama, Kerem, Nâztm'ın şiiirinde çağından sonımlu bir kahramana dönüşüyor. Senin yaklaşımını öğrenebiltr miyiz^ ldeolojık bir müdahalcden, bir dönüştürmeden yana mıstn? Bu pek ilgilendirmiyor bcni. Orneğin Nâzım Hikmet alıyor Ferhat ile Şirin'i, başka bir şey yapıyor. Nasıl Hamlet Danimarka Sarayı deöilse, Nâzım da Ferhat ile Şirin değildir. O temayı alıp yeniden işliyor, modern çağa uyguluyor çünkü. Scndc bu tür bir uygulama yok. • Hayır yok. Köroğîu'nu yazacagım. Ölmeuen öncc kcsinlikle yazacağım Köroğîu'nu. Yeni bir kurguyla. Nasıl, modern bir kahraman mı olacak Köroğlu? Hayır, hayır, olduğu gibi, ama kendi bakışımla yazacağım. Epizodlar aynı mı kalacak? Evet, aşağı yukarı aynı. Biitiin temaları olduğu gibi alacağım ama, kendim işleyeceğim. Zaten halk edebiyatında da lier anlatıcı konuyu kendinc göre işler. Ustasından öğrenir ama, "mot â mot" tatbik ctmcz, kendi kişiligine göre dcgiştirir. Ben Köroglu'nun ortaya çıkışını sjmdiye dek en az yirmi kişiden dinlcdim. Kınılcnlvn örneğin? Hu/.uri Baba'nın anlaîışından çok etkilendim. Anlatış biçimim bir ro mancının anlarış biçimi degildi. Halk edebiyatını taklit ettim ben. Körog'lu' nıtn Ortaya Çıktşı'nda, özclliklc metnın başında çok belirgin bu etki. "Hcy kardeşler, hey dostlar, yolda beldc, tavlada tarlada, kırda ovaaa durııp da bizi dinleyenler.." diye baslıyorsun Neysc kı "okuyanlar"a da degıniyorsun hemen sonra Madcırı kı halk hık.âyelcri ve dcstanlardan \öz edıyortız, \entn romanlanndaki ask kavramına da değinelım. llep mııtlak asklar var romanlarında Binbağalar'dakt Ceren'le llalil'in aşkt gıbı Ağrı H/sanesi'ndc, \nce Memed'ae dc öyle Hatta Akçauız'ın Ağaları'nda da Bu aşklar derinlcmesine psikolojik bir karnıaşa içcrmiyorlar. Halk hikâyelerın den bddıpmiz, kaderın bclirledip a$k~ lara çok benziyorlar. Çağımızda, hıliyor sun, pek de böyle yaşanmıyor aşklar. Ağrı Dağı'nı yazıncaya kadar Binbir Gece Masalları'nı okumamıştım. Orada bir tema var ki, kendim yarattım zannediyordum. Ağrı Dağı'nı roman yapan tema bence bu. Bir at var. Biri atı öldürecek. Kızla oğlan da sevişiyor. Onlar sevişirlerken atı öldürmeye kıyamıyor. En sonunda kılıcı kayaya vuruyor, paramparça ediyor. Bunu, at yok ama, ikisini de öldüremiyor ya, buna yakın bir temayı nerede buldum biliyor musun? Binbir Gece'de. Ahmed'in aşkı, Ağrı Dağı'nda, modern bir aşktır. Ama, oir yanıyla, gelenekseldir yine de. Çünkü onsekizinci yüzyılda geçiyor olay. Binboğalar'da, Halil'e dej*il de, öbürüne verseler kızı, köye yerleşecekler. Bu çağın ekonomisinin, DU çagın koşullarının yarattığı bir aşk Baldaki Tuz / Yaşar Kemal / Can Yayınlan / 405 s. ' Ağacın Çüriiğü / Yaşar Kemal 7 Can Yayınlan I 283 s. ' Zulmün Artsın/ Yafar Kemal / Can Yayınlan / 267 s. Ustadır An / Yaşar Kemal / Can Yayınlan / 259 i. ' bu.. tnce Memed'de Mehmed'in Hatıce'yle aşkı da, biraz mııtlak aşk gibi. Hayır deöil. O çaöa ait. lki sevgilınin'birhırlerıni istcmelert, senin romanlarında, tıpkı halk hikâyelerindeki gibi, birdcnbire ve çok mutlak bir biçımde oluyor. • Budala'yı alırsan yine böyle aşklar bulursun. Modern romanlarda da bu böyle. Aşk pek değişmiyor. Sartre'da da öyle. Pek deg'il.'Bulantı daki aşkı düşün. • Sartre aşkı alıp yozlaştırmış. Yaıu sence, yozlaşmış ve yozlaşmamtş aşklar diye iki ayrı kategori mi var? Doğru dürüst hangi aşkı alırsan al, hep aynıdır. Aşk teması ilk defa Don Kişot'da degişmiştir. Don Kişot'da e/sancvı aşklarla alay söz konusu. • Bu devirde insan aşkları beni ilgilendirmiyor zaten. Korkunç şeyler oluyor yeryüzünde. Yazmakta olduğuu romanda kanlı bir dünyayı anlattıg'ını soylemiştin tçin de yaşadığımız, güncel bir dünya mı bu kanlı dünya? • Cinayeti anlatıyorum. Benim romanlarımın ana temasıdı.r cinayet. Dört tnce Memed, Yılanı Öldürseler, Akçasaz'ın Ağaları ... Kendime göre anlatıyorum cinayeti. Dostoyevski'nin katilleri vicdan azabı çekerler. Ben buna da karşıyım. Benim kahramanlarımda yoktur bu. Dostoyevski'de Hıristiyanlık'tan gelen bir etki söz konusu. • Dostoyevski'nin kendi kişisel saplantısı, kendi rahatsızlığı da olabilir. Her Hıristiyan'ı aynı kalıba sokamazsın. Hıristiyanlar, örneğin bizim Mardin'in Süryanileri, sabahtan akşanıa kadar adam öldürüyor herif. Yılanı Öldürseler'de çocuk büyür, kendisi de altı tane çocuk yapar. Oysa anncsıni öldürmüş, ana katili • Gittim gördüm onu. Normal yaşıyordu. Altı tane çocuj*u vardı. Uç gün konustuk, anasından bir kez bile söz etmedı. Ama romanda anııesıne çok bağlı. • Evet ama, cinayet, yaşamasına engel degil. Yaşıyor işte. Hapishanede Karabekir'den dinledim. Anasına küfreden çocuğu dağda kıstırmış. En ince ayrıntısma kadar anlattı. Çok zeki bir adamdı. Tabancayı çekip şakagına dayamış, işkence ediyor. Oldürecekmiş gibi yapıp cayıyor. Sevinçle ölüm arasında. Gün kavuşuncaya kadar. Gün kavuştukta takır takır vuruyor. Akçasaz'ın Ağaları'nda anlattyorsun bunu. Neyse, çok yordum seni, epeyce de ılerledik. Böyle kimseye konuşmadım şimdiye kadar. Son bir şey daha var merak ettiğım. Nasıl oluyor da bu kadar çok yazahiliyorsun? • Gerçekten tembel bir adam olduğumu zannediyorum. Bundan sonra yazacağım asıl. Yüz elli, iki yüz sayfalık küçük romanlar. tki çocuk bir de yaşlı adamın cinayeti. Bir de tstanbul'a ait, Eyüp'te geçen bir roman var. Onu da yazacağxm. Sonra, kafamda Ada var. Savrun Gözü var, ilk kez, on yedi yaşımda Abidin Dino'ya anlatmıştım. Anavarza var sonra. Anladtğım kadarıyla, roman konusu, tümüyle, önceden bir tasarı olarak ka/anda var. Oysa bazı yazarlar yazmayı bir çeşit seru'vcn, bir uçuruma ailama gıbı görüyorlar Daha önceden tümüyle tasarlanmış bir şey değil yapıt. Yazdıkça oluşan bir süreç • Ben zanaatçıyım anacığırn, ben roman zanaatının adamıyım. Öyle büyük adamiardan değilim. Onlar uçuruma varsın atlasınlar. Benim için roman, ustaçırak ilişkisidir. (Gülüşmeler ) • Menehei\t<ıııhıd, V)HH înce Memed 1/ Yaşar Kemal/ 422 s. İnce Memed 2/ Yaşar Kemal/ 410 s. İnce Memed 3/ Yaşar Kemal/ 601 s. İnce Memed 4/ Yaşar Kemal/ 605 s. Ortadirek/ Yaşar Kemal/"i 18 s Yer Demir Gök Bakır/ Yaşar Kemal/ J56s. Olmez Otu/ Yaşar Kemal/ 1İ7 \. Demirciler Çarşısı Cinayeti/ Yaşar Kemal/ 545 s. Yusufçuk Yusutf Yaşar Kemal/ 625 v. Yağmurcuk Kuşu/ Yaşar Kemal/ 421 \ Kale Kapısı/ Yaşar Kemal/ 460 ı Kanın Sesi/ Yaşar Kemal/ 5X5 s Al Gözüm Seyreyle Salih/ Yaşar Kemal/ 175 s Deniz Küstii/ Yaşar Kemal/ ¥)4 s. Jeneke/ Yaşar Kemal/ 151 s. Uç Anadolu Efsanesi/ Yaşar Kemal/ 21Hs Binboğalar Efsanesi/ Yaşar Kemal/ 271 s Ağrıdağı Efsanesi/ Yaşar Kemal/\ 14 s Çakırcalı Efe/ Yaşar Kemal/ 175 \: Sarı Sıcak/ Yaşar Kemal/ 215 s Hüyükteki Nar Ağacı/ Yaşar Kemal/ S7 \ Yılanı Öldürseler/ Yaşar Kemal/ 94 s Kuşlar da Gitti/ Yaşar Kemal/ 76 t. Filler Sultanı/ Yaşar Kemal/ 17is. Yaşar Kemal Kendini Anlatıyor/ Yaşar Kemal/ 17S s Bu Diyar Baştanbaşa 1/ Yaşar Kemal/ l'J'U Bu Diyar Baştanbaşa 2/ Yaşar Kemal/ 207 s. B.u Diyar Baştanbaşa 3/ Yaşar Kemal/ 207 ^ Yaşar Kemal'in yukarida adı geçen hiitün yapıtları Adam Yayınlan tarafından yayınlanmıştır. • CUMHURİYET KİTAP SAYI 354 SAYFA 8
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle