27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ErolMütercimler "ErtuğrulFaciası" nıanlatırken TürkJapon ilişkilerinebakıyor. ii Yiiz yıllık bir ilişkinin Jirol Mütercimler, tarihimize "Ertuğrul Fırkateyni Faciası" olarak geçen ve Japonya ile ilişkilerimizin başlangıcı olan olayı anlatıyor. Kitap ayrıca TürkJapon dostluğunun 21. yüzyılda ulaşabileceği boyutların olasılıklarını da tartışıyor. gelecegi... ü men Türk usulü görevden alıp, şehir hatları vapuruna başçarkçı yaparlar. Çeşitli uyarılara rağmen gemi yine de gönderilir. Mütercimler, bu geminin seyir hazırlıklarını ve 11 ay süren seyri, Deniz Kuvvetleri arşivinden yararlanarak en küçük ayrıntıyı atlamadan, kendi kendinize sorabileceğiniz tüm soruları sorarak yanıtlamış. Bunun ötesinde 1890 yılında yayınlanan Japon gazetelerini tarayıp kırka yakın makaleyi günümüz Türkçesi'ne çevirerek aktarmış. Seyahatte altı yüze yakın denizcimiz ölür, 69 denizcimiz kurtulur. Japonlar bunlara çok iyi bakar. Böylece TürkJapon dostluğu gelişir, pekişir, bugünlereuzanır. Yazarın saptamalannagöre;21. yüzyılın eşiğinde Türkiye ulusal çıkarları doğruftusunda tercihlerini doğru yapmalıdır. Bu tercihlerden en başta geleni Japonya ile işbirliğidir. Avrupa ile ABD ilişkisinde hep çarpıklık, düş kırıklığı yaşayan Türkiye, Batı'ya açılmaya çalışan Japonya'nın bu durumunu iyi değerlendirmelidir. Batı ile Japonya'yı karşılaştıran Mütercimler şu sonuçlara varmış: Batı'nın tam tersine olarak Japonya, a) Militarist anlamda emperyalist değil, b) Kültür emperyalizmi peşinde değil, c) Din çelışkisi, ikilemi mış; bir faciadan uzun yıllar siiren bir dostluğun ortaya çıkışını vurgulamaktadır. Mü* • • < / u n süre yurtdışında kalıp ül tercimler, fizikçilik ve tarihçi• • kenize döndüğünüzde çarpı likten aynı zamanda da deniz J J cı değişim, ilerleyiş, gerileyiş subaylığından kaynaklanan ^ ^ gıbi pek çok ayrıntıyı farkeniteliklerini birleştirerek bir debiliyorsunuz. Sanırım ülkede yaşaanalizsentez çalışması gerçekyanlar bu denli ayrımcı olamıyorlar. leştirmiş. Yazar beni bağışlaOn yıllık aradan sonra ülkemegelişimsın, bazı tarih tezlerini anlade beni en çok şaşırtan şey, lstiklal cadmakta güçlük çektim; bunlara desinde açılmış olan çok sayıdaki kitap katılmak zor. Neler olduklarını aşağıda belirtmeye çalışacağım. Ama sanasatış yeri ile Beşiktaş'ta ve Sirkeci'de yileşemeyiş nedenlerimizin tarihsel ge(Cağaloğlu yokuşu) açılmış olan büİişimini çok iyi analiz etmiş. yük kitap satış yerleri oldu. Bunları görünce o kadar çok mutlu oldum ki, anErol Mütercimler'in araştırmasınlatamam. dan öğrendiğimize göre 1860'tan sonTürkiye'den uzakta da olsa Cumhura Avrupa'ya gelen Japon heyetleri Osriyet KİTAP EKİ sayesinde yayınlamanh'ya da uğruyor ve kapitülasyon nan kitapları takip edebiliyorum. Buolanağı sağlanırsa ticari ilişki öneriyorradaki dostlarımın uyarılarıyla, basılar. Japonların Avrupa'daki bu temaslankitaplarınçeşitliliğinivebolluğunu larıyla ilgili olarak Fransız ve Alman argörünce, ne yalan söyleyeyim, şaşırdım şivlerinde yüzlerce ilginç belge bulunkaldım. maktadır. Sultan II. Abdülhamit kapiProfesyonel mesleğimin dışında bir tülasyon isteğini kabul etmiyor, ama endüstri tarihi araştıncısı olarak, ol Japonlarla ilişkiyi de kesmiyor. Buradukça ilginç bir kitap dikkatimi çekti. dan hareketle de 1889 yüında JaponKitabın tam adı "Ertuğrul Faciası 21. ya'ya çürük bir gemiyle heyet gönderiYüzyılı eşiğinde TürkJapon ilişkiyor. Âma bir engel vardır; Sultan si"dir. Aziz'den devraldığı donanmayı Yazarın mesleğinin fizikçi olmasının çürütmüştür. Bu dışında şimdiye kadar Türkiye'nin denedenle de tekniz tarihi ve uluslararası ilişkileri konunik yeterlikte gesunda yedi kitap yayımlamış bulunmami yoktur. Buna sı, benim için çok şaşırtıcıydı. Japonya rağmen "Ertuğteknoloji gelişim tarihi akademik alarul Fırkateyni" nına girdiği için kitabın yazarı ile ortak seçilir. Ingiliz bir noktaua buluşuyorduk. çarkçıbaşı Albay Kitap aslında TürkiyeJaponya ilişHarty "bu gemi kisinin geleceğini tartışmaya açıyor. gidemez" diye Fakat, kitabın ağırlıklı bölümü olan "Ertuğrul Faciası" tüm ayrıntıları ile rapor verır. anlatılmış. Enteresan bir sonuç çıkarAdamcağızı heİSLAM SEYİDBEYOĞLU C U M H U RİYET KİTAP SAYI 2 1 6 kaygısı yok, d) En önemlisi de en son teknolojik gelişmeleri sakınmıyor. Batı ise daima eskimiş teknolojileri vermektedir. Bu koşullar göz önüne alındığında Japonya'nın alternatif bir ülke olarak düşünülmesi gerektiğini vurguluyor. Japonya'nın Meici reformlannı, Batı'ya açılışını, emperyalist bir devlet olma sürecini, sanayileşmesini de araştıran Mütercimler, Japonya'nın Türkiye'ye model olup olamayacağını, Japon kalkınmasının bir mucizemi değil mi sorulannı da yanıtlamış. Herkesin yaygın kanısının tersine Japon kalkınması bir mucize değildir, diyen yazar, Türkiye Japonya'yı model alamaz yargısına da varıyor. Mütercimler'e göre Japon kalkınmasında en önemli unsur, insan niteliğinin kalitesidir. Bu açıdan bakarak Türk'lejapon'u karşılaştırıp bu sonuçlara varmış: Türk insanı,kişiselçıkarlarınadüşkündür/kişisel çıkarlarını ulus çıkarlarının üstünde tutar/ güce tapar/ yasaları çiğnemeyi, vergi kaçırmayı erdem sayar/ disipline edilemez ve kolektif çalışmayı sevmez. Kendisı de bir Türk bireyi olan yazarın yargıları.önce çok aykırı gelip insanı örkelendiriyor; ama, serinkanlı düşününce, hele uzun yıllar Avrupa ve ABD sanayiinde bir teknik eleman ve yönetici olarak yaşadıklarını hatırlayınca, hak vermemek elde değil. Kitap dört bölümden oluşuyor. Birinci ve sonuç bölümlerinde Abdülaziz ve II. Abdülhamit'in dış politika ve denizcilik politikaları ile sanayi anlayışları karşılaştırılmış. Mütercimler, eğer Abdülaziz tahttan indirilmeseydi sanayi devrimini gerçekleştirip, teknoloji devleti olacaktık diyor. Tartışmaya açık bir varsayım. II. Abdülhamit'in ise tahttan indırilme korkusuyla donanmayı çürüttüğünü belirtip; havagazı, demiryolu, tersane, elektrik gibi teknoloji nimetlerini de ülkeye sokmadı, demektedir. Abdülhamit'in eğitim alanında da öyle söylendiği gibi hamleler yapmadığını tam aksine öğretim kurumlarını gerilettiğini vurgulamaktadır. Bazı tezler var ki katılmak şüç. II. Abdülhamit'in Islamcı dış pofileri sürüyor: Hiç savaşmadan ülkenin itikasının sonuçları hakkında şunları beşte ikisini kaybettik; dış politikada ne panislamcı, ne Islamcı ne de bütünleştirici bir politika izlemedi, tamamen çıkarlarını kolladı; üstelik panislamcı görüntüsünü vermeye çalıştığı politikasıyla da aslında 1918 Sevr koşullarınıhazırladi. Uluslararası ilişkilerin sanayi ve teknolojidekigücegörebelirlenebileceğinin üzerinde duran yazar, Japonya'nın, bir seçenek olmanın ötesinde model değil ama alternatif ülke olduğunubelirtiyor." Ertuğrul Faciası / Erol Mütercimler / AnahtarKıtaplar / 352 s. SAYFA 19
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle