04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Türk nüfusu 4550 bin kadar. Yine bu ülkedeki Türkçe konuşan 5 yaş üzeri nüfus 1991 sayım rakamlarına göre 38 bın. îlk gelenlerin hemen hiçbiri kendılerini göçmen olarak görmemiş. Çoğu kendilerine Turkiye'de daha iyi yaşam koşulları oluşturabilmek üzere gelmiş. Bazıları da göçmen olduklarının farkında olmadan buraya yerleşmişdurumda. Bukarişıklığınbirnedeni, Türk yetkililerinın "göçmen" teriminin kullanılmaması konusundaki ısrarı olmuş. Böylece Ingılizce'yi basit düzeyde bile anlamadan Avustralya'ya göç eden Türkler geldikleri gibı düşük ücretli ve zor ışlerde istihdam edildiler. Bunun yanında, işgücüne duyulan büyük gereksinim, yabancı dil bilgilerinin elverdiği ölçüde kendilerine daha uygun, daha iyi işler bulabilmelerini sağlayacak rahat bir ortam oluşturmaktaydı 1 Alexandre Zinoviev "Çarkenfte, Rus toplumunun çalkıntılı yıllannı anlatıyor Ö lüme tapan kentin güncesi Alexandre Zinoviev "Çarkent"te Sovyet / Rus toplumunun biçim değiştirdiği bir anı yakalıyor; tüm Rus gündelik yaşamının söylemsel tarihini, bu anın potasında yargılıyor. Hem de Kafka'nın duyduğu dehşeti, çağdaş toplumda varolmanın dehşetini duyarak. Bu öncüler, bır dizi çetin güçlüklerle savaştılar: Ingılizce ıletişım kuramamak, çocuk bakımı hizmetlerinin olmayışı, alışık oldukları yemeklerden yoksunluk, gerıde kalan vatanları ve yakınlarına duydukları özlem gıbi. Tüm enerjılerıni Avustralya'ya yerleşmekten çok, Türkiye'ye dönebilmelerini sağlayacak parayı biriktirmek için çalışmaya yöneltmişlerdi. Yaptıkları da bu oldu: Çalışmak, kazanmak ve biriktirmek. Ne ki, yıllar geçtikçe ülkelerine dönmek yönündeki saplantılan değişmeye yüz tutacaktı: Avustralya ;ittikçe yaşamak için "seçilen toprakar" hahne gelmeye başlamıştı. llk yıllarda yurttaşlık hakkını alabilmek önemli bir güdü değdken, bugün Türklerin çoğu Avustralya yurttaşı oldu ve artık bu ülkenin pasaportunu taşıyor. Okyanus'taki bu büyük ada, artık onların vatanı. Çocukları ve torunlarıyla Avustralya'da yaşayan Türk göçmenlerin, maddi refaha sahip olmalarının yanı sıra sağlık ve sosyal güvenlik sisteınlerinden yararlanmalan, kalış nedenlerinin başlıcalarını oluşturuyor. Avustralya'ya gelen ilk Türk göçmen kuşağı, özellikle de öncüler başlangıçtabuülkedezorgünlergeçirmelerine karşın, "artık Türkiye'deki yaşamın sınırlamalarının da farkındalar". Gidiş biletiyle başlayıp bir türlü dönüş biletine ulaşılamayan bir öykü, yapıtın çatısını oluşturan göç olgusu. Avustralya'daki Türkler, bundan sonra öncülerin öykülerine geçiyor. Bir kitap tanıtımında verilebilecek bilgilerin daha öteye gidebilmesini dilesek bile, ayrılan yerin kısıtlı oluşu buna olahak vermiyor. Kitaba ilişkin bir küçük bilgi daha: Avustralya'daki Türkler'in girişinde yer alan Türk Başbakanı Prof. Tansu Çiller'le Avustralya Başbakanı Paul Keating'in mesajlan, Türk göçünün 25. yıldönümünde iki ülke arasındaki yakınlaşma, saygı ve hoşgörüyüvurguluyor • Seçilen topraklar' Î nf' lexandre Zinoviev'in Çarkent adlı yapıtı, Aykut Derman'ın akıcı diliyle Türkçeye çevirildi. Çarkent deneme ve roman türlerinin kucaklaştığı bir yapıt. Rus Sovyet çağdaş Rus romanının"çağa tanıklık" kaygısını, eleştirel bir biçimde günümüze taşıyor. Zinoviev, siyasal kurama tanışık bir aydın kimlığiyle karşımıza çıkıyor. Tanıklığın has dili, "varolmanın dayanılmaz ağırlığını" siyasal gerilim romanına aktarıyor. Çarkent'te, Rus toplumunun çalkantılı yıllannı bir tanığın diliyle bir kez daha değerlendirme olanağına kavuşuyoruz. Türkiyeli ve Batılı okur, Sovyetler Birliği'nin yaşadığı yeniden yapılanma (perestroyka) sürecini, Sovyetler'den kapitalist Rusya'ya geçişi Batılı kitle iletişim aygıtlarının diliyle izledi. Çarkent'le birlikte okur, iki gerçekliği karşı karşıya koyma olanağını buluyor. Zinoviev, "ağaçların ormanı göremeyeceği" önyargısını tersineçevirıyor. Roman, perestroyka döneminde Partikent'ten Çarkent'e dönüşen küçük bir Rus kentinin güncesi. Partinin kent temsilcisi Mao Zedunka'nın bir cinayete kurban gitmesiyle başlayan olay örgütüsü, Rus ve Sovyet siyasal kültürünün derinlemesine eleştirildiği bir düşünsel yatakta akar. Yalnızca Gorbaçov dönemi değil, Rus Devrimi sonrası tüm Sovyet tarihi mercek altına yerleştirilir. Devlet parti aparçik ekseninde dönüşen Rus siyasal KÜİtürü, günlük yaşamın potasında kıyasıya eleştirilir. Bu anlamda, Çarkent'in konusu, makro siyasal çözümlemeler yerine gündelik yaşamın siyasetidir. Gündelik yaşam, siyasal dönüşüme tanıklık bakımından çok daha verimli bir alandır. Çarkent'l bir deneme olaCU M H U RİYET KİTAP SAYI SAYFA 16 2 1 6 J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle