Katalog

Bize atılan taslar cicek acacak Ahmet Erhan söylemini, imgelerini, temalarını \ aşamın kendisi kadar çeşitlendirebilen bir şair. Devingen bir şiir Ahmet Erhan'ın şiiri: o yüzden de zamana, duyarlığa, sevgiye, acılara, doğaya gelişmeye doğru yürür. Kitaptaki aşka ve doğaya bakışı öne çıkaran şiirlerin Erhan'ın gelişiminde önemli bir yeri var. ZEYNEP ANKARA Ahtnet Erhan'ın "Sevda Şürleri" ve "Zeytin Ağacı" bir arada yayımlandt. crekçe: Şairin şüri, açık mektuptur. Bu mektuba cevaben yazılmıştır. Güneyli arkadaşım. 1958'de mavi bir gül gibi filizlendirdiğin Akdeniz'de güneşin ve portakalın rengiyle beslenerek boy attın. Sonra adını bilmediğim bir rüzgâr seni Ankara'ya fırlattı. Lise, derken, yüksek öğrenimini Türk Dili ve Edebiyatı dalında yaptın. Eh, iyiden iyiye sırası gelmişti, karşı duramadığın, belini kıramadığın karabüyülü tutkunıın peşine düştün. Şairlik de ölümsüzlük otunun peşine düşmek değil miydi zaten. G dim Anne"de ulduğu gibi derinden bir gelgite uğramıştım. Çok gün geçmedi, o şiirinin olduğu kitap, "Yunus Nadi Şiir ödülü"nü aldı. Sen ki duyusal algdarı en pürüzsüz, en net, en anlaşılır kaydeden bir sanatçıydın ve en seçkin ödüllerden birine daha hakkıyla kavuşmuştun.Şu an elimde "Sevda Şiirleri"yle "Zeytin Ağacı"nın bir araya getirildiği bir kitabın var. "Sevda Şürleri", "Deniz K121 İçin Şairler"den oluşuyor. "Sunu"dan sonra gelen XIV şiir ve sonra "Sp "Alacakaranlıkiaki Ülke (1981)", "Yaşamın Ufuk Çizgisi (1982)" Ue birdenbire geniş bir kitleninsencileyinduyarlılığına açlığını doyurdun. Ilk kitabın "Alacakaranlıktaki Ülke" Behçet Necatigil Şiir Odülü"nü kazandığında, cnıiııim Akdeniz'in güneşi daha bir ışınıış, portakal bahçelerindc karadan esen meltemjer dolaşmıştır. Ardından gelen "Kuş Kanadı Kalem Olsa"; "Sevda Şürleri", "Ateşi Çalmayı Deneyenler İçin" ve "Zeytin Ağacı"nı da içinealanbiryapıttı. Akdenizli arkadaşım, ozan dnstum. Bir imza günümün kısa molasında bende olmayan yeni bir kitabını karıştırırken ("Dcniz Unutma Adını"), " At Avrat Silah" şii rinle, "Bugün de ÖlmeC U MH U R IY E T K İ T A P Ahmet Erhan S A Y I 1 $ 3 ı • nu"."Gülşiir", "Göçmen Çiçek", "Bir Gün Bütün Aynaları" derken, "Türkii". "Zeytin Ağacı" ise, "Şair Olmak Zarar Ölüme", "Zeytin Ağacı" ve "Kalıt" olmak üzere üç bölümden oluşmuş. "Kendiyle yüzleşmekten çekinmeyen, doğayla/ Ve insanla sonuna dek barışkın" arkadaşım. "Anla ki, yitik bir ülkeyi korıımaya benzer/ Bir şairin sevgilisi olmak..." dediğin o geçmişteki sevgiliyi ayrılığa uğurlarken, "Beni böyle anımsa, böyle düşün istiyorum/ Gülümseyen bir adam, ağlar gibi, sarsak" dizelerinin temelinde yatan erk, bütün ayrı düşen sevgilileri yalnızlıktan çekip yeniden yaşama karıştırabilirdi. "Gittin artık, ardında mavi bir tütsü/ Saçarak, geniş ufuklanndan sonsuzluğun/ Ey kara sevdalarımın göçmen kuşu/ Diyemem istesem de, seni unuttum..." İnsanı, kurdu kuşu, dağı yamacıyla doğa binbir gizemle dolu. Bir şair için yaşam hem çok kısa hem u/.un. Bir şair için eninde sonunda sığınılacak liman, geneşiirler(i). "Gene şiirlere dönmeliyim, dargm ve uzak/ Bir gülüşü parçalayarak içimde/ Yaşamım hep böyle sürüp gidecek/ Karşılıksız sorıınların bildik seyrinde." Ama bilirsin, o liınanın dsjr geldiği de olıır bazen. Şiir her sözcüğüyle bir yara olduğunda sende, dipsiz uçurıımların karanlığmdan çekip çıkaracak; o, sevgilin, seni bilcn'e bir seslenişin olur yine o birkaç dize: "Yardım et bana, çıkayım bu uçurumdan/ Biraz da senin ellerinle kurtulurdünya". "Deniz Kızı İçin Şiirler"in "Sonu", gözlerine yerleşip kalan o çekingen bilgenin bir fısıltısı sanki: "Ben dünyanın yitiği, yaşamın üveyoğluyum/ Acıyım, acıdandaötebirşeyimbelki" Bu dünyanın işleri... Sevgisizliklcr, aşınmış değerler, yüzlere en güçlü tııtkallarla yapıştırılan maskeler, haksızlıklar, acımasızlıklar, hayvansı yönclişler ve bunların lam ortasındaki yalnızlıklar, çaresizlikler. Şairce bir sorgulamadır "Gülşiir": "Anlamak ibterim, hangi yasa/' Bir beşikle, bir darağacmı/ Aynı ağaçtan, ne adına varedebilir?" Kötülükleri ve kötüleri (yine de sadece ve sadece insan oldukları için, bir canlı, doğanın bir parçası oldukları için, öfkeyi şiddete dönüştürmeden) yalnızca birbirleriyle olacakları, insan olan insandan uzak duracakları bir yeresüpürmelibelki de. (Bıınu becerebilecek miyiz, öfkeyi şiddete dönüştürmemeyiyani?) "Dünyanın ölümünü gördüm, suyun, toprağırv/ En yakın dostlarımın birer birer/ Vakitsiz açan çiçeklerin, vakitli doğan çocukların/ Ölümünü gördüm, ama kimse/ İnandıramaz beni öldüğüne sevgilerin!" Yollar uzak ay bedir Sırtımda gümüş hançer Yüriirümdeölemem Kan damlatırkaranfil diyen Behçet Aysan'ı, Aksu'nun artık yüreği yarılarak söyleyeceği "Kavaklar"la sözünü memleketin dört bir yanına savuran Metin Altıok'u (hepsini sayamam, bir kcx:a yürek yangını) öldüruüklerinde, yalnız onların yaşama hakkınıdeğil,bizimonlarlayaşayacaklarımızı da elimizden aldılar; Ama bilmiyorlar, şairin öliinıü, cisminin bir duvara çarpıp kalması. Rııhu, yaratıs.ı, ötelere geçip gidiyor. Kalanlar içinse, yapılacak çok şcy var. Dircnımkla/ım elbet, takılıp kalmak dcğil. Yeni bir sayfayı açmak lazım. " Yenilmeyeceğim, boyun cğnıcyeceğim hiçbir şeye/ Hep direncn bir yanım kalacak/ Adımın st>luk i/i, acmın seyir defterinde" Çünkü senin de dediğin gibi, itilip tekmelendiğimiz bütün kapıl.ırda, bize atılan hcr taş bir gün çiçck açacak. Karından, yarinden, yasak ajkından izinle, seni bug'in cn çok seviyomm. Başka bütün uzağına düşmüş insanların gibi. Not:Telli'ycsöyk;, kalcmini sivriltsin artık. • Sevda Şürleri Zeytin Ağacı j^Ahnıvt Erhan I Bilgi Yayıncvı S AY F A 5 i A .' ı ,1 ı J r ı ı •